İslam'daki Sorunlar
-
@zafiRa, içinde söyledi: İslam'daki Sorunlar
@phi islamda evliligin şartı müsluman olunmasıdır.
Müslüman bir erkeğin gayri müslüm bir bayanla(Musevi, Hrıstiyan) evlenmesi mümkündür. Tersi ise mümkün değil.
https://sorularlaislamiyet.com/gayri-muslim-kadinla-nikah-ve-sahitlik-konusunda-bilgi-verir-misiniz
-
@zafiRa, içinde söyledi: İslam'daki Sorunlar
@phi allah böyle emrediyor demedim simdi ingilizce bir metin dusun turkceye cevirince anlamda kaymalar bozulmalar olmuyor mu kuran da arapca bir metin en dogrusu oldugu gibi degerlendirmektir. Demek istedigim bu.
Şu meal işini, ben buna tercüme diyorum, küçümseyenleri anlamıyorum açıkçası. Hangi metini alırsanız alın, profesyonelce tercüme ettiğiniz zaman %2-3´ten fazla anlam kayması olmaz. Yani tercüme edilen metin %97´in üzerinde doğru anlaşılır. Bu durum her metin için geçerlidir.
Bu kadarının doğru tercüme edilmesi kăfi, çünkü tercüme edilemeyenleri ana dili Arapça olanlar bile ne anlama geldiğini bilmiyorlar. Bunların başında şu meşhur huruf-u-mukatta dedikleri kelimeler(Elif Lam Mim, Ya Sin vb.) gelir. Bu hususta İslam dünyasında her kafadan farklı bir şey çıkıyor.
-
Bakın web sitesinde ne diyor:
"Müslüman kadın ve erkek, müşriklerle evlenemez. Müşrik kadın, Allah'a başka şeyleri ortak koşan,örneğîn puta, yıldızlara, ateşe ya da hayvana tapan kadındır. Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:"
"Müşrik" burada "puta / yıldıza / ateşe tapan" olarak basite indirgenmiş.
Ama günlük hayatta karşımıza çıkan müşrikler örneğin ateşi kutsal sayan insanlar değil ki.
Tarikat kuran, dini kullanarak insanları aldatan, dini işine geldiği gibi yorumlayarak kendi egosunu tanrı ile aynı seviyede gören, yalan bilgilerle halkı zehirleyen müşrikler var.
Dikkat edin nasıl da basite indirgemiş. Müşrik = Yıldızlara tapan.
Aşırı kolay değil mi sizce de?
-
Onun sorumlusu tercüman değil. Çünkü neticede metnin orijinali de var. İçine sinmediği yerde orijinaline başvurabilirsin.
Asıl sorun dini işine geldiği gibi yorumlayanlar. Dİn konusunda herkes buna vurgu yapıyor. Dini kullanan veya, dini o şekilde anlamak isteyenler var. BUnlara karşı da önlem almamız gerekiyor. Yani bir şeyi araştırmak ya da doğru bilgiye ulaşmaya çalışmak lazım.
Konu: "müşrik kadın ile evlenmeyin, onun yerine gerekirse bir köle ile evlenin" diyor bir yerlerde. Ama konunun irdelenmesi gerek.
"sorularla islam" sitesindeki yanıtlar 100% doğrudur diye bir şey de yok.
-
@Leonardo, içinde söyledi: İslam'daki Sorunlar
Bakın web sitesinde ne diyor:
"Müslüman kadın ve erkek, müşriklerle evlenemez. Müşrik kadın, Allah'a başka şeyleri ortak koşan,örneğîn puta, yıldızlara, ateşe ya da hayvana tapan kadındır. Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:"
"Müşrik" burada "puta / yıldıza / ateşe tapan" olarak basite indirgenmiş.
Ama günlük hayatta karşımıza çıkan müşrikler örneğin ateşi kutsal sayan insanlar değil ki.
Tarikat kuran, dini kullanarak insanları aldatan, dini işine geldiği gibi yorumlayarak kendi egosunu tanrı ile aynı seviyede gören, yalan bilgilerle halkı zehirleyen müşrikler var.
Dikkat edin nasıl da basite indirgemiş. Müşrik = Yıldızlara tapan.
Aşırı kolay değil mi sizce de?
Ben İslam dünyasında baktığımda, ortalığı hep toz duman görüyorum. Her kafadan farklı bir ses çıkıyor. Asırlardan beri paramparçalar ve çeşitli mezheplere ayrılmışlar. Şii, Sünni´yi beğenmez. Sünni, Şii´yi beğenmez.
