Skip to content
  • 0 Oy
    3 İleti
    171 Bakış
    D

    Derhal hemen yarın kaldırılması gereken bir yüz karası, bir utanç. Buna rağmen ısrarla dayatılıyor. Bulmuşlar koyun sürüsü gibi insanları, dayatmakta hiç sakınca görmüyorlar. Ne versen yer mallar şeklinde bir anlayış egemen.

    Derhal, hemen bu ayıp yok edilmeli. Din hakkındaki bilgiler felsefe dersinde verilmelidir. Aklın yolu budur ama işte ne millette, ne başındakilerde var mı onu sorgulamak gerekiyor.

  • Araştırma Yaparken Nelere Dikkat Ediyorsunuz ?

    Kilitli Çözüldü Soru & Cevap
    4
    0 Oy
    4 İleti
    176 Bakış
    TENTENT

    @Struma
    5n 1k: Gazetecilik terimi, haberin öğelerini oluşturan "ne? ne zaman? nerede? nasıl? neden? kim?" sorularını içerir. Günümüzde iletişim fakültelerinde ve bazı habercilik kitaplarında kaynağı belirten "nereden" unsuru da eklenerek 6N 1K olarak kullanılmaktadır.
    https://tr.wikipedia.org/wiki/5n_1k

    "Nereden?" sorusuna birinci elden cevap bulmak zor.
    Bilgisayar ile oluşturulmuş resimler videolar ses kayıtları artık gerçeğinden ayırt edilemiyor.
    Tarihsel konularda ise gözlem deney yapılamadığı için doğrulamak zor.
    Öznel bilgilerde kişiden kişiye değiştiği için güvenilir değil.

  • 2 Oy
    10 İleti
    236 Bakış
    bagimsizkoalaB

    @Struma, içinde söyledi: PLAN YAPARKEN NELERE DİKKAT EDİYORSUNUZ ?

    vb.

    Ben anlık olarak yaşamayı tercih edenlerdenim. Plan disiplini beni daha çok strese sokuyor.

  • 0 Oy
    9 İleti
    171 Bakış
    TENTENT

    Olabilir.
    Newton ile Leibniz in integral hesabını bulmaları mesela.

  • 0 Oy
    4 İleti
    153 Bakış
    D

    Uçamıyor oluşum, uzaya çıkamıyor oluşum, bir de kuantum dolanıklıktan kuşku duymam.

  • 2 Oy
    8 İleti
    224 Bakış
    K

    Kelim, sağırım, solağım, şen şakrak birisiyim...daha sayayım mı?!😀

    Yoksa bunlar eksiklik sayılmıyor mu?!

    Şaka bir yana...
    Hep şuna aldanıyoruz: Dünya hep bizim etrafımızda dönüyor.
    Bunun verdiği gazla, dünyaları yaratacağımızı zannediyoruz. Halbuki bizim bireysel olarak yaşayıp yaşamadığımızın hiçbir kıymeti yok aslında.

  • 0 Oy
    10 İleti
    286 Bakış
    D

    @bagimsizkoala, içinde söyledi: Sizi Farklı Kıldığını Düşündüğünüz Bir Özelliğiniz Var Mı ?

    @Struma bana iyi gelmeyen kişilerden anında uzaklaşmam sanırım. Buz gibi olur ve umrumda olmaz. Yani bir anda sevgim hiç yokmuş gibi olabiliyorum.

    Bu önemli bir konu. Psikologlar size negatiflik bulaştıran kişilerden uzak durun diyorlar. Belki onun da yardıma ihtiyacı var, pozitiflik aşılayan bir dosta ihtiyacı var ama sen ona pozitif vermeye çalışırken o sana sürekli negatif gönderiyorsa ne yapabilirsin de? Kendini düşünmek lazım başta. Ona iyi geleyim diye onun sana kötü gelmesini göze almamak gerekiyor.

    En kötüsü suskun kalayım, kalbini kırmayayım, yazık onun da psikolojisi iyi değil yardımcı olayım demek. Sesini çıkarmadıkça negatifi habire verecektir. Uzak durmaktan başka çare yok.

  • Bilgi güç müdür ?

    Tartışma
    9
    1 Oy
    9 İleti
    632 Bakış
    D

    Bilgi tarih boyunca güç olma oranını artırarak günümüze gelmiştir. Ne kadar yakın tarih, o kadar fazla bilginin güç olmasının apaçık oluşu. Ne kadar eski tarih, o kadar bilginin güç olmasının daha az belirgin oluşu.

    Yaşayan önemli düşünürlerden Jose Luis Cordeiro ki şaşılacak kadar fikirlerimiz paraleldir, "Ölümsüz İnsan" kitabının yazarıdır, okuduğum zaman nasıl fikirlerim bu kadar paralel olur diye şaşırdım. Aynı ben.

    O diyor ki gelecekte distopya yoktur. Gelecek daima aydınlıktır. Distopyalar, karanlık daima geçmiştedir. Bunu okuyunca ne kadar şaşırdım anlatamam. Benim fikirlerimin anası bu yani, çok şaşırdım ve sevindim de.

