İçeriğe atla
  • Anasayfa
  • Güncel
  • Popüler
  • Dünya
  • Kategoriler
    • All Categories
    • Individual Categories
  • Gruplar
  • Kullanıcılar
Daralt
Marka Logo

efelsefe

  • Kurallar
    • Light
    • Cloudy
    • Dim
    • Dark
  1. Ana Sayfa
  2. Tartışma
  3. Serbest Kürsü
  4. Varolmayan Ülke ya da şimdilik yurtları tanınmayan yurtsuzlar

Varolmayan Ülke ya da şimdilik yurtları tanınmayan yurtsuzlar

Konu Zamanlandı Sabitlendi Kilitli Taşındı Serbest Kürsü
samiler
30 İleti 4 Yayımlayıcılar 581 Bakış 1 Watching
  • En eskiden en yeniye
  • En yeniden en eskiye
  • En çok oylanan
Cevap
  • Yeni başlık oluşturarak cevapla
Cevaplamak için giriş yapın
Bu başlık silindi. Sadece başlık düzenleme yetkisi olan kullanıcılar görebilir.
  • ictenlikI Çevrimdışı
    ictenlikI Çevrimdışı
    ictenlik
    tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
    #7

    Doğa dışında her şey köleliğin biçimleri. Yönetmenin biçimleri. Olamayız, olmuyor, ideali yok.
    Konfor olmaz ya da bunu üretemezsek üretmeyi öğrenene kadar gerekirse hayvan gibi yaşarız ama mutlu yaşarız
    Daha az acı çekeriz, şimdi tersi algılanıyor öyle değil.
    Tabi ki bugün doğaya dönsek öyle olmayacak ama normalde öyle olurdu

    Hiç bir özgür yöneticisiz (güç zorbalık kontrol içermeyen) üretim toplumu icad edemezsiniz. Eğer yeterince empatiye sahip olsaydınız en köşede en acı çeken ve en sefilin de sen olduğunu (o olabileceğini) -tam- içinde -yürekte- duyacaktın. Her gün ruhun metal kazınması gibi kazınırdı. Acıdan..

    Toplumu bölün. Yani doğa ve göçebelik isteyenler için alanlar açın. Kanunları kaldırın. Bilmiyorum
    Yaşayamıyorum, varolamıyorum.
    Her gün sana karşı bir suya, rüzgara direnç gibi ..
    Özgürlük. Sadece özgürlük.

    TENTENT 1 Cevap Son cevap
    0
    • ictenlikI ictenlik

      Doğa dışında her şey köleliğin biçimleri. Yönetmenin biçimleri. Olamayız, olmuyor, ideali yok.
      Konfor olmaz ya da bunu üretemezsek üretmeyi öğrenene kadar gerekirse hayvan gibi yaşarız ama mutlu yaşarız
      Daha az acı çekeriz, şimdi tersi algılanıyor öyle değil.
      Tabi ki bugün doğaya dönsek öyle olmayacak ama normalde öyle olurdu

      Hiç bir özgür yöneticisiz (güç zorbalık kontrol içermeyen) üretim toplumu icad edemezsiniz. Eğer yeterince empatiye sahip olsaydınız en köşede en acı çeken ve en sefilin de sen olduğunu (o olabileceğini) -tam- içinde -yürekte- duyacaktın. Her gün ruhun metal kazınması gibi kazınırdı. Acıdan..

      Toplumu bölün. Yani doğa ve göçebelik isteyenler için alanlar açın. Kanunları kaldırın. Bilmiyorum
      Yaşayamıyorum, varolamıyorum.
      Her gün sana karşı bir suya, rüzgara direnç gibi ..
      Özgürlük. Sadece özgürlük.

      TENTENT Çevrimdışı
      TENTENT Çevrimdışı
      TENTEN
      tarihinde yazdı Son düzenleyen:
      #8

      @ictenlik, içinde söyledi: Varolmayan Ülke ya da şimdilik yurtları tanınmayan yurtsuzlar

      Doğa dışında her şey köleliğin biçimleri. Yönetmenin biçimleri. Olamayız, olmuyor, ideali yok.
      Konfor olmaz hayvan gibi yaşarız ama mutlu yaşarız
      Daha az acı çekeriz, şimdi tersi algılanıyor öyle değil.
      Tabi ki bugün doğaya dönsek öyle olmayacak ama normalde öyle olurdu

      Hiç bir özgür yöneticisiz üretim toplumu icad edemezsiniz. Eğer yeterince empatiye sahip olsaydınız en köşede en acı çeken ve en sefilinde sen olduğunu içinde duyacaktın. Her gün ruhun metal kazınması gibi kazınırdı. Acıdan..
      Toplumu bölün. Yani doğa ve göçebelik isteyenler için alanlar açın. Kanunları kaldırın. Bilmiyorum
      Yaşayamıyorum, varolamıyorum.
      Her gün sana karşı bir suya, rüzgara direnç gibi ..
      Özgürlük. Sadece özgürlük.