-
@Leonardo, içinde söyledi: İslam'daki Sorunlar
Onun sorumlusu tercüman değil. Çünkü neticede metnin orijinali de var. İçine sinmediği yerde orijinaline başvurabilirsin.
Asıl sorun dini işine geldiği gibi yorumlayanlar. Dİn konusunda herkes buna vurgu yapıyor. Dini kullanan veya, dini o şekilde anlamak isteyenler var. BUnlara karşı da önlem almamız gerekiyor. Yani bir şeyi araştırmak ya da doğru bilgiye ulaşmaya çalışmak lazım.
Konu: "müşrik kadın ile evlenmeyin, onun yerine gerekirse bir köle ile evlenin" diyor bir yerlerde. Ama konunun irdelenmesi gerek.
"sorularla islam" sitesindeki yanıtlar 100% doğrudur diye bir şey de yok.
Anlatamadım galiba. Düzgün tercüme edilmiş olanlar da var. Ancak tercüme edilemeyen kelimeleri, Arapça bilenler bile ne anlama geldiğini bilmiyorlar.
İstediğin kadar orijinaline bak. Orijinalinde "Elif Lam Mim" yazıyor. Hiçkimse(!) gerçek anlamını bilmiyor. -
İşte burada da nesil farkı gündeme geliyor. Ben küçükken okullarda mantıklı bir din ve ahlak dersi vardı. Şimdiki durum ne bilmiyorum. Ama vasatın altında da olsa belirli düzeyde bilgiler vardı.
Yine o zamanlar Yaşar Nuri hoca sık sık TV'Ye çıkardı. Onun bazı sözleri bazen aşırı medyatik gelse de gayet mantıklı ve bilgilendirici idi.
Olay şu: reform öncesi hıristiyanlıkta da bu var, hatta günümüzün katolik kilisesinde de bu var. Örneğin yeni papa eşcinsellerin dinden aforoz edilmesi uygulamasını kaldırıyor, Kilisenin içindeki pedofili olaylarının örtbas edilmesini durduruyor, daha modern bir din algısının önünü açıyor.
Rahmetli Yaşar Nuri hocanın iddiası da: "size öğretilen din yanlış, olayın özünü anlayabilmek için dinin özüne dönmelisiniz" diyor.
Ama dediğiniz gibi bunun en basit engeli dinin arapça olması. + burada konuştuğumuz gibi, zaman ayırıp bir din felsefesi çalışmasının yapılması şart. Zaten Kuran'daki emirlerden bir tanesi de "akşam saatlerinde Kuran'ı kerimi inceleyin" talimatıdır. Bunu mesela "akşam saatlerinde arapça sureleri anlamadan tekrarlayın" olarak anlayanlar var. Halbuki konu bu değil. Tam da sizin dediğiniz sebeple deniyor ki "Dini konuları irdeleyin, anlamaya çalışın, neyin kast edildiğini keşfetmeye çalışın".
Bu açıdan Arapça bilmenin faydası olabilir. Ama Yaşar Nuri Hocaya göre bu şart değil. Sağlam bir meal ve sağlam kiaplarla bu yapılabilir.
Ne yazık ki bu da göreceli. Benim sağlam kitaptan kast ettiğim olaya mantıklı, bilimsel bakabilen kişiler. BU da Kuran'da geçer. Bir yerde "kendinden öncekilerin yolundan gitmek zorunda değilsin" talimatı var. Yani açık açık "olaya bilimsel yaklaş, mantık açısından yaklaş, kendinden öncekileri o kadar kafana takma" deniyor.
Bu dediğim de ciddi çaba gerektiriyor. Yani TV'de falanca hocanın dediğini dinlemekle iş bitmiyor. Ama ruhsal çalışmaların hepsi öyle. İnsanlar sanıyor ki bu bir inanma / inanmama meselesi. Hiç değil. Bu bir yaşam boyu öğrenme sürecidir.
O yüzden benim "müşrik" tanımım mesela Yezidileri kapsamaz. Müşrik bence dini en iyi ben anladım diyip de mesela İŞİD'e filan katılan kişidir. Ya da bir siyasal islamcıdır. siyasal islamcının iddiası en başından itibaren Allaha ortaklıktır. Dini kullanarak iktidar elde etmek istiyor çünkü.
Yoksa bizim atalarımız müşrik mi mesela?
Alakası bile yok.
Ezberci / orta çağcı / düşünmekten uzak / tembel ve yozlaşmış bir zihniyet var. Yaşar Nuri de diyor ki "o zihniyetten silkelenip kurtulun, o zihniyetin İslamla hiçbir alakası yok". Bence öyle düşünüyorum.
