İsrail, İran genelkurmay başkanını öldürmüştü. Bugün, yeni atanan genelkurmay başkanını da öldürmüşler.
Sırada "yüce lider" Hamaney -dini lider- var gibi duruyor. Rejim zaten çatırdayıp ölmüş durumda ama cenazenin üzerine toprak atan yok. Geriye sadece düzgün bir cenaze töreni düzenlemek kalmış durumda. Bu cenaze törenini -son darbeyi indirme işini- muhtemelen ABD düzenleyecek.
İran'ın yapabileceği hiçbir şey zaten yoktu. Teknolojik olarak çok geriler, belli ki Rusya ve Çin de hiç yardımcı olmamış.
Bu kadar ağır şekilde aşağılanıp yerden yere vurulmaları beni biraz üzdü. İnsanlık tarihinde bir devletin başka bir devleti bu kadar ağır şekilde küçük düşürmesi eşine az rastlanır bir olay.
Bu yaşananlar aynı Savoy Prensi Eugen'in Osmanlı sadrazamını öldürmesine benziyor. (Zenta Muharebesi, tarihin en rezil yenilgilerinden biridir, İran'ın rezilliği ancak bununla kıyaslanabilir.)
https://www.aa.com.tr/tr/dunya/netanyahu-hamaneye-suikasti-isaret-ederek-ne-gerekiyorsa-yapacagiz/3600984
https://halktv.com.tr/gundem/israil-iran-genelkurmay-baskani-oldu-947535h
İnsan, nefsini sever. Nefsinin başına kötlüük gelmesinden korkar, çekinir.
Nefsini tatmin edecek bir ödül onun için çok önemlidir.
Cennet ve cehennem insanoğlunun nefsinin tatmini.
Cennet insanoğluna bir ödül (nefsine hoşnut gelen)
Dünyada yasaklanan haram kılınan ne varsa insanoğlunun menfaatine haram . Bu haramlara yaklaşıp kendi nefsine zülmetmesin diye cehennem ile nefsi korkutularak güzele doğru yönelmesi istenilir.
Doğrusu bu yücelik, büyüklük karşısında irkilmemek mümkün değil.
Alllahüekber !
Fark etmiyoruz ama neyin gerçek neyin sahte olduğuna beyin-sinir hücreleri- karar veriyor. Dindarların mantıksız saçma sapan masallara inanmalarının açıklaması da burada gizli.
Bu yüzden gerçek veya sahtenin insanlar tarafından tam olarak anlaşılması zor. Zihin izin vermeden doğruyu ve yanlışı ayırt edemeyiz.
Gelecekte insan beyni makinelere, bilgisayarlara bağlandığında bu dediğim daha anlaşılır duruma gelecek. Belki de bilgisayara bağlanıp alternatif -sanal- evrenlerde gezinti yapacaklar.
Aslında ne düşündüğümüzü bırakın ne görüp duyduğumuza bile beyin karar veriyor.
Her şey özünde yanılsamadan ibaret.
Çalışılan verilmemiş taslak. .Günlerce çalışılacaktı- bu ham ya da bitmemiş halidir
(Metinler de geçen "gök" kavramı evren/varlık/varoluş vb kavramlarının yaklaşık olarak geleneksel gök kavramında birleştirilmesi ve kapsanması anlamındadır.
Ayrıca "sonsuz" kavramı da benzer amaçla kullanıldı.)
