Anlıklar
-
@ictenlik, içinde söyledi: Anlıklar
Suriye de savaş olduğunda milyonlarca mülteciden sözediyorduk ve Ukraynada savaş olduğunda da...
Filistin de savaş var. Bazılarını duyarlılık saçarken görüyoruz. Bir mülteci planı açıklanabilirdi. Almak isteyen ülkeler talep halinde x sayıda mülteci alabileceğini -deniz yolu- -hava yolu- belirtebilirdi. Gazze de sadece 2 küsür milyon insan yaşıyor. İsrail beton bloklarını öldürebilirdi
Suriye ve Ukrayna da ki savaşla Filistin de ki durum aynı değil.
Siyonistlerin amacı Filistini tamamen boşaltmak yani oradaki Filistinli halkın bir tane dahi olmasını istememek. Yıllarca sinsice bu şekilde olması için zulm ettiler işgal ettiler. Ukrayna da ki mülteci gitse geri döndüğünde toprağını bulacak keza Suriyeli deseniz yine aynı . Ama Filistinli ya ölmek zorunda ya da topraksız kalmak zorunda. Vatanları için mücadele edenlere terörist diyorlar. Bunu söyleyen siyonist medya. Aynı Milli mücadele yıllarında dedelerimiz için söyledikleri gibi. Vatanları işgal altında olan Filistinli halkı çoluğu çocuğuyla, yaşlısı genciyle ellerindeki techizatla vatanlarını korumaya işgali durdurmaya çalışıyorlar.Bakınız dünya ülkelerine hiçbirinin bağımsız olmadığını görürdünüz. Bağımsızlığı için mücadele eden ulkelerinde ambargolarla karşilastiklarina şahit olursunuz. ABD görünüşte güçlü bir devlet ama bir devlet olacak kadar bağımsız değil. Siyonistlerin sömürgesi . İngiltere keza öyle Almanya deseniz yine aynı. Ülkemiz için bağımsız diyecek varsa aklından şüphe ederim . 5 yıl İstanbul İngilizlerin işgali altında olacak ,hiçbir şey olmamış gibi ellerini kollarını sallayip gidecekler.
Neyse konuyu dagitmayayim . Yani Suriye ve Ukrayna gibi durumu olsaydı mülteci gonderebilirdi . Ama aynı değil . -
Çin İşi, Japon İşi, Alman İşi
Yukarıda belirttiğim kavramlar mühendislik ve üretim tekniklerine vurgu yapıyor. Geçtiğimiz haftalarda bir motorlu testere siparişi üzerine youtube'dan ilgili/benzer (mekanik-teknik) içerik izleyiciliğine sardım. İçeriğini takip ettiğim bir usta yerli malı bir üreticinin bayisi oldu. Yerli malı aslında yerli malı mı yoksa Çin malı mı tartışmaları var ve ayrıca kendini kanıtlamış Alman mühendisliği ve ürünü gibi şeyler var. Sonuçta usta takipçi/abone topluyor ve yerli malı adında bir ürünün bayisi olduğunda (ki yarı Çin malı) reklamını yapmış oluyor, insanlar ustanın sempatisi üzerine satın alıyor ve 2,5 kat ucuz bu ürün Avrupa ürünün kalitesini vermiyor vs. Her neyse usta arada kalıyor, adam kısmen iyiniyetli ya da para kazanmaya günü kurtarmaya çalışıyor.
Çin herkesi kabız etti. Üretim kabızı..
-
Eskiden devlet mi vardı?
Karadeniz köylerinde elektrik işi özelleşene kadar kar yağışı vb durumunda tel kopması vs olduğunda bunu köylü tamir ederdi. Amcamın direklere tırmandığını, kablo eklediğini ve babamın trafo da ne zaman sigorta atsa sigorta sardığını biliyorum.
Yaşanan belde belediye olana ve köy statüsünü kaybedene kadar içme suyu dağlardan kilometrelerce uzaktan köylünün emeğiyle kazılmış bir hatla borusu devletten alınmış olarak sağlandı. Patlakları köylü kendi yapardı. Bu su hattı hala ikincil s olarak var ve hala kısmen patlak tamiri devam ediyor.
"Biz büyüdük ve kirlendi dünya".
-
Bir Vietnamlı ya da Çinli'yi Amerikalıdan ayırabilirsin. Sanırım bir İsrailli ve Filistinliyi ayıramazdın. Dün İsrail ordusu 3 İsrailli rehineyi kendi dost kuvvetlerine erişmeye çalışırken (Temel fıkrasındaki gibi yüzüp yüzüp ABD ye ulaşıp özgürlük heykelini görmüşken) ve üste İbranice yardım çığlığı atarken öldürdü. Hayat derslerle doludur.
