İsrail'de Yeni Durum
-
Ne kadar Müslim varsa topuna racon kesen küçücük bir İsrail. İnsan utanır be!
-
Hiçbir düzenli ordu karşısında gerilla, terörist, milis gibi silahlı yapılanmalar görmek istemez. Düzenli ordu, düzenli ordu ile savaşmak ister.
Fakat düşman terörist ise düzenli ordu da terörist gibi davranır. Düşman gerilla savaşı yürütürse düzenli ordu da gerilla yöntemleri uygular.
Bu böyledir.
-
Türkiye yıllarca pkk ile düzenli ordu birlikleri kullanarak savaştı. Bu çok kayba yol açtı. Osman Pamukoğlu Hakkari Dağ Komando Taburuna gidince onları antiterör timi olarak eğitti. Aynı teröristler gibi sabit kalmadılar, ani baskınlarla pkk kamplarını tarumar ettiler.
Terör miadını doldurdu ve ypg ile yerel milis statüsüne geçti. Yerel milis terör örgütünün üst aşamasıdır. Onun üst aşaması düzenli ordudur.
-
Beşşar Esad'a Eset diye akıllarınca hakaret ettiklerini sanan akıldaneler şimdi PKK diye İsrail diye hiç çığlıklar atmasınlar. Sorumlu olan kendileri.
-
Savaşlarda kısa sürede ilk kimin saldırdığı unutulur. Saldırgan mağdur rollerine girer acındırır yardım dilenir. İlk ben saldırmıştım kimse demez. Saldırır, saldırıya karşılık verilince bana saldırıyorlar diye ortalığı velveleye verir. Bu hep böyle olur.
-
İran ve kankaları Hamas ve Hizbullah dut yemiş bülbül gibi sessizliğe büründü. Hani Haniye´nin intikamı alınacaktı. Hani İran şiddetli misilleme yapacaktı. Hani İsrail´in yaptıkları burundan gelecekti. Bunlar böyle işte. Bilhassa İran lef ebeliğinden başka bir şeyi beceremiyor. Buna rağmen boyundan büyük işlere girişmeye kalkıyor. Kendi ülkesinde rezil duruma düşüyor.
-
İran karadan İsrail'e saldırabileceğin bile söyledi. Bunların hiçbir halt edemeyecekleri, bol palavra sıkmalarından belli. Öyle bir iş yapabilecek ve yapacak olsalar lafını etmez yaparlardı.
-
Gazze sorununun kökten çözümü İsrail için büyük rahatlama sağlayacağı için bunu yapmadan geri çekileceğini ummamak gerekiyor. Kazanacakları kaybedecekleri yanında çok fazla. Gazze sorununu halletmiş bir İsrail önüne kimsenin geçemeyeceği bir İsrail olacağı için Gazze'ye yüklenecektir.
Fakat sorun, Gazzelilerin silahlarla öldürmekle tüketilemeyeceği ve kıyımın sonunda direnme güçleri kalmayarak göçe zorlanmalarının tek yol olması. Kimi stratejistler yaşanamaz hale getirilen Gazze'de salgın hastalıklar yoluyla da yok etme planlanabileceğini söylüyorlar.
Tek Filistin bölgesi tek yönetim yani Batı Şeria olması çözüm sağlayabilir gerçekten. Kimisi Gazze'de yaparsa Batı Şeria'da da yoketme politikası yapabilir diyorlar. Söz konusu İsrail ise kesin konuşmak zor. Olamaz öyle şey denilemiyor.
-
İsrail, Gazze Şeridi diye bir şey bırakmadı zaten, çünkü binaların %80´i yıkıldı veya oturulamayacak hale geldi. Tüm altyapı yok oldu, ne okul kaldı ne hastane. Artı; insanların %90´ı göç etmek zorunda kaldı. Bu saatten sonra Gaze´yi yeniden inşa etmek bile mantıksız olabilir.
Amaç belli. Hamas, Hizbullah, İran ve kankalarına unutamayacakları bir ders ve gözdağı vermek. İnsanlar böyle bir hayvan türü işte. Gaddarlıkta, bencillikte ve kan dökmekte üstlerine yok. -
Hizbullah teröristleri bu gece İsrail´in kuzeyine roket saldırısı düzenledi. İsrail´in yanıtı gecikmedi. Hava kuvetleriyle Lübnan´ın güneyine saldırdı ve 48 saatlik olağanüstü hal ilân etti. Hizbullah bu tip roket saldırılarıyla anca havanda su döver, çünkü etkisi fazla değil. İsrail´in hava kuvvetleri daha etkili.
-
Dünkü horoz dövüşünden sonra ortalık biraz sakinleşmiş gözüküyor, da, aslında ortam barut fıçısı gibi. Delinin birisinin çok yamuk bir hareket yapması halinde, İsrail Lübnan´a girer. Tıpkı Gazze´de olduğu gibi. Hizbullah bunun olmayacağını zannediyor. Öyle zannetsin bakalım.
İran hâlâ suspus. Gölgesinden korkmuş gibi sesi çıkmıyor. -
İsrail'in Lübnan'a da saldıracağına dair belirtiler var. Bunun bazı anlamları olabilir.
Gazze yaşanamaz hale getirildi, şartlar ağırlaşacak ve silahla öldürmeye gerek kalmayacak olabilir.
