Bağımlı kapitalizm nedir?
-
Bağımlı kapitalist sistem alttaki gibidir.
- Başkanlık demokrasisi.
- Serbest piyasa ekonomisi (Neoliberal ekonomi).
- İfade özgürlüğünün iktidarın çıkarıyla sınırlandırılması.
- Bireysel özgürlüğün bağımlılıkla sınırlandırılması.
- Din özgürlüğüne sınırsız kaynak ayrılması.
- Özel mülk özgürlüğü.
- Taşınmazların yabancılara satışı.
- Tarım ve hayvancılığın yabancıların tekeline devredilmesi.
- İthalatın arttırılması, ihracatın zayıflatılması.
- Dışarıya bağımlılığın şart koşulması.
- Tecavüzün suç sayılmaması.
- Kadınlara şiddet uygulamanın hak sayılması.
- Milli değerlerin öldürülmesi.
- Tecavüzcü vakıfların korunması.
- Askerin zayıflatılması.
- Ülke yönetimini yabancıların belirlemesi.
- Yabancılara sınırsız imtiyaz tanınması.
- Medyanın tek yanlı yayın yapması.
- Trollüğün kurumsallaşması.
- Muhaliflerin iktidara sac ayağı yapılması.
- Yalanların yüceltilmesi.
- Milli şuurun yozlaştırılması.
- Yerli halkın sığınmacılara biat etmesi.
- Kurumların başına aile üyeleri ve yandaşların getirilmesi.
Bir ülkeyi işgal eden işgalciler böyle bir sistem oluşturur.
Kurtuluş savaşını kaybetseydik, işgalciler aynen böyle yapacaktı.
Neyse ki, Türkiye'de böyle bir sistem yok... -
2000'li ve 2010'lu yıllarda bu tür "demokratlar" çok yaygınlaştı. Bunlar milliyetçi geçinen kitlelere yaklaşıp onların kültürel kimliklerinden ve psikolojik zayıflıklarından faydalandılar.
Fransa'da Löpen, Çekya'da Victor Orban, Hindistan'da Modi, Brezilya'da Jair Bolsonaro. BUnlar hep polülist kişiler. Popülüzm Faşizmin 21'İnci yüzyılda kendini yeniden kabul ettirme girişimidir.
Çin denen ülke, kendi de otoriter bir rejim olduğu için, bunları kullanmak amacıyla bu tür rejimlerle yakınlık kurmuştur. Ama bunların 1 numaralı spnsoru Rusya olmuştur. O yüzden Rusya 10 sene önce hak ettiği dayağı şimdi yiyor diye de düşünebiliriz. Ve RUsya'da değişim olursa, ki en çok Rus halkı için ve dünyanın kalanı için bu değişim olmasını ben istiyorum, o zaman buradaki bu "işkalcilerden" de kurtuluruz inşallah.
Bir de şöyle düşünün. Bizim başımızdakilerin sadece bize zararı var. Şimdilik ona buna musallat olmuyorlar. Ama Bolsonaro denen adam orada yağmur ormanlarının canına okuyarak dünyanın tamamını riske atıyor (örnek).
- Yani gelip geçici bi rmoda diyelim. ve bu modanın bitişi halkın Z.ildiğini anlama kapasitesine bağlı (tabir için özür dilerim). Mesela Portekiz Salazar diktasını yaşadığı için ve Yunanistan Albaylar cuntasını yaşadığı için bu gün bu ülkelerde popülist partiler %5'in üzerine çıkamıyorlar. Umarım gelecekte biz de öyle oluruz. Hatta belki önümüzdeki seçimde bile öyle olabiliriz. Ama şu anda bize geçirilmiş olan bir 20 senemiz de var. BU bir "işgal" değildir. Bu bir yanlışlık / hatadır. Hatadan dönmenin yolu da hatayı kabul edebilmektir. Şu anda önemli olan da budur.
-
@bilgisezgi, içinde söyledi: Bağımlı kapitalizm nedir?
Neyse ki, Türkiye'de böyle bir sistem yok...
Evet, muz cumhuriyetinde var.
