20. yüzyılda devrimler neden oldu?
-
Marks'ın teorisi etki-tepki olayına dayanıyordu. Sanayileşen sistemde ezilen sınıf işçi sınıfına dönüşür ve bu da ezen karşısında karşı konulmaz bir güce dönüşür. Bu da doğal olarak proletarya diktatörlüğünü getirir.
Elbette teorik olarak doğru bir tespit ama Türkiye ve Sovyetler de dahil bütün devrimler Marks teorisinin aksine işgal nedeniyle oldu.
Hepsinin yıkımını getiren salt ezilen sınıfa dayanan devrim olsa da reel anlamda sömürüye dayanmamasıydı.
Ancak devrimleri getirenin ezilen sınıf oluşundan dolayı herkesin bunun bir proletarya devrimi yanılgısına düşmesine neden oldu.
Gerçekte ise işgallerin dayatmasıyla yapılan devrimlerin yıkılması kaçınılmazdı.
Çünkü devrim olan ülkelerde ya kapitalizm ömrünü tamamlamamış ya da kapitalizm hiç oturmamıştı.
İlginçtir ki, bu yıkımlar Marks ile çelişmemesine ragmen kendi yanılgılarını görmeyenler Marks'ın teorisinin tutmadığını düşündüler.
Oysa Marks'ın, devrim engebelidir, inişli-çıkışlıdır sözü tam da bunun için söylenmiştir.
Hatta grevleri pasif eylemler olarak görse de grevleri desteklemiş ve hatta kendisi de Fransa'da yapılan bir greve bizzat katılmıştır.Olayı daha net ifade edecek olursak, 20. yüzyıl devrimleri Marks ile çelişmiyor. Çelişki, bu devrimlerin işgale değil de sadece sömürüye dayandırılması yanılgısında yatıyor.
Bir başka yanılgı da işgal denince sadece dış işgal akla gelir.
Oysa iç işgal dış işgalden katbekat daha büyüktür.
Sovyetler iç işgale karşı kurulmuştu.
Türkiye Cumhuriyeti de iç işgalle yıkıldı.- yüzyılda işgaller yıkılma riski taşıyan devrimleri getirdi.
Peki devrimleri yani proleterya diktatörlüğünü sömürü getirir mi?
Yaşadığımız çağda görüldü ki, devrimler işçi sınıfına değil, doğrudan kapitalizmin duruşuna bağlıdır.
Kapitalizm aşağıdakileri yapabilir:
- Kapitalizm AB ülkelerinde olduğu gibi asırlar içerisinde zorunlu olarak sosyal demokrasiyi getirirse işçi sınıfı devrim yerine uzlaşıyı tercih eder.
- Kapitalizm işçiye alternatif olarak robot gelişimine ağırlık verirse devrim hayal olmaktan öteye gidemez.
- Kapitalizm psikolojik etkiyi kalıcı hale getirebilirse sömürü itici güç olmaktan çıkar.
- Kapitalizm küçük burjuva sayısını arttırırsa devrim gücü kırılır.
Anlaşılacağı gibi ne 20. yüzyıldaki devrimler proleter devrimleriydi ne de sömürü tek başına devrim getirmeyebiliyor.
Tabi bu hiç devrim olmaz şeklinde anlaşılmamalı. Zira bahsettiğim gibi her iki sınıfın duruşuna ve sürece bağlı.
Örneğin kapitalizm kendi etkisine karşı gösterilecek tepkiyi çeşitli yollarla veya toleransla pasifize edemezse devrim her an kapıda demektir. - yüzyılda işgaller yıkılma riski taşıyan devrimleri getirdi.
-
@bilgisezgi, içinde söyledi: 20. yüzyılda devrimler neden oldu?
Çünkü devrim olan ülkelerde ya kapitalizm ömrünü tamamlamamış ya da kapitalizm hiç oturmamıştı.
Bu kısmı biraz açmak gerekiyor.
Daha önce başka başlıkta da değindiğim gibi bağımlı ve bağımsız olmak üzere iki tür kapitalizm var.
Bağımlı kapitalist ülke bağımsız ülkenin sömürü alanıdır.
Bağımlı ülkelerin bağımlılık nedeni geri kalmışlığa dayanır.
Daha gerçek ifadeyle kapitalizme geçmesine ragmen toplum feodaliteden kurtulamamıştır.
Bu da meydanda alınan ülkenin masada verilmesi demektir.
Yapı kapital olsa da genel mantalite feodal yapıdan çıkamadığı için orada bağımsız bir kapitalist sistem oluşturulamaz.
Çünkü ülke yönetiminde toplumun iradesi yoktur.
Bu yüzden ülkeyi masabaşında satanları sorgulayamaz, denetleyemez.
Aksine bu sistemin bir parçası haline gelerek, işçi sınıfı değerlerinden kopar.
Bunun esas nedeni sadece feodal kafadan kurtulamayıştan ziyade kapitalist sistemin daha oturmadan bağımlı hale gelmesidir.Kapitalist sistemin olgunlaşmasını sağlayan bağımsız üretimdir.