(Samimiyet, doğallık, duygu yükü, mizah/gülgü, özellik/fark/ton vb sağlama adına lehçe benzeri tarihsel ve geleneksel yazın/deyiş formlar denenmiştir)
GÖKLÜLÜK ; GÖKBAŞLILIK ; GÖKBEDENLİLİK
Göklülüğün göğü yokdur; göksüzlükde oturiye (oturuyor)
Göklülüğüm göklülükden, göksüzlükden gelmem yokdur
Göklülüğün göklülükden, göksüzlükden gelmen yokdur
Göklen birleşik gelenden, birleşik gelen gelensin
Göğün im cenin rahminden gökdoğum doğmuş gibisin
Göğün im cenin rahminden gökkendin dogmuş gibisin
Göğün im cenin rahminden gökoglan/gökkadın doğmuş gibisin
Göğün im cenin rahminden gökaklık/gökpaklık dogmuş gibisin
Göğün im cenin rahminden göksevinç dogmuş gibisin
Göğün im cenin rahminden göksenlik/gökbenlik doğmuş gibisin
Göğün im cenin rahminden gök-içlik kendin doğmuş gibisin
Gök karın iç parçasından kendinlik geymiş gibisin
Gök iç parça kendilikten senlik/benlik geymiş gibisin
Gökyüzün iç yüzünden kılıf kuşanıp gökbeden geymiş gibisin
GÖKÇOCUK
ANASIZ GÖK
Anasız göğün atası yoktu
Atası kıldı kendiliği, ata kıldı yalınlığı
Gök doğmadı doğurganı yokdu
Gök doğmadı gök deyinden başka neyin yokdu
Gök doğmadı, sınırında kabuğun kuşatan kendi göğün yokdu
Gök doğmadı bir gökana rahminden
Göğü doğuracak gökrahim, gökcenin yokdu
Gök öte göküstünde gök doğuracak gökana/gökkadın da yokdu
Gök öncesi gök büyüğü ve gök gökleyen gökçül ata yoktu
Göğün kendi dışı ne başka göğ arkadaşı yokdu
Göğün kendi göğünde ana da yokdu baba da yokdu
Doğmamış gök anasızdı babasızdı kendi bildi kendiliği
Göğün kardeşi yok, anası yok, babası yok, öksüz yetim yalnızlığın; kendinden çoğul bizden doyurupta gideriyor
Gök; kendin gibin kendileri, tam kendinden bizdenliğe gökkendinlikten yumurtladı
Yalınlığın im kendiliki çokluğuna böldü yumurtladı
KENDİLİK/KENDİLİLİK
Varlığımız im kendilik, bizdenliğin, birdenliğin, hepdenliğin, ürünüdür
Gökdenliğin hem ekinidir hem hasadıdır kendililik
Bu ürünüdür kendililik
Bizdenliğin tektenliğe doğumudur kendililik
Bizdenliğin tektenliğe göçümüdür kendililik
Kendililik bakandan tektenliktir
Görenden çoktanlıktır kendililik
GÖK; TANRI ADINDA İLK ANA DOĞURGAN DOĞURMADI
Gök; tanrı diye içgök eden ilk gökana/gökbaba doğurmadı
Çoğunluğun katmanında sonsuzlukta parçalılıklı birleşik bütünlük buldu
İkiye böler idi yalınlığın
Çokluktan önce biri buldu demekti
Gök kalırdı bir içinde o çoklasa aynın idi
Gök karnına tanrı kılsa tanrı deyi doğum kılsa tanrı bizi çoka kılsa aynın idi göklülüğün
Gök ilk karın yumurtasını tanrı deyi bölse yelse , sen ondan doğum gelesen
Gökbirleşikliğin neden kendi içkarnına bir daha tanrı deyi yalınız yumurtlar
Neden ilk yumurtayı tek yumurtlar ya çok yumurtladıysa
TANRI NASIL OLURDA YOKDUR YA DA ÇOKDUR?
İlk tanrı nasıl doğduysa evvela çok tanrı bin tanrı bin doğdu evvela
İlk tanrı nasıl doğarsa evvela, bin tanrı bin doğar evvela
İlk tanrı nasıl doğarsa, çok tanrı çokta doğar evvela
Gök; ilk tanrı nasıl kılarsa bin tanrı kılar evvela
Sonsuz; ilk tanrı nasıl gılarsa bin tanrı gılar evvela
GÖK ELEĞİ, GÖK-DEĞİRMEN
Göğü sarssan sallasan -içindeki tüm herşeyi dışarıya boşaltsan- içinden tanrı deyi yalnız dökemen
Göğü kevgire koyasan eleyesen eleyesen hep bir döker kendiliğe; tanrı kalmaz kevgir üstü
Gögü değirmene alasan öğütesen öğütesen; unun yapsan göklülüğün/kendiliğin tanrı deyi çakıl yoktur içte
--
GÖKBİRLEŞİKLİK
Hepbir gökler birleşikdir, aynılaşık aynılaşık
Hepbir gökler birleşikdir,
Gökbirleşiklik ayrımşıklık çakışımlar
Gökbirleşiklik ayrımşıklık doğumdoğuş çalar (şimşek
Gökbirleşikliğin gökbirleşiklikden birleşik, göbek bağın birleşik
Gökbirleşikliğin doğmazlıkdan birleşik
Göbek bağın doğmayanla doğmazlıkdan birleşik
Göbek bağın doğmamışla doğmazlıkdan birleşik
SONSUZLUK
Sonsuzluğun karnında-n doğum yaptık zamanlığa
Sonsuzluğun karnında-n doğum yaptık hepbir çokluluğa
Sonsuzluğun iç karnından doğum yaptık
Gerçek nedir?
