Köy Operasyonu
-
Okumayan bir ülke için özet yazmak zorunlu hale geldi.
O yüzden bu yazı ülkemizde yürütülen köy operasyonu hakkında özetin özeti sayılabilecek kısa bir yazıdır.
Bugünlere nasıl gelindiği hakkında en azında bir fikir verebilir.19 Mayıs 1919 tarihinde başlayan kurtuluş savaşı ve kazanılan bağımsızlık, 4 Temmuz 1948 yılında İsmet İnönü tarafından Marshall planına atılan imza ile kaybedildi.
İngiltere'nin tanklı-toplu işgaliyle başaramadığını ABD bir imzayla başarmıştı.
Yedi düvelin devasa gücüne geçit vermeyen Atatürk'e karşılık yeni yönetim ABD'nin güdümüne teslim olmuştu.
Sözde yardım adı altında ekonomi ve tarımın kontrolü ABD'nin insiyatifine bırakılmış, aynı yardım parasıyla ABD'nin çöplük olan traktör ve silah teçhizatı ülkeye kakalanmıştı.
Böylece ABD hem ülkenin kontrolünü ele geçirmiş hem çöplük mallarla o parayı geri almıştı.
Aslında ABD bir taşla üç kuş vurmuştu. Hem bir tek kurşun atmadan ülkeyi ele geçirmiş, hem ülkeyi borçlandırmış ve asıl hedefi olan Sovyetlerin genişlemesine karşılık bir tampon bölge oluşturmuştu.Köy Operayonunun temelleri bundan sonra atılmaya başlandı.
Komünizmle mücadele dernekleri kuruldu, başına Fettullah Gülen getirildi.
Bu derneğin üyeleri daha sonraları ülkede başbakan ve cumhurbaşkanı olacak ve birçoğu yüksek makamlara getirilecekti.
Dini ve ülkücülüğü kullanarak cahil kesimler (ki, o zaman için halkın yüzde doksanı cahil ve bilinçsizdi) ABD'nin politikasına itaatkar bir sürü olarak yetiştirildi.
Ancak silahlı örgüt olmadan, ABD politikası eksik kalırdı. Bunun için de sürekli ABD'ye giden ve ABD tarafından kendisine Mercedes araba hediye edilen Albay Alparslan Türkeş ülkücülere lider olarak seçildi. Türkeş ABD'den Mercedes ile döndükten sonra sözde Türkçü rolü oynayarak, milli duyarları güçlü ama bilinci zayıf olan gençleri avlamaya başladı.
Böylece hem devlet hem dinci hem kelleci örgütler ABD çıkarına göre uyarlanmıştı.1952'de NATO'ya atılan imza ile Türk ordusu Amerikancı ve Atatürkçü olarak ikiye bölünmüş, ordu içinde soğuk savaş yaşanır hale gelmişti.
Köy operasyonu aktif olarak bundan sonra başladı.
Köylüler bir yandan din ile ve ABD propagandası ile istenen kıvama getirilirken, diğer yandan Türk ordusundan nefret etmeleri yönünde baskılara maruz bırakıldı.
Köylere alelade baskın düzenleyen Amerikancı komutanlar, köylülerin duruşunu dahi bahane ederek hakaret, tartaklama ve içeri atma baskılarını sürdürdüler.
Bu tür komutanlar köylülere uyguladıkları baskının aynısını sözde disiplin adına erlere de uyguluyorlardı.
Türk ordusuna karşı köylerde ve erler üzerinde yürütülen yıldırma politikası öyle bir hal almıştı ki, kentler davulla, köylüer ağıtla çocuklarını askere gönderir oldular.
Baskılar ve din sömürüsüne maruz bırakılan köylüler çocuklarını Türk ordusuna değil, Osmanlı ordusuna gönderir haleti ruhiyesi içine girdiler.
