İçsel Sesiniz Var Mı?
-
İçsel sesiniz var mı?

Bilimsel olarak herkesin içsel sesinin yoğunluğu farklıymış. Hatta bazı kişilerde hiç içsel ses olmuyor. Çok hızlı okuyup düşünebiliyorlar. -
İçsel ses olarak tanımlanan sürecin genel geçer açıklaması kişinin kendi ile yaptığı sessiz konuşma ve düşünme sürecidir. Konuşan, düşünen tüm bireylerde belki de sesli konuşmadan daha çok gerçekleştirdikleri bir aktivite olup bunun yitimine dair örnekler bildirilmiş ise de hiç olmadığı vakası pek olası görünmemektedir
-
İçsel sesiniz var mı?

Bilimsel olarak herkesin içsel sesinin yoğunluğu farklıymış. Hatta bazı kişilerde hiç içsel ses olmuyor. Çok hızlı okuyup düşünebiliyorlar.@Sputnik, içinde söyledi: İçsel Sesiniz Var Mı?
İçsel sesiniz var mı?

Bilimsel olarak herkesin içsel sesinin yoğunluğu farklıymış. Hatta bazı kişilerde hiç içsel ses olmuyor. Çok hızlı okuyup düşünebiliyorlar.Hızlı okuma denilen şey aldatmaca.
Ne kadar çok kitap okursan tekrar eden kalıp cümlelere denk geliyorsun.
Hızlı okuma denilen işlemde onları okumadan atlıyor beyin.
Usta satranc oyuncuları mesela binlerce mat desenini sürekli oynadıkça ezberliyor. Aynı desen denk gelince fazla düşünmeden uyguluyor.
Hızlı okuyan birine yabancı dilde metin verip okumasını istesen yavaş okur.
Sınavlarda sözel sorularda ilk önce soruyu okuyun sonra metni okuyun demeleride bu yüzden. -
İçsel sesi mümkün olduğunca susturmak gerek. Zihinsel gürültüyü azaltmak yani.

-
İçsel ses olarak tanımlanan sürecin genel geçer açıklaması kişinin kendi ile yaptığı sessiz konuşma ve düşünme sürecidir. Konuşan, düşünen tüm bireylerde belki de sesli konuşmadan daha çok gerçekleştirdikleri bir aktivite olup bunun yitimine dair örnekler bildirilmiş ise de hiç olmadığı vakası pek olası görünmemektedir
@nejdet-evren, içinde söyledi: İçsel Sesiniz Var Mı?
İçsel ses olarak tanımlanan sürecin genel geçer açıklaması kişinin kendi ile yaptığı sessiz konuşma ve düşünme sürecidir. Konuşan, düşünen tüm bireylerde belki de sesli konuşmadan daha çok gerçekleştirdikleri bir aktivite olup bunun yitimine dair örnekler bildirilmiş ise de hiç olmadığı vakası pek olası görünmemektedir
İçsel sesi olmayanlar gerçekten de var.
Peki, içsel ses olmadan da düşünülebilir mi? Söylenene göre İç sesi olmayanlar görselleştirerek düşünüyorlarmış.
Daha hızlı okumaları da mümkün oluyormuş.Birde içsel sesin çok yoğun olması akıl hastalığı geliştiğinin bir belirtisidir. İçsel ses bir çeşit gürültü yani.
-
İçsel sesi (iç konuşma ya da "iç monolog") olmayan bir kişi, düşünme sürecini genellikle görselleştirme, hisler, kavramlar ya da soyut imgeler üzerinden gerçekleştirebilir. İçsel ses, düşünmenin yalnızca bir biçimidir ve herkes bu şekilde düşünmez. İçsel sesi olmayan kişiler, düşüncelerini şu yollarla işleyebilir:
-
Görselleştirme: Zihinsel imgeler, resimler ya da sahneler oluşturarak düşünürler. Örneğin, bir problemi çözerken zihinlerinde bir diyagram, şekil ya da görsel bir temsil oluşturabilirler. Mesela, bir toplantıyı planlarken, toplantı odasını ve katılımcıları zihinsel olarak "görebilirler".
-
Kavramsal Düşünme: Kelimeler yerine kavramlar ya da soyut fikirler üzerinden düşünürler. Bu, bir nevi "sözsüz" düşünme biçimidir; fikirleri doğrudan anlamlar, bağlantılar ya da ilişkiler olarak algılarlar.
-
Duygusal ve Bedensel Hisler: Bazı insanlar düşüncelerini hisler ya da fiziksel duyumlar aracılığıyla deneyimler. Örneğin, bir karar verirken "doğru" ya da "yanlış" hissetme gibi içsel bir sezgiyle hareket edebilirler.
-
Hareket ve Eylem Odaklı Düşünme: Bazı kişiler düşüncelerini eyleme geçirirken ya da fiziksel olarak bir şey yaparken daha net hale getirir. Örneğin, yazarak, çizerek ya da bir nesneyi manipüle ederek düşüncelerini organize edebilirler.
-
Sessiz Bilgi İşleme: İçsel ses olmadan düşünenler, bilgiyi zihinlerinde otomatik olarak işleyebilir. Bu, bilinçli bir anlatı olmadan, zihnin arka planda verileri çözümlemesi gibi çalışabilir.
Örnek: İçsel sesi olmayan bir kişi, "Yarın ne yapacağım?" sorusunu düşünürken, günün programını bir film gibi zihninde canlandırabilir, bir yapılacaklar listesinin görselini oluşturabilir ya da sadece bir "his" ile ne yapması gerektiğini bilebilir.
Herkesin zihinsel süreçleri farklıdır ve içsel sesin olmaması, düşünme yeteneğini azaltmaz; sadece farklı bir yol izler. Araştırmalar, insanların yaklaşık %25-50'sinin içsel sesi düzenli olarak kullanmadığını gösteriyor. Bu kişiler genellikle görsel ya da soyut düşünme yöntemlerine daha yatkın oluyor.
-
-
Soru: Görsel düşünmek mi avantajlıdır yoksa içsel ses ile düşünmek mi?

