TENTEN'e Soru
-
Hangi viki? en. ile tr. arasında dağlar kadar fark oluyor.
Bilim kobra, akrep zehri de öldürücü diyor. Ama bazıları kendini sokturuyor. Ölmüyor. Ona bir şey olmadı diye sen kendini kuvvetli zehre maruz bırakırmısın? Seçim sizin. Ya bilime güveneceksiniz. Ya kendinize. Siz seçiminizi yapmışsınız. Ben yememeyi tercih ederdim.
-
İnsanlar kıtlık ve yokluk üzerine pek çok şey tüketti ve bunların bazıları ailesel, yöresel, geleneksel beslenme alışkanlıklarına dönüşerek sürdürüldü. Bunlar aslında atasal ,atalarımızın genel olarak yediği, yiyecekler değildi.
İşte bir kaç örnek daha
Siklamen yumruları ve siklamen yaprağı dolması
.Siklamen Toksisitesi
Bitkiler triterpenoid saponinler adı verilen ve toksik olan kimyasallar içerir . Bu kimyasallar en çok yumru köklerde yoğunlaşmıştır. Yutulan miktara bağlı olarak yumruları yutmak, yapraklarını veya çiçeklerini yemekten daha problemli olabilir.Güvenliği sağlamak için siklamen bitkilerini tamamen yemekten kaçınmanız önerilir. Siklamen yumrularının Türk mutfağında olduğu gibi mutfakta bazı kullanımları olsa da, bu preparatlar bitkide bulunan toksinleri uzaklaştırmak için yoğun bir ıslatma ve kaynatma işlemini içerir.
Siklamen bitkisinin yenilebilir kısımları yumruları ve yaprakları içerir. Bitkinin yeraltındaki şişmiş gövdeleri olan yumrular en çok tüketilen kısmıdır. Cevizli bir tada ve gevrek bir dokuya sahiptirler, bu da onları salatalara veya tavada kızartmalara eşsiz bir katkı sağlar.Siklamen yumrularının tüketime hazırlanması için iyice yıkanması ve soyulması gerekir. Dış kabuğu genellikle sert ve acıdır, bu nedenle yemekten önce onu çıkarmak en iyisidir. Yumrular soyulduktan sonra dilimlenebilir veya rendelenebilir ve salata, çorba veya güveç gibi yemeklere eklenebilir. Daha lezzetli bir tat için salamura veya sotelenebilirler.
Yaprakları genç ve yumuşak olduklarında tüketmek en iyisidir. Yaşlı yapraklar sert ve acı olma eğiliminde olduğundan, henüz küçükken hasat edilmesi tavsiye edilir. Siklamen yaprakları salatalara eklenmek veya yemeklerde garnitür olarak kullanılmak üzere çeşitli şekillerde kullanılabilir. Ayrıca besleyici bir garnitür olarak pişirilebilir, buharda pişirilebilir veya tavada kızartılabilirler.
Tüm siklamen türlerinin yenilebilir olmadığını ve hatta bazılarının zehirli olabileceğini unutmamak önemlidir. Siklamen bitkisinin herhangi bir kısmını tüketmeden önce mutlaka güvenilir bir kaynağa veya uzmana danışılması tavsiye edilir. Ek olarak, bitkinin yutulması halinde zararlı olabilecek herhangi bir kimyasal madde veya böcek ilacı ile muamele edilmediğinden emin olmak önemlidir.
Sonuç olarak, siklamen bitkisinin yumru kökleri ve yaprakları gibi belirli kısımları yenilebilir ve mutfak repertuarınıza benzersiz bir katkı olabilir. Ancak dikkatli olmanız ve doğru siklamen türünü tükettiğinizden ve tüketime uygun şekilde hazırlandığından emin olmanız önemlidir. Bu nedenle bir dahaki sefere siklamen bitkisiyle karşılaştığınızda yenilebilir kısımlarını denemeyi düşünebilirsiniz.
https://shuncy.com/article/are-cyclamen-edible
Siklamen Dolması, Ekmek ve Yağ: Akdeniz Adası Bağlantıları
“Fava, siklamen yapraklarından yapılan çok özel bir dolmanın iç malzemesinde de kendine yer buluyor.
Siklamen yapraklı dolmades Oniki adalarda bulunur. Sonraki hazırlık Sömbeki adasından. Benzer bir tarif Rodos'ta yaygındır, ancak lathyrus yerine mercimek içerir. Tadı değişse de elbette asma yaprağından da bu dolmadlar hazırlanabilir.”
Tam dünyanın dört bir yanına dolup taşan onlarca farklı yaprağın sonuna geldiğinizi düşünürken, işte bir tane daha. Bir dahaki sefere elimde siklamen olduğunda denemek için sabırsızlanıyorum.