      O kadar uzağa gitmeye gerek yok. 20.yuzyıl öncesi hatta ortalrına kadar yörüklerde öyle yaşıyordu.
      Sibirya kökenli onlarda . 🙂
      Nufus artışı sonuçları bunlar. Nufus az iken doğal kaynaklar için fazl a çatışma olmuyordu. Olanıda biz görmediğimiz için onları barış sever halk olarak görüyoruz. Göç varsa çatışma vardır. Sınırlar tel örgüler ile çizilmez dil ile de çizilir.

      1 Cevap Son cevap
      0
      • TENTENT Çevrimdışı
        TENTENT Çevrimdışı
        TENTEN
        tarihinde yazdı Son düzenleyen:
        #9

        https://www.inegolonline.com/guncel-olaylar/haber/yalovada-sehre-inen-vahsi-yoruk-hayvanlari-film-gi-2235058/

        Bende eskiden böyleydim. 🙂

        K 1 Cevap Son cevap
        0
        • ictenlikI Çevrimdışı
          ictenlikI Çevrimdışı
          ictenlik
          tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
          #10

          Yönetim hissetmekten bıktım
          Bu bıkkınlığı anlatan bir kelime var mı? Varsa şu. Dünyanızı havaya uçurmak istiyorum. Varolamadığım yer zaten yoktur. Her gün keyif alamadığım ve neşe saçıp savuramadığım (her gün gülücük ve kahkahaların patlayıp durmadığı ) yer zaten hiç varolmadı ya da olmasın, ben de burada olmayayım.

          Gülmek ya da her an kahkahayı basmaya hazır olma dışında bütün varoluş biçimleri zaten butlanlı (ölü doğmuştur, yaşatılamaz da)

          1 Cevap Son cevap
          0
          • ictenlikI Çevrimdışı
            ictenlikI Çevrimdışı
            ictenlik
            tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
            #11

            İnsan gülmeyi bilen hayvansa bu doğayı kahkahayla doldurmadığı hiç bir günü yaşamadı
            Gülüşün titreşimi papatyaya çarpmadığı gün papatya yaşamadı

            Yönetim hissetmekten bıktım

            Şenlik istiyorum. Şenlik özlüyorum. Neşe özlüyorum. Tepeden tırnağa dolu dolu mutlu, bıkkın olmayan, güne koşa-kalkan insanlar özlüyorum.

            1 Cevap Son cevap
            0
            • TENTENT TENTEN

              https://www.inegolonline.com/guncel-olaylar/haber/yalovada-sehre-inen-vahsi-yoruk-hayvanlari-film-gi-2235058/

              Bende eskiden böyleydim. 🙂

              K Çevrimdışı
              K Çevrimdışı
              kereste
              tarihinde yazdı Son düzenleyen: kereste
              #12

              @TENTEN
              Benim çocukluğum (0 - 10) böyle geçti. Keçilerimiz vardı ancak ineğimiz yoktu çünkü fakirdik. Keçilerin sütünden ve peynirinden beslendik. Mis gibi temiz hava vardı ancak alaturka tuvaletlerimiz rezildi.

              Turpinen, şalgaminen devlet yönetilmez. Adaletinen, hukukinen yönetilir.

              1 Cevap Son cevap
              1
              • K Çevrimdışı
                K Çevrimdışı
                kereste
                tarihinde yazdı Son düzenleyen:
                #13

                Dünyayı beğenmiyorsanız ve değiştirmek istiyorsanız, bunun tek yolu var. Siyaset. Evet; siyasetle bu mümkün. Da, paran olacak, çevren olacak, retoriğin çok iyi olacak, azıcık yakışıklı olmak da gerek. Ve elbette çok azimli olmak gerek . Bakın mesela RTE´ye; nereden nereye geldi ve Türkiye´nin çehresini kendi kafasındaki resime göre tamamen değiştirdi.

                Turpinen, şalgaminen devlet yönetilmez. Adaletinen, hukukinen yönetilir.

