İsrail'de Yeni Durum
-
@kereste, içinde söyledi: İsrail'de Yeni Durum
Hamas´ın yaptıĝı katliyam, İsrail´e bu fırsatı fazlasıyla verdi.
Böyle bir olay en çok kimin işine yararsa o olayı tezghlayan da o dur aslında. Tam bir yahudi oyunu .
-
@Efruhte
Müslümanlara olan sempatinizi anlayabiliyorum ancak Yahudi oyunu olduĝu iddianıza katılmıyorum. Böyle bir şey olduĝu zannetmiyorum. İran, âlenen Hamas´ı destekleyen bir ülke ve zaten bunu hiç gizlemiyor. Ancak doĝrudan İsrail´le dalaşmak istemiyor, çünkü bu durumda karşısında sadece Israil yok. ABD gibi süper bir gücü karşısına almış olur.Benim düşüncem şu:
Son yıllarda İsrail bir çok İslam ülkesi ile diplomatik olarak yakınlaşmayı başarabildi. Bilhassa Suudi Arabistan ile olan iliştikiler İsrail açısından bir hayli olumlu ve verimli. Bunun böyle olması İran´ın ve Hamas´ın hiç işine gelmedi ve haliyle İran Hamas´ı öne sürdü. Hamas, hayatının en yanlış hareketini yaptı ve asker zivil ayırımı yapmadan önüne gelene saldırdı. Bu gerçek.Hasılı Hamas ve İran, İslam dünyasına en büyük kötülüĝü yapmış oldu.
Şunu gözardı etmemek lazım: Hamas bir terör örgütü ve İran´dan besleniyor. Arafat yaşasaydı, bu olan bitene(katliyam) kesinlikle izin vermezdi.
-
İsrail'in Gazze harekatının amacı belli oldu. Amaç sınırdaki güvenlik koridorunu İsrail'i emniyete alacak ölçüde genişletmek. Tabii bu, zaten dar olan alanı daha da daraltmak anlamına geliyor ve bir milyondan fazla Filistinlinin evlerini bırakıp çekilmelerini gerektiriyor. BM böyle bir planın kabul edilemez olduğunu açıklamasına rağmen İsrail siz de onlarla birlikte gidin diye planı uygulamakta kararlı olduğunu belirtti. Ayrıca Filistinlilerin ellerinde İsrailli rehineler tuttukları sürece kesinlikle elektrik su yakıt ve gıda gönderilmeyeceğini açıkladı.
Bu kadar çok nüfus öldürülemeyeceğine göre harekatın amacının bir dehşet ortamı oluşturup Filistinlileri kaçırmak daha dar bir alana sıkışmaya zorlamak olduğu zaten açık. Buna göre İsrail güvenlik şeridini genişletmek istediği yere kadar yapı bırakmayacak bombalayıp yıkacak. Ölmek istemeyen kaçacak. Kalan olursa ölecek. Ayrıca iç kısımlarda da büyük binaları vurup yıkıyor. Bunun amacı da Hamas idari yapısını çökertmek.
Hamas'ın vahşi saldırısının bu amaçları haklı gösterdiği yadsınamaz bir gerçek. İsrail yeterince bombalayıp istediği alanı boşaltınca asker sokarak güvenlik şeridini istediği genişliğe çıkaracaktır.
-
Peki amaç bundan öte olabilir mi? Yani Gazze'nin tamamen ilhakı olabilir mi? Bu aslında mantıklı bir seçenek çünkü korumak zorunda kalacak bir sınır olmaması anlamına geliyor. Mısır ile bir sorunu yok zaten İsrail'in. Fakat bu seçeneğin sorunu, içerde sürekli gösteriler yapan kalabalık bir Filistinli nüfusu oluşturacak olması. İsrail bunları dışarda tutmak istiyor. Gazze ilhak edilirse nüfus Mısır'a sürülecek Mısır bunu hiç istemiyor.
Dediğim gibi Arap Arap'a hiç acımıyor. Ölürse ölsün, istemiyor. Filistinliler Arap yani, kardeşleri istemiyor İsrailliler nasıl istesin? Vatansızlık çok zor ama İsrailliler vatansızlığı binlerce yıl yaşadığı için vatanlarına sahip çıkmakta kararlılar.
-
Olay bu raddeye gelmişken İsrail'i iyice sorgulamak gerekiyor. Peki İsrail bu bahane ile yine genişler mi?
Genişlemek ister. Eline fırsat geçerse de yapar. Fakat İsrail güneye değil kuzeye genişlemek ister. Suriye'nin vurulması bunun işareti mi? Görünürde amaç, Hamas ile uğraşırken bir de Hizbullah'ın bela olmaması. Bu yüzden Hizbullah'a gelecek silah yardımlarını engellemek için Suriye hava limanlarını kullanılamaz hale getirmek.
