felsefe

    • Kayıt Ol
    • Giriş
    • Arama
    • Kategoriler
    • Güncel
    • Popüler
    • Kullanıcılar
    • Gruplar
    • Kurallar

    Yargılarımız/ön-yargılarımız/gizlenmiş vahşet

    Etik
    2
    5
    42
    Daha fazla ileti
    • En eskiden en yeniye
    • En yeniden en eskiye
    • En çok oylanan
    Cevap
    • Yeni başlık oluşturarak cevapla
    Cevaplamak için giriş yapın
    Bu başlık silindi. Sadece başlık düzenleme yetkisi olan kullanıcılar görebilir.
    • nejdet evren
      nejdet evren Son düzenleyen: nejdet evren

      Yargılar tartışılarak, tez ve antitez süzgeçten geçirilerek oluşurlar ve fakat ön-yargılar böyle değildir; onlar peşin kabule, yargısız sonuca dayanırlar ve bu nedenle yargı gücüne asla erişemezler. Yargı öznel olsa da tartışmaya, eleştiri ve yeniye açık olduğu sürece bir dogmaya dönüşmez, önü her daim açık bir süreçtir. Her yargı somut bir olgu ile ilişkili olmak zorundadır; olgu ile temas etmeyen bir yargı, olmasa da olur; kıymeti harbiyesi yoktur.

      İyi kötü, doğru yanlış, güzel çirkin hepsi de normatif ve öznel yargılardır. İyi, doğru ve güzel hakkında evrensel bir yargı/çerçeve oluşturmak olanak dışıdır; ne ki, kötü yanlış ve çirkin hakkında bunu yapmak mümkün gibi görünmektedir; zira, insana dair kötü, yanlış ve çirkinin bir ön-yargısal kural, diğerlerinin ise istisna olmalarıdır. İnsanın yaşamına kastetmeye yönelik bir eylemin/edimin iyi, doğru ve güzel olduğu asla söylenemez ve fakat kötü, yanlış ve çirkin olduğu kesinlikle ileri sürülebilir. Ne ki; edimin/eylemin amacına bakarak onun iyi, doğru ve güzel olduğu ileri sürüldüğünde bu savın canlı türleri arasında eşitsiz bir sonuç doğuracağı aşikardır. Yaşama hakkına yönelik eylemin insan yönelmesi ile besin zincirinde en üstte bulunan insandan başka bir canlıya yönelmesi arasında amaçsal bir fark gözetilerek ilkinin yanlış ikincisinin doğru olduğu sonucuna varılacaktır. Bu durumda ilk baştaki önermenin doğru olmadığı sonucu ortaya çıkar. Oysaki amaçsal yargının kendisidir doğru olmayan ve bu bir ön-yargıdır. Zira, türünü sürdürmek adına diğer canlıların yaşamına yöenlen bir canlının eylemi ile insanın besin kaynağı için başka canlının yaşama hakkında yönelik eylemi arasında vahşilik açısından hiçbir fark yoktur. Aralarındaki fark ise, ilkinin billinçsiz olması nedeniyle yargılanamayacak olmasıdır.

      Ne dersiniz?

      kadınlarını erkeğe muhtaç bir şekilde yaşamaya zorlayan toplumlar, kökten acizdir...

      ? 1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 1
      • ?
        Eski Kullanıcı @nejdet evren Son düzenleyen:

        @nejdet-evren Üstad bu anlatımın içine yani "Yargılarımız/ön-yargılarımız/gizlenmiş vahşet" konusundaki anlatımının içine "cehalet hakikatini" de koyman gerek...
        Cahilliği değil Cehaletin hakikatini...
        Eğer bunu yaparsan emin ol anlatımın çok farklı bir boyuta çıkacaktır...

        nejdet evren 1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 0
        • nejdet evren
          nejdet evren @Ziyaretçi Son düzenleyen: nejdet evren

          @mor-ve-ötesi Üstad; "Cehaletin hakikati" ni sen açıklayabilir, katkı sunmuş olursun, ilgiyle okur ve geri bildirimde bulunurum...

          kadınlarını erkeğe muhtaç bir şekilde yaşamaya zorlayan toplumlar, kökten acizdir...

          ? 1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 0
          • ?
            Eski Kullanıcı @nejdet evren Son düzenleyen:

            @nejdet-evren, içinde söyledi: Yargılarımız/ön-yargılarımız/gizlenmiş vahşet

            @mor-ve-ötesi Üstad; "Cehaletin hakikati" ni sen açıklayabilir, katkı sunmuş olursun, ilgiyle okur ve geri bildirimde bulunurum...

            Eyvallah Üsta...
            Ayrı bir başlık açalım o zaman...

            nejdet evren 1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 0
            • nejdet evren
              nejdet evren @Ziyaretçi Son düzenleyen:

              @mor-ve-ötesi bekliyorum, teşekkür ederim.

              kadınlarını erkeğe muhtaç bir şekilde yaşamaya zorlayan toplumlar, kökten acizdir...

              1 Cevap Son cevap Cevap Alıntı 0

              • İlk ileti
                Son ileti