-
@Sputnik, içinde söyledi: İçsel Sesiniz Var Mı?
Soru: Görsel düşünmek mi avantajlıdır yoksa içsel ses ile düşünmek mi?

Somut ise görsel soyut ise içsel ses ile düşünmek avantajlıdır.
-
Yapay zekaya sordum.

Her ikisinin de kendine göre faydaları var ve hangisinin daha iyi olduğu kişiden kişiye, hatta duruma göre bile değişir. İki düşünme tarzının da farklı işlevleri vardır.
Görsel Düşünme
Bu, zihninizde resimler, haritalar veya şemalar oluşturarak düşünmektir. Görsel düşünme, özellikle karmaşık sistemleri anlamak, bir sorunun farklı parçaları arasındaki ilişkileri görmek veya bir projenin adımlarını planlamak için faydalıdır. Mimarlar, mühendisler, tasarımcılar ve sanatçılar gibi meslek grupları genellikle görsel düşünmeyi yoğun bir şekilde kullanır. Bir evin planını zihninde canlandırmak veya bir makinenin nasıl çalıştığını görmek, görsel düşünmenin en iyi örneklerindendir.
İçsel Düşünme
İçsel düşünme, dil ve kavramlar aracılığıyla gerçekleşir. Bu, kendi kendinize konuşmak veya kelimelerle fikirleri organize etmek gibi düşünebilirsiniz. Mantıksal çıkarımlar yapmak, bir metnin argümanını analiz etmek, soyut kavramlar üzerinde derinlemesine düşünmek veya bir durumun ahlaki boyutlarını değerlendirmek için içsel düşünme çok etkilidir. Felsefeciler, yazarlar, hukukçular ve bilim insanları bu düşünme tarzını sıkça kullanır.
Hangi Durumda Hangisi Daha İyi?
-
Görsel düşünme, özellikle yaratıcılık, problem çözme ve planlama gerektiren durumlarda öne çıkar. Bir mobilyanın evinize nasıl sığacağını hayal ederken ya da bir resmin kompozisyonunu düşünürken görsel düşünme size büyük avantaj sağlar.
-
İçsel düşünme ise mantıksal analiz, soyut düşünme ve iletişim becerileri için vazgeçilmezdir. Bir makalenin ana fikrini özetlemek veya bir tartışmada sağlam argümanlar sunmak için içsel düşünme becerilerinize güvenirsiniz.
Sonuç olarak, her iki düşünme tarzı da beynimizin farklı işlevlerini kullanır ve birbirini tamamlar. En etkili düşünürler, duruma göre her ikisini de kullanabilen kişilerdir. Önemli olan, hangi durumda hangi yöntemin daha faydalı olacağını bilmek ve bu iki yeteneği de geliştirmektir.
-
-
İç sesi olmayanlar kelimeleri ayırt etmekte zorlanıyormuş. Ama diğer yandan yazılanları çok daha hızlı okuyorlar.

İnsanların %5'inin içsel sesi olmadığı tahmin ediliyormuş.