Tıp abartılıyor
-
10 yıl öncesine kadar doktorluk, hastanelik rahatsızlığım pek olmamıştı.
Bu süre içerisinde ne olduysa adeta hastalık üretmeye başladım.
Bir, iki derken hastalıkların sayısı yedi, sekize çıkıverdi.
Aynı zamanda doktor, hastane derken bir çok olaya şahit oldum.
Tıp bahsedildiği kadar ileri değil, dünyadaki hastalıkların yarısını ya bulamıyorlar ya da çözüm bulamıyorlar. Ama iş tıbbın gelişmişliği söz konusu olunca mangalda kül bırakmıyorlar. Açıkça sırf para uğruna tıbbın çok geride olduğunu gizliyorlar.
Doktorluk tecrübeden kopmuş makine doktorluğuna dönüştürülmüş. Tomografi gibi bir kaç makine ne diyorsa odur, daha ötesi yok.
Bu makineler hastalığını çözememişse ölümcül hasta dahi olsan birşeyin yok diyorlar. Aynısını bildikleri ama çözüm bulamadıkları basit hastalık için de diyorlar. Örneğin, yıllardır bronşit olduğumu dahi bulamadılar. Bronşit olduğumu kendim keşfettim. Doktora bronşit olduğumu söyleyince içinde yedi tane hap olan bir ilaç yazdı. Bu ilaç bronşitimi kırdı ama geçirmedi. Doktor başka yapacak birşey olmadığını ima edercesine alakasız başka şeylere dayandırdı.
Yine bende yıllardır kepek mantarı var, bunun için herhangibir ilaç yok. Bir şampuan var onu yazıp postalıyorlar, o da hiç birşey yapmıyor zaten.
Bunun ilacı yok diyemiyorlar, sürekli paramızı alıp duruyorlar.Hatanelerde tecrübeli insanlar fazla olmadığı için iğne vurmayı dahi bilmeyenlerin elindesin. Bir kan tahlili için dahi kolunu delik deşik ediyorlar. Tecrübeli birini çağırmazsan kolun savaştan çıkmış gibi oluyor.
Bir başka şahit olduğum konu ise yabancılara öncelik tanıyorlar.
Önce suriyeli, afganlı muayene olacak sonra sıra yerliye gelecek.
Ayrıca yabacılara kibar davranan doktor ve hemşire aynı inceliği yerlilere göstermiyorlar.Tıb dünyada anlatıldığı kadar gelişmemiş, bunu araştırdığımda ABD gibi bir ülkede dahi içler acısı olduğunun belgeselini izledim.
Bu belgeseli izleyin, şimdiye kadar anlattıklarımı daha iyi anlayacaksınız.
https://ugurfilm3.com/take-care-of-maya/ -
Yeni nesil drlar kendileri herhangi bir teşhis koyamiyorlar bugün teknolojik bir sorun yaşansa dünyada,hic biri hastalık teşhisi koyacak kapasitede değil..gözlerden,dilden,tırnaklardan nabızdan vs daha bir cok noktadan hastalıklar teşhis edilebilinir ama bunu bilen cok az dr var..
Ablam çölyak olduğunu 10 yıl sonunda kendisi araştırmaları sonucunda öğrendi tabi ögrenene kadar gitmedigi bölum kalmadi gereksiz olarak verilen ilaclar yuzunden mide rahatsizligi yasadi hastaligi basinda teşhis edilemedigi icin alerjisi oldukca ilerledi şuan bağırsak florasini toparlamaya calisiyor..ve alerji rahatsizligi olanlara alerjiyi baskilayıcı ilaclar verip hastaligi gecirmek yerine ilaca bağimli kılıyorlar halbu ki yeme alıskanliklarini degistirip bağırsakları toparlasalar mevcut alerjide yok olacak..bağışıkligi toparlamak yerine bozmaya yonelik tedavi surecleri hep..kullanilan ilaclar kişiye özel hazirlanmiyor genel ilaclar oysaki her insanin bünyesi farkli bağışkligi farklı..Umarim en yakın zamanda bizlere unutturulan kadim tedavi yöntemleri yeniden altın çağını yaşar.bunun yaninda teknolojiye karsı degilim nimetlerinden faydalanilmalı ama doğru sekilde..
-
@GuPSe
Bağırsak florası bütün hastalıklar ile ilişkilidir. Doktorlar, hastaların iyileşmelerini istemedikleri için bu kadim bilgiyi hastalara vermemeye, çaktırmamaya çalışırlar.