Meşe Palamudu
Ham meşe palamudu, insanlar için toksik olabilecek ve hoş olmayan acı bir tada neden olabilecek tanenler içerir. Ayrıca atlara, sığırlara ve köpeklere de zehirlidirler. Ancak tanenleri çıkarmak için meşe palamudu süzülerek insan tüketimi için güvenli hale getirilebilir.
https://www.woodlandtrust.org.uk/blog/2019/09/are-acorns-edible-and-other-acorn-facts/
-
@hulk, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
Hangi viki? en. ile tr. arasında dağlar kadar fark oluyor.
Bilim kobra, akrep zehri de öldürücü diyor. Ama bazıları kendini sokturuyor. Ölmüyor. Ona bir şey olmadı diye sen kendini kuvvetli zehre maruz bırakırmısın? Seçim sizin. Ya bilime güveneceksiniz. Ya kendinize. Siz seçiminizi yapmışsınız. Ben yememeyi tercih ederdim.
Soru ya da sorun ya da durum ya da bahsedilen bu değil
Muhtemelen İngilizce viki ve hangi viki olduğu da önemli değil.
Ornithogalum umbellatum muhtemelen toksik ve kardenizde bolca tüketilir ve toksik oluşunun bilgisi halkta mevcut değil. Durum bu. Yani insanlar bunu biliyor olduktan sonra seçerdi. Annelerim babalarım yedi severim yerim diyen yer ama biliyor olsa çoğu mutfaktan çekecekti.
-
Bypasslı komşum bahar gelince leğenlerle Ornithogalum umbellatum (sakarca) sökecek. (Kalbi için toksik) Ailecek yiyecekler ve İstanbul'a çocuklara da gönderecekler. Bypasllı olduğu ve muhtemelen dokturu etten yağdan uzak dur dediği için güvenle ve memnuniyetle sebzesi olan Ornithogalumunu yiyecek ve bilim tecelli etmiş olacak.
Bilimin ansiklopedilerde olduğuna katılıyorum. Sorumun cevabı o olacaksa.
Keyifli forumlar dilerim.
-
Rumex obtusifolius (Labada, Efelek )
Bazı literatür Broad Leaf Dock'un zehirli olduğunu düşünüyor . 1959 Birleşik Krallık Yabani Otlar Yasası kapsamında çiftlik hayvanlarında hastalığa neden olan zararlı bir ot olarak listelenmiştir, ayrıca bitkinin özsuyu da dermatite neden olabilir.
https://www.brickfieldspark.org/data/dockbroadleaved.htmRumex obtusifolius zehirli midir?
Rumex obtusifolius yerleştikten sonra muhtemelen yerli türleri yok edecek. Rıhtımların tohumları ve bitki örtüsü hayvanlar için zehirli olabilir (Royer ve Dickinson 1999).
https://nas.er.usgs.gov/queries/greatlakes/FactSheet.aspx?Species_ID=2663
Rumex
Ortak isimler): Rıhtım KuzukulağıBu bitki düşük şiddette zehir özelliğine sahiptir.
Aşağıya bakınızBitki çorbaları, tereyağını veya omletleri tatlandırmak için kullanılabilir; ancak bu bitkinin bazı kısımlarını, özellikle de büyük miktarlardaki yapraklarını pişirirken dikkatli olun; bunlar düzgün pişirilmezse mide bulantısı, mide krampları, kusma ve baş ağrısına neden olabilir.
https://plants.ces.ncsu.edu/plants/rumex/
(Ayrıca İngilizce de yenilebilir olarak belirten kaynaklar da var. )
Birazdan bilimi ve doktor amcalar ona yememesini söylediği için etten ve yumurtadan sakınarak labadaları gömecek
-
İşin aslı ornithogalumun toksistesini ilk kez bugün aradım çünkü erken çiçek açmışlardı. Bunu yemek için doğadan söküyor ve topluyorduk ve bu bitkiyi yediğimde bir kaç kez olumsuz şeyler yaşadım ve hafif toksik olabileceğini düşünürdüm.
Az önce anneme dedim ki; sanırım sakarca (ornithogalum) yememeliyiz, toksik olabilir.
Dedi ki...
Yiye yiye başımız gözümüz yarılmadı. Biz zaten az yiyoz. (Astımlı bir komşumu ve romatizmalı eşini işaret ederek) Onlar sepet işi topluyor, daha şimdiden sökmeye başlamıştır. -
Yazarın mesajı ya da sorusuna ya da denileni toparlamaya gelince;
Bazı bitkilerin toksik olduğunu görebiliriz. Bitkiler çok yıllıklar ve yemişleri meyve ve diğerleri kabaca sebze adı alıyor değil mi ?Tam olarak böyle olmayabilir. Yakın.