Düşük yoğunluklu bir çatışma düzeyine geçip yıldırma baskısı uygulanması planlanabilir.
Kurtarılamayan rehineleri unutturma taktiği olabilir.
Savaşa ve genişlemeye dayalı bir dönem açma planlanıyor olabilir.
-
İsrail'in olabilecek sınırlarına ulaştığı ve daha fazla genişlemesinin artık olanaksız olduğu düşünülürdü.
7 Ekim saldırısı ile İsrail'e tekrar sınırlarını genişletme çalışmaları başlatması için açık çek altın tepsi içinde sunuldu.
11 Eylülde bazı zeka yönünden değerlendirilmesi gerekenler bayram etmişler sevinmişler sevinç gösterileri yapmışlardı.
Eşekler akıllı hayvanlardır. Bataklıkta ilerleyebilir, bir yerde zemini tehlikeli görürlerse o zeminde bir daha yürümezler.
-
Şaka maka değil yılı dolacak ve Gazze yaşanabilir olmaktan çıktı. Silahla yapılanlar değil, bundan sonra olacaklar önemli. Bakın şimdi, lafı edilir ama kimse son düşmanı öldürünceye kadar savaşmaz. Bu kesindir. Son ocak sönmeden denir edebiyat öyle gerektirir ama kimse son ocak sönene kadar savaşmaz. Ocağın üstüne konacak tencere konuyu belirler.
-
7 Ekim şu demektir: "Ya İsrail yazık sana, Arap denizinde küçük bir adaya sıkıştın, biraz genişle, ferahla, al san açık çek, çekinme, saldır. Ülkeni biraz daha genişlet ki rahat nefes alasın. Buyur. Çekini altın tepsi içinde sunuyoruz. Güle güle kullan."
-
Haritaya bakan, bunu hemen anlar. Anlaması gerekir. Hiç dünyada başkenti sınırda bulunan ülke var mı? Bunun anlamı açık. Bu başkent içerde kalacak yani, başka anlamı yok.
Peki Gazze gibi Batı Şeria'yı da talan edebilir mi İsrail? Yapamaz. Gazze'ye de yapamaz diyorduk, bunu unutmamak kaydıyla.
Gazze, Şeria, Lübnan, Golan demez hepsini talan tarumar eder mi? Yapamaz diyoruz ama...
Gelecek hakkında konuşmak zordur.
-
Gelişmeler göz ardı edilecek gibi değil. Savaş yeni boyutlar kazanıyor.
Bir kere Gazze yaşanmaz hale getirildi ve getirilmeye devam ediyor. Patlayıcılarla sağlam kalan yapılar da yerle bir ediliyor. Amacın artık Gazze'yi Filistinliler bakımından yaşanamaz hale getirmek olduğu açık.
Bu rahatça yapılabiliyor olduğu için açıkça yeni savaş alanı Lübnan olarak belirlendi.
Yani 7 Ekim açık çekine dayanarak İsrail genişleme politikasını açıkça ilan etti.
İsrail'in bu amacına küresel destek olduğu da açık. Yani şimdi bir örgütün sipariş ettiği cihazlara öyle sıradan casuslar filan kullanarak nitrogliserin ekleyemez ve bunu istediğiniz zaman patlatacak bug yazılımı yerleştiremezsiniz. Bu casusla gizli olarak yapılabilecek bir iş değil, işbirliği gerektiren bir iş.
Şimdi teröristler için telefon kullanmak çok riskli. Konuşma sırasında yeri belirleniyor ve füze gönderiliyor. Bu durumda teröristler düşündü ki konuşmayalım, sade mesaj gönderen basit araçlar kullanalım, mesajı yazdıktan sonra çok kısa süreli sadece gönderim için cihazı açalım ve gönderilince hemen kapatalım.
Ama işte o kısa süreli gönderim sırasında internete bağlanıyorsunuz. İnternetten de bug yazılımını tetiklemek için gerekli süre sizin mesajı gönderme sürenizden kısa.
Bunu düşünemediler ve asıl cihazlar üretilirken böyle bir işbirliği olacağını düşünemediler.
Bu savaşta yeni bir boyuttur.
-
Geriye kalıyor 7 Ekim planlı bir kışkırtma mı idi. Öyle görünüyor ama bunun bir önemi yok. Harp hiledir ve oyuna gelmemek gerekiyor. İsrail açık çekini aldı mı aldı. Tutar hanesine ne yazarsa yazacak. Açık çek verirsen sonuçlarına katlanırsın.
-
Nitrogliserin 200 derece sıcaklığın üzerinde kristal yapısı bozunarak patlar. Bataryanın lityum içeriği içine karıştırılan bu maddeyi patlatmak için bataryayı aşırı yükleyip ısınmasını sağlamak gerekiyor. Bunu bir bug yazılımı yapar. Bug internet üzerinden aktif edilir ve cihazın aşırı çalışması sağlanır. Bu yüklenme bataryayı ısıtınca bummmm. Lityum zaten yanıcı ve patlayıcı.
-
Aynı olay elektrikli otomobillere de yapılabilir. Otomobil bataryası yani zaten normalde de bomba kadar güçlü. Patlamasını tetikleyecek az bir nitrogliserin yeterli. Bug yazılımları tespit etmek güçtür. Aktif edilinceye kadar uykuda bekler. İnternetten dürtülünce uyanır. Uykuda olan yazılımı belirlemek zor.