-
Gazzeliler yeraltında yaşamalı.
Uluslarası toplum hiç bir çözüm bulamıyor ya da öneremiyorsa dünyanın ilk yeraltı kenti ya da ülkesini üretmeyi önererek başlayabilirdi. -
@ictenlik, içinde söyledi: Anlıklar
Eskiden devlet mi vardı?
Karadeniz köylerinde elektrik işi özelleşene kadar kar yağışı vb durumunda tel kopması vs olduğunda bunu köylü tamir ederdi. Amcamın direklere tırmandığını, kablo eklediğini ve babamın trafo da ne zaman sigorta atsa sigorta sardığını biliyorum.
Yaşanan belde belediye olana ve köy statüsünü kaybedene kadar içme suyu dağlardan kilometrelerce uzaktan köylünün emeğiyle kazılmış bir hatla borusu devletten alınmış olarak sağlandı. Patlakları köylü kendi yapardı. Bu su hattı hala ikincil s olarak var ve hala kısmen patlak tamiri devam ediyor.
"Biz büyüdük ve kirlendi dünya".
O zamanlar aptalmış insanlar onlardan biride benim. Hem vergi al hem hizmet götürme.
Elektrik direğini kendin yap su hattını kendin döşe.
Okula odun taşı.
İmece usulunu birde komunizm diye yutturmuşlar. -
aslında üç kişi toplanınca devletin temelleri atılır, 3 kişiden hep biri dinlenir , insanlar çoğaldıkça biri sivrilir aralarında, onun sözleri kanun yerine geçer , uyuşmazlık çıkaranlar o toplumu cemaati korumak için daha da öne çıkanlar tarafından uzaklaştırılır.
-
Fındık fiyatının ayağı üzerinden Asgari Ücret Üzerine
Aşağıda son 5 yıl için yıllara göre fındık fiyatı ve asgari ücret yer alıyor.
Yıllar Fındık Fiyatı Asgari Ücret
2019 - 17 TL - 2.000 TL
2020 - 25 TL - 2.325 TL
2021 - 30 TL - 2.825 TL
2022 - 55 TL - 4.250/5.500 TL
2023 - 85 TL - 8.500/11.400 TL--
Bir ton fındığın ederi kabaca yaklaşık 1 yıllık asgari ücrete yakındı. Şu an eski alım gücüne göre Eylülde 160-180 TL bir fiyat beklentisi olması lazım. Fındık 2,5 -3 dolar seviyesinde yaklaşık fiyatlandırılıyor ve Eylül ayı için dolar beklentisi sanırım 40 TL düzeyi. Bu işte bir gariplik var. Fındık çiftçisinin Eylül de iktidarla maçı olacağı kesin. Piyasa koşullarına göre gelirlerinin dörtte birini kaybetmiş olabilirler.
Yukarıda örneklediğim şey süt satanı, yağ satanı, tarım işçisi, genel tarım çiftçisi herkes için benzer olmalı.
Markette zeytinin fiyatı yaklaşık 1 kg fındığa yakın olurdu. Gündelikçi yevmiyelerini asgari ücret çekip çeviriyor. Nereden baksam tutarsızlık.
Asgari ücret önceki 6 aya göre %50 önceki 12 aya göre %100 artmış ve tarihi 570 dolar seviyesini görmüş görünüyor.
Asgari ücrete 12 aylığına bir kerelik zam yapmanın saçmasapan bir şey olduğunu düşünüyorum. Zammı üçe bölecek yer de 1'e düşürdüler. Ocakta ürün ve hizmetleri bu işçilik fiyatı fiyatlandıracak ve bu rakam geçmiş yıllara nazaran temmuzda ulaşılması gerekecek rakam. Her şey saçma.
Bir olasılık diyorum belediye seçimlerini önemsiyorlar ve İstanbul ve Ankara'yı geri istiyorlar ama memleketin ayarlarıyla bu kadar oynanmaz.
-
Hukuk tost oldu. Ben hukukçu değilim ama temel düzeyde hukuk bilgim ya da eğitimim var.
Sanırım ben olsam bir avukata danışmıyorsam noter yoluyla sözleşme adresine ihtar çekerdim, posta yoluyla ödemeyi denerdim ya da adli şikayet sunardım vs.(Savcı hakim oldu, subjektivite hukuk oldu vs gibi görünüyor. Bu yorumlardan tam emin değilim ve o kadar hukuk bilgim yok ama İlk bakışta kabaca böyle okunuyor)
Savcı adliyelerin iş yükünü hafifletti. Yeni kadılar hayırlı olsun.
