Dil Değirmeni
-
Gelmeyene nasıl geliş buldun?
(Ortaya ya da meydana gelmedik çünkü kenarda/kıyıda değildik)Şuradan buraya gelmedik çünkü şurada değildik.
O diye biri bizi taşımadı çünkü biz hep benizHiç bir yere gitmedik. Hiç bir yerden gelmedik. Buradan taşınamayız. Buradan taşınmadık ve taşınmamıştık kimse bizi taşımadı.
Bura gözlemcinin evidir/mülküdür ve nereye taşınırsa bura oraya gider. Biz hep buradaydık .Bura olmayan eyrde olamayız.Gelme ilk hareket mi?
İlk hareketi açıkla?
Bura içinde taşınıyoruz. Buradan hareket edemeyiz.
Daha önce de buradaydık. -
Baştan başı sondan sonu yok
Baştan başı yok, sondan da sonu yok. Böyle. Zaten öyle olmasa eternity olamaz .Ezeli ve ebedi olamaz. Baştan başı osla da sondan sonu olmasa ezeli olmayan ama ebedi olan demek olurdu. Başlıyor başladı ama bitmiyor demek olurdu ve bunu açıkla? düşün
Öncede başı yok sonrada sonu yok
Geçmişte başı yok gelecekte sonu yokÖcnede başlangıcı yok sonra da sonlangıcı yok
Öncede başı yok sonra da sonu yok
Öncede ilk yok sonrada son yokGeçmişte ilk yok gelecekte son yok
Geçmişte tekil değildi gelecekte çoğul değildi
Öncede tekil değildi sonrada çoğul değildiDeğirmen çalıştı,dil çalıştı, dil çalışıyor. anlatabiliyor. Karmaşık değil. Anlamanın çalışması lazım. Paylaşmanın çalışması lazım. Düşünmenin çalışması lazım.
Baştan başlayan ama sondan bitmeyen şeyden bahseden herkesi dinliyorum.
Baştaki tekil, baştaki tekil.. yok, olamaz.
Baştan başladı sondan bitmeyecek .Hadi bulun. Kim soktu bunu kafanıza onu bulun.
-
@ictenlik, içinde söyledi: Dil Değirmeni
Niye başa tekil/bilinmez ya da benzeri koydun? Kim söyledi! Kim istedi senden bunu?
@ictenlik, içinde söyledi: Dil Değirmeni
Kim soktu bunu kafanıza onu bulun.Bir zamanlar bizim kafamıza da sokmuşlardı (biz çıkarana kadar) ama onu kafama kendim koymadığımı farkedecektim. Diğerleri yerleştirmiş ya da nakletmişti. Bu yüzden kendi kişisel incelememi sürdürür ve bunu kafamdan çıkarırken hiç kişisel almadım.
Kafana diğerlerinin yerleştirdiklerini boşalttığında zaten yeni bir şey almana/koymana gerek kalmadan uygun olan kalacak. bu yeterince boşluk açar.
-
Doğmayan varlaşık doğmadı
Doğmadığı için ölmeyecek
Varlık; ne doğdu, ne de başladı ve doğamadığı için batamaz
Varlık öncede/geçmişte; yapısız, varlıksız, kendinden yoksun, gelişime muhtaç olarak var değildiVarlık; doğarak meydana gelmedi, gelişerek büyümedi, azdan çoğalmadı ,hiçten hepleşmedi, tekilden çoğullaşmadı, yoktan varlaşmadı, oluşsuzdan oluşlaşmadı, olmayanda olmadı, ..
-
Madde kavramı.. Serbest Yazımlar (Bunun üzerine yazmak istemesem de, beni bulanık bir alana çekse de)
Cisim, eşya
Madde kavramı formu belirler. Gözün gördüğünü belirler. Gözlemciye göre .. Bakış alanı..
Madde nedir?
Madde nedirden ziyade ne nedir?
Ne neyse madde odur ve neyin ne olduğu yina ne olarak yanıtlanıyorsa, daha açılamıyorsa maddenin ne olduğu/olacağı da yine en son madde olarak yanıtlanabilirdi. Madde maddedir. Madde olarak tanımlanandır. Madde olmayan madde değildir. Madde olmayanların ne olduğunun değili ve madde olmayanın değili maddedir.Maddi form, maddi olmayan form ya da anti madde, madde olmayan nedir? ya da maddenin antileri kaşıtları nelerdir?_
maddi manevi (dildeki temel belirleme)
madden manenÖzne, mana, ruh, tin, enerji, manevi, vs
-
Monoteizm Üzerine ya da Monoteiste Notlar/Deyişler
Tanrı ya varolan herşeydir ya da bütünümüzdür. Sizden ayrı bir güç varlığı/merkezi düşünmeye son verin, bu gücünüzü böler, varlığınızı g-ayırır ve dolaylar ki kendinizi ikinci sınıf değiller (asla göre amiyane, efendiye göre köle) olarak sınıflamanızı ve görmenizi sağlardı.
