Bilinmeyene Tapmak Cahillik ve Acizliktir
-
Bütün dinler tapınma gerekçelerini bilinmeyene dayandırır.
Bilmiyorsak sorumlu değiliz
Biliyorsak da üretmişiz demektir.Bilinmeyene neden tapmak zorundayız ki ,adı üstünde bilmiyoruz. Karşımıza ne çıkacak , belki şeytan çıkar , o zaman pardon sana tapmışız yanlışlık oldu diyeceğiz.
Bilinmeyen birşeyler varsa neden Araplar gibi yaşamak zorundayız.
Arabın teki gelmiş demiş ki , sizin bilmediğiniz şeyler var öyleyse benim dediğimi yapacaksınız.
Mantık bunun neresinde?
-
Doğamız gereği kendimizi güvence altına almaya meyilliyiz. Bilinenden değil bilinmeyenden korkarız, çünkü bilinmeyenin ne tür bir zarar vereceğini kestiremiyoruz. Yırtıcı hayvanlardan korunmak için ağaçlara çıkmışız, mağaralara girmişiz. Yeri gelmiş ateşi onlara karşı kullanmışız.
Uzatmayayım; dünyadaki insanların %70´i kendini dindar olarak tanımlıyorsa, demek ki bu kadar insan pisi pisine ölüp gitmekten ödü kopuyor. Çünkü ölüme karşı ne yapacağını henüz bilmiyor ve onu kabullenmiyor aslında.
-
Benim bildiğimi bilseydiniz onu bırakır bana tapardınız.
Ama ben yine de merhamet ediyorum.
Benim bildiklerimi siz bilemezsiniz.
Ah keşke bilseydiniz.O gün geldiğinde bileceksiniz , gözleriniz pörtlek pörtlek olacak ama iş işten geçmiş olacak.
O gün size yardım edemem , bu yüzden şimdiden bana tapının ki size yardım edebileyim.