İçeriğe atla
  • Kategoriler
    • All Categories
    • Individual Categories
  • World
  • Güncel
  • Popüler
  • Kullanıcılar
  • Gruplar
Daralt
Marka Logo

efelsefe

  • Kurallar
    • Light
    • Cloudy
    • Dim
    • Dark
  1. Ana Sayfa
  2. Tartışma
  3. Serbest Kürsü
  4. Her insan eşit bir şekilde var olma hakkı olabilir mi? Sizce nasıl?

Her insan eşit bir şekilde var olma hakkı olabilir mi? Sizce nasıl?

Konu Zamanlandı Sabitlendi Kilitli Taşındı Serbest Kürsü
eşiteşitlikhakhukuk
14 İleti 6 Yayımlayıcılar 260 Bakış 1 Watching
  • En eskiden en yeniye
  • En yeniden en eskiye
  • En çok oylanan
Cevap
  • Yeni başlık oluşturarak cevapla
Cevaplamak için giriş yapın
Bu başlık silindi. Sadece başlık düzenleme yetkisi olan kullanıcılar görebilir.
  • K Çevrimdışı
    K Çevrimdışı
    kereste
    yazdı Son düzenleyen:
    #5

    İnsan hakları evrensel beyannamesi; dursun burada:

    https://inhak.adalet.gov.tr/Resimler/Dokuman/10122019101449insanhaklaribeyannamesi.pdf

    Turpinen, şalgaminen devlet yönetilmez. Adaletinen, hukukinen yönetilir.

    1 Cevap Son cevap
    0
    • nejdet evrenN Çevrimdışı
      nejdet evrenN Çevrimdışı
      nejdet evren
      yazdı Son düzenleyen: nejdet evren
      #6

      mesela "yaşama hakkı" söz konusu olduğunda bir insandan diğerine bu hak değişebilir mi? ya da eşit olmayan "yaşama hakkı"ndan söz edilebilir mi? eşitsiz yaşanılan sosyal-politik düzlemleri insan yaratmıştır ve fakat bu ebedi bir dengesizlik olarak kabul edilemez; bu dengesziliği insanın insan tarafından sömürüsü temelinde gerçekleştiren insanın ters-yüz edebilmesi gerekmez mi? en temel haktan yola çıkarak diğer hakları da sıralayabiliriz...eşitlik olmadan özgürlük hayalden ibarettir...

      kadınlarını erkeğe muhtaç bir şekilde yaşamaya zorlayan toplumlar, kökten acizdir...

      K 1 Cevap Son cevap
      0
      • nejdet evrenN nejdet evren

        mesela "yaşama hakkı" söz konusu olduğunda bir insandan diğerine bu hak değişebilir mi? ya da eşit olmayan "yaşama hakkı"ndan söz edilebilir mi? eşitsiz yaşanılan sosyal-politik düzlemleri insan yaratmıştır ve fakat bu ebedi bir dengesizlik olarak kabul edilemez; bu dengesziliği insanın insan tarafından sömürüsü temelinde gerçekleştiren insanın ters-yüz edebilmesi gerekmez mi? en temel haktan yola çıkarak diğer hakları da sıralayabiliriz...eşitlik olmadan özgürlük hayalden ibarettir...

        K Çevrimdışı
        K Çevrimdışı
        kereste
        yazdı Son düzenleyen:
        #7

        @nejdet-evren, içinde söyledi:

        eşitlik olmadan özgürlük hayalden ibarettir...

        Evet, bu meselenin özeti bu cümlede yatıyor.

        Turpinen, şalgaminen devlet yönetilmez. Adaletinen, hukukinen yönetilir.

        1 Cevap Son cevap
        0
        • EfruhteE Çevrimdışı
          EfruhteE Çevrimdışı
          Efruhte
          yazdı Son düzenleyen:
          #8

          Oysa ahlak olmadan ne hak hukuk olabilir ne eşitlik olabilir ne de özgürlük. Ahlaki anlayışa sahip kişi başkalarının haklarına, emeğine riayet eder. Adaleti, eşitliği gözetir. İnsanların yaşam haklarının eşitliğinde insani, vicdani, aklı selim kararlar vermesini de bilir.
          Hep özgürlük denilir oysa ahlaki değerlere sahip olmayan özgürlük faciadır.

          Karışıklıkların içinde dahi birbirine bağlı anlamlı güzellikler vardır.

