Uzaylılar varlar mı? Dünya'ya gelirlerse ne olur?
-
@Sputnik, içinde söyledi: Uzaylılar varlar mı? Dünya'ya gelirlerse ne olur?
Bunu iddia edenler sigaranın da zararsız olduğunu söylüyorlardı.
Bu bilgiyi onlara uzaylılar söylemiş.Kendi yazdığıma bir şey ekleyeyim;
Sigara ve diğer uyarıcılar psikozu şiddetlendirir. Kahve bile atak sebebidir, hepsi dopamin yükseltir.
Medyum kadının sigara tavsiye etmesi belki bu yüzdendir. Hasta insanları kendine bağımlı etmek istiyor olabilir.
Tıpkı dini tarikatların uyuşturucu kullandırması gibi.
Haşhaşiler iyi bir örnek.
-
Hele bir gelsinler veya gelebilsinler, sonra bakarız icabına. Bu noktada her türlü olasılık mümkün. Mesela onlara vize vermeyi reddederiz veya onları mülteci olarak kabul etmeyiz ve onlar da geldikleri gibi geri gitmek zorunda kalırlar. Bir bakmışsınız bugüne kadar hiçbir konuda anlaşamayan ve barışçıl yaşamayı beceremeyen insanlar, hepberaber dünya dışı canlılara karşı kenetlenmişler.
Şaka bir yana, göneş sistemimizin dışındaki mesafeler (yukarıda bunu dile getirmiştim) çok büyük olduĝundan ötürü, uzay arası teknolojiye sahip bir canlı türünün dünyaya kadar canlı gelebilmesi şimdilik pek olası gözükmüyor.
Diĝer yandan robotların bu tür çok uzun yolculukları yapması, yüzlerce/binlerce sene sürse bile, elbette mümkün. Bu şekilde yapılan seyahatlerin gerçekleşmesi çok daha olası. Kimbilir çok uzak bir diyardaki bir uygarlık tarafından gönderilen robotlar gezegenimize vardıĝında, onları gönderen uygarlık çoktan yok olmuş olacak belki.
İnsanlık teknolojik açıdan henüz emekleme çâĝında. Marsa kadar insansız robotları gönderebiliyoruz ve orada çeşitli bilimsel araştırmalar yapabiliyorsuz artık. Bu henüz ilk aşamalardan birisi. İleride bunu daha da geliştireceĝiz muhakkak.
-
Uzaylılar(dünya dışında) yaşam var mı yok mu? Bilmiyorum.
Ama kim gelirse gelsin korkumda yok.
Artık elimizde güçlü silahlar var.
Bizim güneşimiz üçüncü nesil yıldız.
Yaşam dünyada ki gibi benzer şartlarda oluşuyorsa yaklaşık olarak aynı anda yaşam başlamıştır.
Bizden teknoloji olarak önde olma olasılığını bu yüzden çok düşük buluyorum. -
Elimizde sadece dünyadaki yaşam örneĝi var ve diĝer gezegenlerde tamamen böyle olmak zorunda deĝil. Kimbilir belki de sadece bu şekilde yaşam mümkün.
Kıyaslama yapamıyoruz, çünkü elimize ikinci bir numune yok. Belki hiç olmayacak.
Bana sorarsan elimizdeki en büyük hendikap ışık hızı ve aradaki mesafelerin çok fazla olması.
-
@TENTEN
Üçüncü nesil derken neyi kastediyorsun, güneşin yaşını mı? -
@kereste, içinde söyledi: Uzaylılar varlar mı? Dünya'ya gelirlerse ne olur?