Size tanrının iyi bir kavram ve varlık olarak açıkladığını ve anlatıldığını anlıyoruz. Derin bir incelemede bunun öyle olmayacağını bulurduk. İkincisi sonsuz varoluşta bir ortaya koyma ya da yaratıcı gerekmiyor. Sonsuz (ezeli) olarak var bulunan şeydir ve bir ilk yaratıcı mümkün değildir. Yaratıcı tüm her şeydir.
Monoteist bir tanrı yaklaşık olarak sahip/efendi figürü dışında bir şey ifade etmeyecektir. Monoteizm zihniniz için iyi taraf değil, sizi böler.
Monoteizm kafanıza sizden/varlıktan bölünmüş ikincil ve dışsal bir güç odağı merkezi düşüncesi sokma fikridir. Kölelik tuzağıyla aynı merkeze benzer.
Varoluş kendinizindir (dolaylı değil) ve kendi gücünüzle ilerlemeniz gerekecek bir noktaya gelecektiniz.
Kandırıldınız ve ne kadar erken farkederseniz o kadar iyi.
Maneviyat ya da görece ahlak için tanrı gerekli değil ya da bir koşul değil. Uzakdoğu felsefeleri ve budizm tanrıdan yoksun olarak iyi ahlak öğretileri ve maneviyatla doludur.
Spinoza'nın tanrısına yakın hisseden Einstein evrende neler olup bittiğini ve akıllı tasarımın izlerini arıyordu ancak aradığı monoteistik bir tanrı figürü değildi.
Monoteist bir tanrı figürü ile inanç ya da benzeri bağını kesme-k ille de materyalizm ,Darwinizm, evrim, big bang demek değildir. Bu anlamda dindar olmayarakta manevi ya da ruhsal/tinsel (maddeci olmayan) olunabilir.
Tanrı olmaksızın -daha ileri- manevi olunabilir. Gerçek ruhsallığın daha ilerisi tanrı olmaksızın ilerlenecek.
-
VAR YOK
Siyah beyaz
Uzun kısa
geri ileri
karmaşık basit
Hiç her/hep
Var yokVARLIK YOKLUK
Bolluk/bereket kıtlık/yoksunluk
Varsıllık/zenginlik yoksullukKavramların doğasını tanıma
Bir kere kavram zihinde belirlendi. Kavrayıcı/kavrayan/gözlemci var. Kavramı gözlemci belirledi ya da işaret etti. İşaretleme/imlem varlıkta(n) yapıldı. İşaretleme subjektif (işaretleyenin doğası gereği)
Var yok kavramının kullanımları
Amet Kalemin var mı?
Var.
Evet.
Hayır.
Yok.
Evet kalemim var
Hayır kalemim yokAhmet evli misin?
Evet evliyim.
Yok, evli değilim. Ben bekarımAhmet evlilik var mı?
Ne yani sevgilin yok mu? -
ETİK
Etik veya ahlak felsefesi, doğru davranışlarda bulunmak, iyi bir insan olmak ve insani değerler hakkında düşünme pratiğidir. Etik sözcüğü Yunanca "kişilik, karakter" anlamına gelen "ethos" sözcüğünden türemiştir.
Etik daha çok felsefenin bir alanı olarak, doğru bir biçimde yaşamaya dair yapılan araştırmaları ve bu alanda geliştirilmiş fikirleri kapsar
Vikipedi
Şimdi kavram karmaşık. Nasıl tanımlanmalı. Evrensel bir tanımı var mı?
İyi insan olmak herkese göre değişir, subjektif
Doğru davranış herkese göre değişir, subjektif
Doğru biçimde yaşam da öyle, subjektifSonuçta şuraya varıyorum. Kusursuz bir etik arasaydık ?
Tüm insanların birbirine en uygun davranışını arasaydık?Kendine yapılmasını istemediğini başkasına yapma. Birine tanınan hakların herkese tanınması.
Peki ama bomba sahipleri, para sahipleri, yöneticiler, güç merkezleri var. Tüm bunlar dengeli ve adil değil. Yasalar ve hukuk var ama dünya adil değil ki! Yasalar nasıl adaletli olabilir?
