Siyasetçiler Ne Zaman Hesap Verecek
-
Bu kadar felaket arka arkaya yaşandığı halde hala daha devlet televizyonu olan TRT ve yandaş kanallarda duygu sömürüsü yayınlar yapılıyor.
Bu kadar insanın canını üç beş bin kepaze siyasetçi uğruna hiçe saydılar. Üç beş bin siyasetçi sarayda villada lüks araçlarla korumalarla yaşayacak diye bütün Türkiye'yi tehlikeye attınız.
Yıllardır uyarılar yapılıyor.
Deprem vergileri ve özel iletişim vergileri toplandığı halde nereye harcandı bunlar.
Siyasiler hesap vermeliler.
Nüfus yoğunluğu az olan Güneydoğu illerinde bile afet halinde trafik kilitlenmiş durumda.
Buna rağmen birisi çıkıp hala daha altı çocuk yapın diyor , yurtdışından göçmen getiriyor ..
Ne kadar çok insan o kadar çok sömürü ve o kadar çok vergi demektir. Böyle bir ülkede çok insan olması sadece üç beş bin siyasetçiyi Koral yapar. Zaten gidişat o yönde.
-
Ne kadar ikiyüzlü bir toplumuz.
Halk arasında ve televizyonda hergün duyduğumuz şov amaçlı sözler..
Ah kurban olurum ben sanaKıyamam yavruuuuum
Çocukların ağlamasına dayanamam ben
Saçının teline zarar gelmesini istemem
Senin için dağları deviririm
Falan filan feşmekan....
TV dizilerinde de kendini yırtarcasına çocuğuna koşan anne sahnesi falan görürsünüz hepsi şov ve reyting için...
Madem böyle kurban olur dağları devirirsiniz işte size fırsat ayağınıza geldi..
Buyurun bu sorumsuzluk ve kokuşmuşluk nedeniyle ölüme mahkum edilmiş çoluk çocuk bebek enkaz altında kalmış.
Bunun sorumlularından hesap sorun. Dağları devirin demiyorum. Sadece hesap sorun.
Siyasetçilerden hesap sorun diyorum ki bir daha olmasın çocuklarımızın burnu kanamasın..
Hani hep öyle söylersiniz ya!!!
Afet bölgesine giden siyasetçileri bir de protokol ile karşılıyorlar . Yahu onların oraya gidecek yüzleri kalmış mı ki?
Bir söz vardır katiller cinayet mahalline geri dönerler
İşte ben siyasetçilerin afet bölgesine gitmesini böyle görüyorum.
-
Siyasetcilerden ziyade bu yeni yikilan binalarin depreme dayaniklik ve uygunluguna onay verenler neler yapacaklar cok merak ediyorum ve o evleri yapan insaat firmalarina?
-
@phi, içinde söyledi: Siyasetçiler Ne Zaman Hesap Verecek
Siyasetcilerden ziyade bu yeni yikilan binalarin depreme dayaniklik ve uygunluguna onay verenler neler yapacaklar cok merak ediyorum ve o evleri yapan insaat firmalarina?
Onay verenler belediye encümenleridir. Oylama ile imar açma iznini encümen üyeleri veriyor.
Rüşvetin kıralı orada döner. Belediye başkanı onlar kadar dümen çeviremez. Tabiki belediye başkanı da suçludur.
Bir de zemin etüdü yapan ve yapı denetimi yapanlar var.
Aslında mütayitler burada en az suçlu kişilerdir. Çünkü mütayit der ki ben yaptım onlar da kalitesini onayladı...
-
@kâfir-imam yaptida kullandigi malzeme a kalite diye kagida yazip b kalite kullandiysa ve iceride rusvet verip onaylattiysa oda suclu ben burada kim suclu durumunu aramiyorum. kurali kaideyi kim bozuyorsa hepsi suclu hemde katil bilerek insan oldurme sucundan yargilanmalilar.
-
@phi Eskiden deprem ve yapı yönetmeliği yoktu ve siyasetçiler hep bir bahane ile yargılanmaktan kaçıyorlardı.
Ama şimdi bundan kaçamazlar. Bu yıkımın sorumluları Sıkı bir yargılama ile ibretlik hale getirilmelidir.
Yönetmelikte kullanılması gereken beton ve demir kalitesi belirtilmiştir. Bina yapıldığında sağlamdı sonra yıpranmış efendim biz bunu takip edemeyiz ki diyerek kaçamazlar. Çünkü yönetmelikteki kalite standartları buna göre belirlenmiştir. O malzemeyi kullandığın zaman bina kolay kolay eskimez ve yıkılmaz.
Ayrıca beş altı bina yanyana ama sadece dört tanesi yıkılmış yada ağır hasarlı iken diğer ikisine zarar gelmemiş.
Demek ki sağlam yapılırsa birşey olmuyor.
Bunlar hepsi delildir.
Belediyeler imara açacakları bölgelerin zemin etüdünü yapmakla sorumludur. Her zemine uygun bina kalitesini ve kat sayısını ona göre ayarlamak zorundalar.
Artık belediyelerin ve hırsız katil mütayitlerin kanunen kaçacak bahanesi yok aslında.
Yeterki bu işi savcılar ve yargıçlar sıkı bir şekilde takip etsinler..
Tv ekranlarında asrın felaketi gibi saçma sapan duygusal yayınlar ile kaçmaya çalışamazlar.
Asrın felaketi bile olsa bu felaket çok daha az kayıpla geçirilebilirdi.
Kayıpların çoğu deprem yüzünden değil sorumsuzluk ve siyasi kokuşmuşluk yüzünden meydana gelmiştir.
10 bin bina yıkılacağına birkaç yüz bina ile de bu felaket daha az kayıpla atlatılabilirdi.
BU FELAKETİN SORUMLUSU SORUMSUZ SİYASETÇİLERDİR.
Bu depremi felakete çeviren şey SİYASETÇİLERİN SORUMSUZLUĞUDUR!!! -
Her sınıftan halkın dayanışma eğilimini içeren kendi çapında da olsa edimleri karşısında yönetimin yönetişimsizliği ülke adına utanç tablosudur. Yeri geldiğinde sürü diye nitelenen ülke halkları bunu hak etmiyor. Bu kırılmanın sadece faylar hattında yaşındığını düşünmüyorum. Dip noktadan yeniden can bulabilecek miyiz, bunu da zaman gösterecek....