İçeriğe atla
  • Kategoriler
    • All Categories
    • Individual Categories
    • Tartışma
      • Serbest Kürsü
      • Sizin Köşeniz
      • Eğlence & Oyun
    • Felsefe
      • Felsefe Tarihi
      • Felsefe Okulu
      • Filozoflar
      • Felsefe Sözlüğü
    • Soru & Cevap
      • Din & İnanç
        • Astroloji
        • Mitoloji
        • Spiritüel Hayat
        • Anadolu
        • Orta Doğu
        • Hint
        • Uzak Doğu
        • Yeni
      • Genel Alanlar
        • Sosyoloji
        • Psikoloji
        • Tarih & Edebiyat
        • Bilim & Teknoloji
        • Kültür & Sanat
      • Duyuru & Destek
      • World
      • Güncel
      • Popüler
      • Kullanıcılar
      • Gruplar
      Daralt
      Marka Logo efelsefe
      Düşünce, eleştiri ve paylaşım platformu
      • Kurallar
        • Light
        • Cloudy
        • Dim
        • Dark
      1. Ana Sayfa
      2. Felsefe
      3. Felsefe Tarihi
      4. Hümanizm

      Hümanizm

      Konu Zamanlandı Sabitlendi Kilitli Taşındı Felsefe Tarihi
      ronesans felsefesifelsefefelsefe tarihi
      2 İleti 2 Yayımlayıcılar 171 Bakış
      • En eskiden en yeniye
      • En yeniden en eskiye
      • En çok oylanan
      Cevap
      • Yeni başlık oluşturarak cevapla
      Cevaplamak için giriş yapın
      Bu başlık silindi. Sadece başlık düzenleme yetkisi olan kullanıcılar görebilir.
      • P Çevrimdışı
        P Çevrimdışı
        phi
        10 Mar 2022 15:57 tarihinde yazdı Son düzenleyen: phi 3 Eki 2022 15:57
        #1

        Hümanizm, Rönesans’ta, ikincisi tamamen birincisine bağlı olacak şekilde, birbiriyle bağlantılı iki anlama gelir. Bunlardan birincisi, kültürün, özellikle Yunan klasiklerine dayalı eğitim, yani çocuğun entelektüel, ahlaki ve estetik kapasitelerini geliştirdiğine inanılan alanlar olarak edebiyat ve retoriği temele alan klasik Yunan liberal eğitimi yoluyla şekillendirilmesi teşebbüsünü ifade eder. Bu açıdan bakıldığında, insanın kişisel sorumluluğuna ve kendi kendisini bir sanat eseri olarak yeniden yaratmasına vurgu yapan Rönesans hümanizminin, Batı kültüründe, İlkçağın felsefe ve Ortaçağın din geleneğinden sonra ve modern bilim geleneğinden önce, “retorik geleneği”ni temsil ettiği söylenebilir. Gerçekten de Rönesans hümanizmi, Quintillanus ve Cicero’nun Abelardus karşısında zafer kazanmasına ve skolastik felsefe yönteminin değişmez formatının yerini Platonik bir diskürsifliğe bırakmasına bağlı olarak, retoriğin diyalektik üzerinde kazandığı zaferle karakterize olur.

        Rönesans hümanizmi ne bir felsefe ne de bir ideolojiydi. Din, devlet ve toplum konusunda belirgin veya sabit bir duruş içinde olmayan Rönesans hümanizmi, ikinci bir anlam çerçevesi içinde antik kaynaklara dönüşü ifade eder. Rönesans hümanizmi klasik kaynaklara, antikiteye döndüğünde, Skolastik düşüncenin gömmüş olduğu bilumum cevherleri gün ışığına çıkarmayı başardı ve böylelikle de modern düşüncenin yolunu sonuna kadar açtı. Hümanizm klasik kaynaklara döndüğünde, antikitenin kendisine özellikle kozmolojik düşünce konusunda, iki ana yaklaşım sunduğunu görmüştür. Birinci yaklaşımda, dünya Tanrı tarafından tasarlanmış bir şey olarak algılanır veya “yaratılan” ya da hasıl olunan bir şey diye
        değerlendirilir. Bu görüş, Rönesans hümanistleri tarafından, Platon ve Aristoteles’in benimsemiş olduğu bir görüş olarak kabul edilmiştir. Tanrı ister Platon’da olduğu gibi, mitolojik açıdan Demiurgos diye ya da ister metafiziksel yönden İlk Hareket Ettirici olarak tahayyül edilsin, kendini gerçekleştiren veya yürürlüğe sokan bir fikir ya da tasarım vardır. İşte bu ana yaklaşım Rönesans felsefesinde karşımıza Platonculuk ve Aristotelesçilik olarak çıkar.

        Söz uçar, yazı kalır. ✌(◕‿-)✌

        1 Cevap Son cevap
        1
        • D Çevrimdışı
          D Çevrimdışı
          DemoKratos
          24 Tem 2022 06:34 tarihinde yazdı Son düzenleyen:
          #2

          Hümanizmin kökeni son derece dogmatiktir, çünkü jeosantrik evren kuramına dayanır.

          Bu kurama göre yer evrenin merkeziydi ve içinde insan yaratılmak üzere bir beşik gibi düzenlenmişti. Her şey hazır olunca içine insan yerleştirildi ve her şey insanın emrindeydi.

          Yani bu hem yer merkezli, hem insan merkezli bir düşünce. Bilim aslında hümanizmi yerle bir etti. Darmadağın etti ve hiç özel olmadığı gerçeğini tokat gibi insan türünün suratına çarptı.

          İnsan türü hâla bu tokadın altından kalkma ve bilime direnme, kendinin özel olduğunu iddia etmeyi sürdürme çabasında. Ama bilim bu tokadı insanı aşağılamak için atmadı. Onu uyandırmak için attı. İnsan bunu zamanla anlayacak. Henüz anlamadı. Aşağılandığını zannediyor.

          1 Cevap Son cevap
          0

          Cevap
          • Yeni başlık oluşturarak cevapla
          Cevaplamak için giriş yapın
          • En eskiden en yeniye
          • En yeniden en eskiye
          • En çok oylanan


          © 2021-2025 efelsefe.com
          İzinler Kurallar
          • Giriş

          • Hesabınız yok mu? Kayıt Ol

          • Aramak için giriş yapın veya kaydolun
          • İlk ileti
            Son ileti
          0
          • Kategoriler
            • All Categories
            • Individual Categories
          • World
          • Güncel
          • Popüler
          • Kullanıcılar
          • Gruplar