Anlıklar
-
Tanrı ilk hareket ettirici değildir
Eğer zamanı keşfederseniz
Bunu bir kez anlayın
Üzerine durup düşünün
Bunu anlamamış, üzerine derince düşünmemiş haliyle bıdı-bıdı yapmanın alemi yok -
Tanrı varoluşunuzun nedeni ya da açıklaması değildir
Nedenlerin ilk nedeni diye bir neden yok
Bu aklın görüş ışığındadır
Bunlar propaganda ideoloji cümleleri değildir
Bu inanç değil biliştir
Bu buluştur, görüştür, biliştir
Sonsuz oluş, nedensiz, bu açıklamanın kendi
Sonsuz varoluş, başka bir açıklama(sı) yok, olmadı-olmayacak
-
@ictenlik, içinde söyledi: Anlıklar
Tanrı varoluşunuzun nedeni ya da açıklaması değildir
Nedenlerin ilk nedeni diye bir neden yok
Bu aklın görüş ışığındadır
Bunlar propaganda ideoloji cümleleri değildir
Bu inanç değil biliştir
Bu buluştur, görüştür, biliştir
Sonsuz oluş, nedensiz, bu açıklamanın kendi
Sonsuz varoluş, başka bir açıklama(sı) yok, olmadı-olmayacak
Tanrı baştan ilk başlatan ,ilk neden, açıklamasıdır. Bunun aranması ve soruşturulmasıyla ilgilidir. Bu soruşturma yani tanrının aranması, başlamanın bulunamayacağının keşfiyle sonlanır. Yani bir neden bulamayacağımızı ve bir tanrı olamayacağını tam bu noktada kabul ederdik. Başlama gibi bir olgu olmayacağı görüldüğünde sorgunun/sınamanın kendi varlığı ve dayanağı da buharlaşacak.
Yani hiç bir tanrı neden değildir ve bir neden de tanrı değildir.
Sonsuz varoluş. Açıklamanın kendi oldu.Kozmolojini açıklanması ilk tanrı ya da ilk neden aranması soruşturmasından bağsızdır. Birinci arayış çöktüğünde ikinciye yöneliriz.
Tanrıyı bulamamak demek materyalizme yönelmek demek değildir.
Hiç bir açıklaması olmamak demekte değildir.
Ahlaksız oluş değildir. Ortak bir varoluşa inanmak gerçek ahlak. -
Ortak iyinin ne olduğuna karar verebilirdik. İyi ve kötünün ne olduğuna karar verebiliriz. Yasa
Mesela deriz ki birini incitmek kötüdür. Devletler kavga ediyor. Büyük silahlarla. Bunlar nereden türüyor?
Yeryüzünde süren savaş ve acıları inceleyin. Çoğunun altından İbrahimi monoteizm ve onun yerleştirdiği seçkincilik -üstüncülük - çıkacak
Çünkü Musevi buna dayanarak -diğerinden üstün olduğu- insan öldürme hakkından sözedecek ve etti
Çünkü hristiyan buna dayanarak insan öldürme, herkesi kılıçtan geçirme hakkından, sözedecek ve etti
Çünkü müslüman buna dayanarak insan öldürme hakkında sözedecek ve ettiBu reel tarih, orada, bu realite
Bu üç dinin de kendinden olmayanları öldürme hakkı var. Güç bulduğunda var. Vardı. Ortaya zaten koydular.
Hukuk nedir nasıldır?_
Bilginin ve hukukun, insansal güvenliğin ırzı/namusu adına soruyorum
Bu evrensel hukuku bölen şey, bu bizi ayıran şey, evrensel bir hukuk oluşturmayı. Güç merkeziysen savaş, mübah. Bu dininizdir.
Hala iki ülkenin güvenliğini savaşmazlığını garanti edebilen bir uluslarası hukuk yok. Neden yok? ve olsa ne olur? Her yer cumhur olsa ne olsa olur? Tam bir barış olsa?
İslamın 200 yıllık ömrü yoktu ve ağaç gibi her yıl budanacaktı . Kendi çocuklarınıza egemenlik sağlayamayacağınız güne gelecektiniz. Afganistan da İngiliz ve Alman göçmeni gibi olunacak gün gelirdi.