-
Sorun sizin Tanrı olduğunuzu düşünmeniz değildir,
Kafa karışıklığı her şeyi Tanrı olarak görmemekten kaynaklanır.
Herkesi. -
Batı, sadece ordusu olmayan zayıf ve fakir ülkelere nasıl saldıracağını bilen bir grup suçludur. Nazilerle aynı yöntemi kullanıyorlar, sivil halka ve mümkünse geceleri saldırıyorlar. Bu Yugoslavya'da, Irak'ta, Libya'da oldu... Şimdi sıra Filistinlilerin katledilmesine direnen tek ülke olan Yemen'de,
Ne yazık ki diğer ülkelerin, kirli ticari çıkar ilişkilerini, Batı'nın petrol için kan akıtan emperyalizmine karşı direnen insanların haklarını desteklemenin önüne koyması utanç verici.
-
Kuranla ilgili gerçek sır, gizem ve bilinmesi gereken nedir?
Daha küçük yaşta ilk çocuklukta güvenilen ebeveynler tarafından söylenen ve aşılanan şunlar. Herşeyi yazan ve açıklayan, tüm herşeyi içinde barındıran, daha iyisi olmayan, son kitap ve ayrıca tabi ki okumaya kalkarsan bunu orada göremeyeceğin için de sadece alimlerin erebileceği özel sır ve şifreleri olan kitap.
Tuzak budur ve paradoksal olarak bunu kırmak oldukça güçlü uyaranlar ve bilinç bilgi gerektirir, bu ebeveynlerle/topumla ve önceki inandığın güvendiğin tüm insanlara olan güvenle çatışma, onların sana verdiği diğer tüm uyaranlar ve bilgiyle çatışma ,sonuçta toplumla aileyle çatışma farklı yeni bir kimlik bilinç edinme ,yeni bir aidiyet bulma ve bundan sonra bile topluma dönüp hala açıkça açıklayamayacağın yeni düşüncelere sahip olma ve olası cehennem korkusunu aşma gibi adımlara gebedir.
Açıkçası güçlü makul bir açıklama ve yeni bir aidiyet ya da bilgi-din tabanı bulmaksızın ve yeni bir bilgi kaynağına erişmeksizin bu söylenenden özgürleşmek gerçekten de zor olacaktı.
Bir kere bu neredeyse çevrendeki tüm herkesin kandırılıyor ve yanlış inançlara olabileceğiyle yüzleşmek gibidir ve basit değildir oldukça komplekstir.
Bana göre islam gibi bir dinden kurtulma hristiyanlık gibi bir dinden zihinsel olarak kurtulmadan 10-15 kat zor olacaktır. Yani her anlamda hristiyanlığı alt etmek bunu yanında çocuk oyuncağıdır.
Toplumuna dönüp hani her şey içinde yazıyordu okudum ora bomboş bile diyemezsin? Sırlar var diyecekler.
En zor şudur ki; alim olan kim?
Birileri alim olduğu gerekçesiyle kendi oğlunu saymayan anneyi bana yaşatan dünya, gerçeklik ve toplumu .. ne yapmalı? Onlara ne demeliyim?
Kantarı ve topuzu getirin, arzı arşı oralarda kimleri varsa getirin ve mahkemeyi ve divanı kurun ve gerçeği ve en gerçeği getirin ve adaletin terazisini getirin, yüzleşeceğiz.
Vicdanıma, öğrenimime, bilgime kara çalana hesap günü gelmeyecek mi?_Toplumumun ahlak öğretileriyle yürüdüm. Hiç bir zaman ahlakım değişmedi ve her zaman geçeğime sadık kaldım..
Kuranla ilgili gerçek sır, gizem ve bilinmesi gereken nedir?
Bu gizemi arayanların hepsi dinsizleşti. Bunu anlamıyorsanız sizlere artık bir şeyleri göremeyen, açıklanmak istense de anlayamayan alt sınıf ,yetersiz düşüncelere ve yetersiz bilgi güven profiline sahip insanlar muamelesi yapılmasını artık anlayın.
-
-
Dinleriniz ve ruhaniyet sandırılğıldığınız şey ve materyalizm ya da yaradışçılık ve evrimcilik arasında sıkışmak ve köşe kapmaca oynayarak herhangitürden gerçeğe ulaşamazdınız
Diğer ikisi monoteizmin yegane alternatifi değildir ve hiç bir zaman olmadı. Bu tamamen toplumunuzun yanılgısıdır.