-
@Leonardo
Bu tip şeylere ilgin var mı, bilmiyorum. Senelerden beri bu mălum kitabın ve en eski el yazması yazıtların bilimsel incelemesini, birbirlerine olan tarihsel bağlarını irdeleyen ve tercümesini yapan bir yer var. Hatta dünyada bir ilk denebilir, çünkü daha önce böyle bir şey yapılmadı. İlgin varsa ve Almanca, Fransızca veya İngilizce diline vakıf isen şuraya bir göz atmanı tavsiye ederim:
https://corpuscoranicum.de/de
https://corpuscoranicum.de/en
https://corpuscoranicum.de/fr -
@Leonardo, içinde söyledi: İslam'daki Sorunlar
sen kendini "müşrik" olarak tanımlamışsın
Hayır öyle bir şey söylemedim.
İslam'ı ise sadece bugün olanlar değil, tarihte de İslam alimi denilen her kim varsa hepsinden çok daha iyi bildiğimi her zaman iddia ederim. Hiç bir müslümanın İslam'ı benden iyi bilmesi söz konusu bile değildir. Balık su içinde suyu bilmez ya, onun hesabı.
İslam'ı bilmenin tek yolu vardır: Kuran'ı okumak. Ben de okudum ve biliyorum. İslam'ı bilmek için başka bir şey okumak gerekmez.
Kuran tercümelerinin Türkçe olanlarının tek bir tanesi doğru düzgün tercüme değildir. Hepsi süslemeli, boyalı, cilalıdır. Gerçek bir tek Türkçe tercüme yok. Hiç bir tane meal denen şeyden Kuran'da ne yazdığı tam olarak öğrenilemez. Bunu direk okuyacaksın.
Arapça bilmemek sorun değil. İnternet var, kaynak bol. Sözcüklerin tarihsel anlamlarına varıncaya kadar derinlemesine anlamlarını bulabilyorsun.
Türkçe Arapça ile çok içiçe girdiği için aslında anlamak hiç zor değil.
Öyle yaldızlı kapak takmakla aptessiz ele almamakla filan bir kitap kutsal olmuyor. İçerik önemli.
-
Ben kendimi müşrik olarak asla tanımlamam da, ateistlerin müşrik kabul edilmesi İslam/Kuran açısından zorunludur.
Çünkü Kuran'da defalarca "hükümün Allah'a ait olduğu" yazar. Başka sının hüküm vermesi şirk olarak tanıtılır.
Ateist ise allaha inanmadığına göre hükmü laik yargı verir diye inanır. Hüküm yetkisini allahtan alıp başkasına verdiği için de müşrik olmuş olur.
Üç değil, beş değil. Kuran defalarca buna yığma yapar. Allah'tan başka hüküm verici mi arıyorlar, hüküm Allah'ındır diye sayamayacağım kadar çok tekrarlar. Apaçıktır yani, kesindir.
Bazı yerlerde de Allah ve elçisi der. Ama yani bunu o kadar çok tekrarlar ki, hüküm yetkisini laik, dini kenara koyan yargıya vermek diye bir şey Kuran'a direk kafadan kesin aykırıdır.
-
Ne güzel düşünceler saldırgan üsluba mağlup olmuş.
Biraz daha sakin olsak daha iyi olur sanki. Fikir ve düşünce paylaşalım, yarıştırmayalım.
-
"İslam'ı ise sadece bugün olanlar değil, tarihte de İslam alimi denilen her kim varsa hepsinden çok daha iyi bildiğimi her zaman iddia ederim. Hiç bir müslümanın İslam'ı benden iyi bilmesi söz konusu bile değildir. Balık su içinde suyu bilmez ya, onun hesabı."
- Ben öyle düşünmüyorum. Bence islam konusunda hiç bilgin yok.
"İslam'ı bilmenin tek yolu vardır: Kuran'ı okumak. Ben de okudum ve biliyorum. İslam'ı bilmek için başka bir şey okumak gerekmez."
- Ben de okudum. Sen üstün zekalı filansın herhalde. 1 kere okudun anladın öyle mi? Aferin.
"Kuran tercümelerinin Türkçe olanlarının tek bir tanesi doğru düzgün tercüme değildir. Hepsi süslemeli, boyalı, cilalıdır. Gerçek bir tek Türkçe tercüme yok. Hiç bir tane meal denen şeyden Kuran'da ne yazdığı tam olarak öğrenilemez. Bunu direk okuyacaksın."
- Hiç alakası yok. Arapça bilmiyorsan zaten mealini okumaya mecbursun ki.