Şu ana kadar Hizbullah pek kıpırdaşmadı. İsrail Hamas'in işini bitirene kadar Hizbullah harekete geçmesin istiyor. İran silah gönderirse Hizbullah rahat durmaz. Suriye hava limanlarını İsrail bu yüzden devre dışı bıraktı.
Bir düşman denizi ortasında bir ada, üstelik küçük bir ada iseniz hep tetikte olmanız gerekir. İsrail'in durumu bu.
-
Tabii Suriye'nin vurulması bölgesel bir savaş olasılığını tetikliyor. Bu gözardı edilemez. İsrail geçmişte tüm Arap birliğini yendi, yine savaşır ve Golan bölgesini Suriye'den tamamen almak istediği de bilinen bir gerçek. Ukrayna savaşı ile Rusya desteği zayıflayınca bu olasılık arttı.
Böyle bir durumda Suriye İran'dan medet umar. İran devreye girerse ABD de devreye girer. İran'ı kapsayacak bir savaş Türkiye'yi çok etkiler. Suriyeli göçü ile zorlanan Türkiye İranlı göçüne dayanamaz. İran'da çok sayıda Azeri asıllı nüfus var. Bunların Türkiye'ye geçmek istemesi çok vahim olur. Olasılıkların hepsi endişe verici. Hamas terörü tehlikeli bir domino etkisi yaratabilir.
-
Gazze'yi dize getirme planı insanlık suçları içeriyor olsa da ölümü görüp sıtmaya razı olma durumu ortaya çıkabilir. Yani yeter ki savaş yayılmasın İsrail Gazze'de istediğini yapsın demek zorunda kalma durumu var. Bunun şartı Hizbullah'ın kuzeyden bir cephe daha açmaması.
İsrail'i iki taraftan sıkıştıralım derlerse İsrail çileden çıkar. Varlığını savunmak için elinden geleni ardına bırakmaz.
-
Sorgulanacak çok konu var. Demir kubbe motorlu paraşütleri neden belirleyemedi? Sistemin nispeten yüksek irtifadaki füzelere göre olduğu anlaşılıyor. İsrail herhalde alçak irtifalar için de sistem geliştirecektir bundan sonra. Demir kubbe tüm füzeleri önlemedi ama çok fazla füze atıldı, binlerce. Bu kadar çok füzenin tamamını vurmak olanaksız.
Yine de demir kubbenin çok etkin çalıştığı görüldü. Hamas bu saldırıyı kendi olanakları ile hazırlayabilir mi? Hayır. Motorlu paraşütler ve bu kadar çok füze kendi olanaklarıyla olacak iş değil. İran desteği kesin. Paraşütler çok basit ve ucuz şeyler değil.
Tüm ablukalara rağmen Gazze çok fazla destek alıyor. Nüfusunu alabildiğine artırıyor, terörist eğitiyor donatıyor. Bunlar az parayla olmaz. İsrail tüm dünya ile savaşıyor aslında. ABD sadece başı çok sıkışırsa yardım ediyor. Bu kadar küçük bir ülkenin bu kadar azimli kararlı başarılı olması aslında olağanın üzerinde bir durum.
İsrail'i beğenmeyenler İsrail'i kıskanıyor aslında ve kıskançlıklarından kuduruyorlar. Bu gerçek. 1967 de tüm birleşik Arapları perişan ettiğinde bütün dünya İsrail azmine kararlılığına ve parlak zaferine hayran kaldı. Tüm cephelerde tüm Arapları saldırdıklarına pişman etti.
-
İsrail genelkurmayı Kudüs'ü almalarının 50. yılında savaşın görüntülerini basına vermişti. Çok detay vardı fakat bir İsrail askerinin taşıdığı İsrail bayrağını mescidi Aksa yanına diktikten sonra yere kapanarak toprağı göz yaşlarıyla ıslatması en etkileyici görüntüydü. Dile kolay binlerce yıl toprağı elinden alınmış bir halk toprağını tekrar kazanıyor. Bunun tarihte eşi yok.
İsrail ile uğraşırken ne ile uğraşıldığının iyi bilinmesi gerekiyor. Öyle motorlu paraşüttü füzeydi kadın çocuk öldürme kaçırmaydı ile İsrail'e hiçbir şey olmaz.
-
Motorlu paraşütle saldırmak çok havalı ve coşkun gelebilir ama İsrail gerekli önlemi alır ve bir daha tekrarlanamaz. Paraşüt çok yavaş seyreden bir araç ve İsrail gerekli sistemi kurar, bunları kolaylıkla havada patlatır. Tabii İsrail'in gelsinler bakalım biz de cevabını veririz demiş olması, bu olayı kendi 11 eylülü olarak kullanmak için kasıtlı göz yumduğu da güçlü olasılık.
-
Avcı yem atar, tuzak kurar, hile yapar. Akıl odur ki yeme kanıp tuzağa düşmez, hileyi sezer.
Ava ve avcıya ne olursa olsun, yem daima ölür.