Bu tam da ABD'nin istediği bir toplum türüydü; ordu, Atatürk, Cumhuriyet ve bütün kazanımlar halkın çoğunluğunun gözünde değerini yitirmiş, gönüller ABD propagandasıyla süslenmişti.
Ancak bir pürüz vardı, halkı yoksullaşmayan bir toplum her zaman için potansiyel tehlike demekti.
Bunun için zaten sanayisi ABD güdümünde kontrollü olarak zayıf tutulan bir ülkenin en önemli damarı olan tarım ve hayvancılık derhal bitirilmeliydi.
Ürününü almayan, ona pazar bulmayan ve hiçbir şekilde desteklemeyen devletin bu politikası karşısında köylüler tarlasını satmak ve hayvancılığı bırakmak zorunda kaldı.
Kente göçmek zorunda kalan köylüler madenlerimizin satıldığı yabancıların işçisi durumuna getirildi.
Bir yandan tarım bitirildi diğer yandan ülke ithalata muhtaç bırakıldı.
Böylece köy operasyonundan önce ülke nüfusunun yüzde seksenikisi olan köylülerin de sonu gelmiş oldu.
Ayrıca köy operasyonundan önce Avrupanın tahıl ihtiyacının büyük bölümünü karşılayan köylüler şimdi Avrupa ve başka ülkelerin tahılına muhtaç.
Kendi değerlerine yabancılaşan, din ile araplaşan, kültürünü kaybeden ve arapçaya dilini tercih eden köylülerin hazin sonu yabancılara satılan veya kiralanan madenlerde kendilerini o duruma düşüren siyasilere minnet ederek geçmekte.
Köylü ve şehirleşen köylüler şu anda kendisini bataklığa itenlerden medet bekliyor.
Ne demiş Yunus Emre, “İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir. Sen kendini bilmezsin, ya nice okumaktır.”
Kuran dinlemeyi kuran okumaya tercih edersen, işte böyle, bir tas çorba için seni soyanlara minnet duyarsın. -
@bilgisezgi anayasa yüzünden bunlar. Şimdi de anayasayı hedef aldı papaz elbisesi giyerim diyen adam.
Hep Anayasa yüzünden bu hallere gelmişiz.
-
Ancak bir pürüz vardı, halkı yoksullaşmayan bir toplum her zaman için potansiyel tehlike demekti.
Bunun için zaten sanayisi ABD güdümünde kontrollü olarak zayıf tutulan bir ülkenin en önemli damarı olan tarım ve hayvancılık derhal bitirilmeliydi.
Ürününü almayan, ona pazar bulmayan ve hiçbir şekilde desteklemeyen devletin bu politikası karşısında köylüler tarlasını satmak ve hayvancılığı bırakmak zorunda kaldı.Bu çözümlemenizde mantıken uyuşmayan noktalar olduğunu düşünüyorum...
Bir kere Marshall yardımı kapsamında 130 milyar $ tüm avrupaya dağıtılmış. Amerika güdümündeki avrupa kalkınmışsa bizim hayli hayli kalkınmamız gerekirdi. Çünkü 2. dünya savaşına girmedik. Diğer savaştan çıkmış ülkeler gibi alt-üst yapısı tahrip olmuş değildik... Bu ülkeyi "gavur" lar yönetseydi böylesi bir imkansızı(fakirleştirmeyi) başaramazdı heralde.
-
@hulk, içinde söyledi: Köy Operasyonu
Bu çözümlemenizde mantıken uyuşmayan noktalar olduğunu düşünüyorum...
Onlar da buradaki gibi koşullu anlaşma yapsaydı onlar da bizim düştüğümüz akibete düşerdi.
Onlar sadece borçlandı, bizde ise ithalat ve üretim ABD'nin izniyle yapıldı. Onların çöpünü almak koşuluyla borç alındı. Ülkenin girdi ve çıktısı ABD'nin kontrolüne bırakıldı. Ülkenin hem ekonomisini hem siyasi projesini ABD belirledi. Yani doğrudan bağımlı ve yarı sömürge haline getirildik.