"Arapça bilmemek sorun değil. İnternet var, kaynak bol. Sözcüklerin tarihsel anlamlarına varıncaya kadar derinlemesine anlamlarını bulabilyorsun."
- İnternet olmasa da bir sürü kaynak var. Ama senin haberin yok. Mesela Yaşar Nuri okumamışsın ve bana islamı biliyorum" diyorsun. Bende ikna olmadığımı söylüyorum.
"Türkçe Arapça ile çok içiçe girdiği için aslında anlamak hiç zor değil."
- Hayır. Sen mesela "Müşrik" kelimesinin anlamını bilmiyorsun. Ben biliyorum.
-
"Ben kendimi müşrik olarak asla tanımlamam da, ateistlerin müşrik kabul edilmesi İslam/Kuran açısından zorunludur."
- Diğer başlıkta bu konuyu açıkladım. Kendimi tekrarlamayacağım.
"Ateist ise allaha inanmadığına göre hükmü laik yargı verir diye inanır. Hüküm yetkisini allahtan alıp başkasına verdiği için de müşrik olmuş olur."
Hayır. Şİrk demek Allaha ortak koşmak, Allah dışında varlıklara itaat, Allahtanbaşkasına ibadet etmek demektir. sen farklı bir şeyden söz ediyorsun.
"Üç değil, beş değil. Kuran defalarca buna yığma yapar. Allah'tan başka hüküm verici mi arıyorlar, hüküm Allah'ındır diye sayamayacağım kadar çok tekrarlar. Apaçıktır yani, kesindir."
- Evet. Ama şirkin tanımı bu değil.
"Bazı yerlerde de Allah ve elçisi der. Ama yani bunu o kadar çok tekrarlar ki, hüküm yetkisini laik, dini kenara koyan yargıya vermek diye bir şey Kuran'a direk kafadan kesin aykırıdır."
- Ben din bilimci değilim. "Hüküm" konusunu sana açıklayacak kadar bilgim yok. Ama bu konunun Şİrk ile alakası yok. Şİrk kelimesi "ortaklık" manasına gelen "şerik"'ten gelmektedir.
ateistler konusunda da "Kuranda" benim dinim bana senin dinin sana" denir. Yani yanlış yorumluyorsun.
Şirk konusunun bunlarla hiçbir alakası yok.
-
@Leonardo müşrik tanımı üzerinde durmaya gerek duymuyorum. Bu tartışmanın uzayacağı bir konu. Bence Kuran'da Allah'a ait bir yetkinin "tağut"a verilmesi şirk olarak gösterilir ama önemli değil. Yine de müşrik olması için Allah'ı kabul etmesi ama yetkisini kabul etmemesi gerekir dersen haklı olursun. Tamam o yüzden haklısın diyelim. Bu önemli değil, çünkü ben allaha inanmadığım için beni yakar yakmaz filan hiç sallamıyorum.
Fakat seni allaha inanmaktan vazgeçirirsem çok mu mutlu olacağımı sormuştun yanıta zamanım olmamıştı. Bu konu önemli. Bunu açayım.
Kısa yanıt evet. Tabii ki her insan fikirlerinin yayılmasını memnunlukla karşılar. Temelsiz, Arap/Emevi icadı bir dayatmadan kurtulmak sevindiricidir.
Bundan kurtulmak şart yani, kesin şart. Bununla daha fazla gidemeyiz. Ben böyle düşünüyorum. Herkesin de böyle düşünmesini isterim.
-
@Leonardo, içinde söyledi: İslam'daki Sorunlar
ateistler konusunda da "Kuranda" benim dinim bana senin dinin sana" denir. Yani yanlış yorumluyorsun.
Bu söylediğin tabii ki yanlış, çünkü ateistlerin dini olmaz. Bu söz ateistlere söylenmiş olamaz o yüzden.
Ayrıca bu ifade ancak bir çelişki ve bir yerde başka öbür yerde başka konuşmanın kanıtı. Çünkü bir yerde böyle söylüyorken başka yerde müşrikler pisliktir gördüğünüz yerde öldürün yazıyor.
O yüzden bu ancak bir çelişkidir ya da gücünüz yokken kandırın, gücü ele geçirince öldürün anlamına gelir. Başka olmaz. Kafadan direk çelişkili çünkü.
-
@Leonardo, içinde söyledi: İslam'daki Sorunlar
1 kere okudun anladın öyle mi?
Evet aynen öyle. "Kısas size yazıldı hüre hür köleye köle dişiye dişi" şimdi bunu elli kere okumaya gerek yok. Ahana da Arapçası, Arap olmaya da gerek yok: "Kutibe alekumul kisasu hurri bil hurri ve abdi bil abdi ve unsa bil unsa." Apaçık, hiç bir anlaşılmayacak taraf yok!