                1 Cevap Son cevap
                0
                • ictenlikI Çevrimdışı
                  ictenlikI Çevrimdışı
                  ictenlik
                  tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
                  #14

                  Bir kabile ve grup birliği gibi bir şey hissetmek istiyorum. Bu içimi kaplıyor.. Kendimsiz hissediyorum

                  Herkesin birbiri gibi hissettiği

                  Başka türlü nasıl varolurum bilmiyorum. Ateşler içinde bir yüzyıl. Eksiklik duyumsayarak ...

                  Kendim olabilmek diğerleri gibi hissedebilmek. Yakın olabilmek, başka yolunu bilmiyorum.

                  Yabancıların yurdunda kapana kısılmış kaçak. Esir alınmamış ama esir
                  Özgürlüğünü vermemiş ama özgürlüğü kiralık ya da kendinden defolu.

                  1 Cevap Son cevap
                  0
                  • ictenlikI Çevrimdışı
                    ictenlikI Çevrimdışı
                    ictenlik
                    tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
                    #15

                    Gözüme kendi gözünün içi gibi bakanların içinde ve ülkesinde ölmek ya da yaşamak
                    , onlarca kuşatılmak, içlerinde olmak başka hiç bir şey istemiyorum. Hiç bir şey, başka türlü hiçbir şey kendimsizliği gidermiyor ve o ülkede gözlerine kendi gözüm gibi bakamazsam beni eğiten öğreten onlar olsundu ve etim kemiğim ve kanım onların olsundu
                    Sonra ne geleceğinin önemi yok,

                    1 Cevap Son cevap
                    0
                    • ictenlikI ictenlik bu başlıktan tarihinde bahsetti
                    • ictenlikI Çevrimdışı
                      ictenlikI Çevrimdışı
                      ictenlik
                      tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
                      #16

                      Bir yanım -yarı yarıya- vahşi kurtlar kadar yabani ya da yabanileşmek istiyor ki ben buna özgürleşme derdim başka yolunu bilmiyorum bıktım

                      Yabancılaşma ve özgürlük tıkanıklığı içeren hiç bir durumu sevmiyorum ve bıktım

                      Doğa ve ben ve biz . Yabancılık yok ,yabancı yok, başkası yok biz varız . Yabancı düşman. Hepsi bu .Buraya set koyan yabancı ya da düşman o halde savaşa hazırlansın çünkü savaşacağız...

                      1 Cevap Son cevap
                      0
                      • ictenlikI Çevrimdışı
                        ictenlikI Çevrimdışı
                        ictenlik
                        tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
                        #17

                        Kendim olabilmenin tek yolu diğerlerini tıpkı benim gibi, kendim gibi hissedebilmektir
                        Başka türlü varolmayı bilmiyorum ve öğrenmekte istemezdim, çöpe kaldırın

                        1 Cevap Son cevap
                        0
                        • EfruhteE Çevrimdışı
                          EfruhteE Çevrimdışı
                          Efruhte
                          tarihinde yazdı Son düzenleyen: Efruhte
                          #18

                          Bu sayfa için uygun olacağını düşündüğüm şiirimi paylaşmak istedim.

                          Ben Köyümü Çok Özledim
                          _

                          Hasretliği ,gel bana sor
                          Şehir yeri, virane hor
                          Gece gündüz ,işimiz zor
                          Ben köyümü ,çok özledim .

                          Anam babam, gurbetteler
                          sormaktayım, ne haldeler
                          Düşüm rüyam, dilimdeler
                          Ben köyümü, çok özledim.

                          İnek gütsem, meralarda
                          Sütün içsem,kana kana
                          Aksa terim, harmanlarda
                          Ben köyümü, çok özledim.

                          Toprağinda , taşındayım
                          Havasında ,suyundayim
                          Uzağında ,yakındayim
                          Ben köyümü, çok özledim.

                          Soba kursam, bacasina
                          Ekmek yapsam, ocağında
                          Keşkek dövsem, düğünlerde
                          Ben köyümü, çok özledim.

                          Gizli gizli, akar yaşım
                          Ne de çabuk, geçti yaşım
                          Şehir yeri ,dertli sızım
                          Ben köyümü, çok özledim.

                          Karışıklıkların içinde dahi birbirine bağlı anlamlı güzellikler vardır.

