İçeriğe atla
  • Anasayfa
  • Güncel
  • Popüler
  • Dünya
  • Kategoriler
    • All Categories
    • Individual Categories
  • Gruplar
  • Kullanıcılar
Daralt
Marka Logo

efelsefe

  • Kurallar
    • Light
    • Cloudy
    • Dim
    • Dark
  1. Ana Sayfa
  2. Din & İnanç
  3. İLGİNÇ BİR TANIM...

İLGİNÇ BİR TANIM...

Konu Zamanlandı Sabitlendi Kilitli Taşındı Din & İnanç
16 İleti 4 Yayımlayıcılar 511 Bakış
  • En eskiden en yeniye
  • En yeniden en eskiye
  • En çok oylanan
Cevap
  • Yeni başlık oluşturarak cevapla
Cevaplamak için giriş yapın
Bu başlık silindi. Sadece başlık düzenleme yetkisi olan kullanıcılar görebilir.
  • ? Eski Kullanıcı

    @mor-ve-ötesi zafiRa Dostum ne anladığını açıklayabilir misin?

    zafiRaZ Çevrimdışı
    zafiRaZ Çevrimdışı
    zafiRa
    tarihinde yazdı Son düzenleyen: zafiRa
    #3

    @mor-ve-ötesi
    Şimdi dilim döndüğunce açıklayayım..
    Sonsuz varlık sahibi Allahtır. Bazi hakikatler vardır sorgulanmadan kabul edilmesi gereken burdaki sorgulamamak saygı duymaktan gelir. Koşulsuz kabul değildir o gercegi sunan kişiye olan hurmetten gelir bu. Mesela Allahin varligini sorgulayan biri yok derse bile gonderilen kitabi sorgulama hakkina sahip degildir çünkü o Allahin kitabidir ona aittir yazilana riayet etmek gerekir. Burada asl olan ise mutlak saygıdır inanip inanmamak degildir. Oyunu kuran kişinin kurallarına uymak da diyebiliriz sanki buna..
    Nubuvvet ile kast edilen peygamberdir ve peygamberin görevi Allahın dini ve kitabini anlatmak yol göstermek Allah yolundan ayrılmamayı ögütlemektir..

    Benim doğrum, senin korkun olabilir korkularınla yüzleşmezsen var olamazsın..!

    ? 1 Cevap Son cevap
    0
    • zafiRaZ zafiRa

      @mor-ve-ötesi
      Şimdi dilim döndüğunce açıklayayım..
      Sonsuz varlık sahibi Allahtır. Bazi hakikatler vardır sorgulanmadan kabul edilmesi gereken burdaki sorgulamamak saygı duymaktan gelir. Koşulsuz kabul değildir o gercegi sunan kişiye olan hurmetten gelir bu. Mesela Allahin varligini sorgulayan biri yok derse bile gonderilen kitabi sorgulama hakkina sahip degildir çünkü o Allahin kitabidir ona aittir yazilana riayet etmek gerekir. Burada asl olan ise mutlak saygıdır inanip inanmamak degildir. Oyunu kuran kişinin kurallarına uymak da diyebiliriz sanki buna..
      Nubuvvet ile kast edilen peygamberdir ve peygamberin görevi Allahın dini ve kitabini anlatmak yol göstermek Allah yolundan ayrılmamayı ögütlemektir..

      ? Çevrimdışı
      ? Çevrimdışı
      Eski Kullanıcı
      tarihinde yazdı Son düzenleyen: Eski Kullanıcı
      #4

      @zafira, içinde söyledi: İLGİNÇ BİR TANIM...