Gerçek sahteye göre/nazaran asıl olandır ve kavram başka türlü soyulamaz ya da açılamazdı. Gerçek, gerçek -hakiki/reel- dediğimizde belirlenendir. Sahte ve imitasyonun ve taklitin tersi
reel: -anti ya da gayrı reel ya da reel olmayanın tersi olarak reel olan
Reel olmayan nedir var mı?
Anti-realite ya da anti ve gayrı reel demeliyiz
Gerçek belirlemesi, gerçeklik belirlemesinin içlndeki, hakikilik ve sahtelik türevlerinin ayrımsanması.
Bir şeyin hakiki olanının en hakisisi, en saf temiz, bakir hali. ve daha da soyulamaz.
Bu yanıt elmayı soyduğunda olan gibidir.
Neyin en gerçeği, spesifikleştirin. Hangi sahtenin en aslını arıyordun? demeliydik?
Evrensel, objektif; subjektife göre objektif; gerçek
Sahteye göre asıl ve en hakiki gerçek
Evcile nazaran/göre yaban gerçek
Çiçekçideki orkideye nazaran dağdaki gerçek
gibi
Evrenseller geneldir ve bu tek bir noktaya işaret etmez. Merkezi tek bir sorunun cevabına yönelen en hakiki hakikat aramasını genişlet. Tanrı gibi bir merkez obje/nüve sapması, başlangıç çekirdeği gibi yanılgı, uzaktaki tekillik gibi saçmalık, buna son ver, artık arama. Sorular, genişlik ve evren. Evren sonsuz ve sınırsız genişleyen ve genleşendir ve gerçekler de gerçekliklere göre çoğul ve bölünmüş ve dağınık haldedir. Merkezi bir odak yok.
Anti antiyi vareder. Gayrı olmadan na olmaz.
Çatışkı olmadan dinamik üremez.
Evrende merkez ya da odak diye bir şey yok, bir noktaya takılmaya son ver. Merkezi bir odak yükselişi ve ilerlemesi aramıyoruz. Öyle bir yere gitmeyeceğiz. Kafanda ve evrende nokta, odak arama, genişlet, yay. Yukarı ya da ileri gitmiyor ve çıkmıyoruz. Evren dağınık bir bütünüktür. Her yeri eşdeğer, özdeşik ve işleşiktir ve merkezi bir köşesi yok. Bunun her yeri heryeridir ve her yeri olarak herhangi bir yere/yerine eşdeğer. Evren kendisidir . Merkezi ve odağı yoktur.
Bir okyanus, bir orman. Gidilecek özel nokta yok. Bulunacak özel geçit yok. Her yer tamamen orman ve her yer tamamen de okyanus..
Evrende merkezi bir bölüm/bölge ya da hakikat arama çünkü yok çünkü hiç olmadı .Bu dağınıık, şimdi dağıt ve yay ve genişlet ve ısıtarak genleştirdiğini düşün. Yay ve aç, uza-t...
Her yerine ve herşeye/herşeyine kavuş ve git/odaklan; bir yerine odaklanma/değil. Merkez yok. Bütünük.
Bütünüklü dağınık. Dağınıklı saçınık. Aynıklı ayn
Tüm yönlere ve tüm herşeye git ve kendini aç, genişlet. Bir dalga gibi, yayılan açılan genişleyen.
Ev-ren-sel-leş-me.
Geniş uzamlaşma, yaygın ve derinik uzamlaşma düşücenlerine açıl, kulak ver.
Nokta aramıyoruz, merkez yok.. Tanrının oturduğu ev ya da hakikatin ve gerçeğin içinde oturduğu tünel delik -ya da özel bölgeler- ve hiç olmadı.
Bilgi ve doğrular her yerdedir. Tüm evrene yayılır, sinyaller. Bir yere taşınman ya da gitmen gerekmez, birinden alman gerekmiyor, sana gelecek, inan. Heryerde. Merkezi yok. Taşınma. Serbest.
Özel bölge arama yok; özel şey kimse arama, yok.. Kendine kulak ver, kurt gibi dinle ve hisset, açıl, dinle...
Uzak yakın, yabancı el yok, herkes en hakiki ve herşey de ve kendine kulak ver. Kendinden al, merkez sensin, sen şimdi merkezdesin..
Seçici yok, asla olmayacak...
Seleksiyon bir denklemdir, doğaldır ve matematik seçer gibi düşün
Bu objektif realite
İyi kötü dual bir paradigmadır ve doğa da ihtiyaç duyulmuyor.
Dile nerede, nasıl girdiği ve sızdığını belirlemek gerekir. Belki de ilk kötülüğü bulmak gerekecek.
Muhtemel birincil analiz, köleliğin doğuşuna işaret etti. Güç uygulanmış ya da birbirine karşı güç kullanmış üstünlük çabasın girişmiş topluluk.
