Halka göre şerbet mi şerbete göre halk mı?
-
Dünyadaki bütün sistemler halkın anlayışına göre dizayn edilir.
Halk bilinçli ise onlarca türü olan demokrasiden biri oraya uyarlanır.
Halkın çogunluğu ilkel, bilinçsiz ve yobaz ise diktatörlük veya diktatörlüğün bir başka türü olan tek adamlık hakim olur.
Halkı bilinçli olan bir ülkede tek adamlık yaşamayacağı gibi halkı yobaz olan bir ülkede de demokrasi yaşamaz.
Yobaz bir ülkede demokrasi olsa bile sisteme hakim olan dini tarikatlar, resmi ve gayriresmi mafyaları makyajlamaktan öteye gitmez.
Çünkü demokrasinin bir halk iradesi olduğu iddiası yobaz ülkeler için geçerli değildir.
Yobaz ülkelerde halk iradesi dine ve sermayeye bağlıdır.
Din ve sermayenin çıkarı neyi işaret ediyorsa halk iradesi de onunla sınırlıdır.
Dinin, sermayenin ve mafyanın hakim olduğu Türkiye gibi ülkelerde demokrasi uygulanamaz.
Bu yüzden siyasi partilerin demokrasi söylemleri azınlığın gazını almaktan başka birşey ifade etmiyor.Şimdi "Dünyadaki bütün sistemler halkın anlayışına göre dizayn edilir" dedik ama bunun öncesi asıl konumuzdur.
Zira sistemden önce halkın anlayışı o sisteme göre uyarlanır.
Basın, yayın organları, spor, eğitim, siyasi partiler, sanat etkinlikleri alıştırılmak istenen sistemin psikolojik ayağını oluşturur.
Bu ayak aynı zamanda bir çıkar kapısı olduğu için sistemin türüne bakılmaksızın herkes bir şekilde rol alır.
Ortalama 20 yıl gibi bir sürede halk kişisel çıkar uğruna yeni oluşan sisteme adapte olur.
Yine bu süre içerisinde aykırı sesler susturulur, muhalif eylemler durdurulur, karşıt olan herkes öldürülme pahasına etkisizleştirilir.
Böylece şerbete göre uyarlanmış bir halk yaratılır.Şayet insanları kişisel olarak değil de halk olarak ele alırsak, halkı dönüştürmek ve koyun gibi gütmek dünyanın en kolay işidir.
Çünkü halkın genelde kendi iradesi olmaz, halkın genel iradesi şerbete göre halk oluşturan gücün istediği iradeden ibarettir.
Bu nedenle önce şerbete göre halk daha sonra halka göre şerbet oluşturulur.
Azınlıkta kalanlar ise ya sineye çeker ya da sistemin cezasını çeker.
Bu dünyada hep böyle olmuştur.Şerbete göre halk uyarlanmasının nedeninin temeli emek sömürüsüne dayalı.
Ancak, emek sömürüsü için yapılan herşey bir başka sömürü ve sömürüleri zincirleme olarak zorunlu kılar.
Bunun için önce toplum iradesi ele geçirilir, toplum iradesi alınmadan sömürü gerçekleşemez.
Toplum iradesini ele geçirmenin bazı örnekleri aşağıdaki gibidir.- Topluma din dayatılır.
- Eğitim dine göre uyarlanır ve yozlaştırılır.
- Sanat, spor, medya, siyaset sömürünün takdiri ilahi olduğunu ve yoksulukla gurur duyulması gerektiği psikolojisini aşılar.
- Küçük kızların evlendirilmesi, gençlerin uyuşturucuya alıştırılması, tecavüz, rüşvet, başkasının malının ganimet sayılması, gasp, hırsızlık gibi olgular toplum değeri yapılır.
- Milli irade sömürücülerin çıkarıyla özdeşleştirilir.
- Halkın beynine sömürü sistemine karşı olanlar hain olarak lanse edilir.
- En büyük yalan atan siyasetçiler baştacı ettirilir.
- Makam-mevki sahiplerine kul-köle olmak erdem sayılır.
- Açlığa, yoksulluğa, sömürüye şükrettirilir.
- Dil, tarih yozlaştırılır.
İşte sistemler böyle bir halk yaratıldıktan sonra halkın iradesine sunulur.
İradesi alınmış halka, "demokrasi, seçimler" halk iradesi diye yutturulur.
Şimdi başlıktaki sorumuzu tekrar soralım.
Halka göre şerbet mi şerbete göre halk mı?
