Depremzedeye makarna, protokole mükellef sofra
-
Depremzedeye makarna, protokole mükellef sofra
Bu ayrımcılık Diyanet’in Malatya’da verdiği iftarda yaşandı. Depremzedeler orucunu çadırda, Diyanet yöneticileri ve özel davetliler ise lüks salonda açtı.Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “İftar, garip, yoksul, akraba, dost ve komşularımızla buluşma soframız olsun” dedi ama Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 6 Şubat depreminin vurduğu Malatya’da hayırsever iş insanları ve depremzedeler için düzenlediği iftarda ayrımcılık yapıldı.
Skandala imza atılan iftar yemeği, Malatya Büyükşehir Belediyesi’nde yaşandı.
Diyanet Akademisi Başkanı Enver Osman Kaan, Malatya Müftüsü Şahin Yıldırım, ilçe müftüleri ve iş insanları, belediyenin davet salonunda kurulan masalarda özel mönüden ve porselen tabaklarda yemeğini yedi.
Diyanet Akademisi Başkanı Enver Kaan, Malatya Müftüsü Şahin Yıldırım ile birlikte çadırda kuyruğa giren vatandaşlara makarna dağıttı. Ardından belediyenin davet salonuna geçip özel iftar yemeğini yedi...
YOĞURT KABINDA...
Depremzedeler ise belediyenin bahçesine kurulan çadırda yemek kuyruğuna girdi. Kazandan verilen ve plastik yoğurt kaplarına doldurulan soğumuş makarnayı yedi.
Çadırdaki makarna dağıtımını Akademi Başkanı Kaan ve Malatya Müftüsü Yıldırım yaptı. İki isim daha sonra kendilerine ayrılan salona geçti.
İftara ilişkin fotoğraflar sosyal medyada yer alınca “Yaptığınız ayrımcılık değil mi? Depremzedelere çadırda makarna verirken, kendilerine salonda, sıcak ortamda güzel ikramlar yapılmış. Günah, halka makarna dağıtanlar lüks ve özel yemek yiyor?” yorumları yapıldı.
-
Bu halk da azıcık sorgulama kabiliyeti yok.
Gerçi onlarda haklı laik devlet kurdum, tarikatleri kapadım diyip, dini kontrol edicem diye daha büyük sünni diyanet tarikati cemaat kurumu kurarsan olacağı budur.Oysa ki, imamlık bir meslek falan değildir. Her namaz kılan din mensubu namaz kıldırabilir, hatta cuma hutbesini bile verebilir. Bunun için memur tutmak bidattir. 100 milyar israaf bütçe diyanetin kendisi bidattir. Dinde yeri yoktur. Hülasa, bu ülke kendi koyduğu anayasa ile bir kere çelişiktir. Anayasa' da laik yazmakla laik olunmaz. Uygulanmadıktan sonra orada neyin yazdığının ne önemi var? Laikmişiz, hemide cumhurşyetmişiz... Yerseniz...
-
mustehak ki
bence altin tepside yemeleri gerekiyor, digerlerini de sokakta ayakta oruclarini actirmalilar.
gayet uygun bir fotograf bence hic tartisilacak bir yani yok.
-
Devletten bizim vergilerimizle aldıkları 100 milyarlık bütçeyi fakirlere yiyecek hallleri yok tabiki.
Nasrettin hocaya iki kişi gelmiş , bir çuval cevizi aralarında paylaştırmasını istemişler. Hoca sormuş , kul adaleti mi , Allah adaleti mi isterseniz.
Adamlar "Allah adaleti isteriz tabiki" demiş.
Nasrettin hoca iki ceviz birine vermiş iki ceviz de diğerine vermiş ve geri kalan çuvalı kendine almış.
Adamlar sinirlenmişler sen nasıl hocasın diye bağırmışlar. Nasrettin hoca yapıştırmış cevabı ,
Siz allah adaleti istediniz ,allah kimine az verir kimine çok.
Kul adaleti isteseydiniz eşit bölüşürdük , hadi şimdi gidin. Demiş.Diyanet ve müslümanlar da allah adaleti demiyor mu, al işte .
-
Bütün belediye başkan adayları atmasyon yarışmasına girdiler. Şimdi de murat kurum TRTye çıkmış emekliye her ay 2500 TL yardım kartı verecez diyor.
Ama Tayyip neden veremiyor da belediye verebiliyor?
O zaman bu çelişkili bir durum olmıyor mu.
Yani verecek olsa Tayyip zaten seçimden önce yapardı bunu . Kendisi vermeyiz batarız biteriz dedi.
Peki o zaman murat kurum yada İmamoğlu nasıl verebiliyor.
Yalancı kim?
E) Hepsi