    Kralsın Jose biraderim dedim. Adam tüm fikir üretimlerini bu omurga fikir etrafında inşa ediyor. Bu adamı çok tuttum. Keşke yeni tanımış olmasaydım dedim.

  • 1 Oy
    15 İleti
    321 Bakış
    D

    Bence bisiklet insan türünün yaptığı en iyi icattır. Ne bilgisayar, ne uzay mekiği, ne uydu.

    Bir bisiklete atlar ve dünyayı dolaşır, hiç yakıt kullanmazsınız. Yok böyle bir icat. Hayatta hiç kimsem olmasa, yapayalnız bir adam olsam kesin bisikletle dünya turuna çıkar, nerede ölürsem orada kalırdım.

    Yanımda bir köpeğim olurdu. Hayatım boyunca kediler besledim, kaç kedim oldu sayamam. Bir kedi ordusu olurlar. Hayatımda sadece bir tek köpeğim oldu. Köpeğin sadakati bambaşkadır. Kedide işte bir tek bu eksiktir.

    Nerde köpeğim dinlenmek istedi, orada mola verirdim. Ben ne yersem o da onu yer, ben nerde yatarsam o da orada yatardı.

    Bağımsız, hiç kimseye karşı hiç bir sorumluluğu olmayan başına buyruk, canı ne istiyorsa onu yapan bir adam olmak isterdim doğrusu. Zaten de öyleydim, hiç kimse bana ne yaptığımı soramazdı. Hesap vereceğim hiç kimse yoktu. Ama bir kez bağlandın mı bir daha kurtuluş ancak ölüm ile.

    Sözümü tutamadığım olmamıştır. Ölüme kadar sözü verdiysem ölüme kadardır, sözden dönmek asla yok. Öyle alıp başımı gidemem söz verdiysem.

    Kedilerimi de ölüm bizi ayırıncaya kadar diye alırım. Şimdiye kadar hep kedilerin ölümü beni onlardan ayırdı. Bakalım son kedim hangisi olacak ve beni ondan benim ölümüm ayıracak merak etmiyor değilim.

    Kediler aynı benim gibi özgürlük düşkünüler ve özgüvenleri aşırı yüksek. Bu yüzden zaten kısa olan ömürlerini bile tamamlayamayabiliyorlar.

    Önceki kedilerimden aldığım derslerle şimdiki kedimin bütün risklerini önledim. Dışarı çıkmaz, istemez zaten çıkmak. Bütün balkonlar pencereler kedi güvenli. Onun yaşlanıp ölmesini istiyorum, kucağımda son nefesini vermeli. Ondan önce ölmezsem tabii.

    Onu sevgimle çok mu sıkıyorum diye endişe ediyorum ama çıkmayı gerçekten kendisi istemiyor. Ne zaman çıkarsam koşarak geri geliyor. Sürekli deniyorum, özgür bırakıyorum, gitmiyor. Kapıdan on metre uzaklaşmış değil.

    Onu bir kez uzun seyahate çıkardım, eve dönünceye kadar huzur bulmadı. Ama bin kilometre yol yaptı, beni eve hapsettin gün göstermedin diyemez. Gittiğim yerler çok güzel yerlerdi, istese orada kalırdı. Eve dönünceye kadar evi özlediğini açıkça söyledi. Ağzıyla değil, kedi dilini artık öğrendim. Birbirimizin ne dediğini anlarız. Aynı dili konuşmayız ama anlarız.

  • ALINTI HAKKINDA TARTIŞMA : HAYAT TİCARET MİDİR ?

    Çözülmedi Soru & Cevap
    6
    2 Oy
    6 İleti
    191 Bakış
    D

    Evrenin de tümel bir ekonomisi vardır. Evrenin bütçesi Big Bang'dir. Veya sermayesi.

    Zaman içinde bu bütçe veya sermayeyi tüketmektedir. Entropi demek sürekli enerji alışverişi ve tüm maddelerin enerjileri aynı düzeye geldiğinde alışverişin durması demek.

    Kimsenin bir mala ve mal takas aracına ihtiyacı kalmaz, yani herkes ölürse parasal ekonomi durur. Aynı onun gibi. Enerjiyi alacak madde yoksa maddenin enerjisi neye yarar? Dengede. Alacak yok verecek yok!

    Bu da evrenin sonu. Başka evrenlerin başka Big Bang'lerle başlamasına kadar.

    Yani her şey ekonomidir, her şey alışveriş yani ticarettir.

    Gerçi biz güneşe onun bize verdiği enerji karşılığı bir ödeme yapmıyoruz. Güneş bizim için kendini harcayıp bitiriyor. Tüm evrende de güneşler hep kendini harcıyor bir şey almadan. Gibi görünüyor. Ama onlar ödemeyi vadeli alıyorlar. Ya kırmızı deve dönüşüp gezegenlerini yutuyor, ya karadeliğe dönüşüp çevrelerinde ne varsa hepsini yutuyorlar. Bize verdiklerini hep geri alacaklar, vadeli alacağa yazıyorlar.