      @mor-ve-ötesi
      Şimdi dilim döndüğunce açıklayayım..
      Sonsuz varlık sahibi Allahtır. Bazi hakikatler vardır sorgulanmadan kabul edilmesi gereken burdaki sorgulamamak saygı duymaktan gelir. Koşulsuz kabul değildir o gercegi sunan kişiye olan hurmetten gelir bu. Mesela Allahin varligini sorgulayan biri yok derse bile gonderilen kitabi sorgulama hakkina sahip degildir çünkü o Allahin kitabidir ona aittir yazilana riayet etmek gerekir. Burada asl olan ise mutlak saygıdır inanip inanmamak degildir. Oyunu kuran kişinin kurallarına uymak da diyebiliriz sanki buna..
      Nubuvvet ile kast edilen peygamberdir ve peygamberin görevi Allahın dini ve kitabini anlatmak yol göstermek Allah yolundan ayrılmamayı ögütlemektir..

      İŞTE BİZİM YIKILDIĞIMIZ NOKTA...
      Biz önyargılarımız ve kabullerimiz ile oluşturduğumuz gözlük ile baktığımız için olanı değil görmek istediğimizi görüyoruz...
      O tanım da Allah, Allah'ın özellikleri ve Allah'a iman anlatılmıyor...
      O tanım da Varlık=İnsan ve insanın hikmetinin sınırlarının eşyanın (yani kendi dışındakilerin) hakikatine ulaşmak için çaba sarf etmesi ve bunu yaparken de "Riâyet: Saygı duymak; kurallara ve ölçülere uymak..." anlatılıyor...
      Bu arada Resul Muhammed'in bir duasından da haberdar olmak gerektiğini düşünüyorum...
      "Ya rabbi bana eşyanın hakikatinin aslını nasip et..."
      Umarım faydalı olabilmişimdir...

      zafiRaZ 1 Cevap Son cevap
      0
      • ? Eski Kullanıcı

        @zafira, içinde söyledi: İLGİNÇ BİR TANIM...

        @mor-ve-ötesi
        Şimdi dilim döndüğunce açıklayayım..
        Sonsuz varlık sahibi Allahtır. Bazi hakikatler vardır sorgulanmadan kabul edilmesi gereken burdaki sorgulamamak saygı duymaktan gelir. Koşulsuz kabul değildir o gercegi sunan kişiye olan hurmetten gelir bu. Mesela Allahin varligini sorgulayan biri yok derse bile gonderilen kitabi sorgulama hakkina sahip degildir çünkü o Allahin kitabidir ona aittir yazilana riayet etmek gerekir. Burada asl olan ise mutlak saygıdır inanip inanmamak degildir. Oyunu kuran kişinin kurallarına uymak da diyebiliriz sanki buna..
        Nubuvvet ile kast edilen peygamberdir ve peygamberin görevi Allahın dini ve kitabini anlatmak yol göstermek Allah yolundan ayrılmamayı ögütlemektir..

        İŞTE BİZİM YIKILDIĞIMIZ NOKTA...
        Biz önyargılarımız ve kabullerimiz ile oluşturduğumuz gözlük ile baktığımız için olanı değil görmek istediğimizi görüyoruz...
        O tanım da Allah, Allah'ın özellikleri ve Allah'a iman anlatılmıyor...
        O tanım da Varlık=İnsan ve insanın hikmetinin sınırlarının eşyanın (yani kendi dışındakilerin) hakikatine ulaşmak için çaba sarf etmesi ve bunu yaparken de "Riâyet: Saygı duymak; kurallara ve ölçülere uymak..." anlatılıyor...
        Bu arada Resul Muhammed'in bir duasından da haberdar olmak gerektiğini düşünüyorum...
        "Ya rabbi bana eşyanın hakikatinin aslını nasip et..."
        Umarım faydalı olabilmişimdir...

        zafiRaZ Çevrimdışı
        zafiRaZ Çevrimdışı
        zafiRa
        tarihinde yazdı Son düzenleyen:
        #5

        Eşyadan kasıt nedir hocam ?

        Benim doğrum, senin korkun olabilir korkularınla yüzleşmezsen var olamazsın..!