                          1 Cevap Son cevap
                          1
                          • ictenlikI Çevrimdışı
                            ictenlikI Çevrimdışı
                            ictenlik
                            tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
                            #19

                            Kırılgan bir çocuk gibi hissediyorum, güçsüz hissediyorum ama bu benim yüzümden değilmiş gibi diğerlerinin yüzünden ya da diğerleri eksikmiş gibi

                            Yalan söylememeye programlıyım ve bu ne söyleyeceğini bulamamak gibi çünkü söylemek isteyebileceğin herşeyi duymak isteyecekler var mı? ve tam perdesiz ve dolaysız olduğunda yani her şey açık olduğunda bu çok çıplak olurdu. Yani mesela Tezer Özlü gibi. Bu sanki kırılgan ve güçsüz, zayıf, çocuksu, farklı ya da tuhaf algılanman gibi olacakmış gibi

                            Düşünceleri saklamak ,düşünceleri başka türlü söylemek, her gün böyle geçiyor çünkü mesela atıyorum acı çektiğini, yalnız hissettiğini ve bunun için kimsenin bir şey yapmadığını ve kendin bile ne yapabileceğini bilmediğini söyleyebilir misin?
                            Hem belki de ilgilenilmesi gereken bu değildir ve başka daha önemli şeyler vardır yani daha çok acı çeken ve daha yalnız olanlar varsa bunu hissetmek(e aldrımak) doğru mu? Ben iyiyim iyi durumdayım o halde ne yapmalıyım çünkü bu (yalnızlık ve ne hissettiğim) önemli değil. Çok daha karmaşık acılar var yani buna kendime aldıramam. Kendime aldırmamalıyım. Bunu (kendime aldırmamayı) kendime öğretmeliyim demeliyim.

                            Ne istediğimi bilmiyorum
                            Burada olmamayı istemeye benziyor desem tam değil başka bir yerde başka bir ben olmayı ve şu an ki bu ben olmayı unutmayı istemeye benziyor

                            Başkası olmak istiyorum ama sanırım burada değil ya da buradaysa böyle değil yani şu an ki realitenin bu olmadığı bir bura ancak

                            1 Cevap Son cevap
                            0
                            • ictenlikI Çevrimdışı
                              ictenlikI Çevrimdışı
                              ictenlik
                              tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
                              #20

                              Mevcut realiteyi silen bir kurşun kalem arkası silgiye sahip olmak isterdim ama bu uygun değilse yani herkes bunu istiyor onlar seçiyorsa? Tamam karışmamalıyım. (Yani ben kimim ki tanrıcılığa soyunamam -sadece kendimi dile getirdim ve baktım ki ora hatalı, karmaşık, bilinmiyor, kuant ve sustum ) O halde ? Yanıt bulamıyorum, . İşte burada içerideyim ,bekliyorum, bitsin ve dayanmalıyım zaten ölüm günü kendi gelecek...

                              1 Cevap Son cevap
                              0
                              • ictenlikI Çevrimdışı
                                ictenlikI Çevrimdışı
                                ictenlik
                                tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
                                #21

                                Ölümü bekliyorum evet bir otobüs bekler gibi
                                Ne acelesi var ne geç kalmış bir bekleme
                                Kendi bileceği kendi sefer saatinde gelmesine karışmayan bir beklemeyle...
                                ve öyle durakta kiminle karşılaşırsak ve laf lafı açarsa

                                1 Cevap Son cevap
                                0
                                • ictenlikI Çevrimdışı
                                  ictenlikI Çevrimdışı
                                  ictenlik
                                  tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
                                  #22

                                  Günler aktif olarak ölümü beklemekle geçiyor ve bu saatten sonra en sevdiğim oyun haydi ölümü bekleyelim oyunu ya da ölümü beklemek oyunu,
                                  Eskiden, ilk gençlikte ve çocukta böyle değildim
                                  Ölümden başka hiç bir şey bana artık yeni bir umut ya da değişim ifade etmiyor. Bıkkınlık ve usanç ..Burası. Bu demek. Ölüm umut demek..
                                  İnsanlardan o kadar bunaldım ki

                                  Yani öldüğümde evrensel ne olacaksa, ne olması gerekiyorsa o olur.
                                  Sonuçta bu realite değişir.
                                  Bu realite biter ve bu realiteyi tekrar etmek dışında herşeye açığım. Her ne olacaksa her olacağa da açığım. Sorun yok.

                                  Evrensel neyse o olur, yasa neyse o olur, doğa ne derse o olur, evren ne derse o olur, evrenin yasası işer. İşlesin, uyumluyum. Barış.
                                  Evrenle-doğayla-doğamla uyumluyum sorun yok .Sonuçta doğama (ölüme) dönerim burada (yaşamda) uyumsuzum. Uyumsuz hissediyorum bıktım, doğa karar verir. Doğa annem, rahmi evimdir. Ben barış içindeyim.

