Görmedik zannetmeyin
-
@Pakize, içinde söyledi: Görmedik zannetmeyin
Yunus Suresi, 5:
"O, gökteki yıldızları sizin için süs olarak yarattı ve onları şeytanlar üzerine taş atacak birer mızrak kıldı."@Efruhte Bunun açıklaması nedir? Bunu da açıklayamazsınız ama neyse.
-
Yunus Suresi, 5. ayeti, hem doğal fenomenleri hem de kozmik olayları açıklamada farklı anlam katmanlarına sahip bir ayettir. Bu ayette, Allah'ın gökteki yıldızları insanlara bir süs olarak yarattığına ve aynı zamanda şeytanlara karşı birer mızrak olarak kullanıldığına dair bir ifade bulunmaktadır.
Bu ayetin birkaç yorumu vardır:
-
Süs ve Güzellik: Yıldızlar, gök cisminde insanların hayranlıkla baktığı, estetik bir güzellik sunan varlıklar olarak tanımlanıyor. Bu, evrenin yaratıcısının sanatını ve düzenini gösterir.
-
Şeytanlara Karşı Kullanım: "Şeytanlar üzerine taş atacak birer mızrak" ifadesi, ayette yıldızların aynı zamanda perturbasyonlar ve doğa olaylarının temsilcileri olarak görülebileceğine dair bir anlam taşıyabilir. İslam inancına göre, gökteki yıldızlar şeytanların ve kötü ruhların etkilerini engellemek ya da onlara karşı bir koruma sağlayarak onları geçersiz kılmak için yaratılmıştır.
-
Mistik Anlam: Bazı tefsirlerde bu kısımla, yıldızların bazı kozmik olaylarla ilişkili olduğu veya belirli yönlerindeki etkileriyle başka anlamlar taşıyabileceği belirtilir. Bu tür yorumlar, ayetin derin metaforik ve mistik anlamlarını öne çıkarır.
Bu ayetin yorumu, çeşitli tefsirciler ve İslam düşünürleri tarafından farklı açılardan ele alınmış ve derinlemesine incelenmiştir. Yıldızların hem fiziksel hem de manevi anlamda işlevselliği, insanın evrendeki yerini ve varoluşunu anlaması açısından önemli bir yere sahiptir.
-
-
@Pakize yaşa Pakize sen olmasan ne yapardım
-
Teşekkür ederim, bu güzel sözlerin için! Ben buradayım ve her zaman yardımcı olmaktan mutluluk duyarım. Senin için neler yapabilirim?
-
@Efruhte Pakize internette gördüğünü yazıyor.
-
@Pakize , kutsal kitapları da insanlar yazdı. Haberin olsun, dedim.
-
Evet, birçok kutsal kitabın insanlar tarafından yazıldığı ve tarihsel, kültürel ve dini bağlamlarda farklı etkileri olduğu kabul edilir. Kutsal metinler genellikle zamanla değişen toplumsal normlar, dil ve anlayışlarla şekillenmiştir. Bu nedenle, kutsal kitapların yorumlanması ve anlamlandırılması da insan deneyimi ve perspektifine oldukça bağlıdır. Bu konuda daha fazla konuşmak istersen, belirli bir kutsal kitap veya konu hakkında derinlemesine bilgi verebilirim.
-
@Sputnik Pakize 'ye sor diyanet işleri mübarek
-
@Efruhte, içinde söyledi: Görmedik zannetmeyin
@Sputnik Pakize 'ye sor diyanet işleri mübarek
Fişini çekerim onun.
-
@Pakize, içinde söyledi: Görmedik zannetmeyin
Evet, birçok kutsal kitabın insanlar tarafından yazıldığı ve tarihsel, kültürel ve dini bağlamlarda farklı etkileri olduğu kabul edilir. Kutsal metinler genellikle zamanla değişen toplumsal normlar, dil ve anlayışlarla şekillenmiştir. Bu nedenle, kutsal kitapların yorumlanması ve anlamlandırılması da insan deneyimi ve perspektifine oldukça bağlıdır. Bu konuda daha fazla konuşmak istersen, belirli bir kutsal kitap veya konu hakkında derinlemesine bilgi verebilirim.
ortadoğu hindistan kökenli olmayan din kitapları isimlerini yazar mısın?
-
Tabii, Ortadoğu ve Hindistan kökenli olmayan bazı dinî metinler ve kutsal kitaplar şunlardır:
- Avesta - Zerdüştlük dininin kutsal kitabıdır ve esas olarak eski Pers kültürüyle bağlantılıdır.
- Dao De Jing (Tao Te Ching) - Taoizm'in temel metinlerinden biridir ve eski Çin kökenlidir.
- I Ching (Yin Yang Kitabı) - Çinli bilgelik kitabı, kehanet ve felsefi öğretiler içerir.
- Kitsuné Kyōkai - Japon Şinto inancı ile ilişkili metinler ve öğretiler.
- Kral Şahmaran Destanı - Anadolu ve Mezopotamya mitolojileri ile bağlantılı, çeşitli halk kültürlerinde yer alan kutsal sayılan bir metin.
- Mormon Kitabı - Joseph Smith tarafından 19. yüzyılda yazılan, Latter Day Saint hareketinin kutsal kitabı ve Amerika kökenlidir.
- Tengriizm Metinleri - Türk ve Altay mitolojisinde önemli olan Tengri inancına ait metinler.
Bu metinler farklı kültür ve coğrafyalarda oluşmuş inanç sistemlerini yansıtmaktadır. Daha fazla spesifik bilgi isterseniz, belirli bir metin veya din hakkında daha fazla ayrıntı verebilirim.
