Öylesine Konuşmalar _2. sayfa
-
Sadece kendi çocuklarinizi mi seviyorsunuz?
Ya da seviyor musunuz? -
Ne mi oluyordu ? Param parça olan bebeklerin ve çocukların suçlu olduğuna tüm dünya insanları inandirilmıştı. O kadar çok param parça olmuş bebekler ve çocuklar görmeye alışmıştı ki gözler , bu alışkanlığın verdiği cesaret ve gücün katacağı güç uğruna , haklının değil güçlünün yanında olmayı zafer zannediyordu.
-
Maide Süresinin 54. Ayeti
Okunuyor her gun ,her an Filistin de. -
Ve ölüm ancak bu denli güzel tasvir edilebilinirdi. Her canlının tadacağı bir tad.
Kimine bal şerbet gibi tatlı
Kimine zehir, katran gibi acı . -
Filistin de ki bu karışıklık en çok kimlerin işine yarar tabiki ülkemizdeki sabetayistlerin. Adamlar bukalemun gibi. Her rengi alır, her kılığa girer, kimliklerini ustalıkla saklarlar.
Fena mı tam iç karisiklik çıkarma zamanı . Gerisi çorap söküğü gibi gelir.
Şimdi ayaklanma çıkarmak isteyenleri , koruma kanunu kaldırılsın diye direttiklerini bu konuda uğraş verdiklerini hiç duymadık niye acaba ?
Koruma kanunu ,sabetayistleri korur . Koruma kanununun arkasına saklanıp İslamiyet'e ve Müslümanlara kinlerini rahatlikla kusarlar da o yüzden.
Benim Müslüman kardeslerimin kimisi marka hastalığına yakalanmış , kimisi aman rahatlığımız bozulmasın endişesinde, kimisi menfaatleri doğrultusunda riyakar olmayı yeğlemis. -
Bakınız şu işe ; vatanlarını korumak uğruna aldıkları rehineleri serbest bırakanlar suçlu ve terörist (üstelik iyi davrandıklarını açıklarken rehineler)
Bebekleri, çocukları ,yaşlı, kadin demeden herkesi paramparça eden, hırsız yankesici işgalci eli kanlı terörist İsrail'i , devletmis masummus gibi gösterip alkislamak onun tarafını tutmak nasıl bir akıl tutulmasi vicdansizliktir.Evet bu kadar merhametsiz, vicdansız, akılsız ,şuursuz olmamaliydi insanlık
-
Bu ileti silindi!
-
- Korkuyor musun çocuk ?
-Korku ; Savaşta bebek ve çocukları , masumları öldürerek onların körpecik bedenlerini param parça ederek zafer kazandigini sananlarda olur bayım .
- Korkuyor musun çocuk ?
-
Deliler ve Sarhoşlar
Deliler ve sarhoşlar
Dar fikirlerinin açtığı yaralarında
Acısından naralar atmışsa
Şehirler kavga eder, küser baba ve çocuklar
Oysa kölesi olurum aklın
Sabrın deryasında, abdest alırım.
Kalbimi sararım , seccade niyetine.
Bir deli ya da sarhoş
Çelme takarmis ayağıma
Kusarmış kinini hadsizce
Cevap versek ,uysak aklı noksana
Ne farkımız kalır ,ne aklımız. -
İnce zeka espirilerinde açiklama kısmı yoktur.
-
Nefis
Hayvan dediğin nedir ,akıldan uzak nefis
Sanmaki insansındır, hayvanlaşırsa nefis -
Doğu Turkistan'ın da bir Haması olabilseydi ne güzel olurdu.
-
Devlete vergisini ödemeyenlerin başı dertte. Vergisini ödediginiz müddetçe her türlü rezilliği, ahlaksızlığı , kaçakçılığı ,hırsızlığı yapabilirsiniz. Sorun sizlerin rezillik, ahlaksızlık, hırsızlık, dolandırıcılık, ..vs yapmanız değil , sorun bunları yaparken devlete de ödeme yapmamanızdır.
-
youtuber mi deniyor genelde gündem konularından bahsedip ahkam kesip kendi popularitelerini saglayanlara . Bu sıralar sözde ahlaksizliklardan ,rezilliklerden, , dolandırıcılardan, gösteriş yapanlardan rahatsızlik duyuyorlarmis konusmalarinda bu kişilerden bahsedip duruyorlar. İşin garip yanı bu rahatsızlık duyduklari kişileri daha çok gündemde tutarak daha fazla popüler olmalarını sağladıklarının farkında değiller .
Beğenileri, takipçi sayılarını gördükçe ucuz malın alıcısi çok olur sözünü doğruluyor .
-
Bu kadar insan konuşmayı nasıl ögrendi?
Hayvanlar niçin konuşmayı ögrenemedi ?
Ve insanlar nasıl olurda birbirinden farklı ve anlatımı güzel kılan lisanlar üretebildi?
Herşeyin tesadüf eseri olabildiğini iddia edenler , insanın bu anlama, ifade etme ,konuşabilme yeteneğini ne ile bagdaştirabilirler ?
Bir resmin, bir eşyanin dahi üreticisi varken tesadüf eseri olamiyorken , düzenli ve herşeyiyle bütünlük arzeden kainatın nasıl bir yaraticisi olamaz ? -
Şehadet etmek , şahitlik etmek . Ne büyük bir imandır . Ben şehadet ederim ki , Allah'tan başka ilah yoktur.