@TENTEN
Üçüncü nesil derken neyi kastediyorsun, güneşin yaşını mı?Tüm aileler gibi güneş sistemi ailemizin üyeleri de ortak bir köken hikayesini paylaşıyor. Hikayeleri, güneş sistemimiz 4,56 milyar yıl önce oluşmadan önce bile başlamıştı. Onların hikayesi, evrenimizdeki her bir şeyin hikayesi başladığında başladı . Evrenimiz yaklaşık 13,5 milyar yıl önce Büyük Patlama'dan doğmuştur. İlk yıldızlar yaşamlarını sürdürdüler ve sonunda patlayarak evrene "yıldız malzemesi" gönderdiler. Bu orijinal yıldız malzemesi başka nesil yıldızlar olarak geri dönüştürüldü ve bunların birçoğu da yaşamlarının sonunda patladı. Güneşimizin üçüncü nesil bir yıldız olduğu düşünülüyor ve güneş sistemimizin tamamı önceki yıldız nesillerinin geri dönüştürülmüş yıldız malzemesinden oluşuyor.
https://mobile.arc.nasa.gov/public/iexplore/missions/pages/yss/november.html#:~:text=Our Sun is thought to,stuff of previous star generations.Güneşin kendisini oluşturan elementler kendinden önce süpernova olarak patlayan yıldızlardan oluştuğu için üçüncü nesil diyorlar.
Birinci ve ikinci nesil yıldızlarda atom numarası büyük olan elementler yok veya yüzdesi düşük. -
@TENTEN
İlĝinç. Bu aklıma hiç gelmemişti ancak zeki bir canlı türünün tıpkı bizim gibi aynı elementlerden (karbon, su vb.) oluşması şart mı? -
@kereste, içinde söyledi: Uzaylılar varlar mı? Dünya'ya gelirlerse ne olur?
@TENTEN
İlĝinç. Bu aklıma hiç gelmemişti ancak zeki bir canlı türünün tıpkı bizim gibi aynı elementlerden (karbon, su vb.) oluşması şart mı?Aynı grupta olan elementlerin özellikleri aynı olduğu için yer değiştirebilir.
Ama oda pek mümkün görünmüyor.
Bir ara kükürt yerine arsenik ile yaşayan canlı iddiası vardı . Onu yanlışladılar. -
Yine de 100´ün üzerinde elementlerden bizimkinden çok farklı bir kombinasyonla canlılıĝın oluşması pekala mümkün olabilir. Dedigim gibi henüz elimizde sadece tek bir örnek var. O da bizim dünya. Ben ne kimyacıyım ne de fizikçi. Yani benim yaptıĝım tamamen bir spekülasyondan ibaret.
-
Dünya dışı canlı varlıkların olasılıĝı hakkında olduĝu kadar onların görünümü hakkında da çok kafa yoranlar olmuştur. Herkesi en az bir kere meşgul etmiştir. BIlim Kurgu romanlarında/filmlerinde hep karşımıza çıkmıştır. Hatta gerçek uzaylı oldukları ve başka gezegenlerden geldikleri iddia edilen bazı görselleri görmüşüzdür.
Hepsinin ortak bir özelliĝi var; anatomik açıdan tıpkı bize benziyor neredeyse. İşte bir kafaları var, 2 gözleri var ve elleri/ayakları var. Çoĝunlukla bizden daha çirkin( ) görünse de pek bir farkları yok.
İnsanların hayalini kurdukları bu durum benim hep garibime gitmiştir.Dünya dışı bizim gibi zeki bir canlı türü bizim gibi olmak zorunda mı?
Hatta bizim dünyaya her bakımdan tıpa tıp benzeyen başka bir gezegende ortaya çıkan zeki canlılar neden bizim gibi olsunlar?Örneĝin başka bir gezegende, ne bileyim, mesela okyanusta zeki bir canlı türü ortaya pekala çıkabilir ve haliyle bize hiç benzemeyebilir. Ancak bu durumda bunlar uzay yolculuĝunu nasıl yapacak sorusu aklıma gelmiyor deĝil. Olsun. Uzay yolculuĝu başka bir mevzu aslında.
-
Ufo söylentileri hep böyle tuhaf araç denemeleri yüzünden oldu.