Ayrıca verdikleri ilaçlar ile hastalarının bağırsak florasına daha çok zarar verip kendilerine sürekli ilaç yazabilecekleri "kalıcı müşteriler" yaratırlar. -
"Tıp geride" demek doğru değil. Aslında tıp filan yok.
Modern tıp dedikleri şey tamamen bir sahtekarlık. "Sosyal Darwinist tıp" diyorum ben buna.
Ayrıca Son 20-30 yıldır her hastalığa genetik demeye çalışıyorlar. Oysa ki onların genetik dediği hastalıkların sadece %1'i gerçekten genetik.
Down sendromu mesela, kalıtsaldır ama her down sendromlu aynı değildir. Belirtileri düzgün eğitim ve düzgün beslenme ile %70 azaltmak mümkündür.
Down sendromu ve onun gibi doğuştan gelen hastalıklar dışında genetik hastalık filan da yoktur. Bütün hastalıklar düzgün beslenme ile hafifleyebilir.
-
Tıp geride filan değil.
Hastalık olmazsa doktorlar iş bulamaz.
Kapitalizmin sonucu bunlar.Birde yaşlılık alametleri onlar. Yaşlandıkça hücrelerimiz kopyalama hatası yapıyorlar.
-
Tıp allahın yanlış yaratımlarını düzeltmekten yoruldu. Şu allaha tapınmayı bırakın da belki yanlış yunluş insan yaratmayı bırakır gider başka yerde oyuncak oynar.
-
@TENTEN, içinde söyledi: Tıp abartılıyor
Kapitalizmin sonucu bunlar.
Kapitalizmin sonucu değil bunlar. Sosyalizm veya başka bir sistem de olsa insanlar yalan söylemeye ve sahtekarlık yapmaya devam edecekler.
Doktorların modern tıbbı kullanması ise her insanın yaptığı gibi yalan söyleme isteği ile alakalı. Sonuçta onlarda insan.
Tıp alanında yapılmış çalışmaların %89'u kısmen veya tamamen sahtekarlık içerirken,(Bir doktorun twitter hesabında okumuştum) günümüzde insanların felsefe/tarih/siyaset/ ve bunun gibi alanlarda yaptığı çalışma ve söylemlerin %99'u sahtekarlık, manipülasyon ve yalana dayanıyor.
Sonuçta kimse başka birine bedavadan işe yarar bilgi vermez. En sonucunda da bu işe yarar bilgiler yok olmaya mahkum hala gelir ve bunları anlatanlar garipsenmeye başlar.
Ben bağırsak florasından bahsettiğim de garipsenmem işte bu yüzden. Ama bir modern tıpçı ilacı hastasına dayadığında hiç garipsenmez. -
@GuPSe
Bağırsak florası ile ilgili bilgilerinizi aileniz ve sizin işinize yarayan kişiler dışında kimse ile paylaşmayın. Başkalarına verilen her faydalı bilgi kişinin hanesine zarar olarak yazılıyor.
Ben bu hatayı kısmen yaptım siz yapmayın.
Kısaca, bırakın insan denen bu cahil köpekler acı çekerek çürüyüp yok olup gitsin. -
@GuPSe, içinde söyledi: Tıp abartılıyor
Umarim en yakın zamanda bizlere unutturulan kadim tedavi yöntemleri yeniden altın çağını yaşar.
Umarım yaşamaz. İnsanlar bu tedavi yöntemlerini hak edecek ve anlayacak algı kapasitesine ve vicdana sahip değil.
Acı çekmeleri ve ardından çürüyüp yok olup gitmeleri bence daha iyi.Üst iletide dediğim gibi, sana faydası olmayan birine faydalı olmak aptallıktan başka bir şey değil. Bu yüzden bu kadim tedavi yöntemleri insanlarla paylaşılmamalı.
-
Kronik sağlık sorunları ne olduğuna bakılmaksızın pek çoğu yaşam tarzı değişikliği, diyet (keto, low carb), egzersiz, naturopati (sıcak soğuk ışık doğa vb terapileri), fitoterapi ya da doğal takviyeler gibi uzayan yollarla büyük oranda muhtemelen çözülebilirdi.
