Ezan Meselesi
-
Ezan kelimesi Kuran’da olmadığı gibi, Arapça da değildir. Aramice ve İbranice “ezna” kelimesinden gelir ve Akkadça “uznu” kelimesi ile eş kökenli ve eş anlamlıdır; kulak vermek, dinlemek demektir. Akkadça dili; Arapça, İbranice, Aramice ve hatta Sanskritçe (Hindu) dilinin atasıdır.
Minarenin anlamı, ateş (nâr) yakılan araç ve yer demektir ve ateşetapanlar (Mecusiler)ın ateş yakmak için yaptıkları bir araçtır. Minare şerefelerinde ateş yakarlar ve önünde secdeye gidelerdi. Müslümanlar daha sonraları ezan okudukları minareyi ateşetapan Mecusilerden almışlardır. Dolayısıyla minare inşa etmek ve minarelerde lamba yakmak, şerefeleri aydınlatmak, ateşetapanların dinine hizmet etmektir. Namaz kelimesi de Ateşetapanlardan alınmıştır. Farsça olan namazın anlamı; ateşin önünde eğilmektir.
Tamamı aşağıdaki bağlantıda
-
Habeşistan'da M.S. 100 yılında Aksum Kırallığı diye bir devlet kuruldu. Aksum Kıralı abraha(ebrehe), M.S. 330 yılında Hıristiyanlığı kabul etti, devletin resmi dinini de Hıristiyanlık yaptı. Aksum İmparatorluğu, dünyadaki ilk Hıristiyan devletlerden biri olup ilk Hıristiyan Aksum kıralı olan Abraha'nın gerçek adı "azana"dır(ezana). Kıral Ezana, Hıristiyan olduktan sonra adını "İbrahim Peygamber"e atıfla Abraha(Ebrehe) olarak değiştirmiştir.
Özetle; İslam'da ilk ezanın Bilal-i Habeşi tarafından okunması Habeşli Bilal'in sesinin gür ve güzel olması, bunu rüyasında görmesi ile alakalı değil; Bilal-i Habeşi'nin(Habeşli Bilal) bizzat Habeşistan(Etiyopya) kökenli olması ve atalarından gelen bu gelenekten haberdar olmasından kaynaklıdır. Fil Vakıası, Ebrehe ve Aksum İmparatorluğu ile alakalıdır.
Yazının tamamı aşağıdaki bağlantıda
https://forum.dusuncedunyasi.net/topic/3008-ezanın-hıristiyan-habeş-kıralının-ismi-olması/
-
Firavun Akenaton ezanın ilk sözlerini kendi yazmış ve mısırın meydanlarında sesi güzel kölelere okutmuştur. Tanrı uludur ondan başka tanrı yoktur.
İktidarı 15 yıl sürmüş sonra ölmüştür. Ailesi ise mısırdan sürülmüştür. Musa da bu sürgün sırasında yahudi kölelerle birlikte çıkıp gitmek zorunda kalmıştır. Musa onun veziri yada sağ kolu olabilir. Bu sürgüne exodus adı verilir. Tevratın bu sürgün yıllarında sümer ve Babil topraklarında yazıldığı biliniyor.
Neyse sepete konan çocuk masalı sümer mitolojisinden araklanıp tevrata yazılmış.
-
Bu da İsrail'in, musevi ezanı... İlginç...
Türkiye' de okunan ezanlar kulak tırmalıyor. Bağırmakla olmuyor. Biraz araplardan makam dersi alsınlar. Kötü sesle davetten daha berbat ne olabilir ki? Halbuki arap ezan, quran ne okursa okusun şiir gibi okuyor. Adam arapça sana küfretse ne güzel şiir dersin.
Çok ilginç bir dil bu arapça...
Saol ben almiyim... Arapdan başkası okumamalı bunu..
Bak arap nasıl Nisa-34(itaat etmeyen kadınlarınızı dövün) ile namaz kıldırıyor. Bununla Türkçe olarak ibadet ettiğinizi düşünün...