Kur'an'la yapılan korkunç çarpıtma!
-
KUR'AN'LA YAPILAN,
KORKUNÇ ÇARPITMA!Bazen, Ramazan ayı dışında da Kur'an'ı Hatmederken hem Arapçasını hem de Türkçe açıklamasını okurum. Tabii olarak değişik meallerden istifade etmeye de çalışıyorum.
Bu kez rahmetli müfessir Elmalıli Hamdi Yazır mealiyle başladım hatme. Abdulselam Tunç ve Hüseyin Börekoğlu tarafından sadeleştirilmiş.El- Bakara suresi 190. ayete geldim. Rabbim ne diyor, diye dikkatle okuyorum:" Size Savaş açanlarla Allah yolunda çarpışın fakat haddi aşmayın! Çünkü Allah haddi aşanları sevmez." Buyurmuş. Sanki ilk kez duymuştum gibi etkilendim...
Hafiften durakladım çünkü nakıs'ca bildiğim Arapça'ya göre; ve katilu kelimesi, savaşın, demektir. Fakat burada, çarpışsın, denmiş. Arapçam iyi olmadığı için, eh, dedim, demek ki bilmediğim bir şey var.
Anlamı bildiğim halde tekrar düşündüm. Ne kadar naif bir adalet var bu harfler arasında! Haddi aşmayın... Size Savaş açanlarla savaşın... Devamında ise vatan için savaşmanın, Allah yolunda savaşmak olduğunu da yeniliyoruz zihnimizde. Bunu ayetin gölgesinde yapıyoruz.
Yıldırım hızı ile savaşmak için yaşayan dünyayı dolaştı zihnim...
Aynı sürenin 191. Ayetine geçtim.
İslâm düşmanlarının hep çarpıttıkları savaş zamanı ayetidir bu. Allah Savaş meydanını kasdederek:" Onları nerede yakalarsan orada öldürün." Diyor fakat barış zamanı denmiş gibi, kullanıyorlar!Evet 191. Ayetine şöyle diyor: " ...Ve onları nerede yakalarsanız öldürün ve sizi çıkardıkları yerden onları çıkarın. Fitne öldürmekten daha şiddetlidir. Yalnız mescide haram yanında Onlar sizinle savaşmadıkça siz de onlarla savaşmayın; fakat sizi öldürmeye kalkışırlarsa, hemen onları öldürün! Kafirlerin cezası böyledir."
Bu ayeti okuyan bir üst veya bir alt ayete bakmadan okurlarsa ki çoğu öyle okuyor, bu durumda görüntü korkunç oluyor tabii ki! Barış zamanında da; siz kafirleri öldürün anlaşılıyor, çağdaş çarpıtmalarla... Fakat iyi niyetle okuyanlara alttaki 192. ayet tam gerçeği açıklıyor. Tam tercüme edilmişse.
Bakalım 192. Ayet nasıl Açıklıyor? " Artık şirkten vazgeçerlerse, şüphesiz ki Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir"
Aman Allah'ım bu ne? Bildirilen savaş, insanlar şirkten dönsünler diye mi yapılıyormuş? Beynim yanmış gibi sarsıldım.
Hayır, yanlış anlamışımdır, diye tekrar tekrar okuyorum. Kelimeye baktım, bilmediğim kelime... Ama Allah cc'nin prensiplerini (Sünnetullah'ı.) biliyorum. Olamaz, savaş açmayan müşriklere dokunulmaz İslam'da. Fakat bu ayet mealine göre, kur'an şirke giren insanları öldürmemizi söylüyor! Haşa!
Hayır, Allah öyle söylüyor olamaz! Kelimeyi tanımıyorum ama Rabbimi akidemi biliyor ve tanıyorum. Bu işte bir iş var! Bu arada gece yarısı oldu... Kime sorayım, eşim uykuda, hocalara da o saatte telefon açamam. İmkanı yok uyuyamam da, ben şimdi ne yapayım?
İyi ki savaş açmadığı sürece hiçbir müşriğin öldürülmeyececeğini biliyorum. Öyle olsa Allah rasulu, rahmetellil alemin, müşrik ama savaş açmayan akrabalarını öldürürdü...
Ya ben bu gerçeği bilmeseydim? Gecenin yarısı nasıl bir travma geçirirdim Allah bilir...
İşe bakın:" Artık şirkten vazgeçerlerse..."Şirke devam ederlerse öldüreceğiz, şirki bırakırlarsa öldürmeyeceğiz öyle mi? Birçok Vahhabi ve DEAŞ gençleri bu çarpıtmalar yüzünden felakete çekildiler!