-
bağımsız kapitalizm varmış gibi bir izlenim yarattığı için başlık ve merkez kapitalist ülkelere bağımlılığın kompradorlaşma olduğu gerçeğinden hareketle; tersinden eleştiri anlaşılır ve fakat kavramların yanıltıcı olduğuna değinmek isterim.
-
@nejdet-evren, içinde söyledi: Bağımlı kapitalizm nedir?
bağımsız kapitalizm varmış gibi bir izlenim yarattığı için başlık ve merkez kapitalist ülkelere bağımlılığın kompradorlaşma olduğu gerçeğinden hareketle; tersinden eleştiri anlaşılır ve fakat kavramların yanıltıcı olduğuna değinmek isterim.
Başka ülkeler üzerinde egemenlik kuran ABD-AB devletleri ile onlara bağımlı olan Türkiye aynı olmadığı için her ikisini salt kapitalist diyerek aynı sınıfa koyamayız. Sonuçta aynı kapitalist sistem olsa da biri sömüren diğeri de sömürülen kapitalist.
Yani biri emperyalist diğeri kapitalist dersek veya biri kapitalist diğeri komprador desek yine olmuyor. Bu nedenle bağımlı-bağımsız ifadesi her iki kapitalisti daha net tanımlıyor.
Ayrıca yabancı sermaye doğrudan hakim olduğu için komprador kapitalizm eskide kaldı. Artık ne milli sermaye var ne de komprador burjuva. Artık yabancı sermaye ithalatı yapılıyor, yerli burjuva devreden çıkarıldı, artık finans kapital hakim. -
Eski Kullanıcıbilgisezgi başlığına tarihinde cevap verdi Son düzenleyen: Eski Kullanıcı
@bilgisezgi, içinde söyledi: Bağımlı kapitalizm nedir?
Bağımlı kapitalist sistem alttaki gibidir.
- Başkanlık demokrasisi.
- Serbest piyasa ekonomisi (Neoliberal ekonomi).
- İfade özgürlüğünün iktidarın çıkarıyla sınırlandırılması.
- Bireysel özgürlüğün bağımlılıkla sınırlandırılması.
- Din özgürlüğüne sınırsız kaynak ayrılması.
- Özel mülk özgürlüğü.
- Taşınmazların yabancılara satışı.
- Tarım ve hayvancılığın yabancıların tekeline devredilmesi.
- İthalatın arttırılması, ihracatın zayıflatılması.
- Dışarıya bağımlılığın şart koşulması.
- Tecavüzün suç sayılmaması.
- Kadınlara şiddet uygulamanın hak sayılması.
- Milli değerlerin öldürülmesi.
- Tecavüzcü vakıfların korunması.
- Askerin zayıflatılması.
- Ülke yönetimini yabancıların belirlemesi.
- Yabancılara sınırsız imtiyaz tanınması.
- Medyanın tek yanlı yayın yapması.
- Trollüğün kurumsallaşması.
- Muhaliflerin iktidara sac ayağı yapılması.
- Yalanların yüceltilmesi.
- Milli şuurun yozlaştırılması.
- Yerli halkın sığınmacılara biat etmesi.
- Kurumların başına aile üyeleri ve yandaşların getirilmesi.
Bir ülkeyi işgal eden işgalciler böyle bir sistem oluşturur.
Kurtuluş savaşını kaybetseydik, işgalciler aynen böyle yapacaktı.
Neyse ki, Türkiye'de böyle bir sistem yok...Borsa Forex işlemleri de bağımlı kapitalizmdir. Siz işlem yapıp üç para kazandıkça banka ve aracılar daha fazla kazanır. Sonra o karları ile sizin oyun alanınızı manipüle ederler. Çünkü sistemden sizin işlemlerinizi onlar bilebilir ama siz onların hesap hareketlerini göremezsiniz.
Sonra siz yenmek için daha fazla işlem yaparsınız ama siz zarar etseniz de aracı kurum komisyonunu alır. Bir parça kar verirler sonra portföy işlemleri ile onu da sizden alırlar üstüne bir de komisyon ödetirler.
Bir de kredi kartı ve kredi satışı ile 12 yaşındaki çocuğu bile sömürürler. Sizin paranızı başkasına satarak yoktan sermaye yaratırlar. Kredi çekerek işini büyütmeye çalışan bir orta ölçekli işletme aslında büyümez daha çok çalışır sadece
-
Kapitalizm ile mücadele etmek için önce birlik olmak lazım sonra da kapitalistlerin hedeflerinin 1/4 ü kadar kar ile onların kitlesine ulaşmak gerekir.
