Akpnin içeri attığı kişiler neden akpli oluyor?
-
Akpnin içeri attığı kişiler çıktıktan bir müddet sonra hepsi değilse de genelde en öne çıkanlar akpli oluyor.
Celladını baştacı eden bu ülkenin onur haznesi bilimsel olarak sorgulanması lazım.
Çünkü günü gününe uymayan, sürekli düşman mevzilerine transfer olan bir yapının hakim olduğunu görüyoruz.
Yaşam içerisinde onur, şeref, haysiyet kavramlarının değiştiğine şahit oluyoruz.
Acaba insanlar bu değerlerin anlamına reel bir nitelik kazandıramamış olabilir mi?
Çünkü hepimizin bildiği gibi kavramların niteliğini veya niceliğini yaşam koşulları belirliyor. Ancak yaşam koşullarını da hakim güçler belirliyor.
Burada akla bu döneklerin güç karşısında zayıf oldukları ihtimali geliyor.
Lakin gerçekten zayıflar mı yoksa gerçek karakterlerini gücün dayatmasıyla mı hatırlıyorlar?.Aklıma gelen bir başka soru da "tasarlanmış döneklik" sorusu.
Acaba bunlar algı operasyonu için önceden tasarlanmış dönekler mi?.
Yine hepimizin bildiği gibi ve her alanda toplum üzerinde mükemmel işleyen bir algı mekanizması var. Şayet tasarlanmış döneklik diye bir oluşum varsa bu algı mekanizmasının bir parçası olabilir.
Zira en öne çıkan muhaliflerin içeriden çıktıktan sonra celladını baştacı etmesi tamamen tesadüf olması pek olası görünmüyor.Mehmet Ali Çelebi'nin AKP'ye katılması ya bilimsel olarak değerlendirilmeli ya da algı mekanizmasının bir parçası olup-olmadığıyla değerlendirilmeli.
Bilimsel olarak yorumlayamayacağım için bunu algı mekanizmasının tasarlanmış döneklik ayağı olduğunu tahmin ediyorum.
Ancak başta da belirttiğim gibi bu bir örnektir. Asıl olan insanların onur haznesinin bilimsel olarak araştırılması gerekir. -
Akpnin içeri attığı kişiler çıktıktan bir müddet sonra hepsi değilse de genelde en öne çıkanlar akpli oluyor.
Celladını baştacı eden bu ülkenin onur haznesi bilimsel olarak sorgulanması lazım.
Çünkü günü gününe uymayan, sürekli düşman mevzilerine transfer olan bir yapının hakim olduğunu görüyoruz.
Yaşam içerisinde onur, şeref, haysiyet kavramlarının değiştiğine şahit oluyoruz.
Acaba insanlar bu değerlerin anlamına reel bir nitelik kazandıramamış olabilir mi?
Çünkü hepimizin bildiği gibi kavramların niteliğini veya niceliğini yaşam koşulları belirliyor. Ancak yaşam koşullarını da hakim güçler belirliyor.
Burada akla bu döneklerin güç karşısında zayıf oldukları ihtimali geliyor.
Lakin gerçekten zayıflar mı yoksa gerçek karakterlerini gücün dayatmasıyla mı hatırlıyorlar?.Aklıma gelen bir başka soru da "tasarlanmış döneklik" sorusu.
Acaba bunlar algı operasyonu için önceden tasarlanmış dönekler mi?.
Yine hepimizin bildiği gibi ve her alanda toplum üzerinde mükemmel işleyen bir algı mekanizması var. Şayet tasarlanmış döneklik diye bir oluşum varsa bu algı mekanizmasının bir parçası olabilir.
Zira en öne çıkan muhaliflerin içeriden çıktıktan sonra celladını baştacı etmesi tamamen tesadüf olması pek olası görünmüyor.Mehmet Ali Çelebi'nin AKP'ye katılması ya bilimsel olarak değerlendirilmeli ya da algı mekanizmasının bir parçası olup-olmadığıyla değerlendirilmeli.
Bilimsel olarak yorumlayamayacağım için bunu algı mekanizmasının tasarlanmış döneklik ayağı olduğunu tahmin ediyorum.
Ancak başta da belirttiğim gibi bu bir örnektir. Asıl olan insanların onur haznesinin bilimsel olarak araştırılması gerekir.@bilgisezgi anatomik olarak insan iskelet sistemi ile alakali bir durum oldugunu dusunuyorum.
Omurga sistemi olmayan insanlarin yaptigi isler, siyasette profesyonellik kisvesi altinda devam ediyor.
-
@bilgisezgi anatomik olarak insan iskelet sistemi ile alakali bir durum oldugunu dusunuyorum.
Omurga sistemi olmayan insanlarin yaptigi isler, siyasette profesyonellik kisvesi altinda devam ediyor.
@phi hani omurgası zayıf derler ya, herhalde dediğin doğru, belki de bu kas ve iskelet yapısıyla alakalı olabilir.
-
@phi hani omurgası zayıf derler ya, herhalde dediğin doğru, belki de bu kas ve iskelet yapısıyla alakalı olabilir.
@bilgisezgi ayakta dik durabilmek mesele, omurgasiz surungenler her yere her sekilde sizabilir girebilir ama bir omurgali her yere giremez, her sekle giremez.
-
Her gün döven adamlara hâla aşık olan kadınlar yok mu. Aynısı. Başka bir kimliği yok, sadece körü körüne bağlanma kimliği var. Başka umursayan ve ilgilenen yok, dövmesini bile önemseme ve ilgilenme olarak görmeye başlıyor.
Aynısı, hiç farkı yok. Hiç kimse iken ve kimse umursamıyorken gadre uğrayınca adı binlerce yerde geçti, ünlü oldu. Gadre uğramasa hiç kimse idi. Kendisini ünlü haline getirenlere minnet borcunu ödüyor.
-
Tamam bunun telefonuna adli emniyette tutulduğu halde fetöcü hainler yükleme yaptılar ve ortaya çıkınca da sehven oldu diye kargaları bile gülmeye bile tenezzül ettirmeyecek bir hezeyan sayıkladılar.
Ama ben ergenokunun savcısıyım diyen kimdi?
Şimdi bir davanın müdahil çok sayıda avukatı olabilir. Ama müdahil savcı diye bir şey yoktur, olamaz da. İnsanlar bunu anlayacak omurgadan değil beyinden bile yoksun olabiliyorlar.