Allahu Ekber !
Şahitlik etmek , neye göre bu şahitlik . Öyle ya sonuçta somut bir şey değil ki , tutamazsın göremezsin . Üzerinde deney yapamazsın . ....vs .vs
Evet neye göre bu şahitlik , kesin bilme hali .
Kainat, alemler, insan , bitkiler, hayvanlar... Bütün bunlara bakarak ,inceleyerek, düşünürek ,sorgulayarak .
Sonra yaratılan onca varlıkları görüp bütün bunları yaratanın olduğuna şeksiz şüphesiz şehadet şahitlik edercesine bir iman ile evet ben şahitlik ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur. -
Evrimi sadece maymundan türemeye indirgemek sığlıktır.
Zira evrimi doğada görmek mümkün . Bir ipek böceginde mesala . Ve bunun gibi nicelerinde -
İlk olarak bilmek fiilinden başlayıp sonra şehadet kavramina geçmek istiyorum. Öyle ya bilmeden, anlamadan şehadet etmek bir papaginin getirdiği sehadetten farksizdir.
Bir misal ile bilmeyi anlatmak istiyorum. Anne, karnındaki ikiz bebeklerin , ikiz oluşu cinsiyeti, sağlıklarına dair teknolojiden bilimden faydalanarak yüzde yüz olamasa da bir bilgiye ulaşır. Ama annesinin karnındaki bebeklerin ,anne karnından başka bir yerden haberleri ,bilgileri var mıdır şüpheli.
Bu ikiz kardeşler kendi aralarinda konuşacak olsa biri tesadüf eseri orada olduklarini , hayatlarini şu fanus gibi yerde olacağını ,göbeklerinden besleneceklerini ve bu nimetlerin onlara tesadüfen geldigini söylerken diğeri ise , tesadüf eseri olamayacaklarını , gerek olusmalarinda gerek her yönden korumalı bir fanusun içinde olmaları gerek yeme içme eylemlerinin dahi yormadan bir düzenekle sağlandığını bu mukemmelliyetin tesadüf eseri olamayacağını ayrıca gerek hareketlerinden gerek nefesinden gerek sesinden hissettiği ve var olduğunu görmeden de bildiği bir annesinin olduğunu ve bu hayatından muhakkak ki başka bir hayatin onu bekledigini , yuruyecegini, kosacagini ,ağzından beslenecegini hatta ağzında dişler çıkacağını söyluyordu. Öteki ise sen yalancisin böyle bir şey yok deyip duruyordu.
Bunlarin olacağını söyleyen mi yalanci yoksa böyle bir şey yok uydurma her şey tesadüf diyen mi yalanci . -
Şehadet etmek ,güçlü bir bilgiye dayanır.
Sadece gökyüzüne bakmak bile şehadet etmeyi gerektirir.
Yıldızların birbirine çarpmadan aralarındaki mesafeyi koruması , gece olunca bir ışık saçması . Bunlar az şey midir? Sahi bu yıldızlar bu ışığı nasıl oluşturuyorlar ?
Dünya kendi ekseninde durmadan döner. Var mı bir sallantı bu kadar dönüşlerinde rağmen nasıl bu kadar rahat yaşamakta bu insanlar. Dünya dönerken niçin tepetaklak olmayız ? Bir deprem olduğunda hayretler geçiren bizler esas hayretle bakmamiz gerekene hayret edemiyoruz.Bir resim görseler ressamini merak ederler bir resmin bile tesadüf eseri olamayacağını bilirler.
Oysa tek bir kusuru dahi bulunmayan birbirinden farklı canlılar ve onların mükemmel donanımları ,gökyüzü yeryüzü , denizler herşey bir düzen içinde akıp giderken bunların nasıl bir yaradanı olamaz .
Bir dut yapragini yiyen ipek böceği ipek yaarken aynı dut yapragini yiyen arı bal yapıyor. Kim öğretti bunları onlara?
Varlığı, birliği, herşeye kadir olduğu bütün kanıtlarla belli iken hala inkar da ısrar etmek yalanciliktan başka nedir?Evet şehadet ederim şahitlik ederim Alllahtan başka ilah yoktur. O doğmamış ve doğurmamistir. Ezeli ve ebedidir. Ve O herşeye kadirdir.
-
Bizleri birbirimizden farklı kılan ve bizlere farklı lisanlar vererek aralarımızda iletişim kurmanız için vesile kılan , bizlere akıl nimeti verip öğrenmek gibi bir fiil ile diri ve canlı tutan Allah'a hamd olsun.
Öğrenmek ve öğretmek . Kendimizi ya öğrenmenin içinde buluruz ya da bir şeyler öğretirken.
Doğduğumuz andan başlar öğrenmek . Kimi zaman anne babamız olur öğreten kimi zaman hiç bilmedigimiz bir yabancı.
Ögrenmek ve öğretmek insanın fıtratına en uygun metod.
Ve bu metod , ilk insanin ilk peygamber oluşuyla başlar. Peygamberler ögretmenleridir insanoğlunun. Güzelliği, iyiliği, doğruluğu, dürüstlüğü, yardimseverligi, merhametli , insanlığa yakışır erdemli davranislari öğretenlerfir.
Bizlere en iyi anlatacak özellikte öğretmenlerini tayin eden Allah'a hamd olsun
Evet ben şehadet şahitlik ederim ki Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem Allah'ın kulu ve peygamberdir.