İçeriğe atla
  • Kategoriler
    • All Categories
    • Individual Categories
  • World
  • Güncel
  • Popüler
  • Kullanıcılar
  • Gruplar
Daralt
Marka Logo

efelsefe

  • Kurallar
    • Light
    • Cloudy
    • Dim
    • Dark
  1. Ana Sayfa
  2. Tartışma
  3. Serbest Kürsü
  4. Turk Fizikcinin Yercekimi Hikayesi

Turk Fizikcinin Yercekimi Hikayesi

Konu Zamanlandı Sabitlendi Kilitli Taşındı Serbest Kürsü
yercekimi var miyercekiminedirturk fizikci
5 İleti 4 Yayımlayıcılar 138 Bakış
  • En eskiden en yeniye
  • En yeniden en eskiye
  • En çok oylanan
Cevap
  • Yeni başlık oluşturarak cevapla
Cevaplamak için giriş yapın
Bu başlık silindi. Sadece başlık düzenleme yetkisi olan kullanıcılar görebilir.
  • phiP Çevrimdışı
    phiP Çevrimdışı
    phi
    tarihinde yazdı Son düzenleyen: phi
    #1

    Formuluze etmesi 13 sene surmus 🙂
    kozmik itim gucu 🙂

    Söz uçar, yazı kalır. ✌(◕‿-)✌

    1 Cevap Son cevap
    0
    • B Çevrimdışı
      B Çevrimdışı
      bilgisezgi
      tarihinde yazdı Son düzenleyen:
      #2

      Bu adam bir bilim adamıysa ve böyle bir sonuca varmışsa bu sonucu kanıtlamalı, aksi halde ya iddia olarak kalır ya da komik duruma düşer.
      Yer çekimi yerine itici güçten bahsediyor ve bunu bir madde olarak adlandırıyor ama neyin ittiğini kendisi de bilmiyor.
      Havada itici güç olabilecek bir madde yok.
      Oksijen, buhar, çok az miktarda elektrik akımı ve frekans dalgaları var.
      Zamanında havadan elektrik üretme gibi arayışlarım olmuştu. Damda bekleyen bir metre karelik bir sacda bir yılda sadece mikroamper düzeyinde elektrik birikti. Bir led lambasını bir gün boyunca yaktı.
      Bu adamın iddiasını kanıtlayacak bir şey yok, ben uydurma, kafa karıştırma olarak görüyorum.

      1 Cevap Son cevap
      1
      • B Çevrimdışı
        B Çevrimdışı
        bilgisezgi
        tarihinde yazdı Son düzenleyen:
        #3

        Bu arada TENİTEN böyle şeyleri sever. Bakalım o bu konu için ne diyecek.

        TENTENT 1 Cevap Son cevap
        0
        • B bilgisezgi

          Bu arada TENİTEN böyle şeyleri sever. Bakalım o bu konu için ne diyecek.

          TENTENT Çevrimdışı
          TENTENT Çevrimdışı
          TENTEN
          tarihinde yazdı Son düzenleyen:
          #4

          @bilgisezgi bende maddeyi hava kabarcığı gibi düşünüyorum.
          Boşluğu ise su olarak görüyorum. 🙂

          Ama gök itimi olsa kapalı oda içinde yerçekiminin ortadan kalkması gerekirdi.

          1 Cevap Son cevap
          0
          • D Çevrimdışı
            D Çevrimdışı
            DemoKratos
            tarihinde yazdı Son düzenleyen:
            #5

            Ona kalsa zaman da gerçekte yoktur, bir algıdır.

            Tüm açıklamalar sicim teorisinde saklı fakat sicim teorisi açıklanamıyor, sorun burada.

            Çünkü sicim dediğimiz şey tek boyutlu, yani var olan bir şey değil. Tek boyutlu da, iki boyutlu da şey olmaz, bunlara var denilemez.

            Yaratılışın sırrı olarak görülen de bu, tek ve iki boyuttan üç boyutlu varlıkların ortaya çıkması. Tek ve iki boyutlu varlık olamazken bunlara nasıl var diyeceğiz ve bundan üç boyut çıktı diyeceğiz bunu bilemeyişimiz en büyük sorunumuz. Yaratılışa inanç bundan kaynaklanıyor.

            Biz, anlayamadığımız ve laboratuarda tekrarını yapamadığımız işleri yaratım kabul etme eğilimindeyiz. Biz yapabiliyorsak yaratım değil imalat, yapamıyorsak yaratım olarak kabul ediyoruz.

            Bu kabul yerinde mi yersiz mi, yanılgı mı orasını tartışmayacağım. Bilmediğimiz oranda cahil olduğumuzu bilir ve kabul ederim. Bildiklerimizin oranını artırma savaşı veririz biz. Amacımız budur ve her geçen gün artan bir ivmeyle bildiklerimizi artırıyoruz.

            Bu çaba her şeyin bilinmesi anlaşılması ile sonuçlanmayacak. Evren sona erdiğinde yanıtı bilinmeyen soru kalmamış olmayacak. Evren yanıtlanamamış sorularla son bulacak.

            Yeni evrenlerde sorular baştan yanıtlanmaya başlanacak. Devran böyle sürecek. Varlık bir ritimdir. Resetlenir ve yenilenerek sonsuzca tekrarlanır.

            Bu yüzden ritmik melodi ve danslarda bir kutsallık algısı vardır. Bundan sonsuzluk ve kutsallık algısını açıkça hissederiz. Beethowen'in keman partisyonlarının zorluğu gündeme getirildiğinde "tanrı ile konuşurken sizin kahrolası kemanlarınızı düşünemem" dediği söylenir.

            1 Cevap Son cevap
            0

            Cevap
            • Yeni başlık oluşturarak cevapla
            Cevaplamak için giriş yapın
            • En eskiden en yeniye
            • En yeniden en eskiye
            • En çok oylanan


            © 2021- efelsefe.com
            İzinler Kurallar
            • Giriş

            • Hesabınız yok mu? Kayıt Ol

            • Aramak için giriş yapın veya kaydolun
            • İlk ileti
              Son ileti
            0
            • Kategoriler
              • All Categories
              • Individual Categories
            • World
            • Güncel
            • Popüler
            • Kullanıcılar
            • Gruplar