Siz hiç sebze/bitki toksisitesinden sözedeni duydunuz mu?
Komşularıma bilimsel et yasaklayan doktor amcalar mesela.Nereye geliyorum?
google'a (İngilizce) et toksik mi yazarsam en başta şu çıkardı.
Etin kendisi doğası gereği insan vücudu için toksik değildir .
İşin aslı etin hiç bir miktarı insan için toksik değil.
Bilim adamı kılığında din adamları ve vaazatörler (olan doktor amcalar)
Sebze yaprakları oksalat (oksalik asit) doludur. Pişirilerek azatılır. Çoğu yaprak çiğ olarak insan tüketimine uygun değildir. Çoğu tohum (bakliyatta) öyle. Fitik asit ve diğerleri doludur. Mineral alımını şu bu sentezini vs azaltır ya da baltalarlar. Mesela en azından böbrek taşında vs yaprak sebze kısıtlamasına gidilmeli.
O yapraklar oksalat dolu olarak çiğ tüketilmiyorsa ataların (öncüler) tüketemedi ve tüketmedi demektir. Evrimsel olarak tüketmeye yatkın değiliz demektir. (Meyve, yemiş ve yumru kökleri katmıyoruz) Doktor amcalar sus pus.Çocuklar sebze sevmiyor, herkes sebze yedirilmeli. Çizgi filmler bile sebze propagandası dolu. Sebzenin ne kadar sağlıklı olduğu ve sebzenin ne kadar sağlıklı olduğu.
Bilim emir işi mi?
Sindirim sorunu yapan şey toksiktir. Mantar toplayıcılığında böyle. Mantar da tek tek uygunluk ararsın, toksisite soruşturursun. Güvenli mi değil mi? Bitkin (o tür) güvenli mi? Kimse sormuyor ya da ağzını açmıyor.
ve
Etin ve yağının hiç bir miktarı insan vücudu için toksik değildir. Bilim budur.
Et güvenlidir
-
Bir komşularım var iki kızı doktor.
Muhtemelen mart gelince ornithogalumlarını sökerek bol bol yiyecekler. Zaten eti azaltmışlardır ve tüm aşıları tam o halde kutsal bilim gerçekleşmiş olacak ve şan, şenlik ve refah içinde yaşamaya devam edecekler.
Bir kalp krizinden önce tüketilse bile ornithogalumdan hiç kimse şüphe etmezdi.
-
@ictenlik, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
Ornithogalum umbellatum
Bu benim burada da çok çıkıyor. Ben süs bitkisi olarak kullanıyorum.
Zehirli olduğu yazıyor ama hangi dozda ölümcül yazmamışlar.
Pişince zehirin etkisi kayboluyor mu?
Bunlar filan belirtilememiş.Nasıl tüketiyorsunuz? Çiğ mi yoksa pişirerekmi tüketiyorsunuz?
İçine neler kattığınızda önemli. -
https://en.wikipedia.org/wiki/Solanum_pseudocapsicum
Bende bu bitkini kırmızı meyvelerini yiyordum.
Ama az yediğim için dokanmıyordu.
Şimdi hiç yemiyorum.
-
Bizim burada mantar toplayanlar şapkasının altı beyaz olanları yemiyorlar.
Şapka altı Kahverengi olanları toplayıp yiyorlar.
Genede zehirlenen çok oluyor. -
Bırak kim ne isterse yesin. Başkalarının ne yediğine karışmaktan bıkmadın mı?
Sigaranı yak ve rahatla. Bu dünyada zaten fazla yaşamıyoruz. -
@hulk, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
Hangi viki? en. ile tr. arasında dağlar kadar fark oluyor.
Bilim kobra, akrep zehri de öldürücü diyor. Ama bazıları kendini sokturuyor. Ölmüyor. Ona bir şey olmadı diye sen kendini kuvvetli zehre maruz bırakırmısın? Seçim sizin. Ya bilime güveneceksiniz. Ya kendinize. Siz seçiminizi yapmışsınız. Ben yememeyi tercih ederdim.
Arkadaşım foruma hoşgeldin.
Şimdi neden TENTEN'in adı etiketlenerek böyle bir soru soruldu ya da gönderi kuruldu?