Çok etkilendim, kan giydirilen kelimeye her yönden baktım... Kelimeye, intehev diyor.
Evet, vazgecin emri var amma neyden vaz geçmek? Sadeleştirenler, şirkten vazgeçmek demişler. Veya Yazır, dedi bilmiyorum.Şirkten mi? Hayır, ilgisi yok!
Evet, Allah cc yi tanıyan, ayetlere yanlış mana verilince hemen anlıyor. Arapçam iyi olmadığı halde, tekrar olacak ama İslâm'ın akidesini bildiğimdemden, faciayı görüyorum... Allah'ı Celle'nin prensiplerini tanıyorum çok şükür... Rabbim eksiklerimi(zi) tamamlamayı nasip eylesin. Hepimiz için, amin.
İslam akidesinde Savaş açmayan müşrikleri, dinsizleri öldürmek yoktur. Onlar savaş açmadıkça biz savaş açamayız. Bunu bilmek bile imanıma zevk katıyor...
Hemen başka Kur'an meallerine baktım El- Bakara Suresi 192. ayet tam olarak ne diyor?: " ...Şirkten vazgeçerlerse mi, diyor?
Karşılaştırılmalı meallere baktım... Evet, çoğu böyle demiyor ama bir kısmı böyle diyor, yani şirki bırakırlarsa siz de Savaşı bırakın, deniyor. Böyle mana verilmiş ayete.
Ayet katliamı bu olsa gerek!
Hayır! Allah:" Şirkten vazgeçerlerse," demiyor! Ya? :" ARTIK savaştan vazgeçerler se, şüpesiz ki Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir,"diyor!
Şirki bırakırlarsa nere, savaşı bırakırlarsa nere? Bu hata Kur'an'ı tamamen yanlış anlaşılmasına yeterli sebeptir. Hatta okadar vahim bir hataki bu, öyle inanılırsa kur'an'ı savaş kitabı sanılacak kadar vahim.
Bu kadar büyük hata, bilerek yapılırsa hainlik, bilmeden yapılırsa cahillik, bir dalğınlık, bir aldanma ile yapılırsa Allah affetsin. Başka ne diyeyim? Allah' harikalar üstü kitabını biz ellerimizle kötü gösteriyoruz...
O zaman bunca yanlışı nasıl düzelteceğiz? nasıl yetişeceğiz hatalar zincirini düzeltmeye?
Benim zaviyemde tek cevap var o da şu: Disiplinli olarak, ihlalasla, dinimiz ögrenmek için ders çalışıp, gerçekleri bilmeyenlere duyuracağız! Durmadan çalışacağız!
Bizim en büyük görevimiz bu...Saf Suresi 10 ayetinde bize bu görevi bildiriyor Allah.
Ancak, herkes imanı kadar Cihad eder! Cihat: mücadeledir. savaş meydanında öldürmek; barış alanında diriltmek çabasıdır cihat!
Allah'a emanet olunuz cennet yolu yolcuları kardeşlerim.Emine Şenlikoğlu
-
@Efruhte, içinde söyledi: Kur'an'la yapılan korkunç çarpıtma!
Şirke devam ederlerse öldüreceğiz, şirki bırakırlarsa öldürmeyeceğiz öyle mi? Birçok Vahhabi ve DEAŞ gençleri bu çarpıtmalar yüzünden felakete çekildiler!
Dini bu adamlardan(DEAŞ-VAHHABİLERDEN) iyi bilmeniz olası görünmüyor. Ömrünü din adına savaşmaya adamış tipler bunlar.
Bir ilkokul talebesinin matematiği matematik öğretmeninden iyi bildiğini iddia etmesinden farksızdır. Sizin bu yaptığınız.Dinin çiçek böcek dini olduğuna inanmak istiyorsan böyle devam et. Ruh sağlığını koru.
@Efruhte
Ben dine inanmamayı tercih ediyorum. İnansaydım ruh sağlığım bozulurdu. -
@Sputnik Ruhun varlığına inanıyor musun?
-
@Efruhte, içinde söyledi: Kur'an'la yapılan korkunç çarpıtma!
@Sputnik Ruhun varlığına inanıyor musun?
Ruh yok ama bir çeşit doğaüstü güçlerin olabileceğini ara sıra düşünüyorum.
Bu doğaüstü gücün Abraham dinleri ile bağlantılı olmasına ihtimal bile vermem. -
@Sputnik peki ne ile bağlantılı kurarsınız bu olağanüstü güçleri
-
@Efruhte Akıl sağlığımı korumaya çalıştığım için ateist taklidi yapıyorum sen beni ciddiye alma.