Sovyetler'in boğazlardan üs istemesi bahanesiyle ülke resmen peşkeş çekildi.
Oysa Türkiye hem de resmi olarak ABD'nin üssü yapıldı.
ABD ülkeye o kadar hakim olmuştu ki, afyon üretimine bile izin vermedi.
Yetmişli yıllardaki uygulanan ambargonun da nedeni buydu, Ecevit'in afyon üretiminde ısrar etmesi sonucu ülkeye ambargo uygulandı.
Ardından yerli kompradorlar harekete geçerek Ecevit'i bir şekilde düşürüp, tekrar ABD hegemonyasına teslim ettiler.Oysa diğer borç verdiği ülkelerde böyle bir durum söz konusu değildi.
-
Eski Kullanıcıbilgisezgi başlığına tarihinde cevap verdi Son düzenleyen: Eski Kullanıcı
@bilgisezgi bizim asıl tehlikemiz Osmanlı artığı cumhuriyet düşmanlarıdır. Dış güçlerin yeri belli , niyeti belli. Asıl içerideki hainleri görmek gerek.
Bu Osmanlı padişah döl artıkları içeride sürekli olarak ikilik çıkarıyorlar. Her yere her kılıkta burunlarını sokıyorlar. Amaçları düzgün giden her işi baltalamak.
Bakın eylem tok denen kadının manitası süleymancı cıkıyor. Mehmet Ali Erbil'in Erenköy cemaatinden olduğuna dair söylentiler var. Kendi amaçlarına ulaşmak için her kılığa giriyor bunlar.
Bakın insanları köyden kente sürdüler. Şimdi de kentlerdeki mallarını kentsel dönüşüm yasası ile ellerinden alıp mülksüzleştirmeye çalışıyorlar. AKP li İstanbul belediyesi geçmişte 6 katlı binaların imarlarını üç kata düşürdü. O binalar yıkılınca yerine üç kat izin verecekler ama sana bana gelince böyle. Yandaş mütayite satarsak 15 kat bile verirler bir anda.
Şimdi de bizden oy istiyorlar ...
-
@kâfir-imam, içinde söyledi: Köy Operasyonu
bizim asıl tehlikemiz Osmanlı artığı cumhuriyet düşmanlarıdır.
Cumhuriyet kalmadığı için onlar tehlike olmaktan çıktı.
Artık kurtarılacak birşey kalmadı, herşey yabancılara satıldı.
Asıl tehlike 21 yıldır bunları gördüğü halde seyirci olan sözde laiklerdir. -
Geçmişe mazi denen bir şey var. Tüm mesele aynı hataları tekrarlamamak gerek.
-
@kereste, içinde söyledi: Köy Operasyonu
Geçmişe mazi denen bir şey var. Tüm mesele aynı hataları tekrarlamamak gerek.
Bugün o geçmişin sorunlarını çekiyoruz, aynı hataları tekrarlamayacak bir ülke kaldımı ki?
-
@bilgisezgi
Senin kadar karamsar değilim. Her şeye rağmen bu ülkenin positif bir geleceği olduğunu düşünüyorum. -
@kereste, içinde söyledi: Köy Operasyonu
@bilgisezgi
Senin kadar karamsar değilim. Her şeye rağmen bu ülkenin positif bir geleceği olduğunu düşünüyorum.Bu karamsarlık değil, bir millette milli şuur bitmişse boşuna umut demektir.
-
@bilgisezgi
En azından %40´lık bir kesim var. Bu kesim ülkesini düşünenlerden oluşuyor. Yani ülkenin hepsi satılık olamaz ya. -
@kereste, içinde söyledi: Köy Operasyonu
@bilgisezgi
En azından %40´lık bir kesim var. Bu kesim ülkesini düşünenlerden oluşuyor. Yani ülkenin hepsi satılık olamaz ya.İşte benim en çok tehlike gördüğüm o yüzde kırklık kesimdir.