Şimdi ben bu foruma bir davet aldım geldim. Kendimce yazmaya başladım. Günlük gözlemler, sosyal medya takibi ve öyle aklımdan geçenler. twitter'dan amatör meteorologlar takip ediyoruz ve onları gözlem sonucu böyle bilgi aldıkları bir iki meterolojik model izleme sitesi felan da öğrendik. Bir gün onlardan birini açtık ve Yunanistan'a aşırı yağış gösteriyordu. (Yıllık yağışının iki üç katı kadar bir yağış) .Başka bir forumda şunu yazdık. Bu olursa orta iç Yunanistan göl olur. Buraya da bir şeyler yazdım. Neyse gün geldi çattı yağdı. Yağmur yağdı. Orta iç Yunanistan göl oldu ve evler boğazına kadar balçık ve su doluydu. twitter da Yunanistanlılar dahil o evlerde insan var mı tahliye edildiler mi? diye soruyordu. Dedim ki kendi kendime; Bu nasıl dünya, bu yağış 5 gün önceden görünüyordu. O Yunanca twitter alt yorumlarını okuyarak bu foruma geldim ve duygusal serzenişsel bir ifade olarak :"Eğer o evlerin içinde insan varsa biliminiz olmasının ne anlamı var?" yazdım. Bu ifadem TENTEN tarafında tutuldu ve sakız gibi lastik gibi uzatılarak bilim bildirilmeye maruz kaldım. (Yazılan her şeyi de muhtemelen yarım okudu ve okur.)
Yazılan şu demekti. Orada Atina'da üniversiteler meteoroloji uzmanları yok mu? Bu evlerdeki insanların akrabaları değil mi? Hükümet -devlet diye bir kurum yok mu? Orada ne oldu? Bunlar niye böyle?Her neyse foruma daha yeni katılmışız. Geçmiş bir yazarlığımız var. Bilim elitine/takımına karşı eleştiriler de var biz de ama bu forumda henüz aktif açılmamıştı ve katmaya ilgili de değildik ve bana göre tamamen sosyal bir gözleme dönük toplumsal serzenişi dillendirdim yani bilime aktif saldırı içeren bir ifade de değildi. Konu uzadı da uzadı.
Bu başlık oraya bir göndermedir. Göndermelerin nasıl eriştiği konusunda fikrim yok ama benim gibilerin paketini adresine eriştirene kadar durmayacağı ve aralıklı paket gönderimini sürdüreceğini varsayabiliriz. Bilimi de içeren toplumsal çarpıklıklar gibi. Bilim kutsal değildir. Hiç bir ad kutsal değil. Otorite, erk, para ve konfor etrafında örgütlendiğinde her şey biraz kirli. Kirliyi aklamaya paklamaya gerek yok. Kişilerin nasıl gördüğü önemli değil bize karşı aklı değiller.
-
@ictenlik, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
Etin ve yağının hiç bir miktarı insan vücudu için toksik değildir. Bilim budur.
Et güvenlidir
Et yemek hakkında bende senin gibi düşünüyordum ama zamanla herkes için güvenli olmadığını anladım.
En iyisi bir öğün beslenip çöp gıdalar tüketmemek. Et yemek zorunlu değil. -
@TENTEN, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
@ictenlik, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
Ornithogalum umbellatum
Bu benim burada da çok çıkıyor. Ben süs bitkisi olarak kullanıyorum.
Zehirli olduğu yazıyor ama hangi dozda ölümcül yazmamışlar.
Pişince zehirin etkisi kayboluyor mu?
Bunlar filan belirtilememiş.Nasıl tüketiyorsunuz? Çiğ mi yoksa pişirerekmi tüketiyorsunuz?
İçine neler kattığınızda önemli.Sonuçta çok açık ve net olarak bitkisel toksin/zehir olarak sınıflanan bir kaç açık etken madde barındırıyor. Ordu belediyesi sayfasında yöresel yemek, insanlar onu ultra doz yiyor.
Şunu ekleyelim. Kalp kasını güçlendiren kardiyotonik bir etken madde ve aynı türden bir ilaçla bunu bilmeksizin bunun yemeğini yiyor olabilirler.
Bu tam aynı bitki değil ama yakın kimyasal madde
Kalp glikozitleri (konvallarin, konvallamarin, konvallatoksin) ve irkiltici saponinler bulunur. Sindirim kanalı bozuklukları ve ilerleyici nitelikte kalp düzensizlikleri ve ölüm. Akut durumlarda hiperkalemi, gastroenterit ve kanal boyunca peteşiyal kanamalar.
glikozitleri aritmilere neden olabilir ve kalp fonksiyonunu bozabilir. Vücuda girerlerse şiddetli mide bulantısı ve kusma ortaya çıkacak, ishal ve nöbetlerin ortaya çıkması ve kan basıncında düşme olabilir.
Ciddi zehirlenme durumunda, mağdur halüsinasyonlar ve kafa karışıklığı yaşayabilir.
Çiğ onu kimsenin yiyeceğini sanmam.