          1 Cevap Son cevap
          0
          • nejdet evrenN Çevrimdışı
            nejdet evrenN Çevrimdışı
            nejdet evren
            yazdı Son düzenleyen:
            #9

            varsayalım ki en temel hak olan "yaşama hakkında eşitlik" bir şekilde bozuldu ya da hiç olmadı, bunu hangi "ahlak/etik" anlayışı temelden çözebilecek güçtedir? ya da bunun formülüne sahip midir? "kişisel etik", "toplumsal kabul görmüş genel etik" bunlardan hangisinin devreye girmesi gerekecek ve üstelik yere, zamana, topluma ve sınıfa dair değişkenlik gösteren hangi etik anlayışı eşitliği sağlayacak?

            kadınlarını erkeğe muhtaç bir şekilde yaşamaya zorlayan toplumlar, kökten acizdir...

            EfruhteE 1 Cevap Son cevap
            0
            • EfruhteE Efruhte

              Eşitlik nedir?
              Eşit bir şekilde var olma durumu, insanlar için yararlı bir durum mudur?

              Teşekkürler 🙂

              ictenlikI Çevrimdışı
              ictenlikI Çevrimdışı
              ictenlik
              yazdı Son düzenleyen: ictenlik
              #10

              @Efruhte

              Her insan eşit bir şekilde var olabilir mi? Sizce nasıl?

              olma hakkı silindi

              Doğa ve kabile yaşamı. Eşitsiz olanın kabile de olmayışı. Lider, önder olmayışı. Yaklaşık kaplanlar ve hayvanlar gibi ya da yaklaşık Amazon insanları gibi. Baaka'lara (pigme-lere) bakın, gözden geçirin

              Doğa dışında hayır (çok kısmen, zorlantılı)
              Kentte hayır (neredeyse hayır ve tersi mümkünse bile denizde kum gibi olasılıklarda)
              Organize toplum ve toplulukta da hayır ya da çok çok zor
              Ayrı iç gruplaşmalar içerirdi

              Eşitlik nedir?
              Başkan olmaması, yönetici olmaması, önder olmaması, ilerici olmaması

              Eşit bir şekilde var olma durumu, insanlar için yararlı bir durum mudur?

              Yara zarar subjektif

              Teşekkürler

              1 Cevap Son cevap
              0
              • nejdet evrenN nejdet evren

                varsayalım ki en temel hak olan "yaşama hakkında eşitlik" bir şekilde bozuldu ya da hiç olmadı, bunu hangi "ahlak/etik" anlayışı temelden çözebilecek güçtedir? ya da bunun formülüne sahip midir? "kişisel etik", "toplumsal kabul görmüş genel etik" bunlardan hangisinin devreye girmesi gerekecek ve üstelik yere, zamana, topluma ve sınıfa dair değişkenlik gösteren hangi etik anlayışı eşitliği sağlayacak?

                EfruhteE Çevrimdışı
                EfruhteE Çevrimdışı
                Efruhte
                yazdı Son düzenleyen: Efruhte
                #11

                @nejdet-evren Güzel bir soru. Evet toplumlara baktığımızda ahlak kavramı değişkenlik gösteriyor. Bir toplumda gayet normal olan bir davranış diğer toplumda ayıp, abes olabiliyor. Öncelikle ahlaki kavramın içeriğinin biçimlendirilmesi gereklidir. Ve bu biçilmiş haliyle insanları eğitmek gereklidir. Ve bütün toplumlarda kabul görmüş ahlaki kurallarda vardır. Mesala yalan söylememek, zina yapmamak, sadakatli olmak, hırsızlık yapmamak, rüşvet alıp vermemek... gibi her toplumda kabul görmüş, gören ve görebilecek ahlaki değerlerdir. Hiçkimse yalan söyleyen, hırsızlık yapan vs birini kabul etmek istemez. Çünkü bu durum övgüyü değil yermeyi gerektiren bir durumdur.

                Karışıklıkların içinde dahi birbirine bağlı anlamlı güzellikler vardır.

                nejdet evrenN S 2 Cevap Son cevap
                0
                • EfruhteE Efruhte

                  @nejdet-evren Güzel bir soru. Evet toplumlara baktığımızda ahlak kavramı değişkenlik gösteriyor. Bir toplumda gayet normal olan bir davranış diğer toplumda ayıp, abes olabiliyor. Öncelikle ahlaki kavramın içeriğinin biçimlendirilmesi gereklidir. Ve bu biçilmiş haliyle insanları eğitmek gereklidir. Ve bütün toplumlarda kabul görmüş ahlaki kurallarda vardır. Mesala yalan söylememek, zina yapmamak, sadakatli olmak, hırsızlık yapmamak, rüşvet alıp vermemek... gibi her toplumda kabul görmüş, gören ve görebilecek ahlaki değerlerdir. Hiçkimse yalan söyleyen, hırsızlık yapan vs birini kabul etmek istemez. Çünkü bu durum övgüyü değil yermeyi gerektiren bir durumdur.

                  nejdet evrenN Çevrimdışı
                  nejdet evrenN Çevrimdışı
                  nejdet evren
                  yazdı Son düzenleyen:
                  #12