Yani sanayi ve teknoloji ürünlerinin çoğunu kendin üretmek ve hatta pazarlamaktan geçer.
Bunu yapmayan veya yapamayan sistem bahsettiğim gibi kapital sistem olsa dahi reel anlamda kapitalisti tam kapitalist olmadığı gibi işçi sınıfı da henüz sınıf olamamış demektir.
Kısaca bir sistemin miadını doldurması için kendi esas yapısının koşullarını yerine getirmesi gerekir. -
Eski Kullanıcıbilgisezgi başlığına tarihinde cevap verdi Son düzenleyen: Eski Kullanıcı
@bilgisezgi, içinde söyledi: 20. yüzyılda devrimler neden oldu?
Kapitalizm küçük burjuva sayısını arttırırsa devrim gücü kırılır.
Ben bunlara GAVAT diyorum. Gelişmekte olan avam takımının kısaltılması.
Bu kitleyi besleyerek ayakta kalıyor. Çünkü bu kitleye istediği herşeyi yaptırıyor.
Bu kitle yatırım yapmıyor sadece tüketiyor. TV ekranlarındaki şımarıklığa özeniyor. Bu kitlenin vizyonu yok.
TV deki temizlik manyakları , otoyol kapatıp düğün yapanlar, asosyal medya fenomenleri ve hitap ettiği kitleler, göstermek için yaşayanlar...
Bu GAVAT kısımında daralma olursa o zaman sistem çöküyor.
-
@kâfir-imam, içinde söyledi: 20. yüzyılda devrimler neden oldu?
@bilgisezgi, içinde söyledi: 20. yüzyılda devrimler neden oldu?
Kapitalizm küçük burjuva sayısını arttırırsa devrim gücü kırılır.
Ben bunlara GAVAT diyorum. Gelişmekte olan avam takımının kısaltılması.
Bu kitleyi besleyerek ayakta kalıyor. Çünkü bu kitleye istediği herşeyi yaptırıyor.
Bu kitle yatırım yapmıyor sadece tüketiyor. TV ekranlarındaki şımarıklığa özeniyor. Bu kitlenin vizyonu yok.
TV deki temizlik manyakları , otoyol kapatıp düğün yapanlar, asosyal medya fenomenleri ve hitap ettiği kitleler, göstermek için yaşayanlar...
Bu GAVAT kısımında daralma olursa o zaman sistem çöküyor.
Bunun tamamına katılıyorum.
-
@kâfir-imam, içinde söyledi: 20. yüzyılda devrimler neden oldu?
@bilgisezgi, içinde söyledi: 20. yüzyılda devrimler neden oldu?
Kapitalizm küçük burjuva sayısını arttırırsa devrim gücü kırılır.
Ben bunlara GAVAT diyorum. Gelişmekte olan avam takımının kısaltılması.
Bu kitleyi besleyerek ayakta kalıyor. Çünkü bu kitleye istediği herşeyi yaptırıyor.
Bu kitle yatırım yapmıyor sadece tüketiyor. TV ekranlarındaki şımarıklığa özeniyor. Bu kitlenin vizyonu yok.
TV deki temizlik manyakları , otoyol kapatıp düğün yapanlar, asosyal medya fenomenleri ve hitap ettiği kitleler, göstermek için yaşayanlar...
Bu GAVAT kısımında daralma olursa o zaman sistem çöküyor.
Kendini millet zanneden kalabalığı kendi çöplüğünde rahat bırakmak gerekir. Aksi halde birleşir sana saldırır. Fetö çatışması bu tür davranışların bir çeşitidir.
Fetöye karşı akp CHP MHP HDP TKP ÖDP hepsi nasıl birlik oldular ben bunu hep sorgularım.
O yüzden ütülmek isteyen kalabalıkları üteceksin. Öyle mutlu oluyorlar.
Ticaretten biliyorum , alıcılar satıcının yalan söylemesini istiyor. Satıcılar ise alıcının duymak istediği şeyi söylerse ürününü satıyorlar. Ama gerçeği söylerse çok az satış yapıyor.
Veya kendini halk olarak tanımlayan kalabalık sürüler ceplerinde para olunca AVM ve zincir marketlerden PEŞİN para ile DAHA PAHALI da olsa alışveriş yapıyor. Ama parası bitince esnafa gelip üç kuruşun pazarlığını yapıyor ve sana düşman oluyor. İşini baltalamaya kalkıyor.
Bankadan kredi çekip borçlanarak işini büyüttüğünü sanıyor. Herkesin aynı hareketi yaptığı bir ülkede fiyatlar da aynı oranda şişeceği için aslında işini büyütemiyor yerinde sayıyor. Sadece bankaya fazladan para ödemiş oluyor.
Ben bunlara GAVAT diyorum gelişmekte olan avam takımı kazık yiye yiye ya öğrenecek yada ölecek.
Onları rahat bırakalım huzurla öğrensinler yada ölsünler.
Benim yapmam gereken aynı oltaya gelmeden uzaktan gemimi yüzdürmektir.
İleride hatırlar hatırlar gülerim bu günleri.
-