Milli ya da manevi değer üretmenin yaratmanın, milli birlik şuur üretmenin yolu o din değil. Tüm insanları, tüm vicdanları çatışkısız ortak birleştiren ve hiç bölmeyen ayırmayan değerler. Gerçek evrenseller. 85 milyonun yüreğini bir çaptıran, aynı yöne baktıran ve birleştiren şey milli ve ulusal değerdir. Fırka ve bölüm oluşturan uzlaşılamaz şey değil, güçle birleştiremezsin, bölersin. Çoğunluğun azınlığa tahakkümü ve güç merkezi elde etme yoluyla dönüşüm sağlama umudu ve diğer şeyler ters tepecek ve bölünürsünüz ,iyice ayrışırdınız.
Bir ırk adı sizi eşitlemez, böler ,milli değer felan da üretmez, milli şuurda üretmez
Bir dine aidiyet sizi eşitlemez bölerİnsan olmak ortak aidiyet ,insan oluş ortak din. Birleşebilecek üst değer. Sonra kültür, dil, din, folklore saygı.
İslam ya da müslüman oluş tüm topluma tepe bayrak bir üst değer değildir ve olamaz ve kılınamaz da. Yerel folklerler gibi el alınmalı.
İçinde insanların yaşadığı bir ülke, birbirinin haklarına saygı gösteren insanlar ve kavga etmeyen barışan insanlar . Üstünlük taslamayan, kendi inancını üstünlük olarak getirmeyen insanlar.
İslam kapkaranlık bir karanlık adı anıldığında irkiliriz
Çakmaktaşı gibi çakırca çakılmış gözler faltaşı gibi açılır.
Ruhum kirpi dikenleri gibi kabarır ve bir savunma dürtüsüyle/arzusuyla dolar çünkü özgürlüğüme yönelmiş düşman kokusu almak gibidir ve özgürlüğe kasta geçit/yol arayan düşman sezen kurt gibi hissetmeni sağlar ve dikilmiş kulaklarla dikkat kesilmek ve özgürlüğe saldırıyı geçiştirmek savuşturmak hazırlığı gibidir.Kurtlar kafese girmeyecek, bu yörede çıkıldı. İslam adına her defasında yeniden ve yeniden duvara çarpan balyoz gibi çarpılacak.
-
Tek'e - tek döğüşte yenilmediler. Bin yıllardan bu yan, bura uşağı. - Ahmet Arif
Doğada budur
ve böyle bir gelişte
ve köpekleşmeden
İnsancaİçtenlik zihninin bileğinin gücünü tutuşana açacak
Sürüsüne güvenen köpekler bana havlamayı kessin
-
Kuş kanadı incitmedik ve insandan incitildiğimiz kadar da hiç bir şeyden incitilmedik
Sadece ,olduğun gibi oluş (ya da buna çaba)ve düşünceleri ve kişisel gerçeğini gizlememe (ya da buna çaba) en ağır incitilmeye yol açan şey
Ad hominemi anlamayan var. Bilmeyen var. Kişi saldırısı. kişi karalama safsatası. Bunu yaptığı halde bunu göremeyecek kör kafaların yeni pankartı ve amblemi "bilim"İnsanla yeni konuşma gardını tutan boksör gibi oluş ve bu bilimci denilen züppelere hiç bir zaman gard indirme.
İşte demokrasi ve özgürlük -
Doğa da iki kaplan karşılaşsa ve bir sorun olsa toslaşır geçer.
Biri diğerinin düşüncelerini bile bulamazdı, düşünce dünyasına bile erişemezdi.
Dil adlı aracı icad eden insan bunu bütünüyle; yargı, kavga, denetim, diğerlerini düşüncelerini belirleme, seçme, ayrımcılık, öjeni gibi amaçlarla kullanıyor gibi görünüyor. İlkelden ilkel uygarlıkları gün geçtikçe daha fazla savaşıyor.Sosyal seleksiyon, soykırım ve akıl sağlığı memurları var.
Birinin akıl sağlığına şaibe düşürme, damga sunma ya da ithamın bir bedeli yok, ölçütü yok, ödeşmesi yok, hakemi yokNitelikli bir tartışmanın da .