Sizden istenen tam olarak bu., Bunların dışında herşeye kulak kapamanız ve oyun sahasını kurarak kendi aranızda çatışarak oyun sahasını diğer aktörler ve düşüncelere diğerlerine kapamanız
Dinleriniz ve materyalizm ya da yaradşçılık ve evrimcilik danışıklı oynuyor, siz aynı takımda olunmadığını sanın, siz aynı ligdesiniz
Yaradışçılık ve evrimcilik aynı ligde.
Monoteizmle materyalizm aynı ligdeDanışıklı oynar
-
Devlet ya da hazine arazisi diye bir şey olmaz (biz krallık değiliz) "kamu arazisi o" ve kamu arazisini sen mülkiyetlemediğinde, tapulamadığında, tapulamaya kalkmadığında -geçici- kullandırmayan -ortak kullanıma açmayan- devletin köküne kibrit suyu.
Bürokrasisi varsa onu oraya seni ayağına getirmeyenin deDoğa diyor. Sen orta sınıfların tereyağı yiyecek diye oradasın
-
Kitap
İsa'nın Gizemleri: "Orijinal İsa" Pagan Tanrısı mıydı?
Geleneksel olarak kabul edildiği gibi görgü tanıklarının anlatımlarından çok uzak olan İnciller, aslında ölen ve dirilen tanrı adam Osiris-Dionysus'a ilişkin eski Pagan mitlerinin Yahudi uyarlamalarıdır.
Hıristiyanlık öncesi dönemde, efsanevi "tanrı-adamların" bulunduğu geleneksel Pagan "Gizem Dinleri" vardı. Bunlar arasında Mısır'daki Osiris; Yunanistan'da Dionysos; Suriye'de Adonis ; Türkiye'de Attis ve İran'da Mithras. Bu hikayelerin pek çok ortak noktası vardı ve tanrı-insana bazen Osiris/Dionysos adı verilir. Bu tanrı-insan, Tanrı'nın bedenden yaratılmış halidir, "Kurtarıcı"dır ve "Tanrı'nın Oğludur". Babası Tanrı ve annesi bakiredir
MS 1. yüzyılda, uzun bir askeri yenilgiler geçmişinden sonra Yahudiler kendilerine ait bir tanrı-insan istiyorlardı. İsa'nın efsanevi tanrı-adam Osiris/Dionysos rolünü üstlenmesine karar verildi. Ancak Yahudilerin zaten bir Tanrısı vardı, Yahveh (Yehova), Eski Ahit'te olduğu gibi İbrahim'in Tanrısı ve her şeye gücü yeten Yahveh'nin Pagan Gizem Dinleriyle çok az ortak yanı vardı, bu yüzden Yahveh dininin nasıl birleştirileceği tartışmalıydı. ve tanrı-insan İsa'yı tek bir inanç sistemine dönüştürdü
Freke ve Gandy'nin temel tezi olan İsa'nın Osirus-Dionysis (öldürülen ve yeniden dirilen bir "tanrı adamı") çizgisinde Helenleşmiş bir Yahudi yaratımı olduğu tezi en hafifinden düşündürücü, en ağırından ise düpedüz sapkınlıktır.
Kitabın ilk çeyreği büyük ölçüde Campbell ve evrensel mitlerden yararlanır ve özellikle Helenleşmiş dünyanın Osirus, Dionysis ve Mithras gizem kültlerini tartışır ve (zayıf bir şekilde) hepsinin aynı kumaştan kesildiğini iddia eder. Yazarlar, İncil'deki tutarsızlıklar nedeniyle, İsa'nın bu gizem kültlerine benzer bir tanrıcı olduğunu ve bu kavramı Helenleşmiş Yahudiler için daha kabul edilebilir kılmak için icat edildiğini iddia etmeye devam etmektedir. Bu iddia, İsa'ya atfedilen Hıristiyan hikâyeleri ile gizem kültlerinin hikâyeleri arasında paralellikler kurularak desteklenmektedir; bu senkretizm iyi işlenmiş bir zemindir.
Tezlerini desteklemek için kullandıkları diğer kanıtlar ise Pavlus'un mektuplarının (a) öncelikle şehirli, Helenleşmiş Yahudi topluluklarına yönelik olması, (b) mektupların diğer İncillerden önce yazılmış olması ve (c) takipçileri ve Pavlus aynı dönemde yaşamış olsa da Pavlus'un tarihsel İsa'ya doğrudan atıfta bulunmamasıdır. Kanıtlar yeni değildir; ancak onların bu kanıtları yorumlaması yenidir.