        ? 1 Cevap Son cevap
        0
        • zafiRaZ zafiRa

          Eşyadan kasıt nedir hocam ?

          ? Çevrimdışı
          ? Çevrimdışı
          Eski Kullanıcı
          tarihinde yazdı Son düzenleyen:
          #6

          @zafira, içinde söyledi: İLGİNÇ BİR TANIM...

          Eşyadan kasıt nedir hocam ?
          "eşya" diye telaffuz edilen kelime birleşik bir kelimedir...

          Ve yaratılan varlıkları işaret eder "o bu şu gibi..."

          zafiRaZ 1 Cevap Son cevap
          0
          • ? Eski Kullanıcı

            @zafira, içinde söyledi: İLGİNÇ BİR TANIM...

            Eşyadan kasıt nedir hocam ?
            "eşya" diye telaffuz edilen kelime birleşik bir kelimedir...

            Ve yaratılan varlıkları işaret eder "o bu şu gibi..."

            zafiRaZ Çevrimdışı
            zafiRaZ Çevrimdışı
            zafiRa
            tarihinde yazdı Son düzenleyen:
            #7

            Anladım tesekkur ederim

            Benim doğrum, senin korkun olabilir korkularınla yüzleşmezsen var olamazsın..!

            KahinK 1 Cevap Son cevap
            0
            • zafiRaZ zafiRa

              Anladım tesekkur ederim

              KahinK Çevrimdışı
              KahinK Çevrimdışı
              Kahin
              tarihinde yazdı Son düzenleyen: Kahin
              #8

              @zafira, içinde söyledi: İLGİNÇ BİR TANIM...

              Anladım tesekkur ederim

              Bence descartes ciddi anlamda derin dusunemiyor mus;
              Onlarin felsefesi artik modern felsefe ile curutuldu.
              (dusunuyorsam o halde varim)
              Hicte zekice bir tanimlama degil!
              Modern felsefe"ye gore;
              Dusunmek varolus icin yeterli olamaz;
              Burada birazcik nihilizm devreye giriyor.
              Baslangici ve sonu. Olanlar birsey dusunemez sadece dusundugunu dusunur.ve dusundugunu dusunmek dusuncenin kaniti degildir.
              Gercekten ozgur irademizle bagimsiz dusunuceksek o zaman termodinamik yasalardan bagimsiz olmaliyiz. Aksi halde 8 milyarin dusuncesi oldugunde artik dusunemez zaten hic varolmamis gibi yok olur.
              Ve sizlerin yaptigina felsefe degil teoloji denir.
              Gercek felsefe yapicaksak gerceklik! kavrami aninda curutucek zekamiz olmali haksizmiyim?
              Tanriya bagli bir irade nasil özgür olabilir ki?
              (dogmak ve ölmek arasindaki sacmaliga ozgur irade mi diyorsunuz?)
              Bu cok zavallica bir dusunce ayrica felsefe ye de huc uygun degil.

              zafiRaZ 1 Cevap Son cevap
              0
              • KahinK Kahin

                @zafira, içinde söyledi: İLGİNÇ BİR TANIM...

                Anladım tesekkur ederim

                Bence descartes ciddi anlamda derin dusunemiyor mus;
                Onlarin felsefesi artik modern felsefe ile curutuldu.
                (dusunuyorsam o halde varim)
                Hicte zekice bir tanimlama degil!
                Modern felsefe"ye gore;
                Dusunmek varolus icin yeterli olamaz;
                Burada birazcik nihilizm devreye giriyor.
                Baslangici ve sonu. Olanlar birsey dusunemez sadece dusundugunu dusunur.ve dusundugunu dusunmek dusuncenin kaniti degildir.
                Gercekten ozgur irademizle bagimsiz dusunuceksek o zaman termodinamik yasalardan bagimsiz olmaliyiz. Aksi halde 8 milyarin dusuncesi oldugunde artik dusunemez zaten hic varolmamis gibi yok olur.
                Ve sizlerin yaptigina felsefe degil teoloji denir.
                Gercek felsefe yapicaksak gerceklik! kavrami aninda curutucek zekamiz olmali haksizmiyim?
                Tanriya bagli bir irade nasil özgür olabilir ki?
                (dogmak ve ölmek arasindaki sacmaliga ozgur irade mi diyorsunuz?)
                Bu cok zavallica bir dusunce ayrica felsefe ye de huc uygun degil.