Bilim bugünün en lanet dini. Bilim sizi kontrol altında tutan şey. Bilim düşünmenizi engelleyen sizi esaret altında tutan şey
Orada bir şeyler var, birileri arıyor hissiyle sizi yumuşak karında tutan lanetSosyal seleksiyon, soykırım ve akıl sağlığı memurları var.
Bu kadar ileri gidildi
Birinin akıl sağlığına şaibe düşürme, töhmet altıdna bırakma, damga sunma ya da ithamın bir bedeli yok, ölçütü yok, ödeşmesi yok, hakemi yok
Kılıç çekmek çözüm değil o halde gerçekten ve gerçekten zihnin, düşünsel yetinin, mantığın (mantık becerisinin) ve uslamlamanın gücünün birebir sınandığı/dövüştüğü birebir de tam hakkıyla haklıya hakkını teslim eden bir düello arıyorum.
Kaplan örneği gibi.
Ağzını açıp kaypak sürüsüne sığınanlara söylüyorum.
-
Felsefenin kendinin de kaldığına inanmıyorum
Varolabilceğini de inanmıyorum. O da amblajlandı paketlendi.
Kendi sınılarına hapsedildi. Ülke gibi sınırlar verildi.
Metafizik/idealizm materyalizm kavramları ve zıtlığı üretildi
ve din, bilim materyalizm kutsal üçlüsünün haçlı ittifakı ve vasalları ontolojinin çevresinde esaret altında tutulması için nöbet tutuyor.İş özgürlüğe ya da gerçekleri susturmaya geldiğinde üçü birleşip cadı avcılığı yapacaktı
-
İki kaplan dövüşür
Benimle bildiğin bütün yöntemlerle dövüş.
Beni ve aklımın güreşini bildiğin bütün yöntemlerle ve bildiğin her şey için sına.Ben genel mantık, uslamlama (akıl yürütme), zihinsel edim konusunda bilenen her türlü sınama açık biriyim.
Kasyopya adı anmamış getirmemiş (bilim ya da materyalizme anti karşı durmamış ve susmuş saklanmış) olacağım durumda benim kim olacağımı, o halde beni nasıl gözlemleyeceğini gör
"içtenlik" adımı silip "tosbağa" adlı yeni bir rumuz alabilir buraya gelebilir sanat tarihi, şiir, iyi müzik ve diğer şeylerden sözedebilirdim. Zaten ait değilsen değilsindir.
Beni kendinizden saklanmak zorunda bırakmayın.
Ben susmayı ve gizlenmeyi daha çocukken öğrendim. "içtenlik" i yokedebilirim. Bu düşünce başağrısıyla umutlar ve iletişim arasında bir seçim yapmaya benziyor.
Değişmeyecek, sadece saklanacağım. Konuşmamıza izin verilen güne kadar. Cadı avcılığı kapatılana kadar.
İki kaplan dövüşür.
-
Ceketim ve ben mutluyuz
Bu bize yeter
-
Benim dağlarımda benimle güreşmeden benim kim olduğuma karar verme
-
Okültü araştırma konusu olarak reddeden biri, peki buna karşı önyargıdan başka neyin var?
Varsayımlar, başka
Onun bunun öyle dedikleri, başka
Temayül, başka
Çoğunluk güveni ve çoğunluğa duyulan inanç, başka
Bir yüzüne baktım (saçma geldi) ,başka
Öbürleriyle genelledim kıyasladım, başka
Saçma geliyor, başka
Ben herşeyi bir kaç bakışta anlarım, başka
Kesin orada bir şey yoktur, olması imkansız, dediği şey olamaz, başka
Her sayfasını didik didik etmeyeceğim kadar anlamsız, başka
Baştan çok saçma geliyor, başka
Orada bir şey -önemli bir şey olamaz- git işine, başka
Yanılsam ne olacak iki yol hem herkes hata yapardı ve hem genelin ve çoğunluğun kabulleriyle başbaşayım, Bravo!! Adamsın, başkaHa bunlara dayalısın
Sizin dünyanızın çöp kovasına gitmesini diliyorum
Benim makosenlerle kırk gün adamım, aklımı giydiğin kırk gün
Bu.. den yargı dağıtmaya benzemez
Ataraksiya dağında kırk gün kırk gece
-
Beni serbest bırak, beni rahat bırak
Görülecek ki rahatına batacak değilim
Özgürlükle danset
Söylediğin söyleyeceğin herşeyi her zaman özgürlükle özgürlük içinde özgürlük için söyleÖzgürlüğe adanmışlara
Yolum özgürlüktür başka hiç bir yol tanımıyorum
Bu tarafta karşı yok
Özgürlük tek yön tek taraf, özgürlük her yön her taraf -
Yargılar askıda epokhe
Yargısızlık
Helenistik felsefede epoché, yargının askıya alınması anlamına gelir, aynı zamanda "onay vermenin de engellenmesidir".