Kötülük; bilgisizlik, yanlış organizasyon, yanlış örgütlü toplum, doğaya karşı yanlış örgütlenme vb. ni işaret edecekti.
İnsan özünde kötü ya da yanlış diyemeyiz. Eşitliksiz örgütlenmeler.
sağnık mor dağınan yığık levli halka
Kılıvlı kıvlayan buğlu buğlum
Dalgalaşımda derin saçınan sınık kavkı
Burulgamda kıvrımgan tevinen tevikli tevik
Savılgan sevinen sevçimli perçenki
Tutulgam parkınan burkunuk dolungaçlı perkinçli tevilken
İçlemkisinde mut tepinen seviyekli yürek
Seviyeki parciğer pir buğlem par içi par kıvıyan kıvrak kuvunçlu kavuşunç
Kıvançlı saçımda par şimşekli pür birleşiş
Arkadaşlar bu sabah foruma aşağıdaki mesajı bıraktım. Bir yakın formunu da buradan hemen önce turandursun foruma a iletmiştim
https://efelsefe.com/topic/1733/i̇çinden-geçeni-söyle/253?_=1748784617193
Bunun üzerine bir açıklama yapmayı gerekli görüyorum.
Bir tabla yoluyla edinildiği belirtilen, bu oturum transkriptlerini, 15 yılı aşkın süredir takip ediyor ve okuyoruz.
Bize göre Cevapçı adı verilen (cs, K, Kasyopya anne) bir bilgelik formundaydı. Biz bunu cazibesine kapılarak okumayı sürdürdük ve eminim oturumlar sürerse hala da sürdüreceğiz ancak gizemleri kovalama arayışını da ihmal etmedik. Bunu da eşzamanlı sürdürdük.
Orada neler dönüyor? u anlama çabasını.
Öncelikle bu metinler; kanal ve kanallama içeriği adı almaktadır.
Metnin kendi içinde bunu tarifi şu şekildedir.
S: (L) Bu ifadeyi daha doğru kılmak için söyleyebileceğiniz herhangi >birşey var mı?
C ; Bilinçdışı zihin aynı zamanda üst benlikle, diğer benliklerle ve >evrensel zihinle bağlantı kurmak için bir kanaldır.
10 Ocak 1995
Yani özünde bu metin bilinçdışı zihin, üst-benlik ve evrensel zihinle temas iddiası taşırdı.
Metne göre aynı temas, biz farkında olmadan ya da bir tabla olmadan da herhangi birimiz tarafından da her an gerçekleştirilebilirdi.
Bunlar metnin kendi iç tutarlığında yorumlanabilir. Bu yorumlar açık olarak üretebiliyor.
cassiopaean.org'a bir üyelik alarak iletişim denemem
Geçtiğimiz hafta bu grupla bir iletişim çabası sürdürdüm çünkü metnin kendi içinde çelişkiler olduğunu gözlemledim.
Ayrıca benim daha önce de 2 kez üyelik açarak iletmek istediğim şeyler olmuştu. Dil engeline takıldık ve çeviriler yetersizdi.
Bu iki düşünceyi birleştirip yeni bir iletişim teması denedim.
Bana göre çelişkili olduğunu düşündüğüm bir alanı açıklamam, açıkçası çok aşırı tepkiler aldı ve gruptan tepki gördük.
Bunun dışında yine bir düzen içinde cassiopaean.org anasayfası için bir kaç öneri sunduk. Bunlar orada Arabi yazmasının gözden geçirilmesi, Anadolu ve Fars kültürünün yaygın halk bilgeliğinin açıklanması gibi şeylerdi.
Buna ek olarak ben viya/ouja tahtası ya da tabla denene kendimce bir açıklama buldum. Bir kaç insanın birleşerek sanallaşmış birleşik motor bir birleşik insan üretmesi ve bunun bizi üst-benliğe daha kolay köprülemesi ve ulaştırması. Bunu da üslü sayı gibi açıkladım.
Bunların ilgi çekip çekmediğinde emin değilim daha ziyade tepki çekmiş olmalıyım ancak denedim.
Bunun dışında ne yaptım?
Gökyüzünde bize düşman olarak açıklanan varlıklar sürüngenler ve timsahlar gibi tasvir ediliyordu. Ben buna bir an geldi ve taktım/takıldım.
Ben oradaki açıklamaların tamamının alegori olabileceğini düşündüğüm bir noktaya ulaştım.