-
@ictenlik, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
@hulk, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
Hangi viki? en. ile tr. arasında dağlar kadar fark oluyor.
Bilim kobra, akrep zehri de öldürücü diyor. Ama bazıları kendini sokturuyor. Ölmüyor. Ona bir şey olmadı diye sen kendini kuvvetli zehre maruz bırakırmısın? Seçim sizin. Ya bilime güveneceksiniz. Ya kendinize. Siz seçiminizi yapmışsınız. Ben yememeyi tercih ederdim.
Arkadaşım foruma hoşgeldin.
Şimdi neden TENTEN'in adı etiketlenerek böyle bir soru soruldu ya da gönderi kuruldu?
Şimdi ben bu foruma bir davet adlım geldim. Kendimce yazmaya başladım. Günlük gözlemler, sosyal medya takibi ve öyle aklımdan geçenler. twitter'dan amatör meterologlar takip ediyoruz ve onları gözlem sonucu böyle bilgi aldıkları bir iki meterolojik model izleme sitesi felan da öğrendik. Bir gün onlardan birini açtık ve Yunansitan'a aşırı yağış gösteriyordu. (Yıllık yağışının iki üç katı kadar bir yağış) .Başak bir sorumda şunu yazdık. Bu olursa orta iç Yunanistan göl olur. Buraya da bir şeyler yazdım. Neyse gün geldi çattı yağdı. Yağmur yağdı. Orta iç Yunanistan göl oldu ve evler boğazına kadar balçık ve su doluydu. twitter da Yunanistanlılar dahil o evlerde insan var mı tahliye edildiler mi? diye soruyordu. Dedim ki kendi kendime; Bu nasıl dünya bu yağış 5 gün önceden görünüyordu. O Yunanca twitter alt yorumlarını okuyarak bu foruma geldim ve duygusal serzenişsel bir ifade olarak :"Eğer o evlerin içinde insan varsa biliminiz olmasının ne anlamı var?" yazdım. Bu ifadem TENTEN tarafında tutuldu ve sakız gibi lastik gibi uzatılarak bilim bildirilmeye maruz kaldım. (Yazılan her şeyi de muhtemelen yarım okudu ve okur.)
Yazılan şu demekti. Orada Atina'da üniversiteler meteroloji uzmanları yok mu? Bu evlerdeki insanların akrabaları değil mi? Hükümet -devlet diye bir kurum yok mu? Orada ne oldu? Bunlar niye böyle?Her neyse foruma daha yeni katılmışız. Geçmiş bir yazarlığımız var. Bilim elitine/takımına karşı eleştiriler de var biz de ama bu forumda henüz aktif açılmamıştı ve katmaya ilgili de değildik ve bana göre tamamen sosyal bir gözleme dönük toplumsal serzenişi dillendirdim yani bilime aktif saldırı içeren bir ifade de değildi. Konu uzadı da uzadı.
Bu başlık oraya bir göndermedir. Göndermelerin nasıl eriştiği konusunda fikrim yok ama benim gibilerin paketini adresine eriştirene kadar durmayacağı ve aralıklı paket gönderimini sürdüreceğini varsayabiliriz. Bilimi de içeren toplumsal çarpıklıklar gibi. Bilim kutsal değildir. Hiç bir ad kutsal değil. Otorite, erki, para ve konfor etrafında örgütlendiğinde her şey biraz kirli. Kirliyi aklamaya paklamaya gerek yok. Kişilerin nasıl gördüğü önemli değil bize karşı aklı değiller.
Kapitalist ekonomi yüzünden çıkarcı olan insanların uygulamalarını bilimi kötülemek için kullanıyorsun. O yüzden karşı çıkıyorum.
Çıkarcı bilim insanlarını(reklamlarda çok çıkar isviçreli bilim adamları) eleştirseydin umrumda olmazdı.
Sen ise tümden bilimsel yöntemi eleştiriyorsun.O başkalarına hizmet adlı forumdan atıldım.
Çünkü ölçme yok gözlem yok din gibi orgusuz sualsiz inanma var.
Oradakilerin çoğuda psikolojik olarak hasta.
Tinnitus hastalığına yakalanmış biri duyduğu seslerin kaynağı olarak uzaylıların yol açtığını zannediyordu. -
@TENTEN, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
@ictenlik, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
@hulk, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
Hangi viki? en. ile tr. arasında dağlar kadar fark oluyor.
Bilim kobra, akrep zehri de öldürücü diyor. Ama bazıları kendini sokturuyor. Ölmüyor. Ona bir şey olmadı diye sen kendini kuvvetli zehre maruz bırakırmısın? Seçim sizin. Ya bilime güveneceksiniz. Ya kendinize. Siz seçiminizi yapmışsınız. Ben yememeyi tercih ederdim.