Wikipedia (İngilizce)
-
Forum 'sinerjik' yolunuz açık olsun
Keyfiniz bol olsun
Herkese mutlu yarınlar -
Bilgi önemlidir/değerdir. Bilim bilgiye dair bir mülkiyet varlığıdır. Üstün, üst aşkınsılaştırılmış varlık ve bilginin mülkiyet ile ilgili.
Devleti ele alalım. Bunun gibidir. Bilim demek devlet gibi kurumsal bir addır. Üst yapı adı.
Doğada doğal varoluşumuz ve doğal halimizde mülkiyet yoktur ya da belirsiz ve sınırlar yoktur ama bireysel mülkiyet bu kadar belirgin değil. Devleti ve bireysel mülkiyeti varederiz. Sınırları ve sınıflarını varederiz. Din ve bilim sınıfları. Yemeği ve mülkiyeti bile eşitsiz bölüştüğümüz gibi artık bilgi ve bilmeyi de eşitsiz bölüşeceğimiz anlamına gelecek.
Devlet ne yaptı? Toprağın ve özel mülkiyetin denetiminin üst varlığı oldu.
Bilim bilgi için aynısı.Devletin yöntemi de güzel. İsterse (ve bu yapılsa) her birimizi eşit yaşatabilir.
Devlet ve yöneten sınıflar ne kadar çıkarınızaysa bilim de o kadar çıkarınıza. ya da ortak çıkarımıza.
İnsanın bilgi edimi; bilgiyi bulma, kontrol altında tutma ve kendi çıkarına kullanma ile ilgilidir. Askeri silah gücü, ilaç sanayi gibi.
Hiç bir zaman eşit biçimde bölüşülmedi.Rusya yada ABD de ki yeraltı askeri teknolojilerin çoğu belki de orta bilim sınıfına bile kapalı olacaktı.
Gerçek bir şeyler yapıyor olsan istihbarat gözleyip bir noktada hop bunu sadece bu askeri çıkarlar ve ülke lehine -gel burada ya da orada yap- diyecekti.Bilgi önemlidir. Bilgiye bilmeye karşı olunamaz ama bilgi eşitsizliği ve bilgi adaletsizliği ve bilginin adil bölüşüm sorunu varsa bunu üreten sürdüren kurum bilimse bilime karşı durulur arkadaş.
Akademi alt sınıfla doğal oluşla ,toprak sınıflarıyla bağını kaybeder orayla sınıf ilişkisini bağlantıyı kaybettiği an da onun çıkarına da üretemez anca kendi lehine devşirir ve oradan içine katılacağı da devşirir.Yani bilgiye yabancılaşırız. Akademi zamanla bilgiye yabancılaşır.
Arkadaş ben devlete karşı sınıfa karşı anarşistim ben bilimin varlığını nasıl savunurum. bu sınıftır, sınıf çıkarıdır, tiran vareder.
Ben bilginin üst mülkiyeti, sınıfı olmamasını savunuyorum. Bildiğin düpedüz avcı toplayıcı yaşamı ve tekno uygarlığın, sanayi toplumunun yıkımını savunuyorum.