                zafiRaZ Çevrimdışı
                zafiRaZ Çevrimdışı
                zafiRa
                tarihinde yazdı Son düzenleyen:
                #9

                @kahin gerçek özgür irade diyorsun da sence böyle bir şey var mı ? Islam dini kaderin varlığından bahsederken psikoloji de insanlar ihtiyaçlarını kendine çeker hiç kimse hayatına boşa girmemiştir der dinen buna tevaffuk denir. Aslında herşey bir düzende yaratılmışsa buna izin veren bir gücün olması çok doğal değil mi felsefik dusunceye uygun degil teizm diyorsun da din felsefesi diye bir şey var etik ahlak psikoloji hepsi felsefeye dahil değil mi ? Kutsal dinleri yok saymak felsefeye katkı sağlar mı ? Ayrıca diyelim ki bir yaratan yok evrenin ve insanin var oluşunu bana açıklayabilir misin ? Beni kim yarattı sorusunun cevabını buldun mu ?

                Benim doğrum, senin korkun olabilir korkularınla yüzleşmezsen var olamazsın..!

                ? 1 Cevap Son cevap
                0
                • zafiRaZ zafiRa

                  @kahin gerçek özgür irade diyorsun da sence böyle bir şey var mı ? Islam dini kaderin varlığından bahsederken psikoloji de insanlar ihtiyaçlarını kendine çeker hiç kimse hayatına boşa girmemiştir der dinen buna tevaffuk denir. Aslında herşey bir düzende yaratılmışsa buna izin veren bir gücün olması çok doğal değil mi felsefik dusunceye uygun degil teizm diyorsun da din felsefesi diye bir şey var etik ahlak psikoloji hepsi felsefeye dahil değil mi ? Kutsal dinleri yok saymak felsefeye katkı sağlar mı ? Ayrıca diyelim ki bir yaratan yok evrenin ve insanin var oluşunu bana açıklayabilir misin ? Beni kim yarattı sorusunun cevabını buldun mu ?

                  ? Çevrimdışı
                  ? Çevrimdışı
                  Eski Kullanıcı
                  tarihinde yazdı Son düzenleyen:
                  #10

                  ARKADAŞLAR!
                  Benim paylaştığım
                  "İlginç bir tanım...!
                  "Varlık'ın Yer-yüzü'ne yaydığı en yüce 'hikmet', beşerî takat ölçüsünce eşyanın hakikatlerine ilişkin bilgi(marifet)ve hakikatlerin sınırlarına (hudûd) riâyettir...
                  İrsâl ve inzâlin yani nübüvvetin en önemli uyarısı(tenbîh) budur."
                  Riâyet: Saygı duymak; kurallara ve ölçülere uymak..." tanımıdır...

                  Siz bu tanımdan nasıl dine imana, özgür iradeye falan gelebildiniz?
                  Hem de tanımı paylaşan ben tanımı "O tanım da Allah, Allah'ın özellikleri ve Allah'a iman anlatılmıyor...
                  O tanım da Varlık=İnsan ve insanın hikmetinin sınırlarının eşyanın (yani kendi dışındakilerin) hakikatine ulaşmak için çaba sarf etmesi ve bunu yaparken de "Riâyet: Saygı duymak; kurallara ve ölçülere uymak..." anlatılıyor..." şeklinde açıkladığım halde...