Arkadaşım foruma hoşgeldin.
Şimdi neden TENTEN'in adı etiketlenerek böyle bir soru soruldu ya da gönderi kuruldu?
Şimdi ben bu foruma bir davet adlım geldim. Kendimce yazmaya başladım. Günlük gözlemler, sosyal medya takibi ve öyle aklımdan geçenler. twitter'dan amatör meterologlar takip ediyoruz ve onları gözlem sonucu böyle bilgi aldıkları bir iki meterolojik model izleme sitesi felan da öğrendik. Bir gün onlardan birini açtık ve Yunansitan'a aşırı yağış gösteriyordu. (Yıllık yağışının iki üç katı kadar bir yağış) .Başak bir sorumda şunu yazdık. Bu olursa orta iç Yunanistan göl olur. Buraya da bir şeyler yazdım. Neyse gün geldi çattı yağdı. Yağmur yağdı. Orta iç Yunanistan göl oldu ve evler boğazına kadar balçık ve su doluydu. twitter da Yunanistanlılar dahil o evlerde insan var mı tahliye edildiler mi? diye soruyordu. Dedim ki kendi kendime; Bu nasıl dünya bu yağış 5 gün önceden görünüyordu. O Yunanca twitter alt yorumlarını okuyarak bu foruma geldim ve duygusal serzenişsel bir ifade olarak :"Eğer o evlerin içinde insan varsa biliminiz olmasının ne anlamı var?" yazdım. Bu ifadem TENTEN tarafında tutuldu ve sakız gibi lastik gibi uzatılarak bilim bildirilmeye maruz kaldım. (Yazılan her şeyi de muhtemelen yarım okudu ve okur.)
Yazılan şu demekti. Orada Atina'da üniversiteler meteroloji uzmanları yok mu? Bu evlerdeki insanların akrabaları değil mi? Hükümet -devlet diye bir kurum yok mu? Orada ne oldu? Bunlar niye böyle?Her neyse foruma daha yeni katılmışız. Geçmiş bir yazarlığımız var. Bilim elitine/takımına karşı eleştiriler de var biz de ama bu forumda henüz aktif açılmamıştı ve katmaya ilgili de değildik ve bana göre tamamen sosyal bir gözleme dönük toplumsal serzenişi dillendirdim yani bilime aktif saldırı içeren bir ifade de değildi. Konu uzadı da uzadı.
Bu başlık oraya bir göndermedir. Göndermelerin nasıl eriştiği konusunda fikrim yok ama benim gibilerin paketini adresine eriştirene kadar durmayacağı ve aralıklı paket gönderimini sürdüreceğini varsayabiliriz. Bilimi de içeren toplumsal çarpıklıklar gibi. Bilim kutsal değildir. Hiç bir ad kutsal değil. Otorite, erki, para ve konfor etrafında örgütlendiğinde her şey biraz kirli. Kirliyi aklamaya paklamaya gerek yok. Kişilerin nasıl gördüğü önemli değil bize karşı aklı değiller.
Kapitalist ekonomi yüzünden çıkarcı olan insanların uygulamalarını bilimi kötülemek için kullanıyorsun. O yüzden karşı çıkıyorum.
Çıkarcı bilim insanlarını(reklamlarda çok çıkar isviçreli bilim adamları) eleştirseydin umrumda olmazdı.
Sen ise tümden bilimsel yöntemi eleştiriyorsun.O başkalarına hizmet adlı forumdan atıldım.
Çünkü ölçme yok gözlem yok din gibi sorgusuz sualsiz inanma var.
Oradakilerin çoğuda psikolojik olarak hasta.
Tinnitus hastalığına yakalanmış biri duyduğu seslerin kaynağı olarak uzaylıların yol açtığını zannediyordu. -
@TENTEN, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
@TENTEN, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
@ictenlik, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
@hulk, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
Hangi viki? en. ile tr. arasında dağlar kadar fark oluyor.
Bilim kobra, akrep zehri de öldürücü diyor. Ama bazıları kendini sokturuyor. Ölmüyor. Ona bir şey olmadı diye sen kendini kuvvetli zehre maruz bırakırmısın? Seçim sizin. Ya bilime güveneceksiniz. Ya kendinize. Siz seçiminizi yapmışsınız. Ben yememeyi tercih ederdim.
Arkadaşım foruma hoşgeldin.
Şimdi neden TENTEN'in adı etiketlenerek böyle bir soru soruldu ya da gönderi kuruldu?