Yani gerçek bir etik tartışsaydık ve etiğe göre bir toplum idealize etseydik, tam bir fırsat eşitliği, denklik bulmalıydım. Güç dengesizliği ve adaletsizlik olmamalıydı. Doğadaki gibi herkes kendi yemeğini toplamalı ve kendi işini görmeliydi, alt sınıflar olmamalıydı. Etik tartışması düşünmeden/başlamadan çökmüştür. İnsan subjektif görece etikler tartışacak ve hepsi mevcut koşulları statükoyu olumlama, koruma idealize etme temelli olacaktır.
Etik üzerine bir tartışma yapılamaz.
-
POLİTİKA
Siyaset veya politika, gruplar arasında kararların alındığı veya bireyler arasındaki güç ilişkilerinin, kaynakların dağıtımı veya statü gibi diğer etkileşim biçimlerinin ilişkilendirildiği bir dizi faaliyeti ifade eder. Siyaset ve hükümeti inceleyen sosyal bilim dalı ise siyaset bilimi olarak adlandırılır.
Vikipedi
Halkın, diğerlerinin, insanların (alt sınıfların, avamın) nasıl yönetileceğini tartışmaktır. Daha bunu dediğimiz an da yöneten ve yönetilenler, kurallar koyanlar vb bölümlemesini ve sınıfları oluşturduk ve yönetenler (para güç sahipleri ve merkezleri) adına bunu onayan orta sınıf düşünürü olarak düşünmeye başladık.
O halde politika tartışmak ,yönetim tartışmak ve diğerleri üzerinde yönetimin nasıl örgütleneceğine karar vermek ya da yönetim örgütlemektir ve bu etik değildir, kapatılmıştır.
Görülen o ki; tüm bu tartışmalar günümüze üretici/işçi köle alt sınıfların olduğu çağlardan (çağlara dair bir felsefik tabandan) kalmıştır, kapatılmalıdır.
Demokrasi ve diğer şeyler hayal ürünüdür. İnsan güce dayalı oligarşiyi hiç bir zaman aşamadı.
-
SANAT VE ESTETİK
Üretim, aristokrat sınıfların tüketim ve zevkine göre/dönük olacağı (hatta paradan bağsız üretim değilse emek değerin karşılayıcısı ve dolayısıyla talepçisi de onlar olacağı, haliyle onlar sürecin düzenleyecisi olacağı için) ve tüm halk sınıflarını kapsayıcı olamayacağı için bu tartışmada başlanmadan sonlanmıştır.
Dolayısıyla kapsayıcı/birleştirici gerçek sanat sadece ve sadece ancak sokakta, doğa da, özgün özgür işlerde, folklorde, halk kültüründe, gönüllü bağışçılığa dayalı vb üretimlerde, işlerde yeşerebilecekti ve bulunabilir demektir.
-
ONTOLOJİ
Alt sınıfların ontolojisi tanrıdır ve bu değişmeyecek. Farkındayız. Üst sınıfların ontolojisi (para ,zevk, mal, konfor ve yönetimdir ya da ) materyalizmdir.
(Yerine materyalizm konmadan tanrı kaldırılamıyor ya da bu tartışmaya sınırlı/alaycı/dışlayıcı/ötekicil geçit veriliyor haliyle geçit verilmiyor)
İnsan dürüst ontoloji tartışması veremeyecek gibi göründü.
O halde ontoloji tartışmakta boş diyor vaiz.*
(Konunun daha geniş versiyonu ya da denilenin -ortaya konanın geniş açılımı için)
https://turandursun.com/forumlar/showthread.php?t=43353(Vaiz ifadesi buna göndermedir)
https://kutsalkitap.info.tr/?q=Vai.1 -
Eğer yeterince insan ona dokunduğunda harekete geçecek bir kıyamet/panik butonu olsaydı ona çoktan basardım ya da basanların tarafında oluşu yeğlerdim.
Modern insan, uygarlık ve modernite tedavi edilemeyecek kadar hastalıklı ve yozlaşık ve buna bilgi kuramlarının ağır kirlenmesi/yozlaşması dahil. Mutlak köle etikleri; felsefe, filozofi ve bilgi kılığında mutlaka göğe taşındı ve kaldırıldı.
İktidar, belli türden çoğunluklar, seçkinciler/elitistler, konformistler vb. Bunlarla işbirliği yapan her türden ideolojiden korkmalısın.