Al sana Arapça "innemel muşrikune necesun" Müşriklere pislik dediğini anlamamanın yolu yok. Devamında da gördüğünüz yerde öldürün dediğini anlamamanın yolu yok.
Kuran öyle anlaşılmayacak filan bir şey değil. Çok basit ve yalındır. Apaçıktır. Anlatım bozukluğu çoktur ama ne demeye çalıştığı açıktır.
Not: Şirkin tanımı tartışması bu başlığı çok şişirir. Buna ayrı başlık lazım, ben şirkin tanımını da, İslam'ı gelmiş geçmiş tüm müslümanlardan daha iyi bildiğim iddiasında da ısrarcıyım. Gazali deyin İmam Azam deyin onlar benim bildiğimin zerresini bilmezler.
-
Yine de şirk konusunda konunun çekirdeği olacak bir kaç yazayım da tartışma uzayacaksa ayrı başlık açarız.
Şimdi ateist de olsa, allaha inanmasa da allaha ait yetkiyi aldı laik yargıya verdi ya. Yani Kuran açısından "tağut"a verdi.
Şimdi tamam ateist bu ama İslam açısından Allah var. Orada Allah var, bu ateist tuttu hüküm yetkisini tağuta verdi. Allahın yanına bir hüküm verici koydu. Allah da orada duruyor İslam açısından, ateist inanmasa da.
Yani allaha inanıyor, yanına bir ilah daha koyuyor olması şart değil. Alıyor allahın yetkisini, tağuta veriyor orada allah yine o inanmasa da var düşüncesi ateisti müşrik tanımı içine sokar. İslam açısından bu böyle.
Ama önemli değil. Bunu tartışmanın bir yararı yok. Yararı olmayan bir şeyi tartışmasak daha iyi. Ben müşrik tanımı içine girip girmediğimi hiç umursamıyorum.
-
Ayrıca müşrik tanımının ne olduğu İslam'ın sorunu, benim değil. Bu beni ilgilendirmez. Önemli olan, bir inanç grubuna pislik diyen, görüldükleri yerde öldürülmelerini emreden, onları asla affetmeyeceğini ve sonsuza kadar yakacağını söyleyen bir tanrıyı kabul edemeyecek oluşumuz.
Bu çöp yani, bu asla kabul edilemez. Bunu kabul etmek insanlıktan çıkmak demek olur. Bu derhal reddedilip anında çöpe atılması gereken bir inanç. Böyle şey olmaz, kabul edilmesi inanılması söz konusu değil.
-
Çok uzattım ama şimdilik son ileti ile bitiriyorum:
Müşrik nedir kimdir hiç önemli değil. Herhangi birilerini herhangi bir inançlarından dolayı sonsuza kadar işkence ile tehdit etmek insan haklarına temelden, direk, apaçık aykırıdır.
Bu iddiayı çöpe atmak yok etmek bir insanlık borcudur. Bunu yapmadan insan olunmaz. Nokta.
-
"müşrik tanımı üzerinde durmaya gerek duymuyorum. Bu tartışmanın uzayacağı bir konu. Bence Kuran'da Allah'a ait bir yetkinin "tağut"a verilmesi şirk olarak gösterilir ama önemli değil. Yine de müşrik olması için Allah'ı kabul etmesi ama yetkisini kabul etmemesi gerekir dersen haklı olursun. Tamam o yüzden haklısın diyelim. Bu önemli değil, çünkü ben allaha inanmadığım için beni yakar yakmaz filan hiç sallamıyorum."
Müşrik sana söylediğim şeydir. "Ortaklık" kelimesinden gelir ve "Allaha ortak koşmak" anlamına gelen büyük bir günahtır.
Aynı ifade eski ahitte de vadır. "Ben kıskaç bir Tanrıyım" sözü geçer.
Senin söylediğin, yani kuranda "göklerin ve yerin hükmü bana aittir" sözü "Bunları yaratan / yöneten benim, benden başka ilah arama" olarak anlaşılmalıdır.
Sen farkında olmadan daha felsefi bir alana girdin. Ama Kuranda "Ben sana irade vermedim, sen özgür değilsin, benim dediğim gibi olacaksın (!)" diye bir şey yok. Tam tersine "seni özgür yarattım yaptığın her şeyden kendin sorumlusun" mesajı birçok yerde verilmiş.
/Neyse. Ben senin görüşlerini tartışırım. Ama bilgi eksikliği varsa onu gidermek durumundasın. Bilgi eksikliğini tartışamam. Önce öğren sonra tartışalım