Müslümler bile bir bez parçası için dünyayı ayağa kaldırırken, bunlar cumhuriyetin yıkılmasını, vatanın satılmasını sadece seyretti.Ben o yüzde kırka hiç güvenmiyorum, Atatürk bu ülkeyi keşke Kürtlere teslim etseydi. ONlar değerleri için herşeyi yapabiliyorlar. Belki bu ülkeye sahip çıkarlardı.
-
@bilgisezgi
Önümüzdeki yerel seçimlerde İstanbul, Ankara, Izmir, Antalya, Adana ve Hatay´da kimin seçileceği, geleceğe yönelik bir işaret olarak görüyorum. -
@kereste, içinde söyledi: Köy Operasyonu
@bilgisezgi
Önümüzdeki yerel seçimlerde İstanbul, Ankara, Izmir, Antalya, Adana ve Hatay´da kimin seçileceği, geleceğe yönelik bir işaret olarak görüyorum.Diğerlerini bilmem ama İstanbul çok önemli.
Çünkü iktidar herşeyi İstanbulda çeviriyor, orası adeta vatanın satılık şirketi gibi. Bu yüzden iktidar İstanbulu yine kaybederse, bazı amacına ulaşması zor olur. -
@bilgisezgi
Bekleyip görmek lazım. Ankara´yı CHP alır, da, İstanbul´da durum biraz meçhul. Çünkü Kürtlerin kendi adayı var, yanılmıyorsam. -
@kereste, içinde söyledi: Köy Operasyonu
@bilgisezgi
Bekleyip görmek lazım. Ankara´yı CHP alır, da, İstanbul´da durum biraz meçhul. Çünkü Kürtlerin kendi adayı var, yanılmıyorsam.Tek DEM değil, bütün muhalif partiler İmamoğlu kazanmasın diye aday oldular ve İstanbulu akpye kazandırmak için canhıraş çalışıyorlar.
Bir de sözde muhalif olacaklar, açıkça akpye çalışıyorlar.
Bu yüzden İstanbul akpye kayabilir. -
Şu Osmanlı artıkları İngiliz himayesini savunan siyasetçiler CHP'nin içinde de var. Bakınız araplığıyla övünen kemal adlı bir genel başkanları vardı daha düne kadar. Bunlar her kılığa girerler.
Kanunların vayandaşın lehine olmasından rahatsız olan kaç kişi varsa hepsi bunlardandır.
-
@bilgisezgi
Eski yılları hatırladım. Sol partiler paramparca oldukları için hem İstanbul hem de Ankara AKP´ye gitmişti. -
@kâfir-imam, içinde söyledi: Köy Operasyonu
Şu Osmanlı artıkları İngiliz himayesini savunan siyasetçiler CHP'nin içinde de var
Var ne demek, CHP artık Y-CHP, tamamen Atatürkçülerden temizlenmiş durumda. Bölücüsü, osmanlıcı ile dolduruldu.
O yüzden değil mi zaten bir defa olsun akpye karşı hiçbir eylemleri olmadı, hiçbir itirazları olmadı, yasal olmayan cumhurbaşkanlığı adaylığına bile birşey demediler. -
Eski Kullanıcıbilgisezgi başlığına tarihinde cevap verdi Son düzenleyen: Eski Kullanıcı
@bilgisezgi köy operasyonları bitti artık , şehir operasyonları var. Kentsel dönüşüm yasası ile vatandaşı mülksüzleştiriyorlar. Akp li İstanbul belediyesi zamanında imar katsayıları azaltıldı. Altı katlı bina yıkılınca üç kata inecek.
Bunu CHP de seçim için Probaganda malzemesi yapmaktan çekiniyor. Tuhaf değil mi. Dile getiren yok. İstanbul'un üçte biri mağdur oldu akp yüzünden
Çoğu vatandaşın da bundan haberi yok ha...