                  @Efruhte ,
                  “Mesala yalan söylememek, zina yapmamak, sadakatli olmak, hırsızlık yapmamak, rüşvet alıp vermemek “
                  diye evrensel olduğunu iddia ettiğiniz etik olgulardan söz etmişsiniz; lakin bunların eşitliği nasıl temin edeceklerini açıklamamışsınız; ancak bunlar hakkında da birkaç söz söylemek icap edebilir; şöyle ki; “doğru söyleyeni 9.köyden kovmuşlar” şeklinde bir ana/ata sözü vardır, aca bu söz yalan söylemeyi mi öğütlüyor!? On-bin-yıllık ceza yargısında sanığın yalan söyleme hakkı kabul edilmiştir; masumiyet karinesinin bir gereğidir. Üstelik kendine yalan söyleyen tek canlı türü de insandır. Zina yapmamak, sadakatli olmak aslında aynı şeylerdir ve eşlerin ya da yoldaşların samimiyetini ifade eder, lakin her ikisinin de örnekleri sayılamayacak kadar çok ve yaptırımı da vicdanla sınırlandırılamaz. Hırsızlık acaba nedir, düşünür diyor ki “hiç bir şey yoktan var olmaz” ve “ her zenginlik bir yoksullaşmanın karşılığında oluşur” acaba sömürüye dayalı mülkiyet bir hırsızlık olmasın mı? Rüşvet, sistemin yönetişimsel hastalığıdır çözümü de etik değil rüşvete gerek bırakmayacak düzenleme/yönetim şeklini yaratmakla mümkündür.

                  kadınlarını erkeğe muhtaç bir şekilde yaşamaya zorlayan toplumlar, kökten acizdir...

                  1 Cevap Son cevap
                  0
                  • EfruhteE Efruhte

                    @nejdet-evren Güzel bir soru. Evet toplumlara baktığımızda ahlak kavramı değişkenlik gösteriyor. Bir toplumda gayet normal olan bir davranış diğer toplumda ayıp, abes olabiliyor. Öncelikle ahlaki kavramın içeriğinin biçimlendirilmesi gereklidir. Ve bu biçilmiş haliyle insanları eğitmek gereklidir. Ve bütün toplumlarda kabul görmüş ahlaki kurallarda vardır. Mesala yalan söylememek, zina yapmamak, sadakatli olmak, hırsızlık yapmamak, rüşvet alıp vermemek... gibi her toplumda kabul görmüş, gören ve görebilecek ahlaki değerlerdir. Hiçkimse yalan söyleyen, hırsızlık yapan vs birini kabul etmek istemez. Çünkü bu durum övgüyü değil yermeyi gerektiren bir durumdur.

                    S Çevrimdışı
                    S Çevrimdışı
                    Sputnik
                    yazdı Son düzenleyen: Sputnik
                    #13

                    @Efruhte, içinde söyledi: Her insan eşit bir şekilde var olma hakkı olabilir mi? Sizce nasıl?

                    Mesala yalan söylememek, zina yapmamak, sadakatli olmak, hırsızlık yapmamak, rüşvet alıp vermemek...

                    Dini olarak rüşvet ve adam/akraba kayırmaca suç değil. Hatta teşvik ediliyor.
                    Osmanlı da sistem rüşvetle dönüyordu. Suudi Arabistan da rüşvetiyle ünlü bir yer.
                    Hırsızlık dersen o da rüşvete benzer.

                    1 Cevap Son cevap
                    0
                    • TENTENT Çevrimdışı
                      TENTENT Çevrimdışı
                      TENTEN
                      yazdı Son düzenleyen:
                      #14

                      Tanrı veya Doğa insanları eşit yaratmadığı için eşit haklarımız yok.
                      Kimisi az yaşıyor kimisi uzun.
                      Zeka, hafıza fiziksel kapasitelerimiz yaşadığımız çevre vb şeylerde farklı.
                      Kanunları güçlüler yazdığı için kanunlarda çözüm sağlamıyor.
                      Herşey maddiyata dayanıyor.
                      Dokunulmazlığı olanlarda var.

                      1 Cevap Son cevap
                      0

                      Cevap
                      • Yeni başlık oluşturarak cevapla
                      Cevaplamak için giriş yapın
                      • En eskiden en yeniye
                      • En yeniden en eskiye
                      • En çok oylanan


                      © 2021- efelsefe.com
                      İzinler Kurallar
                      • Giriş

                      • Hesabınız yok mu? Kayıt Ol

                      • Aramak için giriş yapın veya kaydolun
                      • İlk ileti
                        Son ileti
                      0
                      • Kategoriler
                        • All Categories
                        • Individual Categories
                      • World
                      • Güncel
                      • Popüler
                      • Kullanıcılar
                      • Gruplar