Yani bana göre olayın arkasında yine üst-benlik var. (Kasyopya denen) Evrensel şeyleri doğru, açık yanıtlıyor ve diğer şeyleri ise bulmaca, ders, öğrenmece, eğlence, alegori, benzeştirme, eğretileme, yansıtma vb. uzayan formlarda ele alıyor olmalıydı.
Ben insanların hayvanlara kötü davrandığı, belki de tüm içeriğin bize dönüp bunu yansıttığını fikrini açık ortaya koyamasam da bu yorum yolaçabilecek bir kaç basit yazı yazdım.
Hatta daha ileri gittim. "En iyi şakalar" adlı bir gönderiye; oturumlarda geçen düşman kertenekelenin KGB'nin İngilizler için kullandığı kod adı olup olmadığını düşündüğümü yazdım. çünkü insanlığı kontrol edip yozlaştırmaya çabalayan odak tam da onu işaretliyor.
"A bu İnculuzler penu sevmeduler, ne yapcaz a bunlarla"
Oturumlarda Kullanılan STO/BH Kavramı
Bu oturumlar insanın bencil ve çıkarcı oluşuna, bireysel özel mülkiyete "kendine hizmet durumu" (İngilizce STS) diyor ve bunun yerine ikinci alternatif yol olarak herkese/diğerlerine hizmet yolu var diyor. Ona da STO diyor.
STO durumunda sahip olmuyorsun
STO da Özel mülkiyet yok
STO da yönetim yok, yöneten yok, yönetici yok
Bu uzuyor böyle
Bu iyi, doğru ve ulaşılması gereken hedef durum olarak açıklanır. STO olmak.
30 yıldır bu kavramın ne olduğunu anlamaya çalışıyorlar. Kavramı analiz ettik ve bunun doğal kabile yaşamı, avcı toplayıcılık olacağı sonucuna eriştik. Primitivism denen bir düşünce biçimi var ve temsil eden John Zerzan, Paul Shepard, John Clark Hanna gibi isimler var.
Şimdi bu analizi kimse beğenmiyor yerine de yetkin bir resim ortaya konmuyor.
Sonuçta; siz iyi ki varsınız ya.
Kafam karıştığında bir çıkış yolu bulmamı sağladınız. Yani orada bir forumun aktif katılımcısının yarısının üzerime çullanmasına benzer bir süreçte, buralardaki yazar kimliğimi açıklamak durumunda kaldım.
Bana güçlü kalem, kalemi güçlü dediğinizi, buradaki yazdıklarım aklıma geldi.
Sağolun, varolun, eksik olmayın
Forumdan çekilmek ve eksilmekle hata yapmış olabileceğim bir duyguda bocalıyorum, gözüm kestane'yi felan arıyor.
ve diğerlerini.. kim varsa...
Ağırlıklı olarak Sünni kesime hizmet veren Diyanet kurumunun yetkileri genişletildi. Anayasa Mahkemesinin (AYM) iptal ettiği yetkiler AKP´nin girişimiyle meclise sunuldu ve meclisten geçti. Yeni yasaya göre Diyanet denetleme faaliyetlerini her(!) alana yayma imkanına sahip oluyor ve mesela sakıncalı gördüğü mealleri (nam-ı diğer Kur´an tercümeleri) toplatıp imha edebilecek. Adım adım Orta Çağdaki Ayrupa´nın durumuna gidiliyor. Zaten halihazırda kendinden olmayanlara karşı var olan tahammülsüzlük, yeni bir seviyeye yükseldi. Sadece kendi doğrularını kanunla, kanun hükmünde kararnamelerle insanlara dayatma peşindeler. Oldu olacak; Türkiye´nin dışındaki yabancı kaynaklı tercümelere de laf etsinler ve yaptırım uygulasınlar. Ellerinden gelse onu da yaparlar ya.
Dinin/Dinlerin bir inanç meselesi olduğuna ve her insanın özelinde kalması gerektiğine kafaları basmıyor bir türlü. Bu nedenle dini siyasete alet etmekten medet umuyorlar. Diyanete verilen yeni yetkiler bunun bir göstergesi aslında. Kimbilir ileride daha ne türlü yetkilerle donatılacaklar.
Kaynak:
https://www.cumhuriyet.com.tr/turkiye/diyanet-in-cumhurbaskani-nca-verilen-yetkilerini-aym-iptal-etmisti-meclis-te-yasalasti-diyanet-in-yetkileri-her-kuruma-yayildi-2405568
-
-
-
Soru & Cevap
75 2k -
-
-
Duyuru & Destek
26 927
Forum Bilgisi
Tartışma (1116)
Felsefe(455)
Soru & Cevap(75)
Din & İnanç(316)
Genel Alanlar(385)
Duyuru & Destek(26)