Dünya da gerçekten ateist insan olduğunu sanmıyorum. -
@Sputnik, içinde söyledi: Kur'an'la yapılan korkunç çarpıtma!
@Efruhte Akıl sağlığımı korumaya çalıştığım için ateist taklidi yapıyorum sen beni ciddiye alma.
Dünya da gerçekten ateist insan olduğunu sanmıyorum.Haklısınız akıl ve ruh sağlığı iyi olmayanları ciddiye almamak en iyisi
Acil şifalar dilerim -
Barış zamanı öldürün diyor demek çarpıtma asıl. Barış zamanı filan demiyor.
Diyor ki haccı ekberde müşriklere ihtardır. Haccı ekber ne anlama gelir? Mekke işgal edilmiş anlamına gelir. Yani müşrikler işgal altındalar. Savaş filan yok.
Bu şartlarda ültimatom veriliyor. Ya Müslim olursunuz ya görüldüğünüz yerde öldürüleceksiniz. Bir seçenek bırakılıyor: Sürgün.
İfadeler nettir. Çarpıtmaya açık değildir. Mekke işgal edilmiş ve müşrikler boyun eğmiştir. Ültimatom geliyor: Müslim olmazsanız ya öldürülecek ya sürgün edileceksiniz. Bundan kitap ehli muaf tutuluyor.
Olay apaçık ve net budur.
-
Rivayetlere göre Ebu Süfyan savaşmadan Mekke'nin teslimi için anlaşma yapmış ve savaşsız Mekke teslim edilmiş.
Haccı ekber ilan edilmiş. Kuran'da da "haccı ekberde müşriklere ihtardır, müslim olun yoksa öldürüleceksiniz" yazıyor.
Savaşmadan teslim olan insanlara veriliyor bu ültimatom.
Süre tanınıyor ve süre dolduğunda gördüğünüz müşriği öldürün yazıyor.
-
@Efruhte, içinde söyledi: Kur'an'la yapılan korkunç çarpıtma!
Şirkten mi? Hayır, ilgisi yok!
Tam olarak şirk hedefleniyor. Çünkü namazı kılar zekatı verirlerse öldürmeyin yazıyor. Öldürülmekten kurtulmanın şartı şirki bırakmak. Bu o kadar kesindir ki görememek için önyargılı olmaktan başka yol yoktur.
-
İnanç özgürlüğü modern bir kavramdır ve öncede yoktu. Bunu kabul etmek zorundasınız. Modern çağda oraya çıkmış kavramları geçmişe yamamak mümkün değildir. Gerçeği kabul edin, kendinizi aldattırmayın din baronlarına.
-
Kur'an inanç özgürlüğünün kimsenin kafasında bile canlanmadığı bir çağda yazılmıştır. O yüzden içindekiler hiç şaşırtıcı değildir. Doğal, olmayan kavram nasıl yazacak?
Kur'an sanki modern kavramlardan haberli olarak yazılmış hayali boş avuntudur ve körlüktür. Gerçeği görmekten ve aldatılmamaktan daha büyük meziyet yoktur.
-
İslam bir yanda dinci radikal terör örgütlerinin görüşleri, bir yanda modernist yorumcuların görüşleri şeklinde bölünmüştür. Böylece yaratılan algı, teröristlerden yana mı olacaksınız modern yorumlardan yana mı şekline getiriliyor.
Bu algı ise yanlış. Doğru her nerede olsa doğrudur ve yanlış her nerede olsa yanlıştır.
Peygamber de olsa âmâ yanına gelince ilgilenmeyip eşraf ile konuşmayı sürdürmek yanlış diye inanmıyor musunuz? İnanıyorsunuz.
O halde yanlış her nerede olsa yanlış, doğru her nerede olsa doğrudur diye de gerçeği göreceksiniz.
-
Apaçık eleştiri. "Abese ve tevella, en câ ehul âmâ.
"Yüzünü ekşitti ve âmâ gelince ondan yüz çevirdi."
Apaçık yani. Demek yanlış nerede olsa yanlış. Doğru da nerede olsa doğrudur.
-
İslam zaten Arap kabileleri birleştirip tek otorite altına sokup imparatorluk kurmak amacıyla Emevi hanedanı tarafından ortaya atılmıştır. Bu tarihsel gerçeği tarih bilen herkes bilir.