                  Bir tuhaflık varda...

                  zafiRaZ 1 Cevap Son cevap
                  0
                  • ? Eski Kullanıcı

                    ARKADAŞLAR!
                    Benim paylaştığım
                    "İlginç bir tanım...!
                    "Varlık'ın Yer-yüzü'ne yaydığı en yüce 'hikmet', beşerî takat ölçüsünce eşyanın hakikatlerine ilişkin bilgi(marifet)ve hakikatlerin sınırlarına (hudûd) riâyettir...
                    İrsâl ve inzâlin yani nübüvvetin en önemli uyarısı(tenbîh) budur."
                    Riâyet: Saygı duymak; kurallara ve ölçülere uymak..." tanımıdır...

                    Siz bu tanımdan nasıl dine imana, özgür iradeye falan gelebildiniz?
                    Hem de tanımı paylaşan ben tanımı "O tanım da Allah, Allah'ın özellikleri ve Allah'a iman anlatılmıyor...
                    O tanım da Varlık=İnsan ve insanın hikmetinin sınırlarının eşyanın (yani kendi dışındakilerin) hakikatine ulaşmak için çaba sarf etmesi ve bunu yaparken de "Riâyet: Saygı duymak; kurallara ve ölçülere uymak..." anlatılıyor..." şeklinde açıkladığım halde...

                    Bir tuhaflık varda...

                    zafiRaZ Çevrimdışı
                    zafiRaZ Çevrimdışı
                    zafiRa
                    tarihinde yazdı Son düzenleyen:
                    #11

                    @mor-ve-ötesi nerden baktıysak konu elimizde kaldı 🙂

                    Benim doğrum, senin korkun olabilir korkularınla yüzleşmezsen var olamazsın..!

                    ? 1 Cevap Son cevap
                    0
                    • zafiRaZ zafiRa

                      @mor-ve-ötesi nerden baktıysak konu elimizde kaldı 🙂

                      ? Çevrimdışı
                      ? Çevrimdışı
                      Eski Kullanıcı
                      tarihinde yazdı Son düzenleyen:
                      #12

                      @zafira, içinde söyledi: İLGİNÇ BİR TANIM...

                      @mor-ve-ötesi nerden baktıysak konu elimizde kaldı 🙂

                      Yıllar önce fark ettim ben kendi acizliğimi...
                      Fark ettim ki anlatmaya çalışmak, hele bunu nefs-ego etkisi ile sidik yarışına döndürmek sadece kaybettiriyor...
                      Anlatmaya çalışmak yerine dinlemeyi seçtim,
                      Dinlemeyi becermek için çok çabaladım, hala çabalıyorum ve anladım ki iyi dinleyiciler en kolay öğrenen oluyor...
                      Fark ettim ki dinlerken beyin amaç öğrenmek diye kabul ediyor bir süre sonra ve cevap vermek için mesai yapmak yerine öğrenmeyi kolaylaştırmak için idraki arttırıyor...
                      Paylaşımın orijinalliği ilk önce dilinden kaynaklanıyor, dile uzak olunduğu ve beyin cevap vermeye programlandığı için metin nereden bakarsanız bakın elinizde kalıyor...
                      Aslında çok basit bir cümle şöyle ki" İnsanın bilgi edinmesinin sınırları kendi dışındakilerin kabulleri ile sınırlıdır ve insan bilgi edinirken etik kurallara uymak zorundadır"
                      Umarım şimdi de elinizde kalmaz...

                      zafiRaZ 1 Cevap Son cevap
                      1
                      • ? Eski Kullanıcı

                        @zafira, içinde söyledi: İLGİNÇ BİR TANIM...