                                  1 Cevap Son cevap
                                  0
                                  • ictenlikI Çevrimdışı
                                    ictenlikI Çevrimdışı
                                    ictenlik
                                    tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
                                    #23

                                    Ölümden başka hiç bir şey bana çekici gelmiyor ve heyecan duyamıyorum. Ölüme karşı umutluyum. Biraz merak çok az da heyecan var. Yani tam bir heyecan değil ama yarıya yakın bir heyecanla bekliyorum .

                                    Bütün umutları ölüme yükledim.
                                    Yani piyangoyu ölüme oynadım.

                                    Yani burada ne yapıyoruz birileri bir şey yapmak istiyorsa yapalım; benim arada çok boş vaktim olur katılırım..

                                    Ölüme kadar boş zaman aralıklarım bana da lazım değil isteyene dağıtırız

                                    1 Cevap Son cevap
                                    0
                                    • ictenlikI Çevrimdışı
                                      ictenlikI Çevrimdışı
                                      ictenlik
                                      tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
                                      #24

                                      Bu sözgelimi ama bazen Tezer Özlü de bazen başkasında kendimi görebiliyorum. Bu yaşamak gibi. Bu anlar olmadığında kim olduğumu bilmiyorum, bir anlamı da yok, yürüyorum, kaybolmak gibi. Bunun olduğu anlar var, işte hepsi o. O varolma, gerisini anlamıyorum. Jung-Einstein, morfolojik alanlar, eşzamanlılık bir bağlantıysa bağlantı tüm bildiğim bu. Yani bu kavramlarda aynı şeyi hissedip açıklamayı denemişler gibi. Çaba.

                                      Bunlar olmasa ne yapardım bilmiyorum. Yani ikinci beklenen gibi olan bu mu bilmiyorum.. Bu anların karşılaşmaların çıkagelmesi. Karşılaşmalar. O anın içinde hissediyorum. Oraya dairim ya da bunun gibi tam açıklayamadım. İçinde ıssız hissetmediğim yer.

                                      Ormanda ağaç ağaca yaslanır, karşıdır gibi. Su suyu taşır. Işık. Bunun gibi. Yürüyorum.

                                      Işığın bir merkezi olması gerekmez bütün ışıklar ışık cinsinden ışıktır, hepsi o. Benzeşim duyumsadığımda.

                                      İçine hissetmek ya da olmak. Mihaly Csikszentmihalyi
                                      nin akış kuramı var. Çocukluğum daha ziyade bunun gibi.
                                      Akış tamamen eşzamanlılık gibidir ve sanırım bu yalnız olmayacak. Çocuklar daha başarılı.

                                      1 Cevap Son cevap
                                      0
                                      • ictenlikI Çevrimdışı
                                        ictenlikI Çevrimdışı
                                        ictenlik
                                        tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
                                        #25

                                        Feyerabend Eksikliği (doldurulmalıdır)

                                        Maddesin, materyalsin, hiçsin, (hiçten gelip hiçe giden hiç) özgür irade yok, (büzüşüp çökmüş tekilliğin şeysinden doğmuş şeysin) (kabullen) vb formunda uzayan şeyler neredeyse bilgi, felsefe ve filozofi kılığında.

                                        Bunlar kölelik (b)uyrukları gibi sloganlar. Sorgulayın, soruşturun, araştırın, bilgi toplayın, derin düşünün terkedin. Derim.

                                        Modern Avrupa kültürü (ki yok kendi kültürsüzlüğünün üretimi olarak) onları üretti. Ataları her yeri yağmalayanların torunları bunları söyledi. Bu aydınlanma kültürü ve filozofinin, evrimin ve insan ilerlemesinin en ilerisi, devamı ve geleceği olarak size sunuldu ve pazarlandı. Anlıyoruz. Öyle olmayabileceğini ya da farklı perspektifler ve bakış açıları da olabileceğini söylemek isterdik.

                                        Yukarıdakiler herkesi küçümseyen kendisini akil hamisi sanan çökük zavallılarca üretilmiş -felsefe kılığına büründürülmüş- çökük kölelik replikleri.

                                        Maddesin, materyalsin, hiçsin, (hiçten gelip hiçe giden hiç) özgür irade yok, (büzüşüp çökmüş tekilliğin şeysinden doğmuş şeysin) (kabullen) vb formunda uzayan şeyler neredeyse bilgi, felsefe ve filozofi kılığında.

