Zariyat 47'yi mucize diye pazarlayan din tüccarları
-
"Göğü, gücümüzle Biz kurduk; şüphesiz biz onu genişleticiyiz." Zariyat 47
Bir takım din tüccarları tarafından bu ayetin evrenin genişlediğini anlattığı iddia ediliyor.
Ben söyleyeyim, bu ayet içinde bulunduğumuz evren modeline değil, düz dünyacıların inandığı evren modeline göre yazılmış.Yıldızları şeytanlara atılan ateş taneleri olarak anlatan kitaptan big bang çıkarmak din tüccarlarının işidir. Kuran'ın dünyası Düzdür. Göğün aşılamayacağı ve göğün ardında okyanus olduğu(Nuh tufanı ayetlerinde) açık şekilde yazar.
-
Bu cümlede genişlemekten bahsedilmiyor. Bunu iddia eden tercümenler dürüst deĝil.
Corpus Coranicum diye saygın bir site var: Zariyat 47:
Türkçesi: Ve göğü kudretle inşa ettik. Bizim için her şey mümkün. -
@kereste Evet öyleymiş. Bende konuyu açtıktan sonra öğrendim.
Kitabı günümüze uydurmaya çalışıyorlarmış.
Böyle giderse 2040'a kadar evrim ayetleri de uydurabilirler.
Acaba bilerek mi yapıyorlar merak ediyorum. -
Genişletme ifadesi kasıtlı bir çarpıtmadır. Kelimenin orijinali "vasiun" dur. Bu kelime geniş ve büyük çaplı bir yaratma anlamında kullanılmıştır. Genişliğini artırma anlamında kullanılmamıştır.
Öyle bir anlam kastedilseydi "vasiliğini tezyid" etme gibi bir anlama gelen bir ifade açıkça kullanılırdı ve o zaman anlam açık olur, tamam denilirdi.
Kuran'da hiç bir mucize yoktur. Mucize iddiaları tamamen çarpıtmadır.
-
@Sputnik
Evet, bilerek yapıyorlar. Çünkü bilimsel olarak bu kainatın genişlediĝini bilmeyen/duymayan kalmadı. -
Kurani gunumuze mi uyarliyorlar, valla bence mantikli olan bu cunku uyarlanmasi gerekiyor yoksa gerici kalacaklar.
Kanser falan mujdesi var mi acaba? -
-
Bu kitabın evrensel olduĝu iddiası da günün birinde tamamen çöpe atılacak, cümlelere ve kelimelere takla attırmalar da son bulacak. Bilhassa son 20-30 yılda "sadece kitap" diyenlerin sayısı günden güne çoĝalıyor. Hadislere olan güvensizlik had safhaya gelmiş vaziyette. Bunlara ek olarak bir de tarihselcilik adı alında yeni bir akım başladı. Bu yeni akım, katıbın içeriĝinin tümünün evrensel olmadıĝını bilakis birçok pasajının o gün şartlarını yansıttıĝını vurguluyor. Bu nedenle sadece o devirle ilgili olması gerektiĝini iddia ediyorlar. Klasik müslümanlar bunlara bir hayli öfkeli.
Bunlar önemli gelişmeler, çünkü kendi içlerinde ciddi bir biçimde çatışma başlamış durumda. -
Mucize iddialarına, öyle mucize diye filan bir şey olmadığını göstererek, Arapça sözcüklerin anlamları ile yanıt verdiğimizde bu sefer çevirip "apaçık mucize olsa imtihan sırrı bozulur" savunması yapıyorlar.
Apaçık değilse o zaman zorlama yaptıklarını kanıtlıyor bu savunu. Kaldı ki mucize iddiaları Kuran tarafından bizzat da reddediliyor. Kuran'da yazdığına göre mucize talepleri yerine getirilmeyecektir. Buna gerekçe olarak da öncekilerin mucizeleri inkar ettiği söylenmektedir. Yani Kuran açıkça mucize filan göstermeyiz, önce gösterdik de ne oldu, inkar ettiler demektedir.
Bunun Türkçesi kimse yemiyor artık bu iddiaları, o yüzden mucize iddiasında bulunmuyoruz demektir.
Kuran'da bu açıkça yazmışken, Kuran'da mucize iddiaları tamamen Evangelist iddiaların tercümesinden ibarettir. Çünkü Hristiyan öğretisi İsa mucizelerine tamamen dayalıdır. Bu iddiaları İslam'a da aktarmaktan başka bir Evangelist tavırdan başka bir şey değil Kuran mucizeleri iddiası.
Kuran'ı hiç bilmeden Evangelist alıntılarla Kuran'ı süslemeye çalışıyorlar. Evangelistler böyle yapar. İsa şu mucizeyi gösterdi bu mucizeyi gösterdi diye propaganda yaparlar.
Kaldı ki Kuran İsa mucizelerine bolca yer verirken Muhammed mucizelerinden hiç bahsetmez. Bir Ay yarıldı ifadesi vardır, bu da mucize iddiası olmaktan çok uzaktır. Bu bir deyimdir Arapçada, çok şaşırtıcı bir gelişme oldu demektir. Bundan kastedilen de peygamberlik iddiaları hep Yahudilerden gelirken bu kez bir Araptan gelmiş olmasıdır.
Muhammed'e mucize verilmeyeceği de açıkça söylenir, gerekçe olarak da önceki mucizelerin inkar edilmiş olduğu söylenir. Bu, kimse yemiyor artık bu iddiaları demektir.
Müslümanlar bir türlü dinlerini modern bir söyleme revize edemiyorlar. Tarihselciler ve "sadece Kuran" akımı bu konuda çaba gösteriyor ama geniş halk kesimlerinde hiç etkili değiller. Halk yığınları bilgisiz ve körlemesine mucize iddialarına sarılmak onlara tatlı geliyor. İslam hiç bir zaman modernist bilimsel bir yaklaşım geliştiremedi. Bunun nedeni İslam'ın reforma tamamen kapalı olmasıdır. İslam'da soru sormak yasaktır. Körü körüne iman istenir. Sizden öncekiler çok soru sordukları için helak oldular denir. Bu da öncekiler mucizeleri inkar ettiği için artık mucize verilmeyecek söylemi ile paralel.
Kuran bu günkü müslüman profilinden bile oldukça ileri ve gerçekçidir. Buna rağmen bu çağda hâla müslümanların mucizeler söyleminde gitmesi çok geri bir durum. Kuran'dan hiç haberi olmayan müslümanlar manzarası var. Hiç bir modernist İslamcı çaba bu görünümü değiştiremedi. Yaşar Nuri gibi düşünürler buna çok uğraştı ama olmuyor. Peygamberinin resmedilmesine bile küfür gözüyle bakan bir dinden bir şey de çıkmaz zaten.
-
Birde şimdi başımıza Firavun mucizesi çıktı. Şu zamana kadar keşfedilmemiş şeyi aradan bin yıldan fazla süre geçince mi keşfediyorsunuz?
Keşke şu bahsedilen firavunun ismini de açıklayabilseniz. Ama yapamıyorsunuz.
-
@Sputnik, içinde söyledi: Zariyat 47'yi mucize diye pazarlayan din tüccarları
Birde şimdi başımıza Firavun mucizesi çıktı.
Altay Cem'in mucize iddiasını çürütmüşler. Ayette mucize filan yok.