-
İddia edilen neredeyse tüm UFO haberleri veya fotoĝrafları bir hayli muĝlaktır. Bu nedenle günümüze kadar kesin bir kanıt sunulmadı, daha doĝrusu sunulamadı, çünkü somut bir kanıt yok ortada.
Olacaĝını da zannetmem, çünkü uzaylıların milyarlarca gezegen arasından bula bula bizim gezenenimize kadar gelebilmeleri çok düşük bir olasılık arzediyor.
Son zamanlarda Meksiko´daki uzaylılar haber konusu oldu ancak onların da sahtekârlık olduĝuna adım gibi eminim. Zaten iddia sahibi benzer yalan haberlerden sabıkalı ve güven uyandırmayan birisi.
-
@kereste, içinde söyledi: Uzaylılar varlar mı? Dünya'ya gelirlerse ne olur?
Son zamanlarda Meksiko´daki uzaylılar haber konusu oldu ancak onların da sahtekârlık olduĝuna adım gibi eminim.
Uzaylı hikayelerinin CIA operasyonu olduğunu düşünüyorum. ABD kongresinde de aynı oyunu oynadılar.
https://www.bbc.com/turkce/articles/cv2dmxd1gxeo
Bununla neyi amaçladıklarını henüz bilmiyorum. -
CIA dünyayı akıl hastalarını kullanarak kontrol ediyor. Bu kullanışlı akıl hastalıklarından bir tanesi de uzaylı inancıdır.
Kısaca, uzaylılara inananların Taliban dan farkı yoktur. Hepsi ABD'nin çıkarlarına hizmet etmektedir. -
@Sputnik
O olayı izledim ki orada da inandırıcı somut bir kanıt sunulamadı. Hasılı bu UFO mevzusundan bazıları bir hayli para kazanıyor veya ünleniyor.
Bunlardan bazıları mesela şunlar:- Kitap yazarları
- Ön plana çıkmak isteyenler
- Film sanayisi
- Uzaydan baĝlantı kurduĝunu iddia edenler
- vs.
- vs.
-
Ancak şunu da belirtmek isterim ki ABD´de bunun Kongrede âlenen görüşülmesi çok yerinde olmuştur ve yeni bir çıĝır açılmıştır diye düşünüyorum. Bundan böyle UFO olayları ABD´de daha şeffaf ele alınacaktır ve bunun gizlisi saklısı diye bir şey kalmayacaktır zamanla.
-
20 sene evvelki telefonlar nasıldı? Kocamandı.
20 sene evvelki internetin hızı naşıldı? Sümüklü böcek gibi idi.
20 sene evveleki teknoloji neredeydi? Kat kat geride idi.Bu örnekleri vermemin sebebi şu: yarının teknolojisi daima bugünkünden daha iyi ve ileride olacaktır.
Bazıları göya 30 seneden beri gelecekten(!) bizimle iletişime geçiyorlarmış...mış. Bazı aklıevveler bunu iddia ediyor. Bunu yaparken ultramodern telefonlar/aygıtlar, bilgisayarlar, lazer falan da kullanmıyorlar ha. Muhabbet etmek için bula bula garip bir tahta parçasını (nam-ı diĝer Quja) bulmuşlar, iyi mi?
Hasılı uzaylıları gördüklerini veya onlar tarafından kaçırıldıklarını iddia edenlerin iddiaları ne kadar yalansa, bunların iddiaları da o kadar yalan. Tercümesi şu: Tamamen yalan.
Mutlu bir azınlık bu tür ipe sapa gelmez iddialar sayesinde gününü gün ederken, bunlara inanan çoĝunluk ise tıpkı dinlerdeki dindarlar gibi sadece avuçlarını yalamaktadırlar.
İşin komik yanı da var. Bunlardan bilimsel kanıtlar istendiĝinde ya hakaret ediyorlar, ya görmezden geliyorlar ya da kudurup küplere biniyorlar.