                                        İnsan onuruna yakışmıyor, reddediyor, başkaldırıyor, tarihten silinmesini rica ediyor ve asla onaylamıyoruz. Bunlara geçit verirsek; ne umut üretebiliriz, ne erdem, ne etik, ne gelecek ve ne de mutluluk. Tüm bunların çok açık farkındayız.

                                        Batı topluluğu ağacın çürük dalıydı ve çürük insanlar üretti ve çürük insanları da onları söyledi ve üretti. Tüm öncüllerini, doğu ve doğa düşünürlerini/felsefelerini ve ilk çağ bilgeleri dahil herkesi reddedip aşağılayıp küçümsemekle meşgul ve avunan bu küçümseyeciler işte bunu üretti. Boş materyaller ve hiçlersiniz ve buna inanın.

                                        Anarşist ve aykırı duruş tek yoldur.

                                        "Materyalizm bir kölelik sloganı" ve bunun onayı gibi.

                                        Boş materyal olmak ve hiç olmak tüm bunlara kapı aralar ve insanı en son boş amaçsız, duygusuz bir tenekeye çevirecek.
                                        Hiç bir rasyonel etik üretmezsiniz. Materyalizmle. Kabullenin.

                                        Kralın duymak istemeyecekleri ama "Kral Çıplak". Hep öyleydi. Sadece kimse açıktan söylemiyordu.

                                        Komün yaşamı demek, doğal kabile/klan birliğinin, doğa yaşamının aynısı ve doğal animist görüş orada her zaman hazır. Tersi giydirilmeye çalışıldığında bunu kim niye yaptı?
                                        Bilinç kavramıyla boğuşmaları ya da onu -rasyonel/nesnel seminde yapılandıramamaları kendi sorunlarıydı ve insanlık bu hatanın bedelini ödemek zorunda değil. Bilgelerinizi ve düşünürlerinizi peygamberleştirmeyin ve onların düşüncelerini ayetleştirmeyin doğal sorgulayın ve yeniden yapılandırın, ve onları aşın, sorunları çözün düzeltin.

                                        Feyerabend eksikliği ve bize mistifike diyen ların/lerin ............. ......... habzersizliğinde.

                                        ictenlikI 1 Cevap Son cevap
                                        0
                                        • ictenlikI ictenlik

                                          Feyerabend Eksikliği (doldurulmalıdır)

                                          Maddesin, materyalsin, hiçsin, (hiçten gelip hiçe giden hiç) özgür irade yok, (büzüşüp çökmüş tekilliğin şeysinden doğmuş şeysin) (kabullen) vb formunda uzayan şeyler neredeyse bilgi, felsefe ve filozofi kılığında.

                                          Bunlar kölelik (b)uyrukları gibi sloganlar. Sorgulayın, soruşturun, araştırın, bilgi toplayın, derin düşünün terkedin. Derim.

                                          Modern Avrupa kültürü (ki yok kendi kültürsüzlüğünün üretimi olarak) onları üretti. Ataları her yeri yağmalayanların torunları bunları söyledi. Bu aydınlanma kültürü ve filozofinin, evrimin ve insan ilerlemesinin en ilerisi, devamı ve geleceği olarak size sunuldu ve pazarlandı. Anlıyoruz. Öyle olmayabileceğini ya da farklı perspektifler ve bakış açıları da olabileceğini söylemek isterdik.

                                          Yukarıdakiler herkesi küçümseyen kendisini akil hamisi sanan çökük zavallılarca üretilmiş -felsefe kılığına büründürülmüş- çökük kölelik replikleri.

                                          Maddesin, materyalsin, hiçsin, (hiçten gelip hiçe giden hiç) özgür irade yok, (büzüşüp çökmüş tekilliğin şeysinden doğmuş şeysin) (kabullen) vb formunda uzayan şeyler neredeyse bilgi, felsefe ve filozofi kılığında.

                                          İnsan onuruna yakışmıyor, reddediyor, başkaldırıyor, tarihten silinmesini rica ediyor ve asla onaylamıyoruz. Bunlara geçit verirsek; ne umut üretebiliriz, ne erdem, ne etik, ne gelecek ve ne de mutluluk. Tüm bunların çok açık farkındayız.

                                          Batı topluluğu ağacın çürük dalıydı ve çürük insanlar üretti ve çürük insanları da onları söyledi ve üretti. Tüm öncüllerini, doğu ve doğa düşünürlerini/felsefelerini ve ilk çağ bilgeleri dahil herkesi reddedip aşağılayıp küçümsemekle meşgul ve avunan bu küçümseyeciler işte bunu üretti. Boş materyaller ve hiçlersiniz ve buna inanın.