Örneğin bugün bir kargo bir paketi en ucuz 30 TL ye taşıyorsa bunun 8 TL ye de olabileceğini gösterebilen rakiplerin olması gerekiyor.
Bir online satış sitesi satış başına %20 komisyon kesiyorsa bunun %3 komisyonla da olabileceğini gösteren bir rakibin olması gerekir.
Bir marketler zinciri %100 karla ürün satıyorsa bunun %15 ile de mümkün olabileceğini gösteren rakibin olması lazım.
Bir mütayit %300 karla ev satıyorsa bunun %40 ile de mümkün olacağını gösteren rakipler lazım.
Yoksa gerisi boşluğa küfretmekten öteye geçmez.
Fiyatlar sembolik değil gerçeğe yakın olarak alınmıştır.
-
@kâfir-imam, içinde söyledi: Bağımlı kapitalizm nedir?
Kapitalizm ile mücadele etmek için önce birlik olmak lazım sonra da kapitalistlerin hedeflerinin 1/4 ü kadar kar ile onların kitlesine ulaşmak gerekir.
Örneğin bugün bir kargo bir paketi en ucuz 30 TL ye taşıyorsa bunun 8 TL ye de olabileceğini gösterebilen rakiplerin olması gerekiyor.
Bir online satış sitesi satış başına %20 komisyon kesiyorsa bunun %3 komisyonla da olabileceğini gösteren bir rakibin olması gerekir.
Bir marketler zinciri %100 karla ürün satıyorsa bunun %15 ile de mümkün olabileceğini gösteren rakibin olması lazım.
Bir mütayit %300 karla ev satıyorsa bunun %40 ile de mümkün olacağını gösteren rakipler lazım.
Yoksa gerisi boşluğa küfretmekten öteye geçmez.
Fiyatlar sembolik değil gerçeğe yakın olarak alınmıştır.
Bunlarlar fiyat düşürerek mücadele edemezsin.
Çünkü onlar savaşarak elde ettiler.
Nasıl zengin oldum hikayelerinde kötü yönlerini anlatmazlar.
Bir sabancı dan duydum dedelerim eşkiya idi cümlesini. -
@TENTEN kitleleri arkana alarak onları sindirebilirsin.
-
Neokapitalizm pisikolojiye oynar. Reklam demek sömürü demektir. Yalan demektir.
Benden size tavsiye , neyin reklamı varsa uzak durun. Çoğunluğun olduğu yerde vurgunun zirvesi yaşanır.
Reklamı yapılan şey satılıktır, satılan şey ise değersizdir. Hiç kimse eşsiz birşeyin reklamını yapmaz. Hatta onu saklar kimseye vermemek için uğraşır.
Borsa, kredi kartı, yeni araba, arsa falan neyin teklamı varsa satın almayın.
Neo kapitalizm artık insanları temel ihtiyaçları ile tehdit ediyor. Bu bir zihniyettir. Bu bir ülke değil , bu bir şirket değil bir zihniyet.
müteahhitlerin %400 karla ev sattığı tek ülkeyiz. Ev temel ihtiyaçtır , ama bunu kendin yapmaya kalkarsan yasaklanırsın. Hatta olan evini yıkıp yeniden yapmak için zorlarlar.
Gıda deseniz yine aynı. Tüm gıda ihtiyacınız beş altı market zincirinin tekelinde.
Ama bunu size zorla yaptırmıyorlar önce heves ettirip özendiriyorlar, sonra reklamlarla bunu kabul edenleri çok mutlu gösteriyorlar. Sonra sosyal medya ile buna karşı çıkanları aşağılıyorlar dışlıyorlar.
Sonra buna karşı çıkanlara kumpas kurup itibarsızlaştırıyorlar. Uğur Dündar'ın fırıncı pastacı sütçülerin peşine takılıp "efendim niye kaçıyorsunuz" demesi gibi.
Veya canan karatayın yumurtayı bir düşman ilan edip sonra da özür dilemesi gibi.