Şimdi ben bu foruma bir davet adlım geldim. Kendimce yazmaya başladım. Günlük gözlemler, sosyal medya takibi ve öyle aklımdan geçenler. twitter'dan amatör meterologlar takip ediyoruz ve onları gözlem sonucu böyle bilgi aldıkları bir iki meterolojik model izleme sitesi felan da öğrendik. Bir gün onlardan birini açtık ve Yunansitan'a aşırı yağış gösteriyordu. (Yıllık yağışının iki üç katı kadar bir yağış) .Başak bir sorumda şunu yazdık. Bu olursa orta iç Yunanistan göl olur. Buraya da bir şeyler yazdım. Neyse gün geldi çattı yağdı. Yağmur yağdı. Orta iç Yunanistan göl oldu ve evler boğazına kadar balçık ve su doluydu. twitter da Yunanistanlılar dahil o evlerde insan var mı tahliye edildiler mi? diye soruyordu. Dedim ki kendi kendime; Bu nasıl dünya bu yağış 5 gün önceden görünüyordu. O Yunanca twitter alt yorumlarını okuyarak bu foruma geldim ve duygusal serzenişsel bir ifade olarak :"Eğer o evlerin içinde insan varsa biliminiz olmasının ne anlamı var?" yazdım. Bu ifadem TENTEN tarafında tutuldu ve sakız gibi lastik gibi uzatılarak bilim bildirilmeye maruz kaldım. (Yazılan her şeyi de muhtemelen yarım okudu ve okur.)
Yazılan şu demekti. Orada Atina'da üniversiteler meteroloji uzmanları yok mu? Bu evlerdeki insanların akrabaları değil mi? Hükümet -devlet diye bir kurum yok mu? Orada ne oldu? Bunlar niye böyle?Her neyse foruma daha yeni katılmışız. Geçmiş bir yazarlığımız var. Bilim elitine/takımına karşı eleştiriler de var biz de ama bu forumda henüz aktif açılmamıştı ve katmaya ilgili de değildik ve bana göre tamamen sosyal bir gözleme dönük toplumsal serzenişi dillendirdim yani bilime aktif saldırı içeren bir ifade de değildi. Konu uzadı da uzadı.
Bu başlık oraya bir göndermedir. Göndermelerin nasıl eriştiği konusunda fikrim yok ama benim gibilerin paketini adresine eriştirene kadar durmayacağı ve aralıklı paket gönderimini sürdüreceğini varsayabiliriz. Bilimi de içeren toplumsal çarpıklıklar gibi. Bilim kutsal değildir. Hiç bir ad kutsal değil. Otorite, erki, para ve konfor etrafında örgütlendiğinde her şey biraz kirli. Kirliyi aklamaya paklamaya gerek yok. Kişilerin nasıl gördüğü önemli değil bize karşı aklı değiller.
Kapitalist ekonomi yüzünden çıkarcı olan insanların uygulamalarını bilimi kötülemek için kullanıyorsun. O yüzden karşı çıkıyorum.
Çıkarcı bilim insanlarını(reklamlarda çok çıkar isviçreli bilim adamları) eleştirseydin umrumda olmazdı.
Sen ise tümden bilimsel yöntemi eleştiriyorsun.O başkalarına hizmet adlı forumdan atıldım.
Çünkü ölçme yok gözlem yok din gibi sorgusuz sualsiz inanma var.
Oradakilerin çoğuda psikolojik olarak hasta.
Tinnitus hastalığına yakalanmış biri duyduğu seslerin kaynağı olarak uzaylıların yol açtığını zannediyordu.Ben de bunu anlıyorum, anladığımı söylüyorum ve bütün suçları kapitalist canavar ya da kapitalizm adında bir canavara yükleyerek (dışa atarak) insanın bilim faaliyetini irdeleme ya da çelişkileri olan faaliyeti aklama konusunda taraf olunabileceğini ekliyorum.
-
@ictenlik, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
@TENTEN, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
@TENTEN, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
@ictenlik, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
@hulk, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
Hangi viki? en. ile tr. arasında dağlar kadar fark oluyor.
Bilim kobra, akrep zehri de öldürücü diyor. Ama bazıları kendini sokturuyor. Ölmüyor. Ona bir şey olmadı diye sen kendini kuvvetli zehre maruz bırakırmısın? Seçim sizin. Ya bilime güveneceksiniz. Ya kendinize. Siz seçiminizi yapmışsınız. Ben yememeyi tercih ederdim.
Arkadaşım foruma hoşgeldin.
Şimdi neden TENTEN'in adı etiketlenerek böyle bir soru soruldu ya da gönderi kuruldu?
