Son nefese kadar bitmeyen bir inşaatta çalışanı olduğumuz bir yapı hedefidir karakter.
Ne yazıktır ki göremeyiz, farkında olsak da olmasak da gece gündüz inşaa sürecinde çalışmamızın neticesinde ortaya çıkmış olması gereken yapıyı.
Süreçti zaten önemli olan. Sistem buydu herkes için.
Yalnız değilsin.
Hayat bu alışverişsiz olmaz. Çünkü her insan biraz da olsa muhtaçtır diğer insana.
Kendi öyküsünün inşaatçılarıyla alışveriş yapmakta herhangi bir problem yoktur zaten.
Ama her şey gibi dozunda.
Doz aşımı olursa karşılanmamalıydı mesela.
Hiçbir zaman tamamlanmayacak olsa bile vazgeçilmezdi. Çünkü ilk nefesle birlikte başlayan bir emekti o.
Mücadeleydi,kalkandı,farklı kılandı.
Yıkılmamalıydı.
Yine de insan bu.Yaradılışına karşı gelemez. Takılır sevginin kaybolmayan gölgesine.
Buraya kadar bu problem yoktu lakin bazen vazgeçmemiz istenir kolonlardan, yani bizi ayakta tutanlardan. İşte problem buydu.
Sen kolonlarını yık da gel derler
yoksa istemezler.
Vazgeçerler.
Sevseydi yıkar gelirdi derler.
Yıkar ve gidersen kolonları, iyi ki dersin ilk zamanlarda.
Kaybolursun haz dolu duygularda.
Sonra mı ?
Sorgulama başlar ilk anlaşmazlıklarda.
Doğaldır aslında tartışmalar ama yine dozunda.
Gitgide sıklıkları artacak kaos dolu anların.
Vazgeçtin kolonlardan; her şeyi geride bıraktın, kaçtın inşaatından.
Az daha dayan, düzelecek her olan.
Gerçekten öyle mi ?
Hayır, en ufak bir darbeyi bekliyorsun belki de farkında olmadan.
Dayanamazsın artık yıkılacaksın !
Çok da üzülme, yeniden başlayacaksın.