                        @mor-ve-ötesi nerden baktıysak konu elimizde kaldı 🙂

                        Yıllar önce fark ettim ben kendi acizliğimi...
                        Fark ettim ki anlatmaya çalışmak, hele bunu nefs-ego etkisi ile sidik yarışına döndürmek sadece kaybettiriyor...
                        Anlatmaya çalışmak yerine dinlemeyi seçtim,
                        Dinlemeyi becermek için çok çabaladım, hala çabalıyorum ve anladım ki iyi dinleyiciler en kolay öğrenen oluyor...
                        Fark ettim ki dinlerken beyin amaç öğrenmek diye kabul ediyor bir süre sonra ve cevap vermek için mesai yapmak yerine öğrenmeyi kolaylaştırmak için idraki arttırıyor...
                        Paylaşımın orijinalliği ilk önce dilinden kaynaklanıyor, dile uzak olunduğu ve beyin cevap vermeye programlandığı için metin nereden bakarsanız bakın elinizde kalıyor...
                        Aslında çok basit bir cümle şöyle ki" İnsanın bilgi edinmesinin sınırları kendi dışındakilerin kabulleri ile sınırlıdır ve insan bilgi edinirken etik kurallara uymak zorundadır"
                        Umarım şimdi de elinizde kalmaz...

                        zafiRaZ Çevrimdışı
                        zafiRaZ Çevrimdışı
                        zafiRa
                        tarihinde yazdı Son düzenleyen:
                        #13

                        @mor-ve-ötesi kendi adıma söylemek gerekirse daha yolun başındayım mazur görün lütfen zaman tecrübe ve ilmi beraberinde getirecek inanıyorum.. böyle yalın bir dil kullanınca anlaması kolay mühim olan özünü anlamak sanırım.. ögrenmeye devam ( :

                        Benim doğrum, senin korkun olabilir korkularınla yüzleşmezsen var olamazsın..!

                        ? 1 Cevap Son cevap
                        0
                        • zafiRaZ zafiRa

                          @mor-ve-ötesi kendi adıma söylemek gerekirse daha yolun başındayım mazur görün lütfen zaman tecrübe ve ilmi beraberinde getirecek inanıyorum.. böyle yalın bir dil kullanınca anlaması kolay mühim olan özünü anlamak sanırım.. ögrenmeye devam ( :

                          ? Çevrimdışı
                          ? Çevrimdışı
                          Eski Kullanıcı
                          tarihinde yazdı Son düzenleyen:
                          #14

                          @zafira, içinde söyledi: İLGİNÇ BİR TANIM...

                          @mor-ve-ötesi kendi adıma söylemek gerekirse daha yolun başındayım mazur görün lütfen zaman tecrübe ve ilmi beraberinde getirecek inanıyorum.. böyle yalın bir dil kullanınca anlaması kolay mühim olan özünü anlamak sanırım.. ögrenmeye devam ( :

                          Ben, iki rekât namaz kılmayı bilmediğim zamanlarda yaşadıklarım ile aramaya başladım,
                          Okuduğum mealler de karşılaştığım "Allah dilediğini hidayet eder ve dilediğini saptırır ile İnsanların ve cinlerin bir kısmını cehennem için yarattık" anlatımlarını okuyunca uzun bir süre şaşkınlık yaşadım...
                          Sonrasında kapı kapı dolaşmaya başladım...
                          İlk önce öğrendim ki "Allah hidayeti ve ilim'i isteyenlere veriyormuş... Sonra öğrendim ki İnsanların ve cinlerin bir kısmı cehennemi tercih edecek şekilde yaşamayı tercih edeceklermiş?"
                          1988 senesinden bu yana tercihi cehennemden olanlardan olmamak için çabalıyorum...
                          Bunu yaparken de iki şeye riayet etmeye çalışıyorum;
                          1- "Varlık'ın Yer-yüzü'ne yaydığı en yüce 'hikmet', beşerî takat ölçüsünce eşyanın hakikatlerine ilişkin bilgi(marifet)ve hakikatlerin sınırlarına (hudûd) riâyettir...
                          İrsâl ve inzâlin yani nübüvvetin en önemli uyarısı(tenbîh) budur."
                          Riâyet: Saygı duymak; kurallara ve ölçülere uymak..."
                          2- Bilgiyi İlim ile kaynağından öğrenmek...

