Bir gün
-
Salı sabahına çok erken saatte başladım. Bugun bir oturuma katılacaktım. Hazırlandım ve evden çıktım. Varacağım yere gidene kadar aklımdaki tek düşünc, bir an önce açılması gereken uykumdu. Otele gelmiştim ve salona doğru ilerledim. Heyecanlıydım. Göz göze geldiğim kişileri başımla selamlayarak günaydın diyerek ilerledim. Beni kokteyl kısmına aldılar. Orada bulunan ikramların tadına bakarken etrafı inceleme fırsatı buldum. Takım elbiseli beyefendiler ve ceketli etekli hanımefendiler vardı. Kendimi istemsizce gerilmiş hissettim. En basitinden ellerimi nereye koyacağımı bilemedim. En sonunda salona giriş yaptım. Bir sandalyeye oturdum. Defterimi kalemimi hazırladım. Beklemeye başladım. Basın mensupları, kameramanlar, konuşmacılar, moderatör... Herkes çok heyecanlı görünüyordu. Kısa bir bekleyiş ardından oturum başladı. Pür dikkat söylenenleri dinleyip kendimce notlar aldım. Birkaç saatin ardından oturum sonlandı. Biraz yorulmuş ama kendime bir şeyler katmanın verdiği hazzı yaşıyordum. Sakin adımlarla otelden ayrıldım. Hava o kadar güzeldi ki... Başımı kaldırıp gökyüzüne baktım, umutlu bir mavi gördüm. Daha sonra tenimde güneşin sıcaklığını hissettim. Sahil kıyısından yürümeye başladım. Kafamda tonlarca düşünce yerine duruluk vardı. Bu beni rahatlatmıştı. Tatlı bir kahveci gördüm ve bir kahve aldım kendime. Daha sonra gözüme çarpan bir ağacın altına yerleştim. Kahveden alınan o ilk yudum... Huzurluydum. Kulaklığımı takıp hafif bir müzik açtım ve kendimi manzaraya bıraktım.
Bugün güzel bir gündü.
-
@bagimsizkoala gunesin tadini cikartanlardansin desene.
-
@phi evet...
-
Güzel havalardan bahsetmişken... Bu yıl neden böyle havaların azaldığı ve iklimde küresel ısınmaya inat soğuma olduğu anlaşıldı.
Yılın başında Ocak ayında Pasifik'te okyanusun ortasında bir yanardağ patlamıştı. Bu yanardağın etkileri ancak tsunami nedeniyle ortaya çıktığı ve bu tsunamilerde de yıkılan evler, can kaybı fazla olmadığı için dikkat çekmemişti.
NASA uydu verilerini incelemeye aldı ve gerçek ortaya çıktı. Önemsenmeyen bu patlama aslında şaşılacak kadar büyüktü. Yakın zamanların en büyük yanardağ faaliyeti olarak değerlendirildi. Uzay sınırına kadar atmosferin en üst katmanlarına kül bulutları yaymıştı. Bu veriler yeni tam olarak değerlendirildi.
Bu olay bilim ne kadar bağımsız olsa da kamuoyundan fazlasıyla etkilendiğini ortaya çıkarıyor. Kamuoyu ilgi göstermezse bir olay gözardı ediliyor. Kamuoyu ilgisi direk bilimsel araştırmaların tetikleyicisi konumunda.
NASA bunun hep farkında oldu ve uzay araştırmalarında bütçe kesintileri uygulanmasını önlemek için sürekli kamuoyu ilgisini canlı tutuyor. Mars'ta bir araç yürütmenin orada hayat olup olmadığını anlamanın yanında kesinlikle bir teknolojik yetenek ve güç sergileme amaçlı olduğu kuşkusuz.
Şöyle söylenir bu: Mars'a bir araç göndermenin en büyük önemi, bunu yapabilmektir.
Güzel ve güneşli günlere yeniden kavuşmak bir özlem mi? Hayır. Küresel ısınma bu yanardağ patlaması ile geçici olarak ertelendi. Kül bulutları yere belki de kısa sürede inmez. Bu yıllar alabilir. Çünkü en üst katmana kadar çıkmış. Fakat eninde sonunda orada kalamayacak. O zaman küresel ısınma kendini tekrar hatırlatacak ve keşke aldanıp unutmasaydık dedirtecek.
-
@DemoKratos, içinde söyledi: Bir gün
Yılın başında Ocak ayında Pasifik'te okyanusun ortasında bir yanardağ patlamıştı
NASA konu ile ilgili yeni bir açıklama yaptı.
Anlaşıldığı kadarıyla kış aylarında havayı soğutan kül bulutları yazın işe yaramadı. Tabii kuzey yarımküre bakımından konuşuyoruz.
Çünkü yanardağ külün yanı sıra bol miktarda su buharı püskürttü. NASA nın yaptığı ölçümlere göre 28 bin olimpik havuz dolduracak miktarda su atmosfere karıştı.
Su buharı ise karbondioksite göre çok daha güçlü sera etkisi yaratıyor. Kısacası yanardağ patlamasından bir yarar görmedik, zarar gördük. Kışı soğuttu yazı ısıttı.
Pakistan'da 51 derece ölçüldü ki bu bir felaket demek. Alışkın olanlar paçayı kurtarır ama alışkın olmayan bu sıcaklıkta ölür, şakası yok.
NASA nın bu açıklaması da tam beklediğim açıklamaydı, gelmese nereye gitti bu kül bulutları bu kadar mı çabuk yere indi diyecektim.