Bilimle işbirliği yapamayız yanlış yolda. Kule örneği, her defasında yükselir uzaklaşır merkezlenir tepe noktaya ulaşacak sadece güç ve otorite besler ya da üretir.Bilimle işbirliği yapamam alt sınıflara ve ezilenlere kalleşlik
Toprak mülkiyeti doğal mülkiyet hiç bir şey bırakmayacak bakın söylüyorum tepeye tepeye evriliyor (ileri tepeye evrilen sivrilen uzayan) lütfen gözlemleyin
Bakın söylüyorum kopuyoruz
Doğal bağlardan, ananeden bakın söylüyorum
Duy beniGörüş duyuş seziş hissediş, ç-özümleme, analitik bakış ,buluş, biliş, farkediş ne farkeder?
"Toprağın bağrından gürleyen"
-
Arkadaşlar foruma yazdık çizdik ve bir süre sessizlik olur uğrayamazsam için yazıyorum
Burada hoş olmayan benimde görmek istemeyeceğim bir gerginlik yaşadık, ben kendi adıma üzgünüm ve genel ortama karşı kendi adıma bunun yaşanmış olmasını istemeyeceğimi tekrar ifade edeyim.
Sanırım aynı rumuzla en az üç foruma katıldım. Yazar çizerliğim yaklaşık belli. Gündemim belli.
Levent Kırca'nın niyetimiz kimseyi kırmak değildir diye başlayan bir Güldürü programı vardı. Burada niyet kimseyi kırmak değil. kendi ölçütünde bilgi ilgisidir, düşüncelerini savunmaktır.
Şuraya geliyorum. 3-5 arkadaşla aynı an da gerginlik yaşadık. Tek kişi olarak. Bir kaç yerde dedim ki biriniz imkan varsa yolu düşerse atlayın gelin köyümde konuğum olun bir çay içelim hoş sohbet edelim. Telefona da çekip bir canlı yayın yapın beni bu arkadaşlara bir aç bir göster tanısın tanışalım. Gelin tanış olalım hesabı.
Yani bakalım yüzyüze bana deli kaçık demek ister misin? Bunu ben bir kaç forumda daha yazdım ki köylü adamım konukseverim insancılım bu budur yani,Bu ifadem alındı birisi ne zarar vermekten mi sözediyorsun demeye getirdi, diğeri maksadını çözemediğimiz bir laf etti.
Forumda ben argo kullanmıyorum ve bir kaç yerde genel olarak çiğ, yoz, yobaz gibi ifadeler kullandım. Sözcük karşılıklarını açalım bunlar zorlu tabirler değiller. Bana dense alınsam da derinlemesine dert etmem ona göre de seçiyorum. Hakaret amacı gütmüyor.
İkincisi bir gönderim de bana göre forumun çoğulculuk anlayışı dahilinde bir noktada az ya da çok savunulmam ,denge kurulması gereken bi noktada 4 üye bir bana karşı birleşince ,biri de içeriğin en anlattığını düzgünce takip ederek bir yanıt sunamayınca bunu yaparsanız köpek sürüsünden farkını kalır mı dedik. Bu teşbihtir. 4 kişi bir kişiyi dalamak gibi duruma edilen laftır. Birine dönüp o ifadeyi kişiselleştirip kullanmadık. Maksatta o değil. Bana kullanılsa ben gocunmam. Doğal haliyse. İçinden geldiyse. Bu benim doğallığımla ilgidir. Aynı gönderide bir önceki günkü mesajlarımda yazmışım. Objektif modersayonla hakaretin ve küfürün sınırı objektif çizilsin böyle herkes açık konuşsun laflara takılmayalım .Bu benim dili esnek kullanma talebim.
Beni tanımayan vardır hala yazıyorum tanımayabilir. Dili ben arkadaş alet çantası gibi algılarım. Ben öyle kişiselleşmem. Köylü adamım. Dedemin dili gibi bazen konuşurum bazen yazar refleksleri var, başka refleksler var. Biz dostluk, içtenlik, kabul edilmişlik arıyoruz herkesi de öyle sanıyoruz. Biz dersimizi aldık.
Ben ettiğim her lafı duymaya açığım ki ediyorumKim olursam olayım bak eğitimli lisans diplomalı vs ne olursam olayım ben karadeniz köylüsüyüm. Benim doğallığımdan başka bir şeyim yok. Şimdi modernite bir yan da öbür yan da ne var? Bu var.