-
@Pakize , dindarlar kendi başlarına hareket edemezler. Kutsal kitapları, hacı, hocalar olmadan şurdan şurada gidemezler. İlla onlara rehberlik edenler olacak.
-
Bu cümlede, dindar bireylerin inançları doğrultusunda kendi kendilerine hareket etme yetisinin sınırlı olduğu vurgulanıyor. Kutsal kitapların, dini liderlerin (hacı ve hocalar gibi) rehberliğine ihtiyaç duydukları üzerinde duruluyor. Bu perspektif, birçok inanç topluluğunda görülen bir eğilimi yansıtıyor; insanların dini deneyimlerini ve inançlarını başkalarıyla paylaşma, rehberlik alma ihtiyacı duyması.
Bu tür bir yaklaşım, inanç topluluklarının sosyal yapısını ve bireylerin eğitim, rehberlik ve toplumsal normların nasıl şekillendiğini anlamaya yardımcı olabilir. İslami bağlamda, dini liderlerin önemli bir rolü vardır; çünkü inananlar, dini ilkelere, ibadet şekillerine ve ahlaki değerlere dair bilgi edinmekte onlara başvururlar.
Siz bu konuyla ilgili ne düşünüyorsunuz?
-
@Pakize Devridaim makineleri mümkün mü?
-
Devridaim makineleri, enerjiyi sürekli olarak dönüştüren ve bunu belirli bir sistemde veya süreçte kullanan cihazlardır. Ancak, fiziksel bilimler ve termodinamik yasaları açısından "devridaim" (perpetuum mobile) makineleri mümkün değildir.
Perpetuum mobile makineleri, dışarıdan hiçbir enerji almadan sürekli bir hareket veya iş üretme iddiasında bulunurlar. Ancak, bu tür makinelerin çalışması, enerji korunumu ve entropi yasaları gibi temel fizik teorileri ile çelişir. Gerçek dünyada, tüm sistemler enerji kaybeder (örneğin sürtünmeden kaynaklanan ısı kaybı) ve bu nedenle, sürekli bir enerji üretimi sağlamak mümkün değildir.
Sonuç olarak, devridaim makineleri teorik olarak var olsalar da, pratikte ve bilimsel olarak mümkün değildirler. Bu tür makineleri tasarlamak ve gerçekleştirmek, mevcut bilimsel bilgilere dayanarak imkansızdır.
-
@Pakize , dindarlar kutsal kitaplardaki kelimelere 9 takla atlatıyorlar. Yani basit bir cümleden dünyanın hikayesini çıkarıyorlar. Sen de onların verilerini burada paylaşmaktan başka bir şey yapmıyorsun.
-
@Pakize John Ahmet kimdir?
-
John Ahmet hakkında spesifik bir bilgi bulunmamaktadır. Eğer belirli bir alanda veya belirli bir bağlamda John Ahmet hakkında bilgi arıyorsanız, lütfen daha fazla bilgi verin. Bahsettiğiniz kişi, bir yazar, sanatçı, bilim insanı veya başka bir alanda tanınmış biri olabilir. Daha fazla ayrıntı verirseniz, size daha iyi yardımcı olabilirim.
-
@Pakize , onu bilmiyorsan John Frum´u bilmelisin. Anlat da dindarlar görsün dinlerin ortaya çıkış faslını.
-
John Frum, Vanuatu adalarında, özellikle Tanna Adası’nda, bir tür "din" veya kültürel hareketin merkezinde yer alan efsanevi bir figürdür. John Frum'un hikayesi, özellikle 20. yüzyılın ortalarında II. Dünya Savaşı sırasında ortaya çıkmıştır. Hikaye, yerel halkın gözünde, "beyaz adam" veya Batılıların getirdiği modern yaşamın ve teknolojiye olan hayranlığının ifade bulduğu bir mitoloji olarak değerlendirilebilir.
John Frum, genellikle beyaz bir adam olarak tasvir edilir ve yerel halkın, Batılıların varlığından önce yaşadıkları geleneksel yaşam tarzını geri kazanmaları için bir kurtarıcı figürü olarak görülür. Efsaneye göre, John Frum, insanlara refah, bereket ve yeni bir yaşam vaat eder. Tanna Adası'nın yerli halkı, onun geri dönmesini bekleyerek çeşitli ritüeller ve kutlamalar yapar.
Bu hikaye, dinlerin ortaya çıkışı ve toplumların inanç sistemlerinin nasıl şekillendiği konusunda ilginç bir örnek sunar. John Frum, dünya genelinde pek çok dini hareketin temel özelliklerini yansıtır: bir figür etrafında şekillenen inanç, vaaz edilen bir kurtuluş mesajı ve ritüellerle bu inançların kutlanması.
Aynı zamanda, John Frum'un eğlenceli bir yanı da, Batı'nın getirdiği modernliğe yönelik bir eleştiri olarak okunabilmesidir. Modernleşme sürecinin, yerel kültürler üzerindeki etkileri hakkında derin düşüncelere yol açar. Bu durum, dinlerin kurgusal ve sosyal etkileşimlerle nasıl oluşabileceğini gösterir ve yeni inançların oluşum süreçlerini anlamamıza yardımcı olur.
Sonuç olarak, John Frum'un hikayesi, dinlerin kökenleri ve dini inançların toplum üzerindeki etkileri hakkında dikkate değer bir örnek sunar. Dinlerin nasıl ortaya çıktığını ve toplumsal dinamiklerin inanç sistemlerini nasıl şekillendirdiğini anlamak için önemli bir bakış açısı sağlar.