-
Öncelikle “halk” kavramı oldukça müphem bir kavram. Ne halkın şerbeti ne de şerbete göre halk olgusu doğru sonucu doğurmaya yeterli görülemez. Tekelci aşamasındaki “liberal virüs” /liberal kapitalizm öncelikle açığa çıkartılmalıdır; demokrasi denilen yönetişimsel biçimin burjuva tarzının da kapitalist-emperyalist temsili demokrasi şeklinde neredeyse tüm dünyada kabul gördüğü anlaşılmaktadır. Yönetilme biçimleri halkların duruşundan ziyade sömürülen sınıfların sömürüye karşı takındıkları tavırla ilgili olabilir; bu duruşun sergilenemediği her düzlemde tüm yozlaşma biçimleri kaçınılmadır ve onlar sadece birer görünürlerdir; asıl sorun dipte yatmayı sürdürecektir.
-
@bilgisezgi, içinde söyledi: Halka göre şerbet mi şerbete göre halk mı?
Halkın beynine sömürü sistemine karşı olanlar hain olarak lanse edilir.
Bıktık artık ama ne yapacak bu insanlar. Yine darbe söylentileri başladı nereye varacak bu işin sonu bilmem.
Evet halk pirim verdiği müddetçe herşey beklenir.
İşin sorun kısmı şu ki kimse halkı eğitmek için çabalamıyor. Herkes kendi hırsızıno ve kendi sapığını koruma kutsama peşinde.
-
@kâfir-imam , "halkı eğitmek" çok üstenci bir yaklaşım...15/16 Haziran da kim kimi eğitmişti acaba diye sormak gerekmez mi?
.
Not:tariş -
@nejdet-evren, içinde söyledi: Halka göre şerbet mi şerbete göre halk mı?
@kâfir-imam , "halkı eğitmek" çok üstenci bir yaklaşım...15/16 Haziran da kim kimi eğitmişti acaba diye sormak gerekmez mi?
.
Not:tarişO zaman bireyleri eğitsinler.
Halkın en aşağı tabakası en üsttekilerin en çok işine yarıyor. -
@kâfir-imam , mesele eğitmekte...öğrenmek varken eğitmek çok saçma ve elitist....sömürülen proleterya/içşi ve köylü omuz omuza vermeli... burjuva demokrasilerinin sömürülenlere bir vaadi zaten olamaz. öyle ise tanımları yeniden ve doğru kullanmak gerek; kim ırkçı, kim faşist ve kim komprador? yanlış tanımlar yanıltıcı sonuçlar doğuracaktır...
-
@nejdet-evren, içinde söyledi: Halka göre şerbet mi şerbete göre halk mı?
15/16 Haziran da kim kimi eğitmişti acaba diye sormak gerekmez mi?
15/16 Haziran gibi olaylar halkın gelişmesinde elbette etki eder, ancak halkın "dönüştürülmesi" gibi genel olaylardan ayrı değerlendirilmeli.
Zira yazımda halkın dönüştürülmesinden bahsettim. -
@bilgisezgi , prolertyaya karşı "halk" kavramı ne kadar cılız kalıyor ise; devrimleri de yaratacak gücün halk olmadığı da somut olarak göründüğününün rermidir bu...
-
@nejdet-evren, içinde söyledi: Halka göre şerbet mi şerbete göre halk mı?
@bilgisezgi , prolertyaya karşı "halk" kavramı ne kadar cılız kalıyor ise; devrimleri de yaratacak gücün halk olmadığı da somut olarak göründüğününün rermidir bu...
Zaten proletaryanın karşısındaki güç kapitalizm değil, bizzat halkın kendisidir.
Çünkü yazımda bahsettiğim gibi halk kendi cellatına aşık ettirilerek proletarya karşısında güç haline getiriliyor. -
@bilgisezgi proleryanın karşısındaki güç burjuvadır ve burjuva halk değildir; halk olmadığı gibi sömürücü bir tabakadır....
-
@nejdet-evren, içinde söyledi: Halka göre şerbet mi şerbete göre halk mı?
@bilgisezgi proleryanın karşısındaki güç burjuvadır ve burjuva halk değildir; halk olmadığı gibi sömürücü bir tabakadır....
Burjuva sömürür ama proletaryanın karşısındaki asli güç değildir.
Burjuva bunun için halkı eğitmiş.
Proletaryanın karşısına dikilmesi için halka din vermiş, güvenlik adı altında silah vermiş ve proleteryayı hain ilan etmiş.
Che Guevara'yı öldüren ve Denizleri ispiyon eden bu kesimlerdir.
Sovyet devrimi yine bu kesimlerle yapılan çatışmalarla gerçekleşmişti.
Yani burjuvanın kendi gücü yok, onun gücü bahsettiğim kesimlerden oluşuyor.