Şimdi ben bu foruma bir davet adlım geldim. Kendimce yazmaya başladım. Günlük gözlemler, sosyal medya takibi ve öyle aklımdan geçenler. twitter'dan amatör meterologlar takip ediyoruz ve onları gözlem sonucu böyle bilgi aldıkları bir iki meterolojik model izleme sitesi felan da öğrendik. Bir gün onlardan birini açtık ve Yunansitan'a aşırı yağış gösteriyordu. (Yıllık yağışının iki üç katı kadar bir yağış) .Başak bir sorumda şunu yazdık. Bu olursa orta iç Yunanistan göl olur. Buraya da bir şeyler yazdım. Neyse gün geldi çattı yağdı. Yağmur yağdı. Orta iç Yunanistan göl oldu ve evler boğazına kadar balçık ve su doluydu. twitter da Yunanistanlılar dahil o evlerde insan var mı tahliye edildiler mi? diye soruyordu. Dedim ki kendi kendime; Bu nasıl dünya bu yağış 5 gün önceden görünüyordu. O Yunanca twitter alt yorumlarını okuyarak bu foruma geldim ve duygusal serzenişsel bir ifade olarak :"Eğer o evlerin içinde insan varsa biliminiz olmasının ne anlamı var?" yazdım. Bu ifadem TENTEN tarafında tutuldu ve sakız gibi lastik gibi uzatılarak bilim bildirilmeye maruz kaldım. (Yazılan her şeyi de muhtemelen yarım okudu ve okur.)
Yazılan şu demekti. Orada Atina'da üniversiteler meteroloji uzmanları yok mu? Bu evlerdeki insanların akrabaları değil mi? Hükümet -devlet diye bir kurum yok mu? Orada ne oldu? Bunlar niye böyle?Her neyse foruma daha yeni katılmışız. Geçmiş bir yazarlığımız var. Bilim elitine/takımına karşı eleştiriler de var biz de ama bu forumda henüz aktif açılmamıştı ve katmaya ilgili de değildik ve bana göre tamamen sosyal bir gözleme dönük toplumsal serzenişi dillendirdim yani bilime aktif saldırı içeren bir ifade de değildi. Konu uzadı da uzadı.
Bu başlık oraya bir göndermedir. Göndermelerin nasıl eriştiği konusunda fikrim yok ama benim gibilerin paketini adresine eriştirene kadar durmayacağı ve aralıklı paket gönderimini sürdüreceğini varsayabiliriz. Bilimi de içeren toplumsal çarpıklıklar gibi. Bilim kutsal değildir. Hiç bir ad kutsal değil. Otorite, erki, para ve konfor etrafında örgütlendiğinde her şey biraz kirli. Kirliyi aklamaya paklamaya gerek yok. Kişilerin nasıl gördüğü önemli değil bize karşı aklı değiller.
Kapitalist ekonomi yüzünden çıkarcı olan insanların uygulamalarını bilimi kötülemek için kullanıyorsun. O yüzden karşı çıkıyorum.
Çıkarcı bilim insanlarını(reklamlarda çok çıkar isviçreli bilim adamları) eleştirseydin umrumda olmazdı.
Sen ise tümden bilimsel yöntemi eleştiriyorsun.O başkalarına hizmet adlı forumdan atıldım.
Çünkü ölçme yok gözlem yok din gibi sorgusuz sualsiz inanma var.
Oradakilerin çoğuda psikolojik olarak hasta.
Tinnitus hastalığına yakalanmış biri duyduğu seslerin kaynağı olarak uzaylıların yol açtığını zannediyordu.Ben de bunu anlıyorum, anladığımı söylüyorum ve bütün suçları kapitalist canavar ya da kapitalizm adında bir canavara yükleyerek (dışa atarak) insanın bilim faaliyetini irdeleme ya da çelişkileri olan faaliyeti aklama konusunda taraf olunabileceğini ekliyorum.
Canavar değil gerçek.
Kapitalizmde Kar,kira, komisyon,faiz,borsa, vb şeyler nedir yazsana buraya?
Doktorun kapısında bekleyen ilaç satıcıların işlevi ne?
Sigortacıları unuttum.
Bireysel emeklilik sistemi , Zorunlu deprem sigortası vb leri ne işe yarıyor?
Bunlar devlet eliyle özel sektöre para akışı değil mi?
Sİgorta şirketi sana tedbir al diyecek almazsan sigorta yapmam.
O zaman ne diye para alıyorsun diye sormazlar mı insana. -
@TENTEN, içinde söyledi: TENTEN'e Soru
..t adlı forumdan atıldım.Oradan değişen zamanlarda 3 kez atıldım çünkü baş var, yönetim/yönetici var çünkü anarşist, merkeziyetsiz ve antierkçi değiller ya da bunu kavrayabilmiş değiller