Aynısını Mısır firavunu Amenhotep de yapıp tek tanrı Aton olduğunu ilan etmiş ve kendisini de onun hizmetkarı demek olan Akhenaton ilan etmişti.
Başta işe yaradı, Akhenaton otorite kurdu ama sonuçta Mısır Hititler'e karşı bir savaş kaybedince... Büyü bozuldu. Mısır Akhenaton ölünce hemen tekrar çok tanrılara döndü.
Deneyim bu. Bu inancı kullanarak İsrailliler Filistinlileri yenmeyi başardı ve devlet kurdular.
Emeviler de aynı taktikle devleti imparatorluğa dönüştürdüler.
Çünkü Emeviler Hristiyandı ve bu dini Mekke'den ileri götürememişlerdi. Mekke sınır karakolu gibiydi ve buraya bir kilise inşa edilmişti. Halbuki tasarlanan imparatorluğun kalbi Arap yarımadası olacaktı ve tek otorite altına sokulması gerekiyordu.
Hrist dini yumuşama diniydi ve otoriterlerin işine yaramıyordu. Yeni bir din şarttı.
-
Bir not daha: Yahudiler Hristiyanların yararlandırıldıkları ehli kitap muafiyetinden yararlandırılmamışlar, öldürülmüş ve sürülmüşler ya da muslim olmaya zorlanmışlardır. Yani onlar da müşrikler kadar tehlikeli görülmüşlerdir. Halbuki kitap ehli muaftı. Öyle yazıyordu. Göz ardı edildi. Neden olarak da anlaşmayı bozacaklarından endişe edildiği gösterildi.
Kuran'da yazar. Anlaşmayı bozacaklarından korkarsan sen boz şeklinde geçer. Yani bunlar anlaşmayı bozar diye korkmak yeterli. Bozmalarına gerek yok. İlginç bir ifade.
Yani devir öyle bir devir. Bunu kabul etmeden yani olmaz. Çok büyük bilinçsizlik olur. Çağı kendi şartları ile değerlendirmek gerek. Geçmişi günümüze taşımak anlamsızdır, olmaz. Geçmiş geçmişte kaldı, bugün yeni sözler gerek der Celaleddin Rumi.
-
@DemoKratos, içinde söyledi: Kur'an'la yapılan korkunç çarpıtma!
Mekke sınır karakolu gibiydi ve buraya bir kilise inşa edilmişti.
İslam dini yaratılınca bu kilise de Kabe oldu.
Kabe kendisi kıble ilan edildiği halde mihrabı vardır ve Kudüs'e yöneliktir. Burada niye bir taşa hürmet gösterildiği ve bir taşın ise hakaretlerle taşlandığı İslam'da cevap bulamayan çelişkilerdir. Taşlara saygıyı reddetmek birincil özelliği olan Kuran'a rağmen bir taşa nasıl saygı gösterilip bir taş aşağılanıyor?
Müslimler neye inandıklarını hiç sorgulamayan dünyada tek topluluk olarak kaldı. Hindular bile inançlarını sorguluyor ve değiştiriyorlar.
-
@Sputnik bak sana kesin söylüyorum: İnsanların başına ne gelirse yobazlığa verilen tavizler ve yapılan yalakalıklar yüzünden gelecektir. Yobazlığa verilecek tek yanıt vardır o da kesinlikle en küçük prim vermeden geriliğe ve yok olmaya mahkum etmektir.
Bu her türlü yobazlıktır, yobazlık tek çeşit değildir. Dini olmayan ideolojik yobazlıklar da vardır. Her dinin de yobazı az veya çok olabilir.
-
İnanca gelince, evrenin bilinçli olmadığını bilmiyoruz. Kesin bildiğimiz ise deneyimli olduğu. Çünkü ilk ve tek evren olamayacağı.
İnançsızlık diye bir şey yoktur ve inanç kötü değildir. Kötü olan yobazlıktır.
-
@DemoKratos
"Şu da büyük hac gününde Allah ve Rasûlü’nden bütün insanlara yapılmış bir duyurudur: Artık bundan böyle Allah’ın ve Rasûlü’nün müşriklerle hiçbir alakası kalmamıştır. Fakat ey müşrikler, eğer tevbe edip mevcut tutumunuzdan vazgeçerseniz bu elbette sizin için hayırlı olur. Yok, eğer yüz çevirirseniz bilin ki siz hiçbir şekilde Allah’a karşı koyamaz ve O’nun kudretinden kaçıp kurtulamazsınız. Rasûlüm! Kâfirlere can yakıcı bir azabı müjdele!" Tevbe süresi 3. ayet