Kutsal Kitap'ın Tanrı'nın sözü olmadığı gibi akla hayale gelmeyecek bir düşünceye hazırlıklı olun. Bunun yerine, onu yazan insanların, yani Yahudilerin, kendilerini Tanrı'nın 'gözde ırkı' olarak ilan ettikleri kabile tarihlerinin bir derlemesidir. Bu kendi başına Eski Ahit'in geçerliliğini ortadan kaldırmalıdır; nasıl bir Tanrı, geri kalanlar gazabına maruz kalacakken, belirli bir halkı 'gözdesi' olarak seçer? Akıl almaz ikinci düşünce ise, Yeni Ahit'in de "Eski" Ahit kadar hayal ürünü ve aldatıcı olduğudur. İçeriği, zamanın diğer 'pagan' dinlerinden alınmış kopya öykülerle, standart bir Katolik dogmasının uygulanabilmesi için kutsal metinlerin yeniden yazılmasıyla ya da "Tanrı'nın gerçeklerini" pekiştiriyormuş gibi görünmeleri için gerçek sahtekarlıklarla doludur ve daha sonra Kutsal Ruh'un etkisi altında yazılmış gibi gösterilmiştir.
Bu kitabın da açıkça işaret ettiği gibi, etrafımızda görünen ve görünmeyen her şeyin hakikati her birimizin içinde yatmaktadır. Hayır, hiçbirimizin bize 'kendi gerçeğinin' ne olduğunu söyleyecek bir tapınma cemaatine ya da ego güdümlü bir papaza ihtiyacı yoktur.
https://www.amazon.com/Jesus-Mysteries-Was-Original-Pagan/dp/0609807986/
-
-
Cehennemden geliyorum o yüzden bana bulaşma. Ben zaten yanacağınca yanmış artık yanmaz tutuşmaz külüm ya da ateşin artık yakmayacağı kadar ateş diyelim
-
(ilk, ilke, köken, başlatıcı, neden/sebep, dayanak vb olarak) Tanrı iddiaları asılsızdır. Tanrı bir neden olarak ,ilk neden (ilke) açıklamasıdır oysa varoluş nedenden ve ilkten yoksun. Bunu görebiliyoruz o halde neyi görmeye ve bilmeye ihtiyaç var?
ve tabi ki bu şüphesiz görüş, bakış, kavrayış alanımızda apaçık gerçek. Bunlar sanılanın aksine üçüncü parti ve sınıf nakil felsefe açıklamaları, onun bunun düşüncesinin nakilleri, inanç-ideoloji-kabul bulamaçları ve laf ebelikleri yönelimleri değildi. Kişinin kendi bakış, görüş, akletme alanında kendi öz-bağrından kopup gelen.Tanrı mesnetsizdir
Tanrı asılsızdırHadi yalanlayın da hadi yanlışlayın
Bana/bize tanrıdan değil/sözetme bana/bize kendi-den/kendinden sözet/sözaç
Tanrı bir ilk hareket yanılgısı
Büyüyünce öğreneceksin -
@ictenlik
İsa'nın gerçekten yaşadığına dair bir sürü delil var. Saçmalık bu iddialar.
Dönemin tarihçileri de İsa dan bahsetmişler. Oranın, o zamanın Roma valisinin isminin geçtiği paralar bulundu. Üstelik bu valinin adı sadece incillerde geçiyordu.
Vali şuydu sanırım.
https://tr.wikipedia.org/wiki/Pontius_PilatusBence İsa akıl sağlığı yerinde olmayan bir sahte peygamberdi.
-
@ictenlik, içinde söyledi: Anlıklar
(ilk, ilke, köken başlatıcı, neden, dayanak vb olarak) Tanrı iddiaları asılsızdır. Tanrı bir neden olarak ,ilk neden (ilke) açıklamasıdır oysa varoluş nedenden ve ilkten yoksun. Bunu görebiliyoruz o halde neyi görmeye ve bilmeye ihtiyaç var?
ve tabi ki bu şüphesiz görüş, bakış, kavrayış alanımızda apaçık gerçek. Bunlar sanılanın aksine üçüncü parti ve sınıf nakil felsefe açıklamaları, onun bunun düşüncesinin nakilleri, inanç-ideoloji-kabul bulamaçları ve laf ebelikleri yönelimleri değildi. Kişinin kendi bakış, görüş, akletme alanında kendi öz-bağrından kopup gelen.Tanrı mesnetsizdir
Tanrı asılsızdırHadi sıkıysa yalanlayın ve hadi yiyorsa yanlışlayın
Ezeli ve ebedi olarak tanımlanmış tanrılarda ilk neden diye birşey yok.
İslamda Yunan felsefecilerinden etkilenenler ilk neden diye birşeyler uydurmuşlar.