Gazze sivilleri de yem aslında ama avcı yeteneksiz, av yapılmak istenen ise avcı olmaya kalkışandan çok daha güçlü. Av ile avcı yer değiştirir.
-
Halkın bir kısmının desteĝi olmasa ETA, NSU, Hamas, Hizbullah veya PKK gibi terör örgütleri uzun süre hayatta kalamaz. Bu ürgütlerin savaşcıları yine bu halkın içinden çıkıyor, yani gökten zembille inmiyorlar. Terör örgütlerine katılımların sebepleri elbette çok çeşitlidir ve başlı başına ayrı bir konu altında tartışılabilir.
-
İsrail de bir hafta içinde şöyle 7.5-8 büyüklüğünde büyük bir deprem olsa iyi olurdu. Belki akıllanırlar. Tanrı işini yapmıyor doğa yapsın bari.
-
@TENTEN
İsrail´de o şiddette deprem olsa, muhtemelen Türkiye´nin güneyi de aynı anda yerle bir olurdu. İki ülke arasında çok fazla bir mesafe yok ve Türkiye´deki binaların acınası durumunu son faciada gördük.Edit: Hatay - Israil : 600 km imiş. Tahminimden fazla.
-
Bana da demin özgür filistin mitingi ile ilgili spam sms geldi.
Mustafa Kaya adında milletvekili göndermiş. -
İsrail birlikleri ilk öncü birlikleri Gazze'ye soktu ve bazı rehinelerin cenazelerini aldı. Filistin halkına teröristlerden ayrışmaları için verilen süre doldu. Bunun gerçekleşmesi için bombalamaya devam etmekten başka bir seçenek bulunmuyor. Kara harekatına hazır hale gelmenin tek yolu bu. Siviller gider ve teröristler savunmakta kararlı iseler kalır savunurlar. Bu bir cephe savaşı değil asimetrik bir savaş. Hiç hoşa gitmese de işin doğası böyle. Askeri terminojide buna hedefi yumuşatma deniyor. Hedefin direnci kırılmadan girmek çok daha yüksek kayıplara yol açar ve kimse bu riske girmez.
-
Bu krizde en büyük acıyı çekenler kuşkusuz Hamas'ın elinde olan İsrailli rehineler. Onlar için en küçük umut bile yok. Ölecekleri kesin.
-
Mısır, kuzey sınırını açmak istemiyor. Görünen o ki, Gazze´ki sivillerin durumu hiç umurlarında deĝil. Sınırın açılması durumunda muhtemelen Hamas teröristlerinin ülkeye girmesinden çekiniyorlar. Buna ek olarak başka sebepleri de olabilir.
-
Hizbullah'ın fırsattan istifade saldıracağı yönündeki İsrail'in düşüncesi ve önleyici saldırısının akılcı olduğu ortaya çıktı. Hizbullah çok sayıda sınır ihlali girişiminde bulunduysa da sonuç başarısız. İsrail'e geçmeye çalışanlar öldürüldü. Diğer yandan Gazze'de bazı Hamas komutanları öldürüldü. İsrail halkın Hamas'tan ayrışması için altı saatliğine bombalama yapmayacağı iki koridor belirledi. Gazzelilerin bu koridorları kullanıp kaçması gerekiyor.
Bir yandan Gazze'ye yardım gönderiliyor ve İsrail Mısır'ı uyardı hiç bir yardım konvoyunu yola çıkarmamasını vuracağını söyledi. Gazze'ye hiçbir gıda benzin ilaç hiçbir şey sokmamaya kararlı görünüyorlar.
Bu şiddetli tutum acaba İsrail Gazze halkını Sina'ya mı sürecek kuşkularına yol açıyor. Bunu yapabilir mi diye düşündüğümüzde bu çok zor. Bu mümkün bir iş değil ama yoksa İsrail çıldırdı mı kara harekatını beklemek gerekiyor. Netanyahu sınır birliklerini denetleyip harekata hazır olmalarını bildirdi.
-
Birçok Gazzeli İsrail'in uyarılarını dinleyip evlerini terketti ama bir çoğu da Hamas'ın İsrail isteklerinin yerine getirilmemesi uyarısına uyarak evlerini bırakmıyor.
İsrail aç kalan çaresiz kalır stratejisi güdüyor. Sadece bombalarla yıldırmak zor. Ama bu strateji de büyük bir trajediye yol açıyor. Bu çok ciddi bir durum ve endişe verici. Askeri yardım mümkün değil, insani yardımları İsrail kesinlikle vuracağını söylüyor. Eee? Peki ne olacak yani? İsrail'in öfkesini alıncaya kadar öldürüp merhamete gelmesi mi beklenecek nedir?
İsrail'i en çok öfkelendiren kaçırılıp götürülenler. Bu hengamede onları kurtarma gibi bir şans yok ve bu çaresizlik İsraillileri öfkeden çılgına çeviriyor. Buna Hannibal sendromu deniyor, hepsini öldür, düşmanı da ellerindeki esirleri de...