Dharma
-
Karma kuralı insanları kendi davranışlarından sorumlu hale getirir. Bu kural uygulanırken yapılan davranışın doğru ya da yanlış olduğuna dair karar vermek için bazı sabit ölçütlerin olmasını gerektirir. Bu standart dharma ya da hakikatin ilahi düzeni üzerine bina olmuş ahlaki görev olmaktadır. Dharma kavramı Hinduizm’in “din” terimine en yakın anlamı içeren kavramıdır. Ayrıca hukuk, düzen, ahlak, doğruluk ve görev anlamlarına da gelmektedir. Dolayısıyla bu kavram davranışların değerlendirilmesi için gerekli olan doğrular ve yanlışlar listesinden daha fazlasını, hayatın tamamlanmış kuralını ifade etmektedir. Her bir davranış için dharma ile uygun olacak sonuçlar doğuracak şekilde davranış tarzı söz konusudur. Hindular dharma ile uyumlu bir hayat sürmek için ihtiyaç duydukları rehber için dört kaynağa sahiptirler: kutsal metinlerde ifade edilen ilahi bildirim, nesilden nesile aktarılan kutsal gelenek, (toplumun akil üyelerinin uygulama ve örnekliği, bilinç. Hindular bedensel isteklerini tatmin etmek için her çabalarında dharma bu girişimi sınırlayan bir etki sağlamaktadır. Aynı zamanda dharma bireylerin kişisel ihtiraslarını karşılama anlayışını başkaları için çabalama gayretine dönüştürmektedir. Bu yönüyle dharma Hinduizm’in ahlaki yönünün ana özelliğini ifade etmektedir.