                          zafiRaZ düşüntaşınD 2 Cevap Son cevap
                          1
                          • ? Eski Kullanıcı

                            @zafira, içinde söyledi: İLGİNÇ BİR TANIM...

                            @mor-ve-ötesi kendi adıma söylemek gerekirse daha yolun başındayım mazur görün lütfen zaman tecrübe ve ilmi beraberinde getirecek inanıyorum.. böyle yalın bir dil kullanınca anlaması kolay mühim olan özünü anlamak sanırım.. ögrenmeye devam ( :

                            Ben, iki rekât namaz kılmayı bilmediğim zamanlarda yaşadıklarım ile aramaya başladım,
                            Okuduğum mealler de karşılaştığım "Allah dilediğini hidayet eder ve dilediğini saptırır ile İnsanların ve cinlerin bir kısmını cehennem için yarattık" anlatımlarını okuyunca uzun bir süre şaşkınlık yaşadım...
                            Sonrasında kapı kapı dolaşmaya başladım...
                            İlk önce öğrendim ki "Allah hidayeti ve ilim'i isteyenlere veriyormuş... Sonra öğrendim ki İnsanların ve cinlerin bir kısmı cehennemi tercih edecek şekilde yaşamayı tercih edeceklermiş?"
                            1988 senesinden bu yana tercihi cehennemden olanlardan olmamak için çabalıyorum...
                            Bunu yaparken de iki şeye riayet etmeye çalışıyorum;
                            1- "Varlık'ın Yer-yüzü'ne yaydığı en yüce 'hikmet', beşerî takat ölçüsünce eşyanın hakikatlerine ilişkin bilgi(marifet)ve hakikatlerin sınırlarına (hudûd) riâyettir...
                            İrsâl ve inzâlin yani nübüvvetin en önemli uyarısı(tenbîh) budur."
                            Riâyet: Saygı duymak; kurallara ve ölçülere uymak..."
                            2- Bilgiyi İlim ile kaynağından öğrenmek...

                            zafiRaZ Çevrimdışı
                            zafiRaZ Çevrimdışı
                            zafiRa
                            tarihinde yazdı Son düzenleyen:
                            #15

                            @mor-ve-ötesi Beşikten mezara kadar ilim isteyiniz.. ne güzel bir yol gösteriş...ne güzel bir nasihat...ilimin de hayırlısını isteyelim zira dogru yolu ararken kaybolmak da var

                            Benim doğrum, senin korkun olabilir korkularınla yüzleşmezsen var olamazsın..!

                            1 Cevap Son cevap
                            0
                            • ? Eski Kullanıcı

                              @zafira, içinde söyledi: İLGİNÇ BİR TANIM...

                              @mor-ve-ötesi kendi adıma söylemek gerekirse daha yolun başındayım mazur görün lütfen zaman tecrübe ve ilmi beraberinde getirecek inanıyorum.. böyle yalın bir dil kullanınca anlaması kolay mühim olan özünü anlamak sanırım.. ögrenmeye devam ( :