                                          Anarşist ve aykırı duruş tek yoldur.

                                          "Materyalizm bir kölelik sloganı" ve bunun onayı gibi.

                                          Boş materyal olmak ve hiç olmak tüm bunlara kapı aralar ve insanı en son boş amaçsız, duygusuz bir tenekeye çevirecek.
                                          Hiç bir rasyonel etik üretmezsiniz. Materyalizmle. Kabullenin.

                                          Kralın duymak istemeyecekleri ama "Kral Çıplak". Hep öyleydi. Sadece kimse açıktan söylemiyordu.

                                          Komün yaşamı demek, doğal kabile/klan birliğinin, doğa yaşamının aynısı ve doğal animist görüş orada her zaman hazır. Tersi giydirilmeye çalışıldığında bunu kim niye yaptı?
                                          Bilinç kavramıyla boğuşmaları ya da onu -rasyonel/nesnel seminde yapılandıramamaları kendi sorunlarıydı ve insanlık bu hatanın bedelini ödemek zorunda değil. Bilgelerinizi ve düşünürlerinizi peygamberleştirmeyin ve onların düşüncelerini ayetleştirmeyin doğal sorgulayın ve yeniden yapılandırın, ve onları aşın, sorunları çözün düzeltin.

                                          Feyerabend eksikliği ve bize mistifike diyen ların/lerin ............. ......... habzersizliğinde.

                                          ictenlikI Çevrimdışı
                                          ictenlikI Çevrimdışı
                                          ictenlik
                                          tarihinde yazdı Son düzenleyen: ictenlik
                                          #26

                                          Feyerabend Eksikliği 2

                                          Felsefe büyük oranda bitmiştir ya da kapanmıştır (ya da konformizme yenilmiştir) diyoruz.

                                          Son yaklaşık 10 küsür senede düşünce forumları ziyaret ettik. Bilim, bilimsel düşünce, bilimsel ateizm ve kısmen bunlarla yakınlaşmış ve işbirliği yapar görünen materyalist hiççi vb ideolojiler (heryeri tıkamış, kaplamış ve kuşatmıştır ve bunlar) artık insanlığın geleceği, ileri ve üst/öncü düşünler olarak pazarlanıyor. Alternatif düşüncelere mistifzim, idealizm vb yakıştırması dışlayıcılığı vb. yapılıyor. (ki bu ifadeler en hafifi ve az bile ama yeterli) Kendilerini üst/ileri yapı ve ileri düşünür/bilge sanan sanan bu sözde elitsi topluluklar her yeri kuşatmışlar ve onlar tarafından diğerleri adı verilenler toplumsal/düşünsel yargılar çıkmazında zaten susmak durumunda bırakıldı.

                                          Bilgi konformizm işbirliği bilgiyi en son tükürmüştür. Bilgi işe yarar çıktıya, ürüne ve en sonda ve metaya dönüştürüldü.

                                          Sonuçta şunun ya da bunun dışındakilerin nesnel ,bilimsel, bilgisel, bilişsel vb tabana alınmayacağı gibi varsayım ya da yargılar bilgiyi karartmış kuşatmıştır. Bilgi tartışmaları yozlaşmış, kısırlaştırılmıştır.
                                          Sonuçta bu gölgeleme, kuşatma, kimlik örtüsü (değersizleştirme dahil ) girdabında felsefe üretmenin artık neredeyse boşa emek sallama ve ziyanı olacağı kanaatindeyim.
                                          İnsanlık bütün tavukların aynı gıdakladığı kafesi hakediyor. Bu mevcut insanlık. Geldiğim nokta bu ve umarım öyle olur. Kurtuluşunuz sandığınız ideolojiler sizi hapseder ve kaplar.

                                          Sonuç olarak felsefe uğraşı kesin bir bıkkınlık çünkü umut insanda o halde bu (aşağıdaki derlemeyle ) yola ve ileri yürünmezdi.

                                          Normallik ve aptallığın benzerliği üzerine tartışmalar vardır. Aşağıdaki şeyler normalleştirildi ve geri çevrilmez biçimde bu olmuş görünüyor. İnsanın bu gidiş yönüyle, bu düşünce tutumlarıyla ilerleyebileceği tek yer geri ve geçmiş ya da başa dönüş ve kayboluştur. Üzgünüz...

