Nereden Nereye
-
Belki çoğunuz biliyorsunuzdur; lakin hatırlamakta yarar olduğunu düşündüğüm bir anektodu paylaşmak istedim. Dönemin Cumhurbaşkanı İsmet İnönü Hasanoğlan Köy Enstitüsü'nü ziyaret eder. Öğrenci ve öğretim görevlilerin de katıldığı ortak bir yemek salonunda yemek verilmektedir. (bundan sonrası değişik anlatılıyor, ben bildiğim gibi anlatayım) Yemekler servis edildiğinde öğrenciler Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'ye farklı yemek sunulduğunu görürler ve yemeği protesto ederek salonu terk ederler. Bunun üzerine durumu fark eden İsmet İnönü öğrencilerin yanına gider ve şeker hastası olduğundan diyet yemeği sunulduğunu açıklar ve bunun üzerine öğrenciler içeri girip hep birlikte yemeklerini yerler...Neredeyse 80 yıl öncesinden söz ediyorum...
-
ya bu adamlar ile suankileri kiyaslamak bile cok abes gercekten.
-
70 li yıllarda Demirel'in, Ecevit'in, Erbakan'ın ve diğer bir çok politikacının karikatür dergilerinde entelektüel eleştirileri ve çizimleri olurdu; onlarda bunlara katılır ve farklı esprileri dile getirirlerdi; hiç biri bundan dolayı şikayetçi olmaz, çocukları bırakalım da yetişkinler hakkında da soruşturma açılıp, davalar görülmezdi...bir birikim vardı velhasıl...
-
gelenegimiz, kulturumuz, yapimiz, dinamiklerimiz, espiri anlayisimiz, herseyimiz degisti abi herseyimiz.
-
Ben bugüne kadar RTE´nin sempatik bir şekilde içtenlikle güldüĝüne denk gelmedim. Her gördüĝümde bir hayli asık suratlıydı.
Diĝer yandan Demirel mesela; siyasetini beĝenirsini veya beĝenmezsiniz ancak bir siyastçi bu kadar mı sevimli ve esprili olur! -
Önce bir birikim vardı, entelektüel bir birikim ve sonra törpülendi; geride kalan sefalet, cehalet, aymazlık umudun üstünü örttü, bir çıkış için aydınlık bir duruş yeterliydi...dinozorların böylesi bir refleksleri kalmamıştı, kuşaklara yer açmadan onlara bel bağlamışlardı...tılsımlı bir el değecek ve bir rüya gibi sahte gerçek, gerçek sahte olacaktı...bilgi olmadan, birikim olmadan entelektüel bir tartışma nasıl olsun...aydın olanın da cehalete ve aymazlığa doğru sürüklenişine, sağa kaymasına tanık oluyoruz, faşizm içimizde...
-
Son senelerde olan bitenlerin sebeplerinden birisi çarpık eĝitim sisteminde yatıyor. Okuyan, düşünen, araştıran, gerçeĝin pesinde koşan nesiller yerine ezberci nesiller yetiştiriliyor. Hepsini geçtim; gençler doĝru dürüst akıcı bir biçimde üç cümle konuşamıyor bile.