                              Ben, iki rekât namaz kılmayı bilmediğim zamanlarda yaşadıklarım ile aramaya başladım,
                              Okuduğum mealler de karşılaştığım "Allah dilediğini hidayet eder ve dilediğini saptırır ile İnsanların ve cinlerin bir kısmını cehennem için yarattık" anlatımlarını okuyunca uzun bir süre şaşkınlık yaşadım...
                              Sonrasında kapı kapı dolaşmaya başladım...
                              İlk önce öğrendim ki "Allah hidayeti ve ilim'i isteyenlere veriyormuş... Sonra öğrendim ki İnsanların ve cinlerin bir kısmı cehennemi tercih edecek şekilde yaşamayı tercih edeceklermiş?"
                              1988 senesinden bu yana tercihi cehennemden olanlardan olmamak için çabalıyorum...
                              Bunu yaparken de iki şeye riayet etmeye çalışıyorum;
                              1- "Varlık'ın Yer-yüzü'ne yaydığı en yüce 'hikmet', beşerî takat ölçüsünce eşyanın hakikatlerine ilişkin bilgi(marifet)ve hakikatlerin sınırlarına (hudûd) riâyettir...
                              İrsâl ve inzâlin yani nübüvvetin en önemli uyarısı(tenbîh) budur."
                              Riâyet: Saygı duymak; kurallara ve ölçülere uymak..."
                              2- Bilgiyi İlim ile kaynağından öğrenmek...

                              düşüntaşınD Çevrimdışı
                              düşüntaşınD Çevrimdışı
                              düşüntaşın
                              tarihinde yazdı Son düzenleyen:
                              #16

                              @mor-ve-ötesi, içinde söyledi: İLGİNÇ BİR TANIM...

                              @zafira, içinde söyledi: İLGİNÇ BİR TANIM...

                              @mor-ve-ötesi kendi adıma söylemek gerekirse daha yolun başındayım mazur görün lütfen zaman tecrübe ve ilmi beraberinde getirecek inanıyorum.. böyle yalın bir dil kullanınca anlaması kolay mühim olan özünü anlamak sanırım.. ögrenmeye devam ( :

                              Ben, iki rekât namaz kılmayı bilmediğim zamanlarda yaşadıklarım ile aramaya başladım,
                              Okuduğum mealler de karşılaştığım "Allah dilediğini hidayet eder ve dilediğini saptırır ile İnsanların ve cinlerin bir kısmını cehennem için yarattık" anlatımlarını okuyunca uzun bir süre şaşkınlık yaşadım...
                              Sonrasında kapı kapı dolaşmaya başladım...
                              İlk önce öğrendim ki "Allah hidayeti ve ilim'i isteyenlere veriyormuş... Sonra öğrendim ki İnsanların ve cinlerin bir kısmı cehennemi tercih edecek şekilde yaşamayı tercih edeceklermiş?"
                              1988 senesinden bu yana tercihi cehennemden olanlardan olmamak için çabalıyorum...
                              Bunu yaparken de iki şeye riayet etmeye çalışıyorum;
                              1- "Varlık'ın Yer-yüzü'ne yaydığı en yüce 'hikmet', beşerî takat ölçüsünce eşyanın hakikatlerine ilişkin bilgi(marifet)ve hakikatlerin sınırlarına (hudûd) riâyettir...
                              İrsâl ve inzâlin yani nübüvvetin en önemli uyarısı(tenbîh) budur."
                              Riâyet: Saygı duymak; kurallara ve ölçülere uymak..."
                              2- Bilgiyi İlim ile kaynağından öğrenmek...

                              maşallah yaşım kadar çaban varmış usta 88 benim doğum yılım 🙂

                              1 Cevap Son cevap
                              0
                              • phiP phi bu başlığı tarihinde Din & İnanç bölümünden taşıdı
                              • phiP phi bu başlığı tarihinde Uzak Doğu bölümünden taşıdı

                              Cevap
                              • Yeni başlık oluşturarak cevapla
                              Cevaplamak için giriş yapın
                              • En eskiden en yeniye
                              • En yeniden en eskiye
                              • En çok oylanan


                              © 2021- efelsefe.com
                              İzinler Kurallar
                              • Giriş

                              • Hesabınız yok mu? Kayıt Ol

                              • Aramak için giriş yapın veya kaydolun
                              • İlk ileti
                                Son ileti
                              0
                              • Anasayfa
                              • Güncel
                              • Popüler
                              • Dünya
                              • Kategoriler
                                • All Categories
                                • Individual Categories
                              • Gruplar
                              • Kullanıcılar