İkisinin karışımdan bir sanal içtenlik oluşturduk. Roman kahramanı gibi sanal kimliktir. Gerçek kimliğimle özdeşmez ve bence esneyebilir şöyle. Dostoyevski olsam İçtenlik 4 kişiye dönüşebilirdi. Benim ki yazarlık formum yazarlıkla yazmakla da ilgilidir.Beni arkadaş içselliyorsanız olduğu gibi. Deli vardır ne dese alınmazsın o zaman deliysem
Beni arkadaş içselliyorsanız çağırın.... Beni herkes kendinden kendi gibi görcekse çağırın. Öyle okuyacaksa çağırın.
Beni biri bana hasta demeye kakarsa üç kişi dönüp bana değil ona saldırcaksa çağırın. Budur. O yalnızlıkla nasıl forum yapılır.
Bunun tekrar için mi? SanmamKeyifli forumlar.
-
@ictenlik, içinde söyledi: Anlıklar
Arkadaşlar foruma yazdık çizdik ve bir süre sessizlik olur uğrayamazsam için yazıyorum
Burada hoş olmayan benimde görmek istemeyeceğim bir gerginlik yaşadık, ben kendi adıma üzgünüm ve genel ortama karşı kendi adıma bunun yaşanmış olmasını istemeyeceğimi tekrar ifade edeyim.
Sanırım aynı rumuzla en az üç foruma katıldım. Yazar çizerliğim yaklaşık belli. Gündemim belli.
Levent Kırca'nın niyetimiz kimseyi kırmak değildir diye başlayan bir Güldürü programı vardı. Burada niyet kimseyi kırmak değil. kendi ölçütünde bilgi ilgisidir, düşüncelerini savunmaktır.
Şuraya geliyorum. 3-5 arkadaşla aynı an da gerginlik yaşadık. Tek kişi olarak. Bir kaç yerde dedim ki biriniz imkan varsa yolu düşerse atlayın gelin köyümde konuğum olun bir çay içelim hoş sohbet edelim. Telefona da çekip bir canlı yayın yapın beni bu arkadaşlara bir aç bir göster tanısın tanışalım. Gelin tanış olalım hesabı.
Yani bakalım yüzyüze bana deli kaçık demek ister misin? Bunu ben bir kaç forumda daha yazdım ki köylü adamım konukseverim insancılım bu budur yani,Bu ifadem alındı birisi ne zarar vermekten mi sözediyorsun demeye getirdi, diğeri maksadını çözemediğimiz bir laf etti.
Forumda ben argo kullanmıyorum ve bir kaç yerde genel olarak çiğ, yoz, yobaz gibi ifadeler kullandım. Sözcük karşılıklarını açalım bunlar zorlu tabirler değiller. Bana dense alınsam da derinlemesine dert etmem ona göre de seçiyorum. Hakaret amacı gütmüyor.
İkincisi bir gönderim de bana göre forumun çoğulculuk anlayışı dahilinde bir noktada az ya da çok savunulmam ,denge kurulması gereken bi noktada 4 üye bir bana karşı birleşince ,biri de içeriğin en anlattığını düzgünce takip ederek bir yanıt sunamayınca bunu yaparsanız köpek sürüsünden farkını kalır mı dedik. Bu teşbihtir. 4 kişi bir kişiyi dalamak gibi duruma edilen laftır. Birine dönüp o ifadeyi kişiselleştirip kullanmadık. Maksatta o değil. Bana kullanılsa ben gocunmam. Doğal haliyse. İçinden geldiyse. Bu benim doğallığımla ilgidir. Aynı gönderide bir önceki günkü mesajlarımda yazmışım. Objektif modersayonla hakaretin ve küfürün sınırı objektif çizilsin böyle herkes açık konuşsun laflara takılmayalım .Bu benim dili esnek kullanma talebim.
Beni tanımayan vardır hala yazıyorum tanımayabilir. Dili ben arkadaş alet çantası gibi algılarım. Ben öyle kişiselleşmem. Köylü adamım. Dedemin dili gibi bazen konuşurum bazen yazar refleksleri var, başka refleksler var. Biz dostluk, içtenlik, kabul edilmişlik arıyoruz herkesi de öyle sanıyoruz. Biz dersimizi aldık.
Ben ettiğim her lafı duymaya açığım ki ediyorumKim olursam olayım bak eğitimli lisans diplomalı vs ne olursam olayım ben karadeniz köylüsüyüm. Benim doğallığımdan başka bir şeyim yok. Şimdi modernite bir yan da öbür yan da ne var? Bu var.
İkisinin karışımdan bir sanal içtenlik oluşturduk. Roman kahramanı gibi sanal kimliktir. Gerçek kimliğimle özdeşmez ve bence esneyebilir şöyle. Dostoyevski olsam İçtenlik 4 kişiye dönüşebilirdi. Benim ki yazarlık formum yazarlıkla yazmakla da ilgilidir.Beni arkadaş içselliyorsanız olduğu gibi. Deli vardır ne dese alınmazsın o zaman deliysem
Beni arkadaş içselliyorsanız çağırın.... Beni herkes kendinden kendi gibi görcekse çağırın. Öyle okuyacaksa çağırın.
Beni biri bana hasta demeye kakarsa üç kişi dönüp bana değil ona saldırcaksa çağırın. Budur. O yalnızlıkla nasıl forum yapılır.
Bunun tekrar için mi? SanmamKeyifli forumlar.
Ben eski eşimle yazarak telefonla iletişim sürdürürken bir noktada ;bana döndü; Bu ifadeler senden mi çıktı, bunları sen mi yazdın? dedi.
Bunun denmesini sebebi, ketumiyetim, konuşmazlığım, cümleleri sayıyla yumurtlamam, ağzımdan kertepenle laf alınması ve bu nedenle yeterince hemen hızlıca tanınmamam ve ilk etapta sönük-sessiz- suskun bulunmam, öyle sanılmam
Yazmaya konuşsal ifade ifade yeteneğim dışında özel olarak çaba harcadım.
İçtenlik kimliğinin iletişimiyle bu sanaldır gerçeklikteki kişi uyumsuzdur ya da tam uyumlu değildir. Hayatımda toplam sesli konuştuğum yazdığımdan azdır.
Biz 2000 öncesi nesiliz ve sanalı ilk etapta gerçek kimliğin ötesinde gerçekten de kendin olma dışında sanal/paralel kimlikler vaadetme ve varetme olarak algıladık. Gerçek kimliğimi adımı kullanmadığım bir şey rumuz gerçek kimliğim dışında tabi ki esnek olacak.
Ben buraya gerçek kimliğimle gelsem selam müzik felan iki haftada bir uğrardım
İçtenlik gerçekten de bir sanal ve paralel kimliktir. İçtenliğin gerçek kişisiyle ve gerçek hayatıyla tam bir uyum aramaz ya da esnektir. Katı değildir. Yani hayali bir kimlikle kendinin karmaşımıdır ve belli değerler dışında yazım kalıpları olarak değişebilir.
Biraz gerçeğiz biraz hayal ürünü
-
İnsan sürüsü mü? deseydim? Grupçak daldınız ! mı deseydim!
Teker teker gelin insan grubu durun ! mu deseysim?
Özür mü?
Ben buraya yazarım tüm forum kırılan tüm bireyler ismi de anarım herkesten özür dilerim diye yazarım
Bana ne dert ne güleç
Kalem yazar dil söyler içte ne olur yürekte ne olur biter hiç düşündün mü;?Ne alçaltır ne yükseltir
Özür mü?
Yedi kere incelemem lazım ne oldu? Nereden çıktı nereden başladı? Neler oldu bitti nasıl çözülür çözdük mü?
Yedi kere tartmam lazımTENTEN den özür beliyor değildim adama geri özür dileyesim var borçlu hissediyorum
Dil oyuncakBen kırılmadım yani durumun durdurulması ne anlattığımın tanınması anlaşılması uzlaşma barış ora yeter
Barış barış barış
Bu olmadan dil en söyledi ne etti ne olurTENTEN ben senden benden özür dilemeni gerektirecek bir sürece dahil katılımcı olduğum için özür dilerim
İçindeysem benimde hatam vardırBen tek taraflı kabalığımı görsem öyle alsam bireysel geri dönüş sunardım şu an tek taraflı görmüyorum
Grup olup bana sardınız ya buna bakın bir özeleştiri getirelim
Ben bilim aldıysam ağzıma bilim aldım seni mi özelini mi aldım -
Arkadaşlar bu forumda sürü dahil, çiğlik, yozluk, yobazlık dahil varsa başka ifademden ötürü benden incinen kırılan varsa ben üzgünüm ve gerçekten açık özür dilerim.
Denen yüreğini hoş tutmuyorsa kırgınlığı var da geçmiyorsa söylesin başka erdem yolu arayalım
Barıştan başka yürekte sevilen yokİstenmeyen ifadelerdir, ben de etmek istemedim, duygusal olarak bunaldım. Sanal olabilir. Karşı da ne yaşanıyor bilemem benim duygusal gerçekliğim oluveriyor ve bireyleri küçültmeye dönük değil o an yaşadığın duygusal gerçekliğindeki durumunu ve süregelen düşünce yazım trafiğini kendi gerçekliğini savunmaktır.
Bunu yapmazsan ne oluyor?
Çekip gidiyorsun
Kendini savunamamış hissediyorsun.Kimseye kabalık için getirilmedi. Benim 5 forumda 10 binden fazla mesajım var.
Yine de şahıs anmadım. Kendi kulağımın duyamayacağı bana dönüp dese aynı karşılığı verse iyi kötü alabileceğim ifadeleri aradım ya da zaten o an öyle olmuş.
Ek olarak; şimdi bir ortamda 4-5 kişi belki daha kalabalık tek bir kişiye dönüp onu karşı algılar ve ilan ederse yani birlikte her yazdığını topta tutarsa duygusal baskı kurarsa ?
Gitsem arada phi'var.
Beni anlama nvarsa 1 kişinin kwendien karşıt olduğ ubir foruam gitsin benim kadar sakin kalabiliyor mu bir baksı nempati yapsın. Rica budur.
Son olarak ben bu özrü sundum. Sundum ama bana karşı telafi edilmesi gerektiğini düşündüğüm şeyler var ,açması uzun olacak. Bu da kişilerin tasarrufu. Ben bunun özrü o anlamda benim o sözlerime geçit veren tabanı tek taraflı görerek yapmadım ama açık bi beklentim de yok, kişilerin kendi erdemi.
Şunu nasıl anlatabiliriz. Ben ne yazarsam yazayım bireyselleşsin kavga savaş istemiyorum. Dil oyunları görüyorum.
Bakın ilaç hastane, akıl sağlığı lafı edeni kişisel engellerim ama o forumda kalmak istemem. Yani beni uzaklaştırmak aranızdan çıkarmak istiyorsanız lütfen yapın tekrar olursa gidelim lütfen kişiselleşmeyin
Sanal sanaldır
Sorunu olan belli sınırları çizilmiş iki tarafın dengeli kollandığı tek tek kuralları belli, iki tarafın da uyduğu ve eşit olduğu ,eşit kollandığı bir iletişime çağrılsın
Mesela o sott başlığı .. bilim sözü mü, atesitforumla mı ilgili mi, züppe demek mi.. Her biri mi?
Ne zaman iğnelense karşı iğne mi?Ne gerek var?
Bakın kurumsal bilimi yeri geldi ağzıma almam lazım. Almayabilirim. Bence senin için kötü olur. Ben bana göre senin iyiliğin için alıyorum.
Ben niye başımı ağrıtayım ya sanal da?
Ben gidip twitter da ,başka forum da, sosyal medya da ,facebookta, fotograf sitesinde, erojen içerik gezintisinde aynı vakti harcarım ben kimsenin düşmanı değilim ki!felsefe forumu geçmişim var davet aldım kaza rıza geldim gitsen olmadı kalsan olmadı , o an o lafları etmesem ben inciniyorum kırık giderim o zaman dönmeye yüzüm olmaz ya da bu çözüm olmaz
Dostluk varsa sen kapatma burda var
Düşman değilsen dost var