                                          @ictenlik, içinde söyledi: Varolmayan Ülke ya da şimdilik yurtları tanınmayan yurtsuzlar

                                          Feyerabend Eksikliği (doldurulmalıdır)

                                          Maddesin, materyalsin, hiçsin, (hiçten gelip hiçe giden hiç) özgür irade yok, (büzüşüp çökmüş tekilliğin şeysinden doğmuş şeysin) (kabullen) vb formunda uzayan şeyler neredeyse bilgi, felsefe ve filozofi kılığında.

                                          Bunlar kölelik (b)uyrukları gibi sloganlar. Sorgulayın, soruşturun, araştırın, bilgi toplayın, derin düşünün terkedin. Derim.

                                          Modern Avrupa kültürü (ki yok kendi kültürsüzlüğünün üretimi olarak) onları üretti. Ataları her yeri yağmalayanların torunları bunları söyledi. Bu aydınlanma kültürü ve filozofinin, evrimin ve insan ilerlemesinin en ilerisi, devamı ve geleceği olarak size sunuldu ve pazarlandı. Anlıyoruz. Öyle olmayabileceğini ya da farklı perspektifler ve bakış açıları da olabileceğini söylemek isterdik.

                                          Yukarıdakiler herkesi küçümseyen kendisini akil hamisi sanan çökük zavallılarca üretilmiş -felsefe kılığına büründürülmüş- çökük kölelik replikleri.

                                          Maddesin, materyalsin, hiçsin, (hiçten gelip hiçe giden hiç) özgür irade yok, (büzüşüp çökmüş tekilliğin şeysinden doğmuş şeysin) (kabullen) vb formunda uzayan şeyler neredeyse bilgi, felsefe ve filozofi kılığında.

                                          İnsan onuruna yakışmıyor, reddediyor, başkaldırıyor, tarihten silinmesini rica ediyor ve asla onaylamıyoruz. Bunlara geçit verirsek; ne umut üretebiliriz, ne erdem, ne etik, ne gelecek ve ne de mutluluk. Tüm bunların çok açık farkındayız.

                                          Batı topluluğu ağacın çürük dalıydı ve çürük insanlar üretti ve çürük insanları da onları söyledi ve üretti. Tüm öncüllerini, doğu ve doğa düşünürlerini/felsefelerini ve ilk çağ bilgeleri dahil herkesi reddedip aşağılayıp küçümsemekle meşgul ve avunan bu küçümseyeciler işte bunu üretti. Boş materyaller ve hiçlersiniz ve buna inanın.

                                          Anarşist ve aykırı duruş tek yoldur.

                                          "Materyalizm bir kölelik sloganı" ve bunun onayı gibi.

                                          Boş materyal olmak ve hiç olmak tüm bunlara kapı aralar ve insanı en son boş amaçsız, duygusuz bir tenekeye çevirecek.
                                          Hiç bir rasyonel etik üretmezsiniz. Materyalizmle. Kabullenin.

                                          Kralın duymak istemeyecekleri ama "Kral Çıplak". Hep öyleydi. Sadece kimse açıktan söylemiyordu.

                                          Komün yaşamı demek, doğal kabile/klan birliğinin, doğa yaşamının aynısı ve doğal animist görüş orada her zaman hazır. Tersi giydirilmeye çalışıldığında bunu kim niye yaptı?
                                          Bilinç kavramıyla boğuşmaları ya da onu -rasyonel/nesnel seminde yapılandıramamaları kendi sorunlarıydı ve insanlık bu hatanın bedelini ödemek zorunda değil. Bilgelerinizi ve düşünürlerinizi peygamberleştirmeyin ve onların düşüncelerini ayetleştirmeyin doğal sorgulayın ve yeniden yapılandırın, ve onları aşın, sorunları çözün düzeltin.

                                          Feyerabend eksikliği ve bize mistifike diyen ların/lerin ............. ......... habzersizliğinde.

                                          1 Cevap Son cevap
                                          0

                                          Cevap
                                          • Yeni başlık oluşturarak cevapla
                                          Cevaplamak için giriş yapın
                                          • En eskiden en yeniye
                                          • En yeniden en eskiye
                                          • En çok oylanan


                                          © 2021- efelsefe.com
                                          İzinler Kurallar
                                          • Giriş

                                          • Hesabınız yok mu? Kayıt Ol

                                          • Aramak için giriş yapın veya kaydolun
                                          • İlk ileti
                                            Son ileti
                                          0
                                          • Anasayfa
                                          • Güncel
                                          • Popüler
                                          • Dünya
                                          • Kategoriler
                                            • All Categories
                                            • Individual Categories
                                          • Gruplar
                                          • Kullanıcılar