Hastaneler daha zayde fiziksel travmalar, yarlanmalar, ani acil müdahaleleri, çok gerekli operasyonlar, gerekli kan testleri ve bilgi alma vb. için iyidir, gereklidir. Bunun dışında kronik sağlık sorunlarında ne yazık ki pek işe yarmaayacaklar. Kronik sağlı ksaorunları için "pati"li uzmanlara gideriz. Naturoppatlar, bütüncül tıp hekimleri vb. ya da kendimiz bilgi toplar önlem alırdık.Genel dahiliye testleri alın
Kabaca karaciğer safra ultrasonu alın
Kan şekeri takibi yapın
Rafine yağı evden çıkarın6 ay kadar sürülecek bir ketojenik diyet muhtemelen bütün sorunları çözerdi ama bronşit denen için ya antibiyotik testi yapın ya da "doksi" gibi şeyleri çok uzun süreli (6 ay, 1 yıl ) deneyebilirsiniz.
-
İnsan hastalıklarının bağırsaktan geldiğine dair bir rivayet var. İnsan hastalıklarının çoğu (çok kompleks ama başka faktörlerde var ama) karaciğer, safra kesesi, ince bağırsak pankreas ekseninden gelir. Safra kesesi tamamen gereksiz bir organ ve sorun üretmekten başkası değil, bir kez kirleniyor ve bu hat kan kanalıyla bağlı. İnce bağırsağımız muhtemelen rafine yağları sindiremiyor.
Bundan sonra en önemli şey diş ve ağız sağlığı/hjyeni olabilirdi. (Çürükler vb olmadığıdan emin olunmalı. B uyolal toksi nakışı yaygın. Diş ipinden yağ gargarasına ya da antiseptik gargarlara kadar çözümler 40 doktordan iyi)
İki öğün temiz seçici diyet ,gıda eliminasyonu ,yukarda sayılan ekseni tam deşarja kadar düşük karbonhidrat yeme ve bir kaç ekle muhtemelen çoğu sağlık sorunu çözülebilir.
1,5 yaşında bronşit yedim ve buna bağlı bir ateşli havale öyküm var. Bugün sonrasındaki penisilinlerden yaralanmış olabileceğimi düşünüorum. Akciğerim hiçbir zaman iyi olmadı, son yıllarda daha da kötü ve neler yaptım. Tütüne kekik bile kattım ama kabaca şunları söyleyebilirdim. Lenfatik sistem bilinimiyor, onunla ilgilenilmez ve akciğer sorunları varsa muhtemelen lenfatik yük eşlik edecek. İyi lenf drenajı için masajlar, sıcak soğuk uygulamaları (özelilkle soğuk duş) ve egzersizler gerekecek.
Daha iyi akciğer drenajı için daha güçlü diyafram ve daha iyi diyafram için daha güçlü merkez bölgesi ve postür kasları gerekecek. İşin aslı lenf sistemi kas eksenli ve diyaframın kasılmaları nı ve beyaz kas ağı gücünü kullanır. Akciğer diyaframın gücünü kullanır. Diyafram kalça kemiğinizden başlayarak boğaza kadar iç sistemde her yere ve neredeyse tüm iç organlara ve omurgaya da örülü ve bağlı. Omurga kusurları diyaframı kısar, omur sorunları yaygındır. Akciğer iyileştirmeye omurdan osteopatik müdahaleyle başlanmalı. Güçlü bir iç basınç, güçlü diyafram ve güçlü solunum getirir ve bu da zaten tüm kas gücü demek.
Sonuçta ben akciğer sorunumu silmenin yolunun kusursuz bir postür ve üst gövde de olabildiğine kas gücü oluşturma olduğuna ikna olmuş durumdayım. Bu kanıya varmam zaman aldı ve bunun oldukça işe yaradığını bugün farkediyorum. Artık enfeksiyon dönemlerinde bile bir motorlu ot tırpanıyla sıcakta tüm gün çalışabilrim. Şu an bile akciğerim belirli bölgeler acıyor.
Tıp kurumu gözümde artık neredeyse tamamen bir paravan kontrol ve güç kurumu .Bana artık neredeysae modern tıp ,bireylerin sorunla başetme yeteneğini, önleyici tıbbi, halk tıbbını, doğal çareleri, geleneksel uygulamaları ve bilgeliği yoketmek ya da başka amaç ve çıkarlar için varolmuş gibi güzüküyor .Ivan Illich'in Medikal Nemesi'sini (Tıbbi Tiranlık'ını) tavsiye ederim..
-
Modern tıbbı anlamak istiorsanız. Kolesterol "hipotezi" 70 yıldır hipotezdir (varsayımdır). Ne kanıtlanmış ne çürütülmüştür
-
@ictenlik içtenlik hoş geldin, sen bizim aynı zamanda tenörümüzsün.
-
Bu ileti silindi!
-
Türkiyeli bir cerrahın kaleminden
https://online.fliphtml5.com/foilf/oaur/?fbclid=IwAR2qxcDV_9IWz4_H9YSYd08GTle-cnHKNPolwtYjWRfDddrvpJFLJ2_P38c#p=1(Kitap linki kendisi tarafından kendi facebook grubunda paylaşıldı, korsan vs değildir.)
https://www.kitapyurdu.com/kitap/sagligin-karanlik-yuzu/543122.html
-
@ictenlik Bu tür sağlık konularında tavsiye ettiğin kitapları konu açıp sıralasan aslında bizim-forum için çok iyi olurdu.
Tavsiye edebileceğin kitapların çoğu internette vardır. İndirip okuruz. -
Tıpla ya da tıbbı eleştiren bizim gibilerle ilgili bir sorununuz, kafakarışıklığınız varsa hastalık istatistik eğrilerine bakın. Tüm hastalık eğrileri; dolar ve borsanın yükselişi gibi yükseliş trendinde. Yukarı eğrilirler. Yükselirler. Hiç bir duraklama ya da gerileme dönemi yok. Bu tıp sistemi ve onun tedavi/önleme yeteneğinin gelişmediğinin basit, açık objektif gözlemi. Türsel çöküşe gittiğinizi görebilirdiniz.
Hastalıklarınızın %100' e ulaşabileceği tarihi çok net olarak hesaplayabilirsiniz/gözleyebilirsiniz.
Diyabet-prediyabet için 50-100 yıl. (Kesin alarak, tüm nüfus)
Amerikan obezitesi için aynı. (Kesin alarak, tüm nüfus)
Yüz yıl içinde tüm kadınlarınız postpartum depresyonu olacak ve doğurmak istemeyecekler.
Kesin olarak. Tüm nufüs. Bir şeyleri değiştirmezseniz (siz ya da doğa araya girmezse) bu olacak, gözlem ve bu matematiktir.
Otizm artar. Bipolar artar. Artarlar, yani sabit değiller. Bunlar açıktır.
Başka bir veriye ihtiyaç yok. Tıp sisteminin kendini gözlem ve tartışma ihtiyaç dışı...Amerikan, İngiliz vb. kayıt sistemleri verilerini kullanın. Bunlar iyidir, eski değil..
Tıp gelişmiyor ya da ilerlemiyor. İleri gitmiyor/gitmedi, hayır. Daha da geri gitti.
Şimdi; antidepresan kullanımının %100'e ulaşabileceği mutlak tarih aralığına bakın. Çok uzak değil. Binyıllar değil. Sen göremezsen torununun görmesi olası ama torunun, annesinin postpartum depresyonu nedeniyle daha (eğer anne emzirirse) emerken antidepresana maruz kalmış alacak.
Antidepresanlarınız ve diğer ilaçlarınız kıyı balıklarını bile etkiler. İdrar yoluyla en son denize gidecekler. Bazılarının üreme faaliyetini, yaşam çemberini, hareketlerini değiştirir. Bu balıkla beslenen kuşları bile etkiler. Bu bir döngü.Americana usulü tıp çökmüştür, sağlıksızlık yarattı, sağlıksız nesiller, artmış hastalık. Bunu gözleyip gözlememek size kalmış ve gözlemi zaten an meselesi.
-
@ictenlik 100 yıl içinde "sperm kıyameti" diye bir şey gerçekleşecek. Erkeklerin %99'unun sperm sayısı 0'a yaklaşacak ve Dünya'da ki en değerli şey sperm olacak.
Bu olacak çünkü çok sağlıksız besleniyoruz.@ictenlik, içinde söyledi: Tıp abartılıyor
Otizm artar. Bipolar artar. Artarlar, yani sabit değiller. Bunlar açıktır.
Otizm 150 yıl önce görülmeyen bir hastalıktı. Sağlıksız beslenmenin icat ettiği bir hastalık.
-
@Sputnik, içinde söyledi: Tıp abartılıyor
un sperm sayısı 0'a yaklaşacak ve Dünya'da ki en değerli şey sperm olacak.
Bu olmadan önce eminim başka şey olurdu. Doğa ya da biz araya girerdik. (herhangi türden kitlesel yokoluş görünümünde.)
-
@ictenlik Bir yok oluş olacak gibi. Dünya bu kadar hasta insanı kaldıramaz.
Senin bahsettiğin